• Sonuç bulunamadı

§4 ŞEFFAFLIĞIN ÖLÇÜTLERİ

B. FLESCH TESTİ

Metnin anlaşılması açısından metne yönelik araştırmalar yirmili yılların başlarında anglo-amerikan dil alanında ortaya çıkmıştır ve esas olarak tamamlanmış bulunmaktadır620. Metne yönelik okunabilirlik araştırması metnin anlaşılırlığını onun bir karakteristiği olarak görmektedir. Okunabilirlik araştırmasında hangi araçlar vasıtasıyla metnin anlaşılmasının kanıtlanılabilir şekilde teşvik edilebileceği araştırılmaktadır. Bu araştırma çerçevesinde örneğin kelime uzunluğu, cümle uzunluğu gibi ifadelerle bir takım formüller geliştirilmiştir. Bu alandaki en ünlü araştırma Amerika Birleşik Devletleri’nde Flesch tarafından yapılmıştır621.

Flesh testi kapsamında Flesch, ABD’de yaptığı çalışmalarda anlaşılırlığı bizzat metnin bir karakteristiği olarak görmüştür. Bu bağlamda bir metnin anlaşılırlığı metnin muhatabının/okuyucusunun anlayış sürecine bakılmaksızın objektif olarak ölçülebilir. Flesch yaptığı araştırmalarda zor anlaşılabilirliğin temel sebepleri olarak gördüğü iki boyut üzerinde durmaktadır. Bunlar bir metnin münferit kelimelerinin uzunlukları ve cümlelerinin uzunluklarıdır. Her iki faktör yani kelimelerin ve cümlelerin uzunlukları bakımından yazar, okunabilirlik skalası ve metnin zorluk derecesini gösteren bir formül geliştirmiştir. Bu formül yardımıyla da bir metnin diğerlerine nazaran göreceli olarak daha hızlı ya da daha yavaş okunabilir olup olmadığı hususunda önceden öngörü sahibi olmanın mümkün olduğunu ifade etmiştir. Bu bağlamda en ünlü ve sıklıkla da müracaat edilen formülü “Reading Ease” formülüdür622.

Flesch’in formülü:

RE (OK)= 206,835-0, 846 WL (KU) -1,015 SL (CU)623.

Söz konusu formül çerçevesinde kelime uzunluğu her 100 kelimedeki hecelerin sayısı cümle uzunluğu cümle başına kelimelerin ortalama sayısı olarak

      

620 Bkz. Stadler, s. 103; Basedow, s. 1045 vd.; Gottschalk, s. 594; Flesch test konusunda bkz.

Langheid,, s. 63 vd.; bu konuda genel bilgi için ayrıca bkz. http://en.wikipedia.org/wiki/Flesch- Kincaid_Readability_test. 

621 Bkz. Stadler, s. 103. 

622 Bkz. Stadler, s. 103, 104. Flesch’in formülde kullandığı kısaltmalar: RE: Okuma Kolaylığı (Türkçe

OK olarak kısaltılmıştır); WL:Kelime uzunluğu (Türkçe KU olarak kısaltılmıştır); SL: Cümle Uzunluğu (Türkçe CU olarak kısaltılmıştır). 

kabul etmektedir. Flesch formülü şu şekilde işlemektedir. Öncelikle metinden 100 kelime örnek olarak alınmaktadır. Bu örnek içerisinde ise, yüz kelime içerisindeki hece sayısı ile cümle başına kelimelerin ortalama sayısı bulunur ve bu değerler yukarıda ifade edilen formüle tabi tutulur. Ulaşılan değerler 0 ile 100 arasında bulunmaktadır. Bu çerçevede RE (OK) değeri ne kadar yüksek ise metin o kadar kolay okunabilirdir. Bu bağlamda 0 değeri pratik olarak okunamazlığı ifade ederken 100 değeri ise maksimal okunabilirliği ifade etmektedir624. Söz konusu değerler ne kadar düşük ise metin o derece daha anlaşılabilir olmaktadır625.

Bu kolay okuma formülünün almanca diline aktarılmasına yönelik çalışmalar da yapılmıştır626. Flesch tarafından geliştirilen kolay okuma formülüne göre bir metnin optimal okunabilirliği için her yüz kelimenin 180 hece içermesinin ve her cümlenin ortalama 12 kelimeden oluşmasının gerekeceği böylelikle metnin 42,3785 kolay okuma değerine sahip olacağı ve normal okunabilir metin alanına dahil olacağı ifade edilmiştir627.

Görüldüğü üzere Flesch formülü kısa kelimelerin ve cümlelerin daha iyi anlaşılacağı hususundan hareket etmektedir628. Okunabilirlik formüllerinin değerlendirilmesi esnasında temel kritik noktası bu formüllerle verilen metnin sadece yüzeysel özelliklerinin kavranabileceği yönündedir. Bu formüller çerçevesinde cümle ve metin yapıları ile içeriksel kategorilere ilişkin boyutlar karanlıkta kalmaktadır. Yine uzun cümleler ve kelimelerin otomatik olarak zor anlaşılır olduklarının kabulü de tartışmasız değildir629. Buna karşılık Flesch testinin en büyük avantajı ise anlaşılırlık sorununu nesnel hale getirdiğinden dolayı pratikliğinde yani kullanışlı olmasında bulunmaktadır630. Dolayısıyla Flesch formülü girişimcinin sözleşme şartlarını hazırlama esnasında kendisinin bizzat denetleyebileceği ölçütleri ortaya koymaktadır.

Flesch testi metne daha kısa kelimeler ve cümleler ekleme hususunda teşvik edici olmuştur. Bu bağlamda iki husus ortaya çıkmıştır. Kısa sözcükler alışılmış

      

624 Bkz. Stadler, s. 104. 

625 Basedow, s. 1045 vd.; Gottschalk, s. 594. 

626 Mihm, Linguistikund Didaktik, 4/1973, s. 117 ff (aktaran Stadler, s. 105). 

627 Bkz. Stadler, s. 105. 

628 Bkz. Stadler, s. 105. 

629 Bkz. Schulz von Thun, in Rödig, 432 (436) aktaran Stadler, s. 101.  

sözcükleri ortaya çıkartmıştır. Yine kısa cümleler okuyucunun anlama yeteneğine fazla yüklenmemektedir. Bununla birlikte bu testin kabul edilmesine yönelik tereddütlerde ortaya çıkmıştır. Zira uzun ve alışılmamış sözcükler her zaman metni mutlaka anlaşılamaz kılmazlar. Yine uzun cümleler de mutlaka daha zor anlaşılabilir olmak zorunda değildir. Elbette ki kısa kelimeler ve cümlelerle bir metnin anlaşılabilirliği yükselmektedir631.

Metnin anlaşılırlığı bağlamında ortaya konulan Flesch testi bakımından önemli olan husus, şekli anlayış bakımından okunabilirlik indeksiyle sözcüklerin ve cümlelerin sayısı arasındaki bağlantıdır. Bir kelime ne kadar çok heceye sahipse ve yine bir cümle ne kadar kelimeye sahipse o derecede okunabilirlik indeksi düşmektedir. Her ne kadar Flesch testi şekli hususlardan hareket etse de olumlu yönü olarak bu testin uygulanmasıyla kullanıcının daha kısa kelimeler ve cümleler kullanmak için çaba sarf etmesi söz konusu olacaktır. Yine nicel olması dolayısıyla kullanıcı, denetim organları ve mahkemeler için somut ve hesaplanabilir bir şekilde uygulanabilen objektif ölçütler sunmaktadır. Bununla birlikte söz konusu testin bazı dezavantajları da bulunmaktadır. Her şeyden önce bu formül ilk bakışta oldukça karışık görünmektedir. Ayrıca bu test ABD de Massaschusetts eyaletinde İngilizce metinler üzerinde uygulama alanı bulmuştur. Diğer dillerde anlaşılırlığı yükseltecek şekilde uygulanabilirliği hususu tartışılabilir. Bunun yanı sıra Flesch testi ABD de sigorta hukuku alanında ve uzman kişilere yönelik olarak öngörülmüştür. Dolayısıyla cümle ve hece yapıları farklı olan diller için bu formülün aynı sonucu verip veremeyeceği hususu da tartışmaya açıktır. Bu formüle yapılan bir diğer temel itirazda yabancı sözcüklerin ve karmaşık edat eklerinin kullanımının hesaba katılmamış olmasıdır. Bunlara ilaveten uzun cümlelerin kısa cümlelere nazaran her zaman daha zor anlaşılır olduğu da kesin bir husus değildir632.

      

631 Bkz. Basedow, s. 1045 vd.; Gottschalk, s. 594.; Bu testin uygulanması anlamında ABD

Massaschusetts eyaletinde yasal olarak Massaschusetts General Laws Annotated içerisinde (M.G.L.A) sigorta poliçesinin okunabilirliği için ölçüt olarak kabul edilmiştir (Chapter 175 Insurance § 2b). Hükme göre, denetim organlarının iznini alabilmek için poliçe Flesch skalasında en azından 50 değerine ulaşmalıdır. Bunun yanı sıra yasal düzenleme ilgili tarafa açıkça Flesch testten daha başka bir anlaşılabilirlik konseptini uygulama olanağı da vermektedir (kz. Basedow, s. 1045 vd.; Gottschalk, s.594 vd.).