• Sonuç bulunamadı

Hafta Tatili ile Ulusal Bayram ve Genel Tatillerde Yapılan Çalışmalar 4857 sayılı İş Kanunu uyarınca kanun kapsamına giren işyerlerinde, işçilere tatil

1.3. Normal Çalışma Süresinin Aşılması

1.3.3. Fazla Çalışma Süresinin Tespiti

1.3.3.4. Hafta Tatili ile Ulusal Bayram ve Genel Tatillerde Yapılan Çalışmalar 4857 sayılı İş Kanunu uyarınca kanun kapsamına giren işyerlerinde, işçilere tatil

gününden önce 63. maddeye göre belirlenen iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az 24 saat dinlenme yani hafta tatili verilir. Çalışılmayan hafta tatili günü için işveren tarafından iş karşılığı olmaksızın o günün ücreti tam olarak ödenir (İş K. md.46). Gerçekten de işçinin sağlığının korunması, özel hayatına zaman ayırabilmesi, sosyal yaşantısını düzenleyebilmesi, dinlenmesi ve çalışabilmesi için gücünü toparlaması amacıyla işçiye hafta tatili verilmesi zaruri olmaktadır. İş Kanunu’nun yanı sıra, 394 sayılı Hafta Tatili Hakkındaki Kanun1 ile 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkındaki Kanun2 hükümleri de aynı amacı gütmektedir. Ayrıca Anayasada, dinlenmenin çalışanların hakkı olduğu belirtilerek, ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartlarının Kanunla düzenleneceği öngörülmüş ve işçinin çalışma ve dinlenme hakları güvence altına alınmıştır (AY.md.50). Bu konudaki açık düzenlemelere rağmen, bir çok işyerinde kanuna aykırı olarak hafta tatilinde işçilerin çalıştırıldıkları görülmektedir.

1 R.G. 21.01.1924 tarih ve 54 sayılı

Hatta, toplu iş sözleşmelerine hafta tatilinde çalışan işçilere toplam dört gündelik tutarına varan zamlı ücret ödeneceğine ilişkin hüküm konulmaktadır (Çelik, 2004:313). 394 sayılı Hafta Tatili Hakkındaki Kanun ile nüfusu asgari onbin olan yerleşimlerde bulunan işyerlerinde haftada bir gün tatil yapılmasının zorunlu olduğu (HTK.md.1), haftada altı günden fazla işçi çalıştırmanın yasak olduğu (HTK.md.2), söz konusu düzenlemelere aykırı hareket edenler hakkında para cezası verileceği (HTK.md.10) hüküm altına alınırken, Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkındaki Kanun, hafta tatilini Pazar günü olarak düzenlenmiştir (UBGTHK.md.3). Hafta Tatili Kanununda, sadece sanayi dışında kalan işlerden; tarım, avcılık, balıkçılık, ormancılık ve benzeri işlerdeki çalışmalar kapsam dışı bırakılmıştır. Normal şartlar altında işçilerin hafta tatili Pazar günü ise de, sürekli çalışma zorunluluğu bulunan işyerlerinde çalışanlara Pazar günü yerine, haftanın başka bir günü hafta tatili yapma seçeneği verilir (HTK.md.4 ve 5) Yine, Pazar günü tatil edilen işyerlerinde bekçilik ve kapıcılık gibi zorunlu hizmetleri yapan işçiler de haftanın başka bir gününde tatil yaparlar (HTK md.6). Buna göre, işyerlerinin haftada bir gün tatil yapmaları ve işçilere bir gün hafta tatili verilmesi zorunlu ise de, hafta tatilinin mutlaka Pazar günü olması hususunda bir zorunluluk bulunmamakta olup, tatil günlerinde çalışma konusuna esneklik getirilmiştir (Tuncay, 2002:175).

Postalar Halinde İşçi Çalıştırılarak Yürütülen İşlerde Çalışanlara İlişkin Özel Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğe1 göre işçilere, haftanın bir gününde yirmi dört saatten az olmamak üzere ve nöbetleşme yolu ile hafta tatili verilmesi zorunludur (PHİÇY. Md.11). Pazar günü çalışan ve bu nedenle haftanın başka bir günü tatil yapan işçi bakımından tatil yapılan gün, hafta tatili niteliğinde olduğundan bu husustaki hükümlere tabi olacaktır (Süzek, 2005:53). Yargıtay da, nöbet esasına göre çalışan işçinin haftanın herhangi bir günü 24 saat çalışmaması halinde hafta tatilini kullandığına karar vermiştir.2

İşçinin tatil günü ücreti, çalıştığı günlere göre bir güne düşen ücretidir (İş K. md.49/1). Bu bağlamda, hafta tatili ücreti işçinin çıplak ücretidir (Süzek, :2005:642). Yargıtay da

1 R.G. 07.04.2004 tarih ve 25426 sayılı.

tatil ücretinin çıplak ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini kabul etmektedir.1 Hafta tatili ücretinin hesabında çıplak ücret esas alınmalı, bunun yanında fazla çalışma ücretleri, işyerinin temelli işçisi olarak normal çalışma saatleri dışında hazırlama, tamamlama, temizleme işlerinde çalışan işçilerin bu işler için aldıkları ücretler ve sosyal yardımlar, ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri için verilen ücretlerin tespitinde dikkate alınmamalıdır (İş K.md.50; Evren, 2007:64). Parça başına, akort, götürü veya yüzde usulü ile çalışan işçilerin tatil günü ücreti, ödeme döneminde kazandığı ücretin aynı süre içinde çalıştığı günlere bölünmesi suretiyle hesaplanır (İş K.md.49/2). Ücret saat başına ödeniyorsa tatil günü ücreti saat ücretinin 7,5 katı olmaktadır (İş K. md. 49/3). Hasta, izinli veya sair sebeplerle mazeretli olduğu hallerde dahi aylığı tam olarak ödenen aylık ücretli işçilere ayrıca, hafta tatili ücreti ödenmemektedir (İş K. md. 69/4).

Ancak, İş Kanunu’nda hafta tatilinde çalışan işçilerin ücret haklarına ilişkin olarak bir düzenleme olmadığından, bu konuda görüş farklılıkları mevcuttur. Hafta tatilinde işçinin çalıştırılması Kanuna aykırı olmakla birlikte, tarafların anlaşması halinde işçinin haftalık normal iş süresi dışındaki çalışmaları fazla çalışma sayıldığından, bu çalışmalarının karşılığı Kanun uyarınca yüzde elli zamlı olmalıdır. İşçi hafta tatilinde çalışmasa da hak ettiği bir günlük ücreti ile birlikte, çalıştığı hafta tatili için toplamda gündeliğinin iki buçuk katı tutarında ücreti hak etmiş olmaktadır (Çelik, 2004:312; Şakar, 2005:158). Aynı şekilde Yargıtay da, hafta tatilinde yapılan çalışmayı fazla çalışma olarak nitelendirmektedir ve ücretin yüzde elli fazlası ile ödenmesi gerektiği görüşündedir.2 Yani, işçi çalışmadığı gün için hakkı olan gündeliğine ilaveten, çalıştığı tatil günü için de yüzde elli fazlası ile gündelik almaya hak kazanacak ve toplamda ikibuçuk günlük ücret alacaktır (Kılıçoğlu, 2005:420; Esener, 1978:207). İşçinin haftalık çalışma süresinin kırk beş saatin altında belirlendiği ve hafta tatili öncesi bu sürenin çalışılarak geçirilmesi durumlarında, çalışmadan elde ettiği bir gündelik ücretine ek olarak, hafta tatilindeki çalışmasının kırk beş saate kadar olan kısmı yüzde yirmi beş ve kırk beş saati aşan kısmı yüzde elli artışlı olarak hesaplanarak ödenecektir. Hafta tatilinde çalışan işçi, bu çalışmasının karşılığında zamlı ücret yerine, çalışmasının niteliğine göre hesaplanacak süre kadar serbest zaman da talep edebilir (Eyrenci ve diğ.,

1 Y.9 H.D., 03.11.1998, E.15053, K.16953

2005:189). Bir başka görüşe göre, işçinin aralıksız çalışması Kanuna aykırıdır, bu nedenle yapılan çalışmaların ücrete hak kazandırmaması gerekir ancak işverenden haksız iktisap kurallarına göre emsal ücret istenebilir (Kutluer, 2009:150; Saymen, 1954:298). Yine başka bir görüşe göre, bir işyerinde haftalık 5 günlük çalışma süresinin kabulü, yasal veya sözleşme ile belirlenen haftalık çalışma süresinin haftanın 5 gününe dağıtılması ile ilgili olduğundan, işçinin hafta tatili olan Pazar günü çalışması, fazla çalışma ücretine hak kazandırmaz (Dönmez, 2000:115). Yani, sözleşme ile belirlenen tatil günü Pazar günü değil, haftanın her hangi bir günüdür. Hafta içi bir gün izinli olduğu için çalışmayan işçinin Cumartesi çalışması haftalık toplam çalışma süresi olan 45 saati aşmıyorsa, fazla çalışma olarak kabul edilmez (Çankaya, 2002:93). Yasal olarak, hafta tatilinden istisna edilen işyerlerinde Pazar günü çalışıp, hafta tatilini haftanın diğer bir gününde geçiren işçiye sadece bir gündelik tutarında ücret ödenir (Çelik, 2004:312;Süzek, 2005:645). Yine bir başka görüş, hafta tatilinde çalışan işçiye bu tür çalışmaların karşılığının ancak genel hükümlere göre ödenmesi gerektiğini savunmuş, işçinin genel hükümlere göre tazminat hakkının doğması ve bu tazminat hakkının, işçiye kıyas yoluyla fazla çalışma zammı ölçü alınarak ödenmesi gerektiği ileri sürülmüştür (Karacan, 2006:63).

Buna karşılık, hafta tatilinde yapılan çalışma ile haftalık 45 saatlik süre aşılsa dahi, bu çalışma hukuka aykırı çalışma olarak değerlendirilerek ödeme yapılmalıdır (Akyiğit, 2006:1573). Bir başka görüş ise konuyu denkleştirme esasından tespitle, hafta tatilinde yapılan çalışmaların ortalama çalışma süresinin hesabında dikkate alınmaması gerektiğini savunmuştur (Eyrenci ve diğ., 2005:208). Buna göre, denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, hafta tatilinde çalışan işçinin bu çalışmasının fazla çalışma sayılabilmesi için, denkleştirme süresi içinde haftalık ortalama çalışma süresinin, sözleşme ile belirlenen haftalık çalışma süresini aşmış olması gerekmektedir (Eyrenci ve diğ., 2005:190). Hafta tatili olmaksızın çalışmayı Kanun kabul etmediğine göre, kanuna aykırı olarak yapılacak bu çalışmada işçinin fedakarlığı söz konusudur. İş Kanunu’nun işçinin yararı ilkesini gözettiği düşünüldüğünde, ailesi ve sosyal çevresi ile değerlendirebileceği bir günü işçi çalışarak geçiriyorsa, kanaatimizce işçinin normal iş gündeliğinden daha fazlasını hak ettiği açıktır. Bu bağlamda, Elbir de (Elbir, 1975:2) “tatil günü çalışılması halinde o gün için bir kat fazlasıyla ücret ödenmesinin nedeni,

fiilen çalışmak suretiyle tatilinden fedakarlık eden işçiyi ödüllendirmektir” şeklinde aynı yönde görüş beyan etmektedir

Öte yandan, “Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkındaki Kanun”a göre, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilan edildiği 29 Ekim günü ulusal bayramdır (UBGTHK. md.1). Ulusal, resmi ve dini bayramlarda, yılbaşı gününde, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününde1 resmi daire ve kuruluşlar tatil edilir. 29 Ekim’den başka diğer resmi bayram günleri; 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 19 Mayıs Atatürk`ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı ve 30 Ağustos Zafer Bayramı olup, Ramazan ve Kurban Bayramları da dini bayram günlerini oluşturur. Mahiyetleri itibariyle sürekli görev yapması gereken kuruluşlara ilişkin olarak özel kanunlarındaki hükümler saklıdır. 29 Ekim günü özel işyerlerinin kapanması zorunludur (UBGTHK. md.2).

İş Kanunu uyarınca “Kanun kapsamına giren işyerlerinde çalışan işçilere, kanunlarda ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışmazlarsa, bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücretleri tam olarak, tatil yapmayarak çalışırlarsa ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücreti ödenecektir.” Hafta tatili ücretinde olduğu gibi ulusal bayram ve genel tatil ücreti, işçinin çıplak ücreti üzerinden hesaplanacaktır. Genel tatil günlerinde asıl olan işçilerin çalıştırılmamasıdır. Ancak, hafta tatilinden farklı olarak ulusal bayram ve genel tatil günlerinde işçinin çalışmasının rızası ile mümkün hale getirilmesi kanun ile düzenlenmiştir (İş K. md.44/1). Sözleşmelerde hüküm bulunmaması halinde, işçi onayının aranması şart koşulmuş ve işverenlerin tek taraflı iradeleri ile işçileri bu günlerde çalışmaya zorlamaları engellenmiştir. Yargıtay da, toplu iş sözleşmesi ile genel tatillerde de çalışılması öngörülmesine rağmen, genel tatil olan Kurban Bayramı’nda üst üste üç gün mazeretsiz olarak devamsızlıkta bulunan işçinin hizmet aktinin işverence feshini haklı bulmuştur2 Buna göre Kanun kapsamındaki işyerlerinde çalışan işçi, ulusal bayram ve tatil günlerinde çalışmadığında, ilgili günlere ait ücretini tam olarak alırken, çalışması halinde çalışılan her gün için bir günlük ücret daha almaya hak kazanmaktadır (İş K. md.47). Bir başka deyişle, işçi iki gündelik ücrete hak kazanmaktadır. Yargıtay da ulusal bayram ve genel tatillerde

1

Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 511 ile Ulusal Bayram ve Genel tatiller Hakkında Kanun’un 2. fıkrasına “yılbaşı” ifadesinden sonra “1 Mayıs” ibaresi de eklenmiş ve 1 Mayıs günü Emek ve Dayanışma Günü tatili olarak kabul edilmiştir.

çalışmayı fazla çalışma saymamış, genel tatillerdeki günlük mesainin tamamının fazla çalışma sayılmasının kanuna aykırılık teşkil edeceği kararına varmıştır.1

İşçinin çalışarak geçirdiği ulusal bayram ve genel tatil günlerinin aynı zamanda hafta tatiline da rastlaması durumunda hafta tatili niteliği ön plana çıktığından, işçinin yüzde elli zamlı olarak ikibuçuk gündeliğe hak kazanması gerekir (Özcan, 2009:101).