• Sonuç bulunamadı

Hz Ömer'in Ebu Ubeyde'yi Şam Orduları Başkumandanlığına Ge tirmes

HZ ÖMER’İN EBU UBEYDE B EL-CERRAH İLE İLİŞKİSİ

2. Hz Ömer'in Ebu Ubeyde'yle Güven, Sevgi ve Saygıya Dayalı İlişkis

2.4. Hz Ömer'in Ebu Ubeyde'yi Şam Orduları Başkumandanlığına Ge tirmes

Hz. Ebu Bekir Bizans üzerine Şam (Suriye) bölgesine hicri 12. yılda ordu- lar göndermeye karar verince bölgeye gönderdiği 4 ordudan birinin başına Ebu Ubeyde b. el-Cerrah'ı geçirmiş ve hedefinin Hıms toprakları olduğunu

334 Geniş bilgi için bkz. İbni Sa’d, II, 269; III, 182; Ahmed bin Hanbel, I, 55-56; Buhârî, Hudûd, 31;

İbni Kuteybe, el-İmâme ve’s-siyâse, nşr. Tâhâ Muhammed ez-Zeynî, Kâhire 1967, s. 12-17; Belâzûrî, Ensâb, I, 580-82; Taberî, III, 218-23; İbni A’sem el-Kûfî, Kitâbü’l-Fütûh, Beyrût 1986, I, 3-12.

335 İbni Sa’d, III, 184.

336 Halîfe bin el-Hayyât, Târîh, tah. Ekrem Ziyâ el-Ömerî, Riyad 1985, s. 123; Taberî, III, 426 (I/

2135); İbni Asâkir, Tehzîb, s. 164; Zehebî, Siyer, I, 15.

337 Hz. Ömer'le Hz. Ebu Ubeyde gerek Üsame ordusunun gönderilmesi (bkz. Vâkidî, III, 1121-

22; İbni Asâkir, Târîh, I, 437-8) gerekse Suriye taraflarına ordular gönderilmesi (bkz. Belâzûrî,

Fütûh, s. 149-150; İbni Asâkir, Târîh, I, 443-4; Diyârbekrî, II, 222) hususunda Hz. Ebu Bekir'in

Hz. Ömer Sempozyumu • 81 söylemiştir338. Bu ordular kendileri için belirlenen hedeflere doğru ilerlerken

karşılarına çıkan düşman orduları ile savaşıp yolları üzerindeki toprakları fet- hederken Bizans'ın gönderdiği büyük bir ordu karşısında Ecnadeyn'de Halid b. Velid'in başkumandanlığı altında birleşip büyük bir zafer kazanmışlardır (28 Cemâziyelevvel 13 yılı)339.

Ecnadeyn zaferinin üzerinden daha 1 ay geçmeden Hz. Ebu Bekir'in vefatı üzerine yerine Hz. Ömer halife olmuş, o bu göreve gelir gelmez Hz. Halid'i Suri- ye orduları başkumandanlığından azledip yerine Ebu Ubeyde'yi tayin etmiş340

ve Ebu Ubeyde h.18 yılındaki vefatına kadar Suriye orduları başkomutanlığı gö- revini sürdürmüştür. Hz. Ömer'in Hz. Halid gibi hiç bir savaş kaybetmemiş bü- yük bir komutanı bu görevden azletmesi ile ilgili muhtelif birçok rivayet ve tar- tışma olmakla birlikte birçok kaynakta benzerinin bulunduğu Halife b. Hayyat'ta yer alan: "Hz. Ömer halîfe olunca: ‚ Vallâhi! insanların, zaferin ancak Allah’tan oldu-

ğunu anlamaları için Hâlid’i azledeceğim.‛ dediği!"341 şeklindeki rivayet oldukça an-

lamlı ve daha sonraki gelişmelere de uygunluk arzetmektedir342.

Hz. Ömer'in Ebu Ubeyde'yi böyle önemli ve stratejik bir göreve ataması- nın birçok sebebi vardır. Bunların en önemlilerinden biri, Hz. Ebû Ubeyde’nin Hz. Ömer yanında Hz. Halid'den daha üstün bir değere, güvene ve saygıya sahip olmasıdır343. Fakat başta gelen bu önemli sebebin yanında Hz. Ömer,

böyle önemli bir görevi üstlenebilecek ve en iyi şekilde yerine getirebilecek ki- şilerin başında Ebu Ubeyde'nin geldiğini de bilmektedir. Nitekim o, Hz. Pey-

338 Suriye-Şam bölgesine gönderilen diğer 3 ordu komutanı ve hedefleri şöyledir: Amr b el-As -

Filistin, Yezid b. Ebi Süfyan - Dımeşk, Şurahbil b. Hasene - Ürdün bölgesi (Belâzûrî, Fütuh, s. 159;Taberî, III, 394 (I/2090) ).

339 Irak cephesinde fetihlerde bulunan Halid b. Velid'in Suriye'deki ordu komutanlarının büyük

Bizans ordusu karşısında halifeden yardım istemesi üzerine Hz. Ebu Bekir'in emri üzerine süratle Suriye cephesine nasıl intikal ettiği, Suriye ordularının başına geçip Ecnadeyn meydan muharebesini nasıl kazandığı hakkında geniş bilgi için bkz. Belâzûrî, Fütûh, s. 150, 156; Taberî, III, 405-6, (I/2107), 417 (I/2125) ; İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, II, 406- 410, v.d.; İbni Kesîr,

el-Bidâye, VII, 4-16. Ayrıca bkz. Ezdî, s. 76- 81; İbni A’sem el-Kûfî, I, 115-117; İbni Hibbân, es- Sîratü’n-Nebeviyye ve Ahbâru’l-Hulefâ, Beyrût 1987, I, 447-8, 451; İbni Asâkir, Târîh, I, 447, 460,

476-481; Diyarbekrî, II, 233-235; Mustafa Fayda, Halid b. Velid, İstanbul 1990, s. 349-390; Aydınlı, Ebu Ubeyde, s. 115-129.

340 İbni Sa’d, VII, 397. Halîfe bin el-Hayyât, Târîh, s. 122; Belâzûrî, Fütûh, s. 159; Taberî, III; 479

(2212/I); İbni Abdilberr, el-İstîâb fî Ma’rifeti’l-Ashâb, tah. Ali Muhammed el-Becâvî, I-IV, Kâhire ty., II, 794; İbni Asâkir, Târîh, I, 480. Ayrıca bkz. Aydınlı, Ebu Ubeyde, 130-135. Mustafa Fayda, kaynaklarda bu konu hakkında yer alan bazı farklı rivayetleri göz önüne alarak Hz. Ömer'in Hz. Halid'i daha sonraki bir zamanda, özellikle h. 14 yılı Dımeşk'in fethi sırasında azlettiği; Ebu Ubeyde'nin ancak Dımeşk'in fethinden sonra başkomutanlığı devraldığı şeklinde bir sonuca ulaşır (bkz. Halid b. Velid, s. 389-390, 394-395, 423-440).

341 Halîfe bin el-Hayyât, Târih, s. 122. Ayrıca bkz. Taberî, III, 601 (I/2393).

342 Bu konuda Ebu Yusuf, Belâzûrî ve Taberî gibi değişik kaynaklarda yer alan benzer rivayetle-

rin değerlendirilmesi hakkında geniş bilgi için bkz. Fayda, Halid b. Velid, s. 431-434.

gamber döneminde Ebu Ubeyde'nin gerek gazvelerde üstlendiği görevleri ba- şarıyla yerine getirdiğini ve gerekse onun komutanlığında Hz. Peygamberin gönderdiği ve kendisinin de içinde asker olarak yer aldığı seriyyelerde yaşa- nan birçok sıkıntı ve önemli kararlarda onun komutanlık ve liderlik kabiliyeti- ni çok yakından tecrübe etmiştir. Şöyle ki:

Hz. Ömer Uhud'da kendisi ile birlikte en kritik zamanda Hz. Peygambe- rin etrafında pervane gibi dönen Ebu Ubeyde'nin birçok yara almasına rağmen Hz. Peygamberi nasıl savunduğunu ve Rasululah'ın yoğun kan kaybına sebep olan parçalanan miğferinden yüzüne batan 2 demir halkayı iki ön dişini kay- betmesi bahasına o hengâmenin içinde nasıl çekip çıkardığını344 müşâhade et-

mişti.

Yine o, Mekke'nin fethi sırasında Peygamberin en yakınında yer alan biri olarak Mekke vadisinin dört giriş yolundan dört kol halinde ve aynı anda şeh- re girmeyi kararlaştıran Rasûlullâh (SAV)’ın dört kola ayırdığı birliklerden bi- rinin komutanının Ebû Ubeyde olup öncü ve Hz. Peygamberin özel muhafız birliklerinin komutanı olarak Mekke’nin yukarı kısmındaki Batnu’l-Vâdî’den hareketle, Hz. Peygamberin direktifleri doğrultusunda birliğini nasıl iyi idare ettiğini ve Mekke’nin kuzeybatısındaki Ezâhir yoluyla herhangi bir olay ve taşkınlığa mahal vermeden başarılı bir şekilde şehre girdiğini görmüştü345.

Hicretin 8. yılında Şâm bölgesindeki Cüzam topraklarında ‚Zâtus-Selâsil‛ ismi verilen yere Amr b. el-As'ın komutasında giden seriyyenin yardım çağrısı üzerine içinde Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer'in de bulunduğu 200 kişilik yardım birliginin komutanlığına Ebu Ubeyde'nin getirilmesi, ordular birleşince Amr b. el-As'ın asıl komutanın kendisi olduğunu ileri sürüp Ebu Ubeyde'nin komutası altına girmemesi ve Hz. Ömer'le birlikte önde gelen sahabelerin asıl komutan olarak Ebu Ubeyde'yi kabul etmek istemesine rağmen çıkacak bir fitneyi engel- lemek için Ebu Ubeyde'nin Amr'ın komutanlığını kabul edip Müslümanların birliğini muhafaza etmesi ve bu seriyyenin çektiği sıkıntılarda Ebu Ubeyde'nin isabetli davranışları346 birçok sahabe gibi Hz. Ömer'in övgü ve takdirini ka-

zanmıştır.

Yine Hz. Peygamberin Kızıldeniz sahiline yakın Cüheyneliler üzerine gönderdiği, seriyyenin gönderildiği mevkiye nisbetle ‚Sîfü’l-Bahr‛, sefer esna-

344 Vâkidî, I, 246-47; İbni Hişâm, II, 80; İbni Sa’d, III, 410.

345 Ahmed bin Hanbel, II, 538; Müslim, Cihad ve’s-Siyer 31; Ebû Dâvud, İmâre 25; Belâzûrî, Futûh,

s. 54.

346 Vâkidî, I, 6, II, 770-771; İbni Hişâm, II, 623-624; İbni Sa’d, II, 131; Belâzûrî, Ensâb, I, 380;

Taberî, Târîh, III, 31-32 (I, 1604-1605); İbni Asâkir, Târîh, I, 402, 405-406. İbni Seyyidinnâs,

Uyûnü’l-Eser fî Fünûni’l-Meğâzî ve’ş-Şemâil ve’s-Siyer, tah. Muhammed el-Îd el-Hadravî-

Muhyiddîn Mistû, I-II, Beyrût 1992, II, 214; Zehebî, Siyer, I, 8-9; Ayrıca bkz. Hamîdullâh, I, 335; Aydınlı, Ebu Ubeyde, s. 58-63.

Hz. Ömer Sempozyumu • 83 sında vukû bulan açlık sebebiyle birliğin ağaç yaprağı (habat) yemesinden do- layı ‚Habat Seriyyesi‛ diye meşhur olan seriyyede önde gelen bir çok sahabe gibi Hz. Ömer de asker olarak bulunuyordu. Bu seriyyenin çok az bir yiyecekle yola çıkmak durumunda olup ağaç yaprak ve köklerini yiyecek kadar açlıkla imtihanları, deniz kenarına vuran büyük bir balinadan gıdalanarak açlıklarını bastırmaları ve Ebu Ubeyde'nin güçlü olan düşmanın cesaretini kıracak şekilde uyguladığı stratejik karar ve uygulamaları347, Hz. Ömer'in Ebu Ubeyde'nin

komutanlık kabiliyeti ve isabetli karar almadaki yöneticilik hasletlerini çok iyi görmesini sağlamıştır. İşte onun bu ve benzeri gazve ve seriyyelerdeki askeri başarıları Hz. Ömer'in onu Suriye orduları başkomutanlığına getirmesinde önemli rol oynamış olmalıdır.

Ayrıca Hz. Ömer Aşere-i Mübeşşere'den olup Hz. Peygamber yanındaki değeri, dindeki fazileti ve üstün ahlakî hasletleri sebebiyle Ebu Ubeyde'ye baş- ta Halid b. Velid olmak üzere diğer komutanların büyük saygı gösterip muha- lefet etmeyeceğini ve onun komutası altında ahenkli bir şekilde çalışacaklarını bilmekteydi. Tıpkı onun, Irak-İran cephesi başkomutanlığına aşere-i mübeşşe- reden Sa'd b. Ebi Vakkas'ı, Mısır fetihlerine yardımcı birliklerin komutanı ola- rak gönderdiği ancak orada başkomutan gibi karşılanıp bu şekilde muamele gören aşere-i mübeşşereden Zübeyr b. Avvâmı bu önemli görevlere getirdiği gibi.

Zaten Hâlid bin Velîd'in, başkomutanlık kendisinden alınıp Ebû Ubey- de’ye verildiği zaman ona büyük bir saygı göstererek348 kayıtsız şartsız itaat

edip kumandası altında cihad etmeye devam etmesi ve verilen görevleri har- fiyyen yerine getirmesi349, Ebû Ubeyde’nin h. 18 yılında vefatından sonra başka

hiç bir kimsenin bayrağı ve emri altında savaşmayıp, vefat ettiği h. 21 yılına kadar Hıms’da ikamet etmesi350 bunun da önemli göstergelerinden biridir.

347 Vâkidî, II, 774-776; İbni Hişâm, II, 632-633; İbni Sa’d, II, 132, III, 411; İbni Habîb, el-Muhabber,

tah. Ilse Lichtenstadter, Beyrût ty., s. 118; Ahmed bin Hanbel, III, 311; Buhârî, Meğâzî, 65;

Zebâih, 12; Cihad ve’s-Siyer, 124; Müslim, es-Sayd ve’z-Zebâih, 17, 19; . Ebû Dâvud, Et’ıme, 46;

Belâzûrî, Ensâb, I, 381; İbni Seyyidinnâs, II, 216; İbni Kesir, es-Sîra, III, 522; ez-Zürkânî, II, 282- 3. Ayrıca bkz. Aydınlı, Ebu Ubeyde, s. 63-73; aynı mlf., "Hz. Peygamberin Gönderdiği Seriyyelerin Karakteristik Özellikleri ve Sîfülbahr Seriyyesi", Bakı Dövlet Universiteti, İlahiyat Fakültesinin İlmi Mecmuası, sayı: 24, Aralık 2015, Bakü, s. 22-37.

348 Hz. Halid'in ona bu büyük saygısı, Ebû Ubeyde (RA)’nin sahâbenin en önde gelenlerinden

olması ve Hz. Peygamber’in onu cennetle müjdeleyip zaman zaman övmesi sebebiyledir. Ni- tekim Hâlid b. Velid, kendisinin yerine Ebû Ubeyde’nin tayin edildiği haberi geldiğinde as- kerlere, başlarına Rasûlullâh (s.a.)’in ‚Ümmetin emini‛ diye övdüğü bir kimsenin geldiğini söyleyerek onu övmüş ve saygı göstermiştir. Hz. Ebû Ubeyde de onun bu övgüsü üzerine, Rasûlullâh (s.a.)’in Hz. Hâlid hakkında ‚Seyfullah‛ dediğini hatırlatmıştır (bkz. Ahmed bin Hanbel, IV, 90; İbni Abdilberr, el-İstîâb, II, 794; İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-Ğâbe, III, 85).

349 Aydınlı, Ebu Ubeyde, s. 135, 219. 350 Belâzûrî, Ensâb, I, 15; Fütûh, s. 204-205.

Yine bu konuda önemli sebeplerden biri Hz. Ömer'in kendisine son dere- ce güvendiği ve itimat ettiği, hatta halife seçiminde aday gösterdiği Aşere-i mübeşşereden bir şahsiyetin başkasının emri altında bulunmasını doğru bul- madığı; Suriye'de gerçekleşen fetihler ile bölgede Bizans hakimiyetine son veri- lip oraya Müslümanların yerleşmesi, yapılan anlaşmaların tatbiki ve en mühi- mi yerli Gayri müslim halka İslâm'ın öğretilmesi hizmetini Halid b. Velid gibi bir komutandan daha çok Ebu Ubeyde gibi bir şahsiyetin gerçekleştirmesinin daha uygun olacağını düşünmüş olması kuvvetle muhtemeldir351.

2.5. Hz. Ömer'in Ebu Ubeyde'ye Verdiği Değer ve Ona Yaptığı İltifat ve

Outline

Benzer Belgeler