• Sonuç bulunamadı

Uluslararası Belgeler

Mesleksel, fizyolojik veya sosyo-ekonomik riskten dolayı geliri veya kazancı sürekli veya geçici olarak kesilmiş kişilerin geçinme ve yaşama gereksinimlerini

446

BABAYEV, a.g.e.

447 ALIYEV, Pensiya Hukukunun Problemleri, s. 170 448 NAĞIYEV- ELİRZAYEV- GULİYEV; 2001, s. 99

karşılayan bir sistem gibi tanımlanan sosyal güvenlik bir ülke halkının gelirleri ne olursa olsun kişileri ekonomik güvence altına almayı amaçlayan ve birbiri arasında sıkı bir birlik ve uyum kurulmuş olan kurumlar bütünüdür. Özellikle, uluslararası belge ve anlaşmaların ulus devletlerin sosyal güvenlik sistemlerinin gelişimi açısından etkisi önemlidir. Örneğin, Uluslararası Çalışma Örgütünün 1944 Philadelphia Konferans'ında ise sosyal güvenliğin "halkın hastalık, işsizlik, yaşlılık, ölüm nedeniyle geçici veya sürekli olarak kazançtan yoksun kalması durumunda düşeceği yoksulluğa karşılık, tıbbi bakımdan dolayı çocuk sayısının artması ve analık halinde korunmasına ilişkin genel önlemler sistemi" olarak tanımlanmış olması ülkelere göre sosyal güvenliğin çerçevesinin oluşturulmasına ışık tutmakta ve dolayısıyla sosyal güvenlik sistemlerini kaynağı olmaktadır.449 Azerbaycan Anayasasının 151. Maddesi gereğince, uluslararası anlaşmalar sosyal güvenlik hukukunun temel kaynaklarından sayılmıştır.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilen 10 Aralık 1948 tarih ve 217 sayılı kararla 30 maddeden ibaret İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi temel insan hak ve özgürlüklerini garanti altına almak amacıyla “Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğar” (Mad.1) şeklinde düzenleme yapmıştır. Bu prensipler doğrultusunda düzenlenen 03 Ocak 1976 tarihinde yürürlüğe giren Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi, 23 Mart 1976 tarihinde yürürlüğe giren Medeni, Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmesi ve 20 Kasım 1989 tarihli “Çocuk Hakları Sözleşmesi” Azerbaycan Cumhuriyeti tarafından 21 Temmuz 1992 yılında onaylanmıştır.

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin 22. ve 25. maddeleri, İktisadi, Sosyal ve Medeni Haklar Sözleşmesinin 9. ve 12. maddeleri, “Çocuk Hakları Sözleşmesi”nin 26. maddelerinde sosyal güvenlik hakkına ilişkin düzenlemeler yer almaktadır. 1948 yılında yayınlanan İnsan Haklan Beyannamesinin 22. maddesinde de "toplumun bir ferdi olarak herkes sosyal güvenlik hakkına sahiptir; sosyal güvenlik bireyin onuru, kişiliğinin geliştirilmesi için kaçınılmaz ekonomik, sosyal ve kültürel hakların tatmin edilmesi temeline dayanır" şeklinde ifade edilmiştir. Beyannamenin 25. maddesinde

" her kişinin gerek kendisi gerekse ailesi için yiyecek, mesken, tıbbi yardım ve gerekli sosyal hizmetler dâhil olmak üzere, sağlık ve refahını sağlayacak bir yaşama düzeyine ve işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, yaşlılık hallerinde veya geçim olanaklarından iradesi dışında yoksunluk meydana gelecek diğer bütün durumlarda sosyal güvenliğe hakkı vardır" denilmektedir.450

Sosyal Güvenlik Hukukunun diğer uluslararası kaynağı olarak Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından kabul edilen belgeleri gösterebiliriz. Çalışma Hayatında uluslararası normları düzenleyen Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), 1952 yılında kabul ettiği ve Türkiye’nin de 1971 yılında onayladığı 102 Sayılı “Sosyal Güvenliğin Asgari Normları Hakkında Sözleşme” ile sosyal güvenliğin dokuz temel dalını belirlemiş olup, bir anlamda sosyal güvenlik hukukunun temel kaynaklarından biri durumundadır.

Diğer taraftan Uluslararası Çalışma Örgütünün ''Sosyal Siyasetin Esas Amaç Ve Normları Hakkında'' 1962 tarih 117 sayılı sözleşme, ''Sosyal Güvenlik Alanında Hukuk Eşitliği Hakkında'' 1962 tarih 118 sayılı Sözleşme, ''Sosyal Güvenlik Haklarının Korunması Hakkında'' 1982 tarih ve 157 sayılı Sözleşme ve bu sözleşmeyi tamamlayıcı nitelik taşıyan 1983 tarih ve 167 sayılı tavsiye belgeleri önemli rol oynamaktadır451. Ancak Аzerbаycаn Cumhuriyeti sosyal güvenlikle bağlı olan bu belgeleri onaylamamış olup, bu kuruma üye olan bir ülke gibi öncelikli olarak bu belgeleri imzalaması gerekmektedir.452

Avrupa Şurası kurulmuş olduğu 1949 yılından itibaren sosyal güvenliğe önem vermiş, Uluslararası Çalışma Örgütünün sözleşme ve tavsiye nitelikli belgelerinden faydalanmış ve Sosyal Güvenlik Normlarını Avrupa’nın şartlarına uyarlamakla yetinmiştir.453 Sosyal güvenliğin kurumsallaşmasına dair bu gelişmeler

450 KANTARCI, Hasan Bülent; Sosyal Devlet, Sosyal Güvenlik Ve Türkiye’de Zorunlu Askerlik Hizmeti, Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Aralık, Cilt 6, S. 10, Balıkesir, 2003 s. 79

451 ALPAR; M. Bülent, ILO Sosyal Güvenlik Nihai Raporu ve Gerçekleşen Değişiklikler, Kamu-İş Dergisi, Cilt 5, S. 4, Ankara, 2000, s. 4,

452 ALİYEV, 2007, s. 151-152

sosyal güvenliğin belli bir düzeyde gelişimini sağlarken sosyal güvenliğin kurumsallaşmasının ve evrensel niteliğini artıran gelişme 1965 yılında yürürlüğe giren Avrupa Sosyal Şartı ile olmuştur. Bu sözleşmede taraflar bir sosyal güvenlik sistemi kurmayı ve bunu sürdürmeyi, uygun iki taraflı ve çok taraflı antlaşmalar yapmak suretiyle veya başka vasıtalarla ve bu antlaşmalarda yer alan şartlara bağlı kalmak şartıyla, devletlerin vatandaşlarının yer değiştirmesi durumunda sosyal güvenlik açısından eşit muamele görmesi gibi taahhütlere imza atmışlardır.

Avrupa Birliği Sosyal Güvenlik Tüzüklerinin üye ülkeler dışında üçüncü ülke vatandaşlarına yaygınlaştırılmasını sağlamak üzere 1408/71 ve 574/72 sayılı Konsey Tüzüklerinin, Milliyetleri Nedeniyle Bu Tüzükler Kapsamına Girmeyen Üçüncü Ülke Vatandaşlarına Uygulanması Hakkında 14 Mayıs 2003 Tarih, 859/2003 sayılı Avrupa Birliği Konsey Tüzüğü kabul edilmiştir454. Anılan tüzük, Avrupa’da giderek gelişen bir özgürlük, güvenlik ve adalet alanını uygulamaya koymak üzere, kamu düzeni, kamu güvenliği ve kamu sağlığına ilişkin sınırlandırmalar saklı kalmak kaydıyla, Avrupa’da ikamet eden üçüncü ülke vatandaşlarına aynı haklar ve yükümlülükler kapsamında uygulanmasını amaçlamaktadır.455

Sоsyаl güvenlik hukuku kaynakları içinde Аzerbаycаn cumhuriyetinin diğer devletlerle imzalamış olduğu iki taraflı ve çok taraflı anlaşmaların önemi vardır. Özellikle eski Sovyet cumhuriyetleri ile imzalanan anlaşmalar bu ülkelerde yaşayan vatandaşlarımızın menfaatlerinin korunması açısından faydalı olacaktır. Belarusya, Tacikistan ve Ermenistan cumhuriyetleri ile anlaşma yapılmamıştır. Ayrıca “bağımsız devletler birliği ordu mensupları ve onların aile fertlerinin emekliliğinin temini hakkında” çok taraflı anlaşmaya ülkemiz katılmıştır.

Türkiye ile Azerbaycan arasında imzalanan 17 Temmuz 1998 tarihli sosyal güvenlik sözleşmesi, her iki taraf mevzuatından birine veya her ikisine tabi olmuş bulunan veyahut taraflardan birinin mevzuatına halen tabi olan kişiler ve bunların

454 BASTERZİ, Fatma; Yaslılık Sigortası, (Normların Uyumlaştırılması ve Yeniden Yapılandırma Açısından), Ankara, 2006, s. 113

455 EKDEMİR, Sadi; Avrupa Birliği-Türkiye Sosyal Güvenlik Normları, TİSK Yayın No: 257, Ankara 2005.s. 381

aile fertleri ile hak sahiplerinin menfaatlerinin korunmasına hizmet etmektedir. Taraflardan birinin ülkesinde oturan ve kendilerine bu sözleşme hükümleri uygulanan kimseler, hak ve yükümlülük bakımından, o ülke vatandaşları ile eşit işlem göreceklerdir. Her iki ülkede geçen hizmet süreleri birleştirilecek ve taraflardan birinin mevzuatına göre yardım hakkına sahip olan bir kimse, diğer taraf ülkede bulunduğu veya daimi ikamet ettiği sırada da yardımlardan yararlanabilecektir.456

III. SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİN KURUMSAL YAPISI VE SOSYAL SİGORTADA TEMEL İLKELER