• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 1: KAVRAMSAL ÇERÇEVE VE TEORİK YAKLAŞIM

1.1. Kavramsal Çerçeve

1.1.3. Milliyetçilik Tipolojileri

1.1.3.3. Batı-tipi ve Doğu-tipi Milliyetçilikler

Bir diğer milliyetçilik ayrımı, Batı tipi ile Doğu tipi milliyetçiliktir. Bu ayrımın ilk savunucusu, Hans Kohn’dur. Kohn’a göre milliyetçilik, Batı’da milli-devletin kurulmasından önce ortaya çıkan ve milli-devletlerin doğuşuna zemin hazırlayan bir siyasi akımdır. Doğu’da ise, özellikle İngiliz sömürgelerinde milliyetçilik, milli-devletin kurulmasından sonra ortaya çıkmıştır. Aynı zamanda Orta ve Doğu Avrupa’da milliyetçilik Batı Avrupa’dakine nazaran tarihsel açıdan daha geç ortaya çıkmış ve ortaya çıktığı süreçte faaliyet göstereceği bir siyasi çerçeve (ulus devlet) bulamamıştır. Batı Avrupa’da milliyetçilik, milli-devlet yapılanması içersinde millet inşasına yönelirken; Orta ve Doğu Avrupa’da ortaya çıkan milliyetçilik ise, tahayyül edilen bir “millet”e uygun bir vatan bulma ve ileride bir gün bu tahayyül edilen milletin siyasi bağımsızlığını kazanma çabasına girişmiştir. Böylece, Batı’daki milliyetçilik, vatandaşlığı, sosyal ve siyasi bir temel üzerine kurarken; Doğu milliyetçiliği, hatta onun en önemli temsilcisi olan Alman milliyetçiliğinin şahsında görüldüğü gibi, akılcı unsurları bir kenara itip, vatandaşlığı, doğal sayılan geleneksel kan ve statü bağlarıyla açıklamıştır.89

88

Ayhan Akman, “Milliyetçilik Kuramında Etnik\Sivil Milliyetçilik Karşıtlığı: Etnik-Sivil Kuramsal İkilemin Ötesinde: Modernist Milliyetçilik”, Ed. Tanıl Bora, Modern Türkiye’de Siyasi Düşünce: Milliyetçilik, Cilt IV,

İstanbul: İletişim Yayınevi, 2003, s. 81-90.

89

37

Batı tipi ve Doğu tipi milliyetçilik ayrımı üzerinde duran bir diğer düşünür, John Plamenatz’dır. Plamenatz’ın, Batı tipi ve Doğu tipi milliyetçilik ayrımı Kohn’un ayrımından çeşitli yönlerde farklılaşmaktadır. Batı tipi ve Doğu tipi milliyetçilikler ayrımı üzerinde duran Plamenatz, Doğu milliyetçiliği darken, homojen bir coğrafi alanı değil, sömürgeci ve emperyal Batı egemenliğine direnemeyen Slav, Asya ve Afrika uygarlıklarını anlatmaya çalışmaktadır. Balkan, Arap ve Çin milliyetçilikleri, buna örnek teşkil etmektedir. Plamenatz’a göre, Doğu milliyetçiliğini iki belirleyici red tanımlamaktadır: “Her şeye rağmen taklit edilmesi ve kendi kıstaslarına göre aşılması gereken yabancı tahakkümünün ve gaspının reddi; ilerlemenin önünde engel olarak kabul edilen, ancak kimlik işaretleri olarak çok değer verilen, atalardan kalma tarzların reddi."90 Özellikle bu ikinci ret, erken Cumhuriyet dönemi Türkiye’sinde yapılan radikal devrimler neticesinde şekillenen Kemalist milliyetçiliğin, Doğu tipi milliyetçilik kapsamında ele alınabileceğini göstermektedir.

Bir başka husus olarak, Batı tipi milliyetçiliğin, tarihsel olarak erken bir dönemde milletleşme sürecini tamamlayan toplumlarda görüldüğü tespitinden bahsedilebilir. Bu milliyetçilik tipolojisi, kendilerinde bulunduğuna inanılan milli yeteneklere bağlı bir özgüvene dayalı olarak, liberal ve barışçıl bir yaklaşıma sahiptir. Bunun tam zıddı olan Doğu tipi milliyetçilik ise, milletleşme olgusunun geç yaşandığı toplumlarda ortaya çıkar. Siyasi üstyapısı (milli devlet yapılanması) eksiktir ve bu üst yapıyı kurmaya çalışırken, milli kimliği, vatandaşlık bağına göre değil, soy bağına göre tanımlamaya yönelebilir. Özgüven eksikliği nedeniyle dışa karşı saldırgan ve yayılmacı, içe karşı da baskıcı olması muhtemeldir. Ayrımı destekleyenlere göre bu iki milliyetçilik türü birbiriyle kesinlikle uzlaşmaz karakterdedir.91 Ancak Erözden’e göre Batı tipi ve Doğu tipi milliyetçilikler içiçe geçmiş bir vaziyettedir. Batı tipi milliyetçilik olarak örneklendirilen Fransız milliyetçiliği, 1870 sonrası dönemde Doğu tipi milliyetçiliğin bütün özelliklerini göstermektedir. Dolayısıyla bu tür ayrımlar yerine, milliyetçiliğin fayda unsuruna odaklanılması, meselenin anlaşılmasını kolaylaştıracaktır.92

Süleyman Seyfi Öğün’de milliyetçiliği, Doğu tipi ve Batı tipi olmak üzere iki şekilde inceleyen düşünürlerdendir. Öğün’e göre Doğu tipi milliyetçiliğin Batı tipi

90

Cristophe Jaffrelot, “Bazı Ulus Teorileri”, Ed. Jean Leca, Uluslar ve Milliyetçilikler, Çev. Siren İdemen,

İstanbul: Metis Yayınları, 1998, s. 63.

91

Erözden, s. 118.

92

38

milliyetçilikten ayıran yedi temel özellikten bahsetmesi konuyu somutlaştırmak adına faydalı olabilir:

• Batı tipi milliyetçilik, politik oluşumun eseridir. Milli devlet projesi olarak doğar. Doğu tipi milliyetçilik ise, mevcut devlete karşı bir protesto eylemi olarak tezahür eder.

• Bu iki tarz milliyetçilik arasında tarihsel hareketlendiriciler farklıdır: Batı tipi milliyetçilikte temel hareketlendirici, Rönesans ve Reform’dur. Doğu tipi milliyetçilikte ise, toplumsal hareketlerin temelinde kültürel temaslar ve geçmişin yanılgılı yorumları bulunmaktadır.

• Batı tipi milliyetçilik de, çoğulcu ve açık bir toplum egemendir. Doğu tipi milliyetçiliğin taşıdığı anlam, kolektif iktidar, milli birlik ve yabancı egemenliğinden kurtuluş gibi temaları içerir.

• Doğu tipi milliyetçilik, dış kültürel etkilerden rahatsızdır. Bu toplumların aydınları, akılcılığın ve liberalizmin tezlerini reddederler ve kendi tarzlarındaki yerelci motiflerle bezeli milliyetçiliklerini oluşturmaya çalışırlar.

• Batı tipi milliyetçilik, etnik özelliklerinden arındırılmış ve akılcı amaçlarla desteklenmiş bir toplumsal birliğin karşılığı olan politik gerçekliği savunurken; Doğu tipi milliyetçilik ise, geçmişe dönük bir etnikliğin savunuculuğunu yapar.

• Batı tipi milliyetçilik, akılcıların iyimserliğini yansıtırken; Doğu tipinde ise, kötümserlik, kuşku, hatta aşağılık kompleksi egemendir.

• Batı tipi milliyetçiliğin toplumsal tabanında ekonomik olarak güçlü ve eğitimli orta sınıflar yer alırken; Doğu tipi milliyetçilikte ise, aristokrasi ve kitleler önemli yer işgal etmektedir.93

Milliyetçilik tipolojilerine ilişkin yapılan çalışmalarda Batı tipi milliyetçiliğe “iyi”, Doğu tipi milliyetçiliğe ise “kötü” milliyetçilik olarak nitelemek yaygındır. Bunun sebebi Tanıl Bora’dan hareketle şu şekilde açıklanabilir:

93

39

Yerleşik-hakim global söylemde anakronik milliyetçilikle kastedilen, esasen, Batı Avrupalı olmayan milliyetçiliktir, tehlike oluşturan milliyetçilik odur. Batılı (Batı Avrupalı) milliyetçilik formu, medeni bir milliyetçilik tarzı olarak ayırt edilir. Tarihsel işlevini tamamladığı için, diyebiliriz ki tarihsel işlevini tamamlamaya (sönümlenmeye) yapısal olarak yetenekli sayıldığından, “milliyetçilik-olmayan bir milliyetçilik” gibi muamele görür. Mesele, fanatik, gayrı medeni, dolayısıyla gayrı nizami Doğulu (Alman, ama asıl Doğu Avrupalı\Balkanlı) milliyetçilik iledir. Doğulu milliyetçiliğin anakronikliğinin asli gerekçesi de, milliyetçiliğin gördüğü dünya-tarihsel işlevi tamamlayamamış (ve\veya buna yeteneksiz) olmasıdır.94

Tablo 1

Etnik-Sivil Milliyetçilik ve Batı tipi-Doğu tipi Milliyetçilik ayrımlarına yönelik örneklendirme

Batı Tipi Milliyetçilik Doğu Tipi Milliyetçilik

Sivil Milliyetçilik ABD, İngiltere, Fransa

Etnik Milliyetçilik Rusya, Çin, Almanya ve Arap

Milliyetçiliği

Buraya kadar yapılan tartışmalarda Etnik ve Sivil Milliyetçilik ile Batı tipi ve Doğu tipi Milliyetçilik üzerinde duruldu. Her ne kadar, milliyetçiliğin tipolojisinden ziyade bir karakteri olduğu; bunun hem etnik ve sivil hem de Doğulu ve Batılı nitelikleri bünyesinde barındırdığı gözlemlense de, milliyetçiliğin tipolojik ayrımlarını yapmak gerekli görülmektedir. Çünkü milliyetçilik, her ülke ve toplumda aynı etkiyi göstermemektedir. İngiltere’deki milliyetçilik anlayışıyla, İran’daki milliyetçilik anlayışının aynı olduğunu söylemek zordur. Bu ayrımın temelinde, millet olgusunun, “yasal” çerçevede mi tanımlandığı, yoksa “etnik” bir tanımlamaya mı gidildiği sorusu yatmaktadır.

Aynı şekilde, erken dönemlerde milli bilincin ortaya çıkması sonucu gelişen milliyetçiliklerle geç dönemlerde çeşitli olayların (işgal, sömürge gibi) sonucunda gelişen milliyetçilikler arasında farklılıklar bulunmaktadır. Tablo 1’de, vatandaşlığın hukuki bir çerçevede belirlendiği ve erken dönemlerde milletleşme deneyimleri yaşayan, ABD, Fransa ve İngiltere, Sivil ve Batı tipi milliyetçiliğe örnek olarak gösterilebilir. Vatandaşlığın etnik bir temelde inşa edildiği ve geç dönemlerde

94

40

milletleşme başarısını göstermiş bulunan, Rusya, Çin, Almanya ve Arap milliyetçilikleri, Etnik-Doğu tipi milliyetçilikler olarak nitelendirilebilir.