• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM

3. Dinî Tipler ve Bilge Kişilikler

Kahramana yardım eden dinî tipler halk hikâyelerinde hızır ve derviş, yaşlı kadın veya yaşlı adam gibi değişik isimlerle karşımıza çıkabilirler. İsimleri farklı farklı olsalar da bu tiplerin görevi ortaktır. Her hikâyede, hikâyenin başkahramanına yol gösteren, onun

yetişmesini sağlayan hatta doğumuna vesile olan bu tipler; akılları ve bilgileri ile kahramana rehberlik eden kimselerdir. Aklın ve bilgeliğin temsilcisi olan bu kahramanların, halk hikâyelerinde başkahramana göstermiş oldukları rehberlik, başkahramanın da içine düştüğü durumdan kurtuluşuna vesile olmaktadır.

Halk hikâyelerindeki dinî tiplerin pek çoğunun yaşlı olduğunu, ak saçlara veya aksakallara sahip olduğunu görmekteyiz. Hatta derviş denildiğinde dahi bu dervişin yaşlı bir zat olduğu hemen akıllara gelmektedir. Başkahramana yardımcı olan dinî tiplerin yaşlılardan seçilmiş olması kuşkusuz tiplerin tecrübeleri ile ilgilidir. Yaşlı kişilerin yaşanmışlıklarının çok olması, onların yaşadıkları bu hayattan çıkardıkları dersleri de kahramanlara aktarmalarını sağlamıştır. Bu durum, başkahramanın hem yolunu kısaltmış hem de karşısına çıkan engelleri aşmasında kahramana yardımcı olmuştur.

Bilge tipin kullanıldığı ilk metinlerden birisi Oğuzname’dir. Oğuzname’deki Irkıl Ata, Oğuz Kağan’a çıktığı yolda rehberlik eden bir bilgedir. Destanda sadece Oğuz Kağan’a değil, Oğuz Kağan’ın oğullarına da rehberlik ettiğini gördüğümüz Irkıl Ata, aklın ve bilgeliğin de sürekliliğine vurgu yapmaktadır. “Oğuz Kağan’ın yanında aksakallı, kır saçlı, uzun tecrübeli bir ihtiyar vardı. Oğuz Kağan’ın nazırı idi. Adı Uluğ Türük idi.” (Arat ve Bang, 1970: 12) şeklinde tanıtılan yardımcı Uluğ Türük’ün tecrübesinden yararlanıldığı, destandaki gördüğü rüyalar sayesinde Oğuz Kağan’ı yönlendirdiğine Uygur harfli Oğuz Kağan destanında da rastlamaktayız. Uluğ Türük, rüyasında gördüğü ok ve yay sayesinde ülkenin Oğuz Kağan’ın oğulları arasında paylaştırılmasına yardımcı olmuştur. Mehmet Aça, Uluğ Türük’ün Osman Gazi’nin cihan devletini kuracağını müjdeleyen kutsal rüyayı yorumlayan ve Osman Gazi’nin manevi yönünü dengeleyen töre ve tanrısallığın denetçisi olan Şeyh Edebali’nin prototipi olarak kabul edilebileceğini ifade etmektedir (Aça, 2000: 12). İleri sürülen bu görüş iki tip arasındaki özellikler göz önünde bulundurulduğunda son derece dikkat çekicidir.

Reşideddin’in Oğuznamesi’nde de karşımıza çıkan Yüci Hoca, başkahramana yardımcı olan diğer bir bilge tiptir. Bahattin Ögel’in gök sakallı tiplerin tecrübeli ve saygıdeğer kişiler oldukları yönünde verdiği bilgiler, başhramana yardımcı olan bilge

tiplerin sakallarındaki ve saçlarındaki kır veya aklara dikkati çekmektedir. Saçların ve sakalların gök renginde olmasını Tanrı’nın elçisi ya da bilakis Tanrı’nın kendisi olarak kabul etmenin bir tezahürü olarak kabul edilebileceğini söyleyen Ögel, “gök” renginin de önemine bu vesile ile değinmektedir (Ögel, 1993: 134).

“Oğuz’un yanında yer alan ve ona yardımcı olan, törenin ve tanrısallığın temsilcisi olarak hakana manevi yönde yardımcı olan bilge bir ihtiyar vardır” (Aça, 2003: 186). İşte Oğuz’a yardım eden bu yardımcı bilge tipler, kendilerini halk hikâyelerinde de göstermektedir. Âşık Garip’i aşılması zor bir ırmaktan göz açıp kapayıncaya kadar geçen bir sürede karşıya geçirip Tiflis’e ulaştıran bir Hızır’dır (Türkmen, 1995: 26). Kerem ile Aslı hikâyesinde çocukların dünyaya gelmesine vesile olan Pir, ailelere elma veren yardımcı bir bilge olarak karşımıza çıkmaktadır (Duymaz, 2001: 43). Nevruz Bey hikâyesinde hem çocukların dünyaya gelmesine vesile olan hem de kahramanlara birden bire yardıma koşan Hızır’a rastlamaktayız (Duymaz, 1996: 31). Melikşah ve Güllühan’ın da dünyaya gelmesine vesile olan ve yine bu gençleri birbirine âşık eden bir derviş ile karşılaşmaktayız (Akman, 2013: 133-134).

Köroğlu anlatılarında Köroğlu’nun babası da kahramana yolculuğu esnasında yardım eden bilge tiplerdendir. Ali Kişi, daha hikâyenin başında Bey’in kendisinden iki at istemesi ile bilgeliğini kanıtlamaktadır (Ekici, 2004: 332). Daha sonrasında Köroğlu’na yaptığı rehberlik sayesinde hem intikamının alınmasını hem de oğlunun Kırat’la birlikte kahramanlık yolculuğuna çıkmasını da sağlayan yine Köroğlu’nun babası Ali Kişi’dir.

İhtiyarlar, dervişler, hızır veya isimleri ne olursa olsun aksakallı diyebileceğimiz, kahramanın her türlü yardımcıları, toplumun da ortak hafızasını oluşturmaktadırlar. Basat’ın Tepegöz’ü nasıl öldüreceği konusunda Basat’a bilgileri aktaranlar ihtiyarlardır (Ergin, 2008: 216). Dede Korkut’taki Korkut Ata da başlı başına kahramanlara yardımcı olan bir bilge kişiliktir. “Oğuz’un ol kişi tamam bilicisiydi. Ne dir ise olur idi. Gayıbdan dürlü haber söyler idi. Hak Ta’ala anun könlüne ilham ider idi” (Ergin, 2008: 73). Bu şekilde hikâyelerin henüz başında tanıtılan Korkut Ata, gerek çocuklara isim koymak için, gerek Delü Karçar’dan kız istemek için ortaya çıkarak halk hikâyelerindeki bilge tipler gibi başkahramanlara rehberlik etmiştir.

Rehberlik hizmetinde bulunan ve topluma bazı kültürel değerleri aktaran ya da onların müşkillerini halleden kişiler, görüldüğü üzere hep ihtiyarlardan seçilmiştir.

Halk hikâyelerinde kahramanların yanında yer alarak ya da rüyalarına girerek onlara yol gösteren ve bilge kişiler her hikâyede üzerlerine düşen vazifeleri yerine getirmişlerdir. Dursun Yıldırım, aksakallı ve bilge tipler olarak kam, bahşı, ozan ve oyun gibi değişik isimlerle yaratıcı ozan tiplerinin ortaya çıktığını ifade etmektedir. Türk toplum yapısının temel kurumlarının dengeli bir biçimde işlenmesinde, bireyler ile bireylerin bağlı bulunduğu sosyal müesseseler arasındaki ilişkilerin bozulmamasında bilge ozanlar daima danışman fonksiyonları ile öne çıkmıştır. Topluma yol gösteren bu bilge ozanlar ise Dede Korkut’ta da olduğu gibi toplum tarafından büyük saygı ve itibar görmüşlerdir (Yıldırım, 1999: 506-507). İşte burada bahsetmeye çalıştığımız yardımcı bilge tipler, toplumdan büyük saygı gören topluma veya kahramana yol gösteren bilge ozanların bizzat kendileridir.