• Sonuç bulunamadı

Diğer Uzman Kişilerle Biraraya Gelme Yetkisi

B. BİLİRKİŞİNİN YETKİLERİ

5. Diğer Uzman Kişilerle Biraraya Gelme Yetkisi

Ceza yargılamasında uyuşmazlığın maddi yönüne ilişkin bir sorunun çözülmesinde yardımcı olması amacıyla, sahip olduğu mesleki bilgi ve tecrübesi sebebiyle görevlendirilen bilirkişi, görevini bizzat yerine getirmek zorundadır. Bu nedenle görevini kısmen ya da tamamen başkasına devretmesi ya da yaptırması mümkün değildir532. Görevini bizzat yerine getirmesi gerekliliği, bilirkişinin kamu görevlisi olarak kabul edilmesinin doğal bir sonucudur. Kamu görevini yerine getirmekle her kim yükümlü tutulduysa, kamu hukukunun temel ilkelerine göre, o

528 Dönmez, s. 1162. 529 Öntan, s. 124. 530

Sevük, Bilirkişilik, s. 84; Kaymakcı, s. 155.

531

Öntan, s. 123.

532

120 kişi bu görev üzerinde serbestçe tasarrufta bulunamayacak, görevi başkasına yaptıramayacaktır533.

Bilirkişinin, birden fazla bilirkişi görevlendirilmediği takdirde incelemesine başkalarının iştirak etmesi mümkün değildir. Ancak bu, maddi yardım sağlamak amacı ile bilirkişinin inceleme sırasında yardımcı kullanmasına engel değildir. Örneğin, bilirkişinin inceleme yaptığı sırada yararlanması gereken ve tek başına kullanmayacağı bir aletin kullanımında yardımcı kullanabilecektir. Dolayısıyla burada incelemeyi yapan ve sorumluluğu üstlenen yine bilirkişidir534. Bu durumda, bilirkişi yardımcılarının çalışmalarını sevk ve idare edeceği, denetleyeceği ve elde edilecek veriyi değerlendirerek bir sonuca varacak olan yine kendisi olacağı için bu görevini bizzat yerine getirme ödevine aykırılık söz konusu olmayacaktır535.

Bilirkişinin görevini bizzat yerine getirmesi kural olmakla beraber Ceza Muhakemesi Kanunu'nda, bilirkişinin uzmanlık alanına girmeyen bir sorunla karşılaştığı takdirde konunun uzmanı olan kişilerle görüşme olanağı getirilmiştir. Buna göre bilirkişi yapacağı saptamalar ve analizler bakımından uzmanlık alanına girmeyen bir sorunla karşılaşır ve hazırlaması gereken bilirkişi raporu açısından bu sorunun çözülmesine gerek duyarsa, bu konuya ilişkin istemini, kendisini atayan makama iletebilir. Bilirkişiyi atamış olan makam da CMK m. 66/4 uyarınca, bilirkişinin, bilirkişi raporunun hazırlanmasında kendi uzmanlık bilgisiyle çözümleyemeyeceği bir konuda, o konunun uzmanının görüşüne başvurmasına izin verebilir. Kanun bu yöntemle, bilirkişi çalışmaları kapsamında diğer uzman kişilerden de destek alarak hazırlanacak raporun en sağlıklı bir biçimde maddi gerçeği ortaya çıkarması amaçlamıştır536. Kanunda kullanılan ‘izin verilebilir’ tabirinden bu mercilerin konuyla ilgili takdir hakları olduğu sonucuna ulaşılmaktaysa da bilirkişinin hangi konunun kendi uzmanlık alanı verileriyle çözülüp çözülemeyeceğini en doğru şekilde saptayabilecek kişi olması karşısında bu takdir hakkının keyfi kullanılmaması, bilirkişinin sorunun çözümü için gerekli makul

533 Öntan, s. 125. 534 Gürelli, s. 75. 535 Öntan, s. 125. 536 Dönmez, s. 1162.

121 görüşü ortaya koyabilmesi için gerekli olması durumunda bilirkişinin konunun uzmanına başvurabilmesi gerekir537.

Bilirkişinin uzmanlık alanına girmeyen bir konunun aydınlatılmasını istediği takdirde, bilirkişiyi atayan makamın bilirkişinin kendi uzmanlık bilgisi dahilinde olmayan, ancak maddi olayın ispatı açısından çözümü gerekli olan bir sorunla ilgili olarak konunun uzmanına başvurulması gerekir. Maddi olayın ispatı bakımından çözümü gereken asıl sorunla ilgili bilirkişi atanmış olmakla birlikte , bu bilirkişinin kendi uzmanlık alanına ilişkin konuda saptama yapabilmesi, tecrübe kurallarını bildirmesi ya da analiz yaparak sonuç çıkarabilmesi alt veya yan sorunların çözülmesine bağlı olabilir538. Bu sorunların çözümünün, kendi yapacağı inceleme yönteminin tespiti veya konuyla ilgili bir sonuca varabilmesi için gerekli olduğu kanısında olan bilirkişi bu yetkiyi kullanabilir539. Örneğin, ameliyat sırasında bir hastanın ölmesi halinde ameliyatı gerçekleştiren doktorun mesleki bir hata yapıp yapmadığının tespiti için görevlendirilen hekim bilirkişi, ameliyathanedeki teknik aletlerin durumu konusunda bir teknisyenin bilgisine ihtiyaç duyabilir540. Kanun CMK m. 87/3'te otopsi açısından bu durumu özellikle düzenlemiştir541. Buna göre, ölümünden hemen önceki hastalığında öleni tedavi etmiş olan hekime otopsi yapma görevi verilemeyecek olmakla beraber kendisinden otopsi sırasında hazır bulunarak hastalığın seyri hakkında bilgi vermesi istenebilir.

Kanunda, atanmış bilirkişinin görüş almak için bir araya gelebileceği kişilerle ilgili, "nitelikli ve konusunda bilgisiyle tanınmış" nitelemesi yapılmıştır. Özellikle maddedeki "tanınmış" nitelemesi, hukuksal olmayan ve somut olay açısından hatalı olabilecek, objektif olmaktan uzak bir değerlendirmedir542.

Fıkrada, bilirkişinin nitelikli ve konusunda bilgisiyle tanınmış kişilerle "bir araya gelmesi"nden bahsedilmekteyse de, bu kişilerin bilirkişi tarafından rastgele

537 Yıldız, s. 318-319. 538 Yıldız, s. 319. 539 Öntan, s. 125. 540 Sevük, Bilirkişilik, s. 85. 541 Centel/Zafer, s. 263. 542 Yıldız, s. 319.

122 seçilmesi, bilirkişinin kendiliğinden böyle bir yönteme başvurması söz konusu olamaz. Burada bilirkişi, hangi uzmanlığı gerektiren sorunla karşılaştığını ve bu konuda sorunun çözümü için kimden uzmanlık bilgisine başvurulması gerektiğine ilişkin kendisinin de görüş bildirmesi mümkündür543. Ancak bilirkişinin bir araya geleceği diğer uzmanları seçmek de bilirkişiyi atayan merciin yetkisi ve takdirindedir. Bununla birlikte, önerilen uzmanlık alanıyla ilgili kime başvurulacağı hususundaki kararın, hakim, mahkeme veya Cumhuriyet savcısı tarafından verilmesi, diğer uzmanlarla bir araya gelme gerekliliğinin öne sürülerek eş, dost kayırmacılığı yapılmasının önüne geçilmesi bakımından da önem taşımaktadır544. Bu makamlar, bilirkişinin önerdiği bir kişiyi görevlendirebilecekleri gibi, bunun dışında konunun uzmanı olan başka bir kişiyi de gerek il adli yargı komisyonunca düzenlenen listelerden gerekse listelere girmeyenler arasından görevlendirebilirler545.

Bilirkişi raporunun hazırlanmasında ortaya çıkan alt sorunla ilgili bilgisine başvurulan kişi, eğer il adli yargı adalet komisyonları tarafından hazırlanan bilirkişi listesinde yer alan kişilerden ise, komisyon önünde yemin etmiş olduğundan yeniden yemin etmesine gerek olmayacak, ancak bu listelerin dışından bir kişinin görevlendirilmesinde durumunda CMK m. 66/4 gereğince adeta yeni bir bilirkişi atanmış gibi546, bu kişiler kendilerini atayan merci önünde yemin edeceklerdir. Ayrıca bu kişilerin soruna ilişkin yapmış olduğu değerlendirmeleri içeren rapor da bilirkişi raporunun tamamlayıcı bir bölümü olarak dosyaya konulur (CMK m. 64/4).

İlgililer de merciinden, incelemeler yapılırken bilirkişiye teknik nitelikte bilgiler verebilecek olan ve ismen belirleyecekleri kişileri dinlemeleri veya bazı araştırmaları yapılması hususlarında karar verilmesini isteyebilir ( CMK m. 66/5). Burada ilgililer kavramı ile şüpheli, sanık, müdafi, katılan ve vekilinin kastedildiği düşünülmelidir. Bu kişilerin talepleri karara bağlı olduğundan savcılık veya mahkemenin olumlu karar vermesi hâlinde, ancak böyle bir dinleme mümkün olabilecektir. Bilirkişiyi atayan merci bu talebi kabul etmemesi hâlinde, talep

543 Yıldız, s. 319; Öntan, s. 126. 544 Öntan, s. 126. 545 Öntan, s. 126-127. 546 Centel/Zafer, s. 263.

123 reddedilmiş olur ve bu karara karşı, ancak temyiz aşamasında esas karar ile birlikte itiraz edilebilir547.