• Sonuç bulunamadı

BİLİRKİŞİ GÖRÜŞÜNÜN SÖZLÜ OLARAK AÇIKLANMASI

Bilirkişi kendisinden istenen soruların cevaplarını, yaptıkları analize ilişkin sonuçları ve bunların değerlendirmelerini kural olarak, yazılı bir rapor halinde kendisini atayan mercie sunar. Bilirkişilerin duruşma aşamasında raporlarını verdikten sonra hazır bulunmaları zorunlu değildir685. Ancak CMK m. 68/1 uyarınca, mahkeme, her zaman bilirkişinin duruşmada dinlenmesine karar verebileceği gibi,

683

Centel/Zafer, s. 261; Sevük, Bilirkişilik, s. 87; Kaymakcı, s. 182.

684

Öntan, s. 154; Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Bilgi Edinme Kanunu'na göre sonraki özel

kanun niteliği taşıması sebebiyle şüpheli, mağdur ve suçtan zarar gören, Bilgi Edinme Hakkı Kanununa dayanarak soruşturma dosyasını görmek veya dosyadaki belgelerin örneğini almak için başvuruda bulunsa bile, bu istemleri kabul edilmeyeceği hakkında bkz. Okuyucu Ergün, Soruşturmanın Gizliliği, s. 257.

Centel/Zafer ise CMK'da şüpheliye dosya inceleme hakkının tanınmamış olmasını savunma hakkını zedeler nitelikte olduğunu, Dosyayı incelememiş olan şüphelinin bireysel savunmasını gereği gibi yapmasının zor olacağını, 4982 sayılı Bilgi Edinme Kanunu ile vatandaşa belge örneği isteme imkanının tanınmış olmasının bu sakıncayı bertaraf edici nitelikte olduğunu belirtmiştir. Buna göre vatandaş olan şüpheli, soruşturmanın gizliliğini ve amacını bozmamak koşuluyla, Cumhuriyet savcısından belge örneği isteme hakkına sahip olacaktır, Centel/Zafer, s. 90, dn. 52.

685

154 ilgililerden birinin istemesi halinde de açıklamalarda bulunmak üzere duruşmaya çağırabilir.

Bilirkişinin duruşmada dinlenilmesi zorunlu olmamakla birlikte, olması gereken hukuk açısından, doğrudan doğruyalık ve duruşmanın sözlü olması ilkeleri gibi kovuşturma evresine hakim olan ilkeler gereği686, hem muhakeme süjelerinin bilirkişiye soru sormak suretiyle hazırlanan mütalaanın güvenilirliği hem de ulaşılan sonuçların doğruluğunu denetleme adına bilirkişinin duruşmada dinlenilmesi ve sözlü açıklama yapması daha doğru bir yöntem olacaktır687. Bilirkişilerin duruşmada dinlenilmeleri, kendilerine soru sorulabilmesi ve çapraz sorguya tabi tutulmaları, duruşmanın sözlülüğü yanında, adil yargılanma hakkı açısından da çok önemlidir688. Duruşmada raporun okunmasıyla sözlülük ilkesinin gerçekleşmesi sağlanabilecekse de, muhakemeyi hızlandırmak ve bilirkişiliği kolaylaştırmak gibi gerekçelerle doğrudan dinlenilmesiz ihmal edilmemelidir689. Böylece bilirkişinin kendisinden raporu hazırlamak konusundaki yetkinliği ve raporunda ulaştığı sonuçlar tartışmaya açılabilecek ve güvenilirliği açısından değerlendirmeye tabi tutulabilecektir690.

CMK m. 68/1 uyarınca, mahkeme, her zaman bilirkişinin duruşmada dinlenmesine karar verebilecek, bununla birlikte ilgililerden birinin istemesi halinde de son kararın açıklamalarda bulunmak üzere duruşmaya çağırabilecektir691. Sanık, tanık veya bilirkişinin davetini veya savunma delillerinin toplanmasını istediğinde, bunların ilişkin olduğu olayları göstermek suretiyle bu husustaki dilekçesini duruşma gününden en az beş gün önce mahkeme başkanına veya hâkime verir. Bu dilekçe üzerine verilecek karar, kendisine derhâl bildirilir. Sanığın kabul edilen istemleri, Cumhuriyet savcısına da bildirilir (CMK m. 177). CMK m. 179'da ise, sanığın, doğrudan doğruya davet ettireceği veya duruşma sırasında getireceği bilirkişi ve tanıkların ad ve adreslerini Cumhuriyet savcısına makul süre içinde bildireceği,

686

Yıldız, s. 328; Öntan, s. 154;Kaymakcı, s. 182.

687

Yıldız, s. 328; Şahin, Ceza Muhakemesinde İspat, s. 168.

688

Yıldız, s. 328; Özbek, İzmir Şerhi, s. 231; Şahin, Gazi Şerhi, s. 227.

689

Sevük, Bilirkişilik, s. 87-88; Öntan, s. 155.

690

Yıldız, s. 328.

691

Mahkemenin bilirkişiyi re'sen ya da ilgililerin talebi üzerine çağırması son kararın

155 Cumhuriyet savcısının da, iddianamede gösterilen veya sanığın istemi üzerine davet edilen tanık ve bilirkişiler dışında gerek mahkeme başkanı veya hâkim kararıyla, gerek kendiliğinden başka kimseleri davet ettirecek ise bunların ad ve adreslerini sanığa yine makul süre içinde bildireceği düzenlenmiştir. Buradaki bildirim, silahların eşitliği ilkesi bakımından, sanığın getireceği bilirkişiye karşı, Cumhuriyet savcısına da, davet etme fırsatı vermek için kanuna ilave edilmiştir692.

Sanık ve Cumhuriyet savcısının davet ettirecekleri bilirkişiyi makul süre içerisinde birbirlerine bildirmeleri öngörülmüştür. Dikkat edilmelidir ki, buradaki bildirimler mahkemeye değil, doğrudan doğruya sanık veya Cumhuriyet savcısına yapılacaktır. Bu bildirimdeki amaç iddia ve savunma makamlarının hazırlıksız yakalanmalarının önüne geçilmesi, bu kişilere yönelik sorulacak sorularla ilgili hazırlık yapılmasını ve bilirkişi dışında başka bir bilirkişiyi davet etmek isterlerse, bunun yapılabilmesi olanağının sağlanmasıdır. Böylece önceden haberdar olunmadığı için gerekli hazırlıkların yapılması açısından zaman istenerek duruşmanın uzatılmasının önüne geçilebilecek693 taraflar duruşmaya getirilecek kişiyle ilgili gerekli araştırmaları yaparak daha etkili değerlendirme ve savunma yapma imkanına sahip olacaklardır694. Ancak sanık ve Cumhuriyet savcısına yüklenen yükümlülükler ve hakların katılana verilmemesi, silahların eşitliği ve adil yargılanma haklarına aykırılık teşkil eder. Her ne kadar kamu davasını yürütme görevi Cumhuriyet savcısına ait olsa ve katılanın bu konuda herhangi bir yükümlülüğü ya da etkisi olmasa da, katılanın kendi başına bir muhakeme süjesi olması sebebiyle, Kanunda değişiklik yapılarak, bu hükümler içerisinde katılana da yer verilmesi yerinde olacaktır695.

Mahkeme başkanı veya hâkim, sanığın veya katılanın gösterdiği uzman kişinin çağrılması hakkındaki dilekçeyi reddettiği takdirde, CMK m. 178 gereğince, sanık veya katılan bilirkişiyi mahkemeye getirebilecek ve bilirkişi duruşmada dinlenecektir. Burada kanundaki "dinlenir" ibaresi gereğince, hakim veya mahkeme

692 Donay, s. 304; Kaymakcı, s. 187. 693 Yıldız, s. 328-329. 694

Özbek, İzmir Şerhi, s. 755.

695

156 başkanı duruşmada dinlenilmesi için getirilen uzman kişinin dinlenilmesi artık zorunluluk arz edecektir696.

CMK m. 181'e göre, bilirkişilerin dinlenmesi için belirlenen gün, Cumhuriyet savcısına, suçtan zarar görene, vekiline, sanığa ve müdafiine bildirilecek ve düzenlenen tutanağın örneği hazır bulunan Cumhuriyet savcısına ve müdafie verilecektir. Tutuklu olan sanık, ancak tutuklu bulunduğu yer mahkemesinde yapılacak bu tür işlerde hazır bulundurulmasını isteyebilecek, ancak, hâkim veya mahkeme tarafından zorunlu sayılan hâllerde tutuklu bulunan şüpheli veya sanığın da bu tür işlerde hazır bulunmasına karar verilebilecektir.

CMK m. 214/1'de de bir açıklamayı ve görüşü içeren resmî belge ve diğer yazılar ve fennî muayene ve doktor raporlarının okunmasından sonra gerekli görülürse belge ve diğer yazılar veya raporda imzası bulunanlar, açıklamada bulunmak üzere duruşmaya çağrılabileceği düzenlenmiştir. 3. fıkrada ise, bilimsel görüşlere ilişkin açıklama, bu Kanunun 68 inci madde hükümlerine göre yapılacağı belirtilerek, bilirkişinin duruşmada açıklama yapmasına ilişkin hükme atıfta bulunulmuştur.

CMUK m. 246/1'de697, bilirkişinin bir olayı hatırlayamadığını söylemesi halinde önceki açıklamalarına ilişkin tutanağın, o olaya ait kısmının kendisine okunarak yardım edilebileceğine ilişkin hükme CMK'da yer verilmemiş, sadece CMK m. 212/1'de tanığın, bir hususu hatırlayamadığını söylemesi halinde önceki ifadesini içeren tutanağın ilgili kısmı okunarak hatırlamasına yardım edileceği düzenlenmiştir. Ancak, bilirkişiye, daha önceki açıklamalarına ilişkin tutanağın ilgili kısmının okunması veya dosyadaki bir bilgiye dayanan bir hatırlatma yapılması, bilirkişinin oy ve görüşünü etkilemeyeceği gibi duruşmanın sözlülük ve doğrudan doğruyalığı ilkesi de zarar görmez. Bu nedenle, bilirkişiye hatırlayamadığı kısım, tanığa ilişkin düzenlenen bu hüküm kıyasen bilirkişi hakkında da

696

Yıldız, s. 329.

697

CMUK m. 246/1: Şahitlerden veya ehlihibreden biri bir vakıayı hatırlayamadığını beyan ederse

evvelki şahadetini muhtevi olan zabıt varakasının o vakıaya mütaallik olan kısmı okunarak meseleyi hatırlamasına yardım edilir.

157 uygulanabilecektir698. Ayrıca bilirkişinin görüşünü açıklarken notlarına bakmasında da bir sakınca yoktur699. Bir bilirkişiye dosyadaki bir bilgiye dayanılarak hatırlatma yapılmasında da herhangi bir mahzur yoktur700.

Birden fazla bilirkişinin heyet halinde görevlendirilmesi halinde, CMK m. 214/2'ye göre, mahkeme, kurulun görüşünü açıklamak üzere görevi, üyelerden birine vermeyi kurula önerebilir. Ancak bu bir zorunluluk değildir. Nitekim CMK 68/2'ye göre, bilirkişilerin salona teker teker alınıp birbirinden ayrı olarak dinlenmelerinin zorunlu olmadığı hükmünden birden fazla bilirkişi olduğu takdirde bilirkişilerin tamamının da dinlenebileceği sonucuna varmaktayız701. Kanaatimizce mahkeme, madde 214/2'ye göre görüş açıklama görevini üyelerden birine verebilecek olsa da en azından raporda farklı ya da muhalif görüşleri olan üyeleri de dinlemelidir.

Bilirkişiler, yaptığı açıklamadan sonra, mahkeme başkanı veya hâkim çekilmelerine izin vermedikçe, duruşma salonunda kalırlar (CMK m. 68/2). Bilirkişi duruşmada, incelemeleri sonucunda ulaştığı sonuçları açıklaması neticesinde, taraflar da bilirkişi görüşüne karşı, kendi görüşlerini açıklarlar. Gerektiğinde bilirkişiye soru sorarlar ve böylece bilirkişi raporu hakkında bir kanaat edinmeleri mümkün olabilir.

698

Sevük, Bilirkişilik, s. 89; Nitekim Hükümet Tasarısının duruşmada bilirkişinin açıklamasını

düzenleyen 69’uncu maddesinin gerekçesinde, bilirkişinin not ve raporlarına bakarak cevap verebileceği hususunun açıkça belirtilmesi; yine olayı hatırlatmak amacıyla önceki açıklamalarına ilişkin belgenin okunmasıyla bilirkişinin görüşünün değişmeyeceği hususu dikkate alındığında, bilirkişiye hatırlayamadığı kısım, tanığa ilişkin düzenlenen bu hüküm kıyasen bilirkişi hakkında da uygulanmasında herhangi bir sakınca yoktur, Kaymakcı, s. 184- 185.

699

Gürelli, s. 92; Ayrıca bkz. CMK Tasarısı 69. madde gerekçesi.

700

Sevük, Bilirkişilik, s. 89; "Örneğin aynı sanığın psikolojik durumu hakkında farklı

bilirkişilerce bir başka davada verilen rapor ile görülmekte olan davada verilen rapor arsında fark varsa, şimdiki raporu veren bilirkişi dinlenmiş olsa bile, önceki raporu veren bilirkişinin görülmekte olan davanın duruşmasında, raporu konusunda tanık sıfatıyla dinlenmediği sürece bu çelişkinin nedeni hakkında şimdiki raporu veren bilirkişiye mahkeme tarafından hatırlatmada bulunamayacağı söylenemez. Zira kaynağı ne olursa olsun bu çelişkiyi gidermek hakimin görevidir. Buradaki amaç önceki raporu duruşmaya dahil etmek değil, bilirkişinin bu çelişkiyi açıklamasına veya gidermesine imkan vermektir.", Şahin, Ceza Muhakemesinde İspat, s. 244.

701

Yıldız'a göre, toplu olarak hazırlanan mütalaalarla ilgili dinlenilecek olan bilirkişilerin, hazırlanan mütalaanın birbirinden bağımsız olmayıp, ortak çalışmaların bir ürünü ve ortak bir görüşü yansıtması gerektiğine ve bilirkişilerin uzmanı oldukları konularda bilgilerini birleştirmek ve birbirini tamamlamak suretiyle raporlarını hazırladıklarına göre, birlikte duruşma salonlarına alınmaları ve birlikte dinlenilmeleri gerekir, Yıldız, s. 330.

158 Bilirkişi mütalaalarının tartışılması, hakimin de bir kanaate varması bakımından faydalı olur702.

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 68/2’nci maddesinin ikinci cümlesine göre, birden çok bilirkişi dinlenen hâllerde bilirkişilerin mahkeme salonuna teker teker alınıp birbirinden ayrı olarak dinlenmeleri zorunlu değildir. Kanunun bu düzenlemesi ile, birden çok tanığın dinlenilmesinde uygulanan sistemin aksine, eğer bilirkişi birden fazla ise, salona teker teker alınıp birbirinden ayrı olarak dinlenmelerinin zorunlu olmadığı düzenlenmiştir703.

Soruşturma evresinde bilirkişiyi, görevlendirmeye yetkili olan Cumhuriyet savcısı, bu evrede bilirkişiyi dinleyebilir (CMK m. 63/3). Soruşturma evresinin gizliliği nedeniyle bilirkişiyi dinleme gününü Cumhuriyet Savcısının ilgililere haberdar etmesine gerek olmadığı, düşünülebilir ise de; gerek Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 69/3’üncü maddesi gereğince, Cumhuriyet savcısı tarafından atanan bilirkişinin reddinin taraflarca mümkün olması ve taraflara bu hakkın kullandırılması amacıyla, gerekse de, yine Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 66/5’nci maddesi gereğince, tarafların, bilirkişi incelemesi yapılırken, bilirkişiye teknik nitelikte bilgiler verebilecek olan ismen belirleyecekleri kişileri dinlemeleri veya ilgililerin bazı araştırmaların yapılması hususunda karar verilmesini isteme haklarını kullanabilmeleri için, Cumhuriyet savcısınca bilirkişi incelemesi yaptırılan tarihin, taraflara bildirilmesi gerekmektedir704.

Soruşturma evresinde bilirkişinin dinlenmesinde, CMK m. 84/2'ye göre, kural olarak, mağdur, vekili ile şüpheli ve müdafii hazır bulunamayacaktır. Ancak sayılan kişiler, bilirkişinin duruşmada hazır bulunamayacağı veya oturduğu yerin uzaklığı nedeniyle bulunmasının güç olduğunun anlaşılması halinde hazır bulunma hakkına sahiptirler705. 702 Kaymakcı, s. 183. 703 Kaymakcı, s. 184; Öntan, s. 157. 704 Sevük, Bilirkişilik, 86-87. 705

159 Bilirkişinin duruşma sırasında dinlenilmesi kural olmakla birlikte, CMK m. 84/2 uyarınca, duruşmada hazır bulunamayacağı veya oturduğu yerin uzak olması nedeniyle bulunmasının güç olduğunun anlaşılması hâlinde, bilirkişi erken dinlenebilecektir706. Bu takdirde bilirkişinin dinlenmesi esnasında şüpheli, sanık, mağdur ve bunları müdafi ve vekili hazır bulunabilirler (CMK m. 84/1). Ayrıca, işin geri bırakılmasına neden olmayacaksa bilirkişinin dinlenmesinden önce bu kişilere haber verilecektir (CMK m. 84/4). İlgililere haber verme hususunun işi geciktirip geciktirmeyeceği mahkeme tarafından değerlendirilecektir707. Her ne kadar zaman önce haber verileceği kanunda belirtilmemiş ise de; bunun mantıki bir süre olması, asgari bu süre içinde hazır bulunmayı sağlayacak makul bir zaman dilimini öngörmesi gerekir708.

Keşif sırasında da çözümü bilirkişiye müracaat etmeyi gerektiren bir sorunla karşılaşılırsa, keşifte de bilirkişi hazır bulunabilecek bu durumda bilirkişi incelemeleri hakkındaki normlar uygulanacaktır709.