• Sonuç bulunamadı

Toplumsal de÷iúim sürecinde, insanların hareket alanı geniúlemiútir. Teknoloji ve iletiúim imkânlarının artması insanların yaúam standartlarını ve biçimlerini etkilemiútir. Bu de÷iúimlerden etkilenen zayıf insanlar, güçlü olanların karúısında çaba sarf etmeye çalıúmıú ancak kısır döngünün kırılmasına engel olamamıútır. Yeni koúullar, sorunları artırmıú ve sosyal iliúkilere farklı boyut getirmiú, geliúmelerin tüm toplumu etkileyen özelliklere sahip olması, evrensel sosyal koruma sisteminin gereklili÷ini ortaya çıkarmıútır. Sosyal devlet, 20. yüzyılda, sosyal adalet ve sosyal barıú hedeflerinin baúta gelen araçlarından birisidir. Sosyal devletten, toplumun yeni e÷ilimleri ve de÷iúen sosyal yapısı karúısında kendisini yenilemesi ve ihtiyaçlara cevap verebilmesi istenmektedir365.

363øsmet Galip Yolcuo÷lu, “Sosyal Hasar Tespiti ve Sosyal Hizmet Müdahalesine Yer Açarak Sosyal

Bütünleúmeye Ulaúmak” http://ismetgalip.com/sosyal-hasar-tespiti-ve-sosyal-hizmet-mudahalesine- yer-acarak-sosyal-butunlesmeye-ulasmak/#more-287, (02.04.2013).

364

øbrahim Cılga, “Korunmaya Muhtaçlık Olgusunun Sosyolojik Analizi” Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı: 7, 1986, (Sosyolojik Analiz), s. 31.

365

Korunmaya muhtaçlı÷ın kiúisel nedenleri arasında öncelikle kiúinin kendisinden kaynaklanan nedenler bulunmaktadır. Bu nedenleri úöyle sıralamak mümkündür: Boúanma, alkol ve uyuúturucu kullanımı, kumar oynama, kiúinin düzensiz yaúaması ve aile içi úiddettir. Anılan bu nedenlere maruz kalan kiúi ve grupların hem kendileri hem de bu gruplara ba÷ımlı olan eú-çocuk ana ve baba ile aile çevresi etkilenmektedir. Gerek kiúilerin ekonomik güvencesiz duruma düúmesi ve gerekse ailenin yahut kiúilerin eski durumlarına kavuúamamaları sosyal çözülmelere neden olmaktadır366.

Korunmaya muhtaçlı÷ın bir baúka boyutu olan ailevi nedenler ise, daha çok kırsal ve kentsel alana özgü de÷iúim süreçlerinin aile yapısı üzerindeki etkilerinden kaynaklanmaktadır. Toplumsal yapıya özgü de÷iúim, süreç ve sorunları ailenin toplumsal ve ekonomik niteliklerinde de÷iúime yol açmaktadır. Ailenin geleneksel aile yapısından çekirdek aileye dönüúmesi toplumsal de÷iúim sorunlarıyla iç içe geliúmektedir. De÷iúim sürecinde üretim iliúkilerinin ve üretime katılma biçimlerinin de÷iúmesi, toplumsal iliúkilerdeki yeniden örgütlenme süreci, aile yapılarını temelden etkilemektedir. Toplumsal de÷iúme süreci içinde, ailenin de de÷iúim geçirmesi, onun toplumsal ve ekonomik yönden korunmasını gerektirir. Çünkü ekonomik yönden sorun yaúayan aileler aynı zamanda ekonomik yoksullu÷un da içindedir. Korunmaya muhtaç çocuklar ve gençler de daha çok bu de÷iúim sürecinde toplumla bütünleúme gösteremeyen aileler içerisinde ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, ailenin yapısal olarak parçalanıp de÷iúmesi yeni sorunları da beraberinde getirmektedir367.

Aile yapısının de÷iúmesi, ailenin ekonomik yoksunlu÷a düúmesi ve buna ba÷lı olarak ailenin yaúamını sürdürecek bir gelire sahip olmaması, aile bireylerinin yaúantılarının di÷er aile bireylerini olumsuz etkilemesi, korunmaya muhtaçlı÷ı oluúturan kiúisel ve ailevi nedenler arasında yer almaktadır. Aile ortamının çocuk için en güvenli bir ortam oldu÷u düúünülmekle birlikte, anne babanın çocuk yetiútirme yöntemi ve anlayıúı, çocu÷a yönelik tutumlar ve davranıúlar da çocu÷un korunmaya muhtaç hale gelmesine ortam hazırlamaktadır368. Pek çok ailenin çocuklarını terbiye etme gerekçesiyle onlara bilinçli ya da bilinçsiz eziyet ettikleri,

366

Rejda, ss. 10-12.

367

Cılga, Sosyolojik Analiz, ss. 34-35.

368

zarar verdikleri fiziksel, ruhsal, zihinsel ve toplumsal geliúimlerini olumsuz yönde etkileyerek, onları sa÷lıksız yetiútirdikleri369, ihmal ve istismar ettikleri görülmektedir.

Çocu÷un büyüme ve geliúimini olumsuz etkileyen her türlü davranıú olarak tanımlanabilen kötü muamele ve aile içi úiddet veya istismar da korunmaya muhtaçlı÷a neden olan bir baúka unsurdur. Aile içi úiddet ve istismara hemen hemen her kültürde ve toplumda rastlamak mümkündür370. Aile içi úiddet, eúlerin birbirlerine veya anne-babanın çocuklara, çocukların da anne babaya fizikî veya psikolojik anlamda güç ve kuvvet kullanımının bütünüdür. Bu ba÷lamda, úiddete maruz kalanların korunması gerekti÷i kadar, úiddet uygulayanların da rehabilite edilmesi gereklidir371.

Korunmaya muhtaçlı÷a neden olan úiddetin yanı sıra ihmal ve istismar da korunmaya muhtaçlı÷a yol açan baúlıca unsurlardır. Özellikle 18 yaú altındaki çocukların ebeveynleri, bakıcıları veya velileri tarafından u÷radıkları ihmal ve istismarın, yaygın olarak kabul edilen dört türü bulunmaktadır.

Bunlar372:

x Fiziksel istismar x Cinsel istismar x Duygusal istismar ve x øhmal’dir.

x Fiziksel istismar: Çocu÷u sallama veya silkeleme, ittirme, vurma, çocu÷un herhangi bir yerini yakma gibi çocu÷a karúı güç kullanmadır,

x Cinsel istismar: Taciz, tecavüz, okúama gibi di÷er cinsel faaliyetleri de içermektedir,

369

Gülümser Gültekin Akduman ve di÷erleri, “Çocuk ve Cinsel østismar”, Adli Psikiyatri Dergisi, Cilt: 3, Sayı: 1, Ocak, 2005, s. 1.

370Akduman ve di÷erleri, s. 1. 371

Ali Seyyar, “Toplumun Himayeye Muhtaç Kesimleri ve Diyanet” http://www.sosyalsiyaset.net/documents/toplumun_himayeye_muhtac_kesimleri_ve_diyanet.htm#_ftn 1, ( 08.05.2012).

372

Child Maltreatment Prevention,

http://www.who.int/violence_injury_prevention/violence/global_campaign/en/chap3.pdf, http://www.cdc.gov/ViolencePrevention/childmaltreatment/index.html, (13. 04.2013).

x Duygusal istismar: Çocu÷u alıkoyma, ona farklı bir isimle hitap etme, tehdit, reddetme gibi çocu÷un kendisinin duygusal durumuna zarar veren davranıúları içerir,

x øhmal ise, çocu÷un veya çocukların barınma yiyecek, giyecek, e÷itim ve sa÷lık hizmetlerine eriúim de dâhil olmak üzere temel ihtiyaçlarının karúılanmamasıdır.

Bununla birlikte, bazı faktörler ihmal ve istismar riskini artırabilir. Bu faktörler, yaú, aile ortamı ve toplumsal faktörlerdir. Özellikle dört yaú altındaki çocuklar büyük risk altındadırlar. Bu çocuklar ihmal ve istismar sonucu ciddi yaralanmalara ve bunun sonucunda ölümle karúılaúmaktadırlar. Aile içinde, alkol ve uyuúturucu ba÷ımlılı÷ı, yoksulluk ve kronik sa÷lık sorunları gibi sorunlar da kiúilerde stres yaratmakta bunun sonucunda ihmal ve istismarlar oluúabilmektedir373.

ùekil 1’de gösterildi÷i üzere, Amerikan çocuk koruma hizmetlerinin 2010 yılı raporuna göre, Amerika’da çocukların % 78,3’ü ihmale, % 17,6’sı fiziksel istismara, % 9,2’si cinsel istismara, % 8,1’i psikolojik úiddete ve çocukların % 2,4’ü ise, tıbbi ihmale u÷ramıútır. Bununla birlikte, % 10,3’u terk edilme, tehdit veya do÷umsal ilaç ba÷ımlılı÷ı gibi di÷er kötü muamele tiplerine maruz kalmıú ancak kötü muameleye maruz kalan % 0,3 gibi bir kesimin ise, kötü muameleye maruz kalma nedeni tespit edilememiútir. % de÷erleri toplamının % 100’den fazla oluúu ise, bir çocu÷un birden fazla kötü muamele türüne maruz kalması olarak açıklanmıútır374.