• Sonuç bulunamadı

Sovyetler Birliği Kurulmadan Önceki Dönem

A- SOSYAL GÜVENLİĞİN TARİHSEL SÜRECİ

1- Sovyetler Birliği Kurulmadan Önceki Dönem

1918’e kadar tarihte sosyal güvenlikle ilgili tam olarak müteşekkil bir yasa veya yasa yerine geçecek bir belge mevcut değildir. Ne hanlıklar devrinde, ne de daha evvel bağımsız devletlerin mevcut olduğu dönemde sosyal güvenliğe dair mevzuat düzenlemesi bulunmaktadır. Ayrı-ayrı şahıslara hizmetlerine göre yardımlar sultanların, atabeylerin, hanların fermanları ile genellikle bireysel olarak verilmiştir. Fermanlar fеоdаl sistemin niteliğinden kaynaklanan bireysel yetki gücünden kaynaklanmakta idi.376

375

ASGAROV, İ. – KERİMOV, Ş,; .Mülki Kanunvericilik, Ders Vesaiti, Bakü, 2002, s. 167; ALİYEV, Mayis; Pensiya Hukukunun Problemleri, Bakü, 2004. s. 188-189.

Genel olarak yardım niteliğinde bulunan hanlık fermanları, bireysel yardımlar ve ödüllendirmelere ilişkin belgeler mevcuttur. Nitekim bu dönemi din ve ahlak kuralları zemininde oluşan toplumsal yaşam kurallarından ileri gelen sosyal koruma çerçevesinde değerlendirmek mümkündür.

19. asırdan itibaren ülkenin tarihi Rusya ile bağlı olmuştur. Kuzey Azerbaycan’ın bu yüzyılda Ruslar tarafından işgal tarihinden itibaren siyasal, iktisadi ve kültürel değişimlerle birlikte hukukun ve devletçiliğin yerleşmesinde önemli gelişmeler olmuştur.

İlk belgeler olarak Rusya’da 1903 yılında “Üretimde Bedbaht Hadiselere Göre İşverenlerin Sorumluluğu Hakkında” ve 23 Haziran 1912 tarihli “Bedbaht Hadiselerden ve Hastalıklardan İşçilerin Sigortası Hakkında” yasaları kabul edilmiştir. Dönemin çağdaş yasası gibi değerlendirilen bu yasaya göre, 26 haftalık hastalık sürecinden sonra, maluliyet aylığı verilirdi. Çağdaş bir yasa olarak değerlendirilmesine rağmen yasa ancak ülkede bulunan işçilerin beşte birini kapsamaktaydı. Ayrıca, Çar Rusya döneminde Azerbaycan ve diğer bölge cumhuriyetleri gibi dış bölgelerde bulunan işçiler yasadan yararlanamamaktaydı. Bir ilk olması özelliğiyle çağdaş nitelikli bir yasa olarak değerlendirilmesine rağmen, yasa eşit uygulanmamakta ve tanıdığı haklar açısından da dar bir niteliğe sahip idi. Yasayla sadece ortamın yumuşatılması ve işçilerin zor çalışma koşullarının belli ölçüde hafifletilmesi amaçlanmıştır.377

Hatırlatalım ki, bu yasadan önce Bakü’de 1904 yılında petrol sanayicileri ile işçiler arasında Toplu İş Sözleşmesi imzalanmış olup, sözleşmenin önemli maddeleri arasında sosyal sigortalarla ilgili hükümler de dâhil edilmiştir378. İkinci bir toplu sözleşme 1917’nci yılında imzalanmış olup her iki sözleşmelerin bir ilk olarak yenilik doğurucu niteliği yanında, hukuki niteliğe sahip olmaması, sadece petrol

377 ALİYEV, 2007. s. 40

işverenleri ve işçiler arasında imzalanarak yasal dayanağının bulunmaması ve aynı zamanda mahkeme yoluna da başvurulamaması önemli eksiklerden idi379.

1918–1920 yıllarında kurularak bağımsızlığını sürdüren Azerbaycan Cumhuriyeti 23 aylık bir dönemde halkın sosyal durumunu, yoksulluk seviyesini göz önünde bulundurarak bu yönde birçok yeniliklere imza atmıştır. Yönetimin bu yönde faaliyetleri iki istikamette yürütülmekteydi. Öncelikli olarak eski yasaları ortadan kaldırmadan yeni eklemeler ve değişiklikler yaparak çözüm arama ve yeni yasa hazırlama yolu izlenmiştir380. Bu süreçte hükümetin kabul ettiği bine kadar kararın çoğunluğu halkın sosyal durumuna ilişkin olup, bu kararlar ülke vatandaşlarının sosyal sıkıntılarına çözüm bulma amacıyla imzalanmıştır.381

Kısa süren bağımsızlık döneminde çok önemli iki kararın imzalanarak yürürlüğe konması ilk bağımsız Türk cumhuriyeti olarak hükümetin öncelikli olarak halkının sosyal refahını sağlamayı amaçladığının ispatı idi. Birincisi, “Emeklilik hakkında Kanun Tasarısının Hazırlanması İçin Komisyon Kurulması” kararı 26 ağustos 1918 yılında imzalanmıştır. Bu karara göre hizmet yıllarına uygun olarak emeklilik aylığının ödenmesi hakkında kanun tasarısının hazırlanması için komisyonun teşkili görevi Adalet Bakanlığına havale edilmiştir. İkincisi ise, 17 ağustos 1919 tarihli “Emeklilik Yönetmeliğinin Hazırlanması İçin Komisyon Teşkili Hakkında” karar idi, ancak ülkede olağanüstü halin varlığı Eylül ayının sonuna kadar hazırlanarak Bakanlar Kurulunun imzasına sunulası bu yasanın yürürlüğe girmesine engel olmuştur.

Daha sonraki yıllarda arşivlerde bulunan “Azerbaycan Cumhuriyeti Demir Yolu Bakanlığı’nın Demir Yollarında Hizmet Etmiş Şahısların Hizmetten Sonraki Dönemde Emeklilik Teminatı Hakkında Yönetmeliği”382 genç cumhuriyetin sosyal

379 CEFEROV, Z; İngilabdan Önceki Dönemde Azerbaycan’da Kolektif Aktların Tenziminin Yaranması, Kanun Dergisi, 2001, No. 7–8, s. 9-10

380 DEMİROV, M; Organizatsiya Gosudarstvennoy Vlasti V Azerbaydjane, 1918–1920 gg. Odessa. “Astroprint”, 1998, s. 65

381

NESİBZADE, Nesib; Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti, Bakü, 1990, s. 81

382 ALİYEV, Mayis; Аzerbаycаn Rеspubliкаsındа Pеnsiyа Teмinаtı Sistемinin Teşeккülü Ve İnкişаf Pеrspекtivleri (Hügugi Prоblемler), Bакü, 2003, s. 296–297

güvenlik üzerinde yapmış olduğu çalışmaların önemli bir belgesidir. Yönetmelikte demir yolları işçilerinin hizmet yıllarına, maluliyete ve ölüm sigortasına ilişkin olarak emeklilik hakkı tanınmakta olup ve hak çalışanların oluşturulan emeklilik fonuna ödenen zorunlu sigorta primleri ile finanse edilirdi. Yönetmeliğin Azerbaycan hukuku açısından en önemli niteliği ülkede sigorta hukukunun gerçekleşmesi açısından, kısa süreli de olsa bir ilk yasal düzenleme olması idi.383

Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı Mehmet Emin Resulzade sosyal sigorta sisteminde sosyal dayanışma prensibinin önemi üzerinde durmuştur. Sosyal dayanışmayı insan vücuduna benzeten cumhurbaşkanı, insan vücudunun belli bir organı hastalandığında, diğer uzuvlarla bütünlüğü gereği bu hastalığın ortadan kaldırılması için dayanışma yaptığını söylemiştir. Nitekim, çalışma gücüne sahip vatandaşların ödedikleri sigorta primleri sayesinde, nüfusun çalışma gücü olmayan kısmının da faydalanacağı düşüncesine önem vermiş ve zorunlu sosyal sigorta ve toplum hayatında dayanışma prensiplerinin sosyal güvenlik sisteminin vazgeçilmez unsuru olduğunu vurgulamıştır384.