• Sonuç bulunamadı

Diyarbakır Eski Milletvekili Aziz Akgül’ün Mikrofinans Kuruluşları

BÖLÜM 1: MİKROFİNANS

1.15. Türkiye’de Mikrofinans Uygulamaları

1.15.1. Yasal Düzenlemeler

1.15.1.2. Diyarbakır Eski Milletvekili Aziz Akgül’ün Mikrofinans Kuruluşları

BDDK’nın 2003 yılında hazırladığı taslak haricinde MFK’ların yasal bir mevzuata kavuşması için 23.03.2005 tarihinde Ak Parti Diyarbakır eski milletvekili Aziz Akgül tarafından “Mikro Finans Kuruluşları Hakkında Kanun Teklifi” yapılmıştır (Akgül, 2007). Kanun teklifinin amacı şu şekilde belirtilmiştir: “Bu Kanunun amacı; refahın

yaygınlaştırılması ve işsizliğin azaltılması maksadıyla, ihtiyaç sahibi mikro girişimcilere finansman sağlamak üzere faaliyette bulunacak mikro finans kuruluşlarının kuruluş, yönetim, çalışma, tasfiye ve denetlenmelerine ilişkin esasları düzenlemektir.” (madde 1).

Teklifte mikrogirişimci “ekonomik ve sosyal refahını geliştirmek maksadıyla, gelir getirici

bir faaliyette bulunacak ve ekonomik faaliyetleri nakdi sermayesinden ziyade emeğine dayanan ve kazancı geçimini sağlamaya yetmeyen veya asgari ölçüde sağlamaya yetecek derecede az olan gerçek kişi” olarak tanımlanırken, mevduat kabul eden ve etmeyen iki MFK

önerilmiştir. Mevduat kabul eden MFK’lar, mikrogirişimcilerin yanında mevduat kabul etmeyen MFK’lara da nakdi finansman sağlayabilecektir. Mevduat kabul etmeyenler ise

69

STK’lar tarafından kurulacak işletmeler de dâhil olmak üzere mikrogirişimcilere mevduat kabul etmeden kredi verebilecektir. Taslakta mikrokredi ve mikrofinans kavramları ayrı ayrı açıklanmıştır. Mikrokredi, gelir getirici bir faaliyette bulunmak üzere ihtiyaç sahiplerine verilen küçük bir sermaye, mikrofinans ise sigorta dâhil mikrokredi olarak tanımlanmaktadır (madde 2).

Kanun teklifinde öne çıkan maddeler şu şekildedir:

i) Mevduat kabul eden MFK’lar için asgari sermaye tutarı 1 trilyon TL (BDDK taslak kanun: 10 trilyon TL) olurken (madde 3), mevduat kabul etmeyenler (BDDK taslak kanun: 5 trilyon TL) için herhangi bir asgari tutar şartı belirtilmemiştir (madde 15). ii) Siyasi partiler, dernekler, vakıflar, sendikalar, meslek kuruluşları, kooperatifler,

birlikler, yerel yönetimler ve bunlar tarafından kurulan veya bunların doğrudan veya dolaylı olarak pay sahibi olduğu kuruluş ve şirketler, hiçbir şekil ve surette mevduat kabul eden MFK’larda doğrudan ya da dolaylı olarak pay sahibi olamazken (madde 3), siyasi parti haricindeki yukarıda bahsedilen kuruluşlar mevduat kabul etmeyen MFK’larda pay sahibi olabilmektedir (madde 15).

iii) Mevduat kabul eden MFK’ların bir mikrogirişimciye ve mevduat kabul etmeyen MFK’ya verebilecekleri maksimum kredi tutarları özkaynakın belirli bir oranı olarak belirlenmiştir. Buna göre verilen kredi bir mikrogirişimci için özkaynaklarının yüzde ikisini30 (BDDK taslağı: 5 milyar TL), mevduat için özkaynaklarının yüzde onunu aşamayacaktır (madde 7). Mevduat kabul etmeyenler için ise herhangi bir limit belirtilmemiş ve mikrogirişimci ile arasındaki mutabakat sonucu belirleneceği ifade edilmiştir (madde 19).

iv) Teklifte bağış özelliği taşıyan kaynaklarla ilgili bir sınır belirlenmemekle birlikte, mevduat kabul eden MFK’ların edebilecekleri toplam mevduatın azami sınırı özkaynaklarının iki katını geçemeyecek ve toplanan mevduatlar 4389 sayılı Bankalar

30 1 milyon TL özkaynağa sahip bir MFK için mikrogirişimciye ve mevduat kabul etmeyecek MFK’ya verilebilecek toplam kredi tutarı sırasıyla 20 milyar TL ve 100 milyar TL olacaktır.

70

Kanunu’nun31 15’inci maddesinin (6) numaralı fıkrası ile düzenlenen mevduat sigortası kapsamına alınmayacaktır. Ayrıca, mevduat kabul eden MFK’ların, nezdinde veya yurt içindeki bankalarda ya da özel finans kurumlarında kabul ettikleri mevduatın yüzde onbeşine karşılık gelen tutarda devlet iç borçlanma senedi veya nakit olarak likidite bulundurması zorunlu tutulmuştur (madde 8).

v) MFK’ların şu faaliyetleri gerçekleştirmesinin yasaklanması öngörülmüştür: a) mikrogirişimciler ve mevduat kabul etmeyen MFK’lar dışındaki gerçek ya da tüzel kişilere nakit ve ayni kredi verme, b) kredi kartı çıkarma, çek hesabı açma, çek defteri düzenleme, c) yabancı para üzerinden kredi verme, d) ortaklık kurma ya da mevcut bir ortaklıkta pay sahibi olma, e) BDDK tarafından belirlenen büyüklük ve sayıyı aşan miktarda gayrimenkul edinme (Madde 9).

vi) Taslakta ayrıca, Mikro Finans Kuruluşları Birliği (Madde 27) ve Mikro Finans Güvence Fonu (Madde 28) kurulması teklif edilmektedir.

Aziz Akgül aynı zamanda Grameen Bank ile birlikte oluşturulan TGMP’nin ve TİSVA’nın mütevelli heyeti başkanıdır. Mikrogirişimcileri ve KOBİ’leri desteklemek üzere faaliyet gösteren KOSGEB’de de başkan olarak görev yapmıştır. Bu özellikleri nedeniyle Sn. Akgül’ün teklif ettiği kanun, sektörün yaşadığı sorunların sağlıklı bir şekilde “içeriden” aktarılmasını sağlaması açısından önemlidir. Teklif, BDDK’nın kanun taslağından farklı olarak daha esnek bir yapıya sahiptir ve Mikro Finans Kuruluşları Birliği ile Mikro Finans Güvence Fonu gibi iki yeni öneri içermektedir.

Kanun teklifi, 09.02.2006 tarihinde Hükümet tarafından yeniden gözden geçirilmesi için iade edilmiştir. 01.11.2005 tarihinde yürürlülüğe giren Bankacılık Kanunu ve aşağıdaki hususlar dikkate alınarak düzeltilmesi istenmiştir (Başbakanlık, 2006):

31 4389 sayılı Bankalar Kanunu günümüzde yürürlülükte bulunmamakla birlikte ilgili maddede bahsedilen mevduat garantisi yeni 5411 sayılı Kanun ile farklı tutar ve şekilde devam etmektedir.

71

i) Sistemin daha sağlıklı ve sağlam gelişmesi için MFK’ların kuruluş prensipleri ile prosedürleri ve faaliyetleri, kendilerine özgü yapıları da dikkate alınarak bankaların tabi olduğu sorumluluklara paralel şekilde düzenlenmelidir.

ii) Etkin bir denetleme mekanizmasının kurulması ve işletilmesinin mümkün olabilmesi için MFK’ların faaliyetleri kredi kuruluşları (mevduat ve katılım bankaları) vasıtasıyla garantiye alınmalıdır.

iii) Bu kuruluşlara mevduat toplama izni verilmesi durumunda diğer mevduat toplama izni olan kredi kuruluşlarının aleyhinde olarak haksız rekabet olabilir. Çünkü daha düşük sermaye ile çok fazla sayıda MFK kurulacak ve bunların kontrolü ile denetlenmesi çok daha zor olacaktır. Denetim zayıflığı sonucunda sistemden beklenen faydanın tersine genel bankacılık sistemi açısından büyük bir risk oluşacaktır. Bu nedenle MFK’ların mevduat toplama izni verilmemelidir.

Hükümetin görüşündeki mevduat toplamasına izin verilmemesi maddesi neredeyse kanun teklifini gereksiz kılmaktadır. Çünkü MFK’ların sürdürülebilir büyümelerini gerçekleştirebilmeleri için gereksinim duydukları fon kaynağına ulaşımları engellenmektedir. Bu durum bağışlara bağımlı kalmalarına neden olmaktadır. Ayrıca dünyadaki uygulamalar yoksul kesimdeki insanların tasarruf yapabildiklerini ve tasarruf ürünü sunan MFK’ların çok başarılı olduğunu göstermektedir. Zaten mecvut durumda STK olarak da bu kanuna gerek duymadan mevduat kabul etmeden mikrofinans hizmeti sunulabilmektedir. Sonuç olarak Aziz Akgül’ün teklifi eksik ve bankacılık sistemi için risk oluşturabilecek hususlar taşımakla birlikte, teklife yönelik Hükümet’in görüşü 2003 yılında BDDK tarafından hazırlanan kanun taslağından bile daha kısıtlayıcıdır.