• Sonuç bulunamadı

Ġsimlerin Sûrelerdeki Merkezîliği

BÖLÜM 2: ĠSĠM KAVRAMI VE KUR’ÂN-I KERÎM SÛRELERĠNĠN ĠSĠMLENDĠRĠLMESĠ ĠSĠMLENDĠRĠLMESĠ

4. Birden fazla ismi olan bu sûrelerin bazı isimlerinin sahâbeden nakledilmiĢ olması

2.2.8. Sûre Ġsimlerinin Muhtevayla ĠliĢkisi

2.2.8.2. Ġsimlerin Sûrelerdeki Merkezîliği

Burada iĢlenecek husus, “Sûrelere verilen isimler, sûrede asıl vurgulanmak istenen husus mudur?” sorusunun cevabını teĢkil edecektir.

Sûrede miktar olarak az bir yer bulan bir konu sûreye isim olabilirken, sûrede yoğun iĢlendiği veya çokça tekrar edildiği halde bazı konular sûreye ad olmayabilir. Örneğin, Bakara sûresi Kur‟ân‟ın en uzun sûresidir. 286 âyetlik bir sûreye ismini veren hadise 7 âyetlik bir uzunlukta ele alınmaktadır. Sûrede tam bir sayfadan oluĢan “deyn âyeti” denilen dikkat çekici bir âyet, ayrıca “Âyetü‟l-kürsî” ve sûrenin son iki âyetinden oluĢan “Âmene‟r-resûlü” diye baĢlayan Kur‟ân‟ın en faziletli âyetlerinden sayılan âyetler bulunmasına rağmen sûre bunlardan ismini almamıĢ, buna mukabil ismini Bakara kıssasından almıĢtır. Buna göre, bu kıssa ile verilmek istenen önemli bir mesaj vardır ki Kur‟ân‟ın en uzun sûresine isim olabilmiĢtir.

897 Ġslamoğlu, Kur’an Sûrelerinin Kimliği, s. 31.

898

146

Sûre isimleri özellik ve çağrıĢtırdıkları bakımından tasnif edilse Bakara ismi hangi baĢlık altında ele alınabilir? Bakara ismi “hayvan isimlerini alan sûreler” baĢlığında ele alınabilir, çünkü Bakara bir hayvan ismidir. Ayrıca “mûcize ifade eden sûre isimleri” baĢlığında iĢlenebilir, çünkü Bakara, bir mûcizenin parçası olmuĢtur. Öte yandan sûre “tevhide iĢaret edilen sûre adları” baĢlığı altında da değerlendirilebilir, çünkü Bakara, yahudiler için kutsal bir varlıktır ve Cenâb-ı Allah onun kesilmesini istemekle yahudilerin buzağı sevgisini kesip atmak istemektedir. Bize göre sûreye bu adın verilmesindeki maksat, budur. Buna göre bir sûreye isim olabilmesi için o konunun sûrede uzunlamasına anlatılmasına gerek yoktur. Zira daha önce de gördüğümüz gibi sûreler, isimlerini sûrelerde yer alan en çarpıcı niteliklerden almaktadır.

Bununla birlikte yoğun olarak iĢlenen konuların sûreye ad olmaları bir kural olmamakla birlikte, sûrelerin isimlendirilmesinde bir ölçüt durumundadır. Nisâ, Tevbe, Yûsuf, Enbiyâ, Rahmân, Münâfikûn, Cin, Kıyâme, Ġnsân, GâĢiye, Kadr, Zilzâl, Kâria, Fîl, KureyĢ, Kâfirûn, Tebbet, Ġhlâs ve Nâs sûreleri buna örnek gösterilebilir. Ġsmini aldığı konular bu sûrelerde merkezî bir konumdadır. Bu sûreler, ele aldıkları bu konular etrafında iĢlenmektedir.

Meselâ Ġnsan sûresi, insanla baĢlamıĢ insanla bitmiĢtir. Sûre insanın baĢlangıcını -yaratılmadan önceki hiçliğini- anlatarak baĢlamıĢ, sonunu ve gideceği yeri anlatarak sonlanmıĢtır. Sûre bir nevi insanın serencamını anlatmaktadır. Diğer yandan 6 âyetten oluĢan Nâs sûresinde 5 kez “nâs” kelimesi; 5 âyetten meydana gelen Kadr sûresinde 3 kez “kadr” kelimesi geçmektedir.

Buna mukabil sûrede baĢka dört peygamberin daha yer alması ve onların daha ayrıntılı anlatılmasına rağmen Yûnus sûresi, tek bir âyetinde geçen Yûnus adıyla anılmaktadır. Zira bu sûreye “Yûnus” adının verilmesi, Kur‟ân‟ın genel amacı bakımından önemlidir. Kur‟ân‟da peygamber kıssalarının anlatılmasından maksat insanlara hoĢça vakit geçirtmek olmayıp geçmiĢten ibret almalarını sağlamaktır. 98. âyete göre Yûnus peygamberin kavmi onu dinlediği için dünyada cezadan kurtulmuĢtur. Allah‟ın peygamber ve kitap göndermekteki maksadı, insanların dünya ve âhiret mutluluğuna ermeleridir. Âyet bunun bir örneğini verdiği için sûreye Yûnus isminin verildiği düĢünülebilir.899

899

147

Bazen sûrenin konusu tüm sûrede anlatılmamasına rağmen sadece o sûrede anlatıldığı için sûreye ad yapılmıĢtır. Örneğin Mâide kelimesi, Kur‟ân‟da toplam 2 yerde geçmekte, ikisi de Mâide sûresindedir.900

Ayrıca A„râf,901 Enfâl,902 Hicr (Ashâb-ı Hicr olarak),903 Nahl,904 Kehf,905 Tâhâ,906 ġuarâ,907 Neml ve müennesi nemle,908 Ankebût,909 Rûm,910

Lokman,911 Yâsîn,912 Sâd,913 Zümer,914 bu formuyla ġûrâ,915 Câsiye, Kur‟ân‟da916

Ahkâf,917 bu formuyla Hucurât,918 Kâf,919 bu yapısıyla Zâriyât,920 Tegâbün,921

Hâkka,922 Cuma,923 Müzzemmil,924 Müddessir,925 Mürselât,926 Nâziât,927 Ġnfîtâr kelimesi bu formuyla Kur‟ân‟da geçmemektedir; fakat Ġnfîtâr ile aynı kökten gelen “Ġnfetarat” fiili,928

Mutaffifîn,929 Târık,930 Tîn,931 Âdiyât,932 Asr,933 Hümeze,934 Fîl,935

KureyĢ,936 Mâûn,937 Kevser938 ve Felak ifade ve kelimeleri939 Kur‟ân‟da sadece 900 Bk. Abdülbâkî, el-Mu‘cemü’l-müfehres, s. 684. 901 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 459. 902 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 717. 903 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 194. 904 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 690. 905 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 621. 906 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 428. 907 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 384. 908 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 719. 909 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 492. 910 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 329. 911 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 651. 912 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 772. 913 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 399. 914 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 332. 915 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 391. 916 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 164. 917 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 208. 918 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 194. 919 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 529. 920 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 270. 921 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 496. 922 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 212. 923 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 177. 924 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 332. 925 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 253. 926 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 320. 927 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 694. 928 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 523. 929 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 427. 930 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 425. 931 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 158. 932 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 449. 933 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 463. 934 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 738. 935 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 528. 936 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 542. 937 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 671. 938 Bk. Abdülbâkî, a.g.e., s. 598.

148

bu sûrelerde geçmektedir. Bu isimler sûrede yoğun olarak iĢlenmese de sadece bu sûrede yer aldığı için sûreler bu adlarla anılmıĢlardır.

Kur‟ân‟da çok fazla zikredilmesi, konunun bir sûreye isim olmasını gerektirmemektedir. Kur‟ân‟da en çok zikri geçen isim olan Mûsâ, herhangi bir sûreye isim olmamıĢtır. Ayrıca Kasas sûresinde tek bir kıssa anlatılmaktadır, o da Hz. Mûsâ‟nın kıssasıdır. Buna rağmen pek çok peygamberi anlatan Hûd sûresi değil de bu sûre Kasas olarak adlandırılmıĢtır.

Buradan sûrelere isim olan kiĢi ve nesneler, ismi olmayanlardan daha değerli olduğu anlamı çıkarılmamalıdır. Ancak sûrelere isim olanlar, vurgulanmak istenenlerdir, denebilir. Ayrıca Ģunu da belirtmeliyiz ki, Hz. Mûsâ ve Hz. Îsâ adında doğrudan bir sûre yoktur; fakat Mûsâ kıssasında dikkat geçen Bakara ismi Hz. Mûsâ ile ilgili, Âl-i Ġmrân ile Meryem sûreleri de Hz. Îsâ ile bağlantılı sûre isimleridir.

Diğer yandan Kur‟ân‟da geçtiği halde müstakil sûreye ad olmayan peygamberler sadece Hz. Mûsâ ve Hz. Îsâ ile sınırlı değildir. Bu iki peygamberin yanında -isim sırasına göre verecek olursak- Âdem, Dâvûd, Eyyûb, Hârun, Ġdris, Ġlyâs, Ġshak, Ġsmâil, Lût, Sâlih, Süleyman, ġuayb, Üzeyir, Yahyâ, Ya„kub, Zekeriyyâ ve Zülkifl (a.s.) peygamberlerin de ismi, herhangi bir sûrenin adı olmamıĢtır. Bununla birlikte kendi adları değilse de bu peygamberlerin bazılarının kavimleri müstakil bir sûreye ad olmuĢtur. Fakat Hz. Peygamber (a.s.)‟in hem kendi ismi hem de kabilesi müstakil birer sûreye isim olarak verilmiĢtir.

Öte yandan sûrede zikri geçmediği halde ele aldığı konuyu yoğun bir Ģekilde iĢlediği için Ġhlâs ve Enbiyâ, sûrelere isim olmuĢtur. Ġhlâs, ihlâs sûresinin temel konusudur. Enbiyâ kelimesi de Kur‟ân‟da beĢ kez zikredilmektedir; fakat bu sûrede hiç geçmemektedir.940

Bununla birlikte Enbiyâ sûresinde 16 peygamber ve Hz. Meryem‟in ismi geçmektedir ki sûrenin bu adla anılma sebebi böylece ortaya çıkmaktadır. 18 peygamber isminin zikredildiği En„âm sûresi dıĢında Kur‟ân‟daki hiçbir sûrede bu kadar fazla peygamber ismi geçmemektedir. En„âm sûresinin Enbiyâ olarak isimlendirilmemesinin sebebi ise bu sûrede “en„âm” hakkında geniĢ ve ayrıntılı bilgi bulunmasındandır. Burada anlatılanlar, Araplar‟ın vaktiyle çeĢitli putlarına adadıkları

939 Bk. Abdülbâkî, el-Mu‘cemü’l-müfehres, s. 526.

940

149

hayvanlarla ilgili Ġslâm öncesi bazı bâtıl inançlara yapılan atıflardır. Bu bakımdan bu sûreye En„âm ismi daha uygun düĢmektedir.