• Sonuç bulunamadı

Mikrofinansta Tasarruf ve Fon Kaynakları

BÖLÜM 1: MİKROFİNANS

1.8. Mikrofinansta Tasarruf ve Fon Kaynakları

Tasarruf sadece hanehalkı, müşteriler için değil, finansal sistem ve makroekonomi için de hayati öneme sahiptir. Makroekonomi perspektifinden bakıldığında sermaye birikimi ve bunların yatırımlara dönüştürülmesinde tasarruf zorunluluktur. Para hareketleri üzerinden tasassurf oranı düşük olan ülkelerin dışa bağımlı olduğu görülmektedir. Başta bankalar olmak üzere tüm finansal kurumlar için mevduatlar önemlidir. Örneğin, bankaların daha fazla büyümesi için kredi vermesi gerekmektedir. Fakat sermayeleri arzu edilen kredi büyümesinin

42

sağlanması için yeterli olmamakta, tasarruflara ihtiyaç duymaktadırlar. Tasarruf toplumun tüm kesimleri tarafından gelirlerini gelecek dönemlere aktarmaları için gereklidir17. Yoksul insanlar, küçük ve mikro girişimler için de tasarruf ürünlerine ulaşım önemli bir ihtiyaçtır (Schmidt ve Zeitinger, 1998, s. 36). Fakat yoksulların, kırsal kesimdeki insanların da tasarruf edebilecekleri gerçeği uzun bir dönem anlaşılamamış ve gözardı edilmiştir. Kırsal kesimlerdeki yoksul insanların tasarrufları, kullanılmamış büyük bir potansiyel sunmaktadır (Khan, 1994, s. 17). Vogel (1984), tasarruflar için çalışmasının başlığında “kalkınma

finansının unutulmuş yarısı” ifadesini kullanarak bu durumu özetlemektedir.

1.8.1. Zorunlu ve Gönüllü Tasarruflar

Son yıllarda hem politika yapıcılar hem de uygulayıcılar, MFK’ların dünyanın birçok bölgesinde tasarrufları çekmekte başarılı olduğunun farkına varmıştır. Bu gelişmeler düşük gelir grubundakilerin tasarruf yapabildiklerini kanıtlamıştır (Ledgerwood, 2000, s. 71). Gelişmekte olan ülkelerdeki tasarrufları çekmekte başarılı olan MFK’lar ve güvenilir, makul oranlarda getiri sağlayan tasarruf ürünleri, yoksul hanehalkının gelirlerinin artmasında hayati öneme sahiptir (Vogel ve Burkett, 1986, s. 425). Tasarruf aynı zamanda yoksullar için bir eğitim fonksiyonuna da sahiptir. Borçlunun, gündelik olarak yaşadığı sıkıntılara bakmak yerine, tasarrufları arttıkça daha uzun vadeli planlar yapmasını sağlamaktadır. Yapılan tasarruflarla formel kurumlardan (bankalar gibi) kredi temin edebilme imkânı da artmaktadır. Örneğin, Kolombiya’da bazı bankalar mikrogirişimcilerin tasarruflarını teminat olarak kullanıp onlara kredi vermektedir (Otero, 2003, s. 30).

Mikrofinansta zorunlu ve gönüllü olmak üzere iki tür tasarruf yöntemi bulunmaktadır. Zorunlu tasarrufta, mikrokredi temin eden müşterilerin bazen kredinin belirli bir yüzdesi bazen de kredi miktarından bağımsız nominal bir tutar olarak MFK’da tutması gerekmektedir

17 Robinson (2001, s. 39)’un aktardığı, 1997 yılında MFK yetkilisi ile bir ailenin arasında geçen diyalog yoksulların da tasarruf ürünlerine ihtiyaç duyduğunu gösteren güzel bir örnektir. Geçimi için günlük 50 Taka’ya ihtiyaç duyan fakat 35 Takalık günlük gelirinin 5 takasını tasarruf eden ve bu nedenle aç kalan aile, bu durumlarına rağmen neden tasarruf ettiklerine şu cevabı vermektedir: “Geleceğimiz için. Herkes geleceğini

43

(Ledgerwood, 2000, s. 72). Örneğin, Amanah Ikhtiar Malaysia’da üye olmayı kabul eden katılımcıların borçlanabilmek için haftalık 1 ringit ve borçluların ise kredi tutarına bağlı olarak 3 ringit ile 15 ringit arasında değişen bir tutarı zorunlu tasarruf olarak yatırmaları gerekmektedir (Dusuki, 2008, s. 54). Grameen Bank’ın18 da zorunlu tasarruf uygulaması bulunmaktadır. Zorunlu tasarruf kredinin bir parçasıdır ve kredi boyunca müşteri tarafından geri alınamamaktadır (Ledgerwood, 2000, s. 72). Bu nedenle tasarruf, bir nevi teminat gibidir ve kredinin geri ödenmesi için ek bir garanti mekanizması oluşturmaktadır (Dusuki, 2008, s. 54). Bununla birlikte tasarrufun, kredinin temin edilmesi için bir gereklilik olması ve kredi boyunca borçlu tarafından kullanılamaması örtük olarak borçluların maliyetlerini artırmaktadır.

Diğer tasarruf türü ise gönüllüdür. İsminden de anlaşıldığı üzere krediye ulaşmak için bir gereklilik değildir, müşterilerin tercihine kalmıştır. Zorunlu ve gönüllü tasarrufun gerekliliğine yönelik iki farklı bakış vardır. İlki, yoksullara tasarruf etmenin öğretilmesinin ve bunun için de finansal disiplini bilmeleri gerektiğini varsaymaktadır. İkincisi ise çalışan yoksulların zaten tasarruf ettiğini ve onların bu ihtiyaçlarına uygun kurumların ve hizmetlerin sağlanması gerektiğini varsaymaktadır (Mukherjee, 1997). Endonezya’daki BRI faaliyetlerini gönüllü tasarrufa göre düzenlemiş ve dünyada tasarrufları hızlı bir şekilde artırma konusunda önemli bir örnek olmuştur. Aynı zamanda tüm kredilerini gönüllü tasarruflar ile finanse etmektedir (Robinson, 2001, s. 227). Gönüllü tasarruf hesabındaki paralar istenildikleri zaman çekilebilmekte ve diğer formel finansal kuruluşların altında ya da biraz üstünde faiz verilebilmektedir (Ledgerwood, 2000, s. 73).

Müşterilerin tasarrufları MFK’ların en önemli fon kaynaklarından birini oluşturmaktadır. Genellikle tasarruflar kuruluşların kredi faaliyetlerini genişletmek için kullanılmaktadır. Bazı kurumlar, bankaların yaptıkları gibi, tasarrufların belirli bir miktarını rezerv olarak kredi fonunda tutmaktadır. Bu şekilde yoğun bir kredi talebi olduğunda müşteriler çok bekletilmeden hemen finansman sağlanmaktadır. Diğer programlar sadece beklenmedik bir

44

likidite problemi yaşadıklarında (kredilerin geri ödenmesinde problem yaşandığında, donörlerden gelecek para geciktiğinde ya da yüksek kredi talebi olduğunda) tasarruf hesaplarında biriken paralara başvurmaktadır (Otero, 2003, s. 30).

1.8.2. Bağışlar ve Devlet Destekleri

MFK’ların tasarruflar dışındaki önemli bir fon kaynağı ulusal ve uluslararası bağışlar ile devlet destekleridir. Özellikle STK formunda faaliyet gösteren MFK’lar mevduat toplama yetkileri olmadığı için bağışlara ihtiyaç duymaktadır.

Devlet ya da uluslararası donörler tarafından verilen fonlar mikrofinans sektörünün gelişimini önemli şekilde olumlu etkilemiştir (Ledgerwood, 2000, s. 16). Fakat bazı açılardan da olumsuz etki yapabilmektedir. STK’lara sağlanan dışarıdan bağışlar kredi olarak adlandırılmakla birlikte borçlular tarafından genellikle bağış olarak görülmektedir ve geri ödenme performasını etkilemektedir (Bennett, 1998, s. 112). Donörler ve devlet kurumları tarafından sağlanan fonlar birçok ülkede başarısız sübvanse kredi programlarına yönlendirilmektedir (Robinson, 2001, s. 34). Ayrıca donörler tarafından ya da devlet destekli olarak bazı MFK’lara sağlanan sübvanse krediler mikrofinans piyasasındaki rekabeti olumsuz etkilemekte ve diğer kurumların rekabet etmesini zorlaştırmaktadır (Ledgerwood, 2000, s. 17). Donörler tarafından sürekli düşük maliyetli fonların sağlanması MFK’ların gönüllü tasarrufları çekme konusunda aktif olmalarını engellemektedir (Robinson, 1996, s. 157). Diğer yandan donörlere aşırı bağımlı olunması kurumların sürdürülebilirliğini de etkileyebilmektedir. Çünkü donörden kaynaklanan bir sorun (bağışta gecikme ya da son verme) kurumların kısa zamanda özkaynaklarının erimesine ve faaliyetlerinin sona ermesine neden olabilmektedir.

Donörlerin fonksiyonunun ne olması gerektiği, üzerinde oldukça tartışılan bir konudur (Bennett, 1998; Jackelen ve Ryne, 2003; Robinson, 1998, 2001). Donörlerden genel olarak beklenen, düşük faizli sübvanse krediler yerine MFK’ların kurumsal gelişimleri için destek vermeleridir (Jackelen ve Ryne, 2003, s. 70; Robinson, 1998, s. 80).

45

1.8.3. Diğer Fon Kaynakları

Tasarruflar ve donörlerin desteklerinin yanında bazı MFK’lar farklı yollardan da kaynak temin etmektedir. Kredi ve mevduat şeklinde borçlanarak, özkaynak (hisse satışı, sermaye artırımı, sermaye benzeri kredi temini) yoluyla, özkaynak yatırım fonları (Örnek: ProFund), sosyal yönden sorumlu yatırım fonları (Örnek: The Calvert Group, Development Capital Fund), kredi portföyünün menkul kıymetleştirilmesi (Örnek: Ekvador’daki Fundación Ecuatoriana de Desarollo) yollarıyla sermaye piyasalarından fon temin etmektedirler (Ledgerwood, 2000, s. 113). Bolivya’daki BancoSOL, ticari borç temin etme yoluyla fon kaynaklarını çeşitlendiren MFK’lara bir örnektir. Ticari fon kaynakları mikrofinansın gelişiminde önemli olsa da toplumdan sağlanan gönüllü tasarruf mikrokredi programları için potansiyel olarak en geniş ve en hızlı şekilde ulaşılabilinen fon kaynağıdır (Robinson, 2001, s. 232).