• Sonuç bulunamadı

SAĞLIK ÇALIŞANLARINA YÖNELİK ŞİDDETİN HASTANE FİZİKİ KOŞULLARINA BAĞLI OLARAK İNCELENMESİ

Saliha Kasapoğlu Mine Aysan Ömer Faruk Erdil

Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi

Saliha Kasapoğlu

Değerli hocalarımız, kıymetli arkadaşlar. Öncelikle kongreye hoş geldiniz demek istiyorum. Bizler Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi üçünü sınıf öğrencileriyiz. Yolun çok başındayız ama meydana gelen bu şiddet olaylarının bizim geleceğe endişeyle bakmamıza neden oldu. Bununla birlikte bizler sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin hastane fiziki koşullarına bağlı olarak incelenmesi başlıklı araştırmamızı yapmaya karar verdik.

Bu araştırmada merak ettiğimiz soru şu oldu: Sağlıkta şiddet olgusuyla hastanenin fizi- ki koşulları arasında bir ilişki var mı? Varsa nedir? Bunu araştırmak istedik.

Öncelikle şiddet nedir? Dünya Sağlık Örgütü›ne göre şiddet kişinin fiziksel saldırı, sö- zel saldırı, duygusal cinsel ve ırksal tacize uğramasıdır. İşyerinde şiddet ise kişinin ça- lışma esnasında bir kişi tarafından istismar edildiği, saldırıya uğradığı durumlar olarak nitelendirilmektedir. Sağlık kurumlarında şiddet ise sağlık çalışanının hasta ya da hasta yakını ya da herhangi biri tarafından maruz kaldığı şiddet olarak nitelendirilmiştir. Yaptığımız literatür taramasında sağlık ortamında şiddete yol açan faktörler olarak alkol kullanımı, madde kullanımı, hasta yakınlarının stresinin yüksek olması, medya- nın olumsuz etkisi, kültür farklılıkları nedeniyle iletişim sorunlarının yaşanması ve son olarak da fiziki çevrenin iyi bir hizmet vermeye uygun olmamasını gördük. Biz bu araş- tırmada son gördüğünüz madde açısından bu duruma bakmak istedik.

Araştırmadaki amaçladığımız nokta şu: Öncelikte sağlık alanında şiddetin son yıllarda artmış olabileceğini görmek istedik. Sağlıkta şiddete olan algıda normalleşme var mı

24-25 EKİM 2015, ANKARA

115

yok mu onu görmek istedik. Son olarak da sağlıkta şiddet ile ilgili farkındalık yarat- mak, ayrıca sağlıkta şiddet olgusunun hastanedeki koşullarıyla bağlantısını incelemek istedik.

Zaman çizelgemiz gördüğünüz gibi. Ekim 2004’te başladık, Mayıs 2015’te ise veri ana- lizlerimizi girdik.

Mine Aysan

Araştırmamız başlamadan önce literatür taramasında bulunduk. Sağlıkta dönüşüm programıyla veya şiddet arasındaki ilişki olduğunu gördük. TTB’nin Şiddete Sıfır To- lerans Çalışma Grubu tarafından yayınlanan şiddetle başa çıkma adlı bildirgesinde çevresel faktörler sağlıkta şiddet ile ilişkilendirildiğini gördük. Ayrıca Hasan Oğan’la görüşmelerimiz sırasında ‘Beyaz Kod’ uygulamasıyla beraber sağlıkta görülen şiddetin yüzde 7 artmış olduğunu öğrendik. 2002 raporuna göre tüm şiddet olaylarının yüzde 25’inin sağlık alanında olduğunu gördük.

Araştırmamız da istatistiksel bir çalışmadır. Araştırmamıza başlamadan önce Kuzey Kamu Hastaneleri Genel Sektreterliği’nden ve üniversitemizden gerekli izinleri aldık. 263 sağlık çalışanına ulaşılabildik. ‘Medcalc’ programını uyguladık ve bunları tablo haline getirip sonuçları değerlendirdik. Şiddete maruz kalan kişilerin en fazla güven- lik görevlileri olduğunu, saha sonra hekimlerin ve hemşirelerin olduğunu tespit ettik. Şiddete maruz kalınan yer olarak da şiddetin kamu hastanesinde daha fazla görüldüğü- nü gördük. Şiddetin uygulandığı zaman diliminin yüzde 52’sinin mesai saatinde yüzde 23’ünün nöbet sırasında gerçekleştiğini gördük. Şiddeti uygulayan kişilerin yüzde 52’si- nin hasta yakını, yüzde 25’inin hasta tarafından, yüzde 6 ve yüzde 5 oranında da sağlık personeli ve idare personel tarafından uygulandığını gördük. Şiddet sonrası başvurulan yer açısından yüzde 28,75 olarak özel güvenlik ve polislere daha çok başvurulduğunu ve şiddete uğrayan her 5 kişiden birinin hiç bir yere başvurmadığını gördük. ‘Hastane fiziki koşullarının şiddet olgusuna etkisi var mıdır’ sorusuna yüzde 52’nin ‘evet’ ceva- bının verdiğini gördük. ‘Şiddet sonrası iş potansiyelinin olumsuz etkileniyor musunuz’ sorusuna yüzde 80’inin ‘evet’ cevabını verdiğini tespit ettik.

Ömer Faruk Erdil

Yaptığımız literatür taramasında çeşitli manşetle ve çeşitli makaleler sonucu belli başlı fiziksel koşullar elde edindik. Ve bun 10 tane fiziksel koşula “ki kare testi” uygulattıktan sonra gördük ki, 6 tanesinde anlamlı değerler elde ettik. Bunlar havalandırma, çalışan sayısı yetersizliği, eğitim, eğitimden kastımız sağlık çalışanlarına verilen şiddetle başa çıkma adında bir eğitim, teknik donanım yeterliliği, güvenlik, yönlendirme ve sinyali- zasyon… Şimdi bunları tek tek analiz edelim.

Görmüş olduğunuz gibi, havalandırmanın kalitesine baktığımız zaman vakıf üniversi- tesi hastanesinde sağlık çalışanları havalandırmanın daha nitelikli, daha iyi koşullar al- tından çalıştıklarını belirtiyorlar. 1 ve 2 numaralı kamu hastanelerine baktığımız zaman birinci kamu hastanelerinin biraz daha iyi olduğunu görmekteyiz. Vakıf hastanesinden

düşükler. Çalışan sayısı yeterliliğine baktığımız zaman 1 ve 2 nolu kamu hastanelerinde çalışan sayısı yeterliliği oldukça az fakat vakıf hastanesinde biraz daha fazla olduğunu görmekteyiz. Fakat yine de irdelemek lazım ki vakıf hastanesinde de çalışan sayısı ye- terliliğinin iyi olmadığını düşünen birçok insan da mevcut. Şiddetle ilgili başa çıkmak için verilen eğitim durumuna baktığımız zaman numara 2’deki kamu hastanesinde bu durumun oldukça az olduğunu, vakıf hastanesinde bu durumun biraz daha fazla olduğunu görmekteyiz. Teknik donanım yeterliliğine baktığımız zaman vakıf üniver- sitesi hastanesinde teknik donanımın çok daha üstün olduğunu görmekteyiz. Numara 1 kamu hastanesinde ise bu durumun daha az, numara 2’de çok daha az olduğunu bu- rada tespit ettik. Güvenlik önlemlerinin alınması başlıklı fiziksel koşulumuzda ise vakıf üniversitesi hastanesinde güvenlik önlemlerinin daha iyi bir şekilde alındığını, diğer 2 kamu hastanesinde ise güvenlik önlemlerinin biraz daha az olduğunu görmekteyiz. Yönlendirme ve sinyalizasyon hizmetine baktığımızda ise vakıf üniversitesi hastanesin- de bu hizmetin daha iyi verildiği düşünülmekte diğer 2 kamu hastanesine oranla. Sonuçlar ve öneriler kısmına gelelim. Hastane fiziki şartları ve şiddet olgusu arasında bir ilişki olduğunu burada saptayabiliyoruz. Fakat elbette ki yüzde 100 böyle bir durum söz konusu mu değil mi, bunu söylemek oldukça zor. Sağlık ortamında şiddet olayları- na bakışta kanıksama eğilimi düşünülmektedir. Nitekim şiddete uğramış her 5 kişiden birinin hiçbir yere başvurmadığını görmekteyiz. Buradan şu sonuç çıkarılabilir diyeceksi- niz: Fiziksel koşulların iyileştirilmesi durumunda şiddet azalır mı? Evet, belli başlı fiziksel koşullarda bunu görmekteyiz. Fakat yine de dediğimiz gibi kesinlikle böyle bir şey söz konusu olur mu bunu bilemiyoruz. Hepinizin istediği ve tahmin edeceğiniz üzere yasal düzenlemeler getirilmesi önerimizdir. Buna benzer halka yönelik eğitimlerle insanların daha bilinçlendirilerek şiddete olan eğilimin daha az olmasını istemekteyiz. Kısıtlılıklar konumuza geldiğimizde ise bireylerle yazılı ve sözlü onamlar aldığımız için çeşitli zaman- larda zamanlarının olmadığını ifade etmeleri, iki dakika ankete katılıp tekrar işe dönme- leri gibi sorunlarla karşılaştık. Burada kaynaklarımıza yer verdik. Yazarlarla sözlü görüş- meler yaptık. Dr. Hasan Oğan, Dr. Gülsüm Önal ve Dr. Muhtar Çokar ve bize desteklerini başından beri hiç esirgemeyen Prof. Dr. Yeşim Işıl Ülman’a, biyoistatistik danışmanımız Doktor Erdal Coşgun, Yrd.Doç.Dr. Fatih Artvinli’ye teşekkürlerimizi arz ediyoruz. Arman Üney

Genç arkadaşlarımızı yaptıkları bu değerli çalışmadan dolayı kutluyor, kendilerine te- şekkür ediyorum. İsterseniz soruları en sonradan toplu olarak alalım. Şimdi sağlık ça- lışanlarına şiddete yönelik geldiği nokta konu başlığıyla Şiddete Sıfır Tolerans Çalışma Grubu’ndan Sayın Gülriz Erişgen’i kürsüye alıyoruz. Buyurun.

24-25 EKİM 2015, ANKARA

117

SAĞLIK ÇALIŞANLARINA YÖNELİK