Feyruze CILIZ1, Zehragül AŞKIN2
1 Mersin Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Felsefe Bölümü, Türkiye, zgerdoganaskin@gmail.com
2 Mersin Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Felsefe Bölümü, Türkiye, feyruzeciliz@gmail.com
Özet
Heidegger insanın yurtsuzluğu sorununu insanın Varlık’la ilişkisi temelinde ele alır. Metafizik geleneği boyunca devam eden bu ilişkinin problemli bir yapısı vardır ve bu teknikle birlikte ayyuka çıkmıştır. O halde tekniğin insanla dolayısıyla Varlık’la ilişkisi ne türdendir ki uçurum bu denli açılmıştır? İnsanı yurduna döndürmek için ne yapmak gerekir?
Heidegger göre Varlık’ın anlamı Batı metafizik geleneği boyunca unutulan ya da üzerine düşünülmeyen bir şeydir. Heidegger Varlık’ın anlamını araştırmaya Varlık sorusunu sorma olanağına sahip olan insan varlığının (Dasein) analitik yapısını çözümleyerek başlar. Çünkü insan ontolojik bir gerçeklik olma yönüyle Varlık’ın anlaşılması yolunda kökensel bir temele sahiptir. Dolayısıyla Varlık ve insan arasında köklü bir bağ vardır. Modern teknik ile birlikte metafizik düşünme doruğa ulaşmış ve bu bağın üzeri örtülü kalmaya devam etmiştir. Teknolojinin özü “çerçeveleme”dir ve burada egemen olan düşünce hesaplayan, ölçen düşünme biçimi olan teknik düşünmedir. Bu tarz düşünme tüm varolanla birlikte insanı da araçsallaştırmıştır. Böylelikle bir bütün olarak varolanlar geleneksel metafiziğinin emredici gücü altında kullanılabilen şeylere dönüşmüştür. Sonuç olarak insan böyle bir dünyada kendi yurdundan uzak düşmüştür.
O halde yapılması gereken şey insanı kendi yurduna döndürmektir. Bunun için Heidegger ilk olarak tekniğin özünü ilişkin bir soruşturmaya girişir. Teknik Varlık’ı örten ve gizleyen yönüyle insanın Varlık’la bağını koparmıştır. Bu bağı kurabilmek için Heidegger, tekniği Grek kavrayışında gizini açmanın, yani aletheia olarak kavranan hakikatin bir tarzı olan
tekhne ile ilişkisinde ele alır. Tekhne varlığa getirme, yaratma olarak poiesise aittir. Oysa teknik
özü itibariyle aletheiadan uzak bir dünyanın içindedir. Tekniğin özünü aydınlatma çabası insanın özünü, insanın Varlık’la bağını yeniden kurarak aydınlatma çabası olacaktır. Bunun için
1st International Cappadocia Congress of Philosophy and Social Sciences (CAPASS2019), Nevşehir / TURKEY
insan teknik düşünmeden uzaklaşıp köklü düşünmeye yönelmelidir. İnsan yurtsuzluktan, temelsiz ve kökensiz bir yaşamdan ancak Varlık’la bağını kurarak kurtulacaktır.
1st International Cappadocia Congress of Philosophy and Social Sciences (CAPASS2019), Nevşehir / TURKEY
Problem of Homelessness of Human Being: Heidegger
Feyruze CILIZ1, Zehragül AŞKIN2
1 Mersin University, Faculty of Arts and Sciences, Dept. of Philosophy, Turkey,
zgerdoganaskin@gmail.com
2 Mersin University, Faculty of Arts and Sciences, Dept. of Philosophy, Turkey,
feyruzeciliz@gmail.com
Abstract
Heidegger tackles the problem of human homelessness on the basis of human's relation to Being. This relationship continues throughout the metaphysical tradition has a problematic structure and this situation has came out together with the technique. So what kind of relationship is the relationship between technique and the Being so that the gap is so opened? What do you have to do to turn human into own home?
According to Heidegger, the meaning of Being is something that is forgotten or not contemplated during the Western metaphysical tradition. Heidegger begins by analyzing of the analytic structure of human being (Dasein), which has the possibility of asking the question of Being to investigate the meaning of Being. Because human beings have a essensial basis in understanding the Being in terms of being an ontological reality. Therefore, there is a deep- rooted connection between Being and man. However, this bond has been forgotten and covered over the ages where metaphysical thinking prevails. Metaphysical thinking has reached its peak with modern technology. The essence of technology is “enframing” and in a world ruled by it, human has fallen away from his home. Technical thinking which is computational and measuring thinking, along with all existing, instrumentalize human too. The beings as a whole have turned into things that can be used under the commanding power of traditional metaphysics. As a result, in such a world, human has fallen away from his home.
In this case, what needs to be done is to turn the person into his own homeland. For this, Heidegger first enters into an investigation into the essence of the technique. Because the technique covers and conceals what Being, it breaks the bond with the human. In order to establish this connection, Heidegger draws attention to the relationship between the technique and in the Greek tekhne as style of open the mystery that is, a style of truth that is understood
1st International Cappadocia Congress of Philosophy and Social Sciences (CAPASS2019), Nevşehir / TURKEY
as aletheia. Tekhne as a bringing into being and creation belongs to poiesis. However, the technique is in a world far away from aletheia. An attempt to illuminate the essence of the technique would be to attempt to illuminate the essence of man by re-establishing the human's relation to Being. Human will be saved from homelessness, unfounded and undeveloped life only by establishing its connection with Being.
1st International Cappadocia Congress of Philosophy and Social Sciences (CAPASS2019), Nevşehir / TURKEY
ID: 62