• Sonuç bulunamadı

DÜŞÜNSEL TEMELLER

1.1. Kavramsal Çerçeve

1.1.3. Kültürel Miras ve Kültür Varlığı Farklılaştırması

“Kültür varlığı” kavramı, Kültür Varlıklarının Kanunsuz İthal, İhraç ve Mülkiyet

Transferinin Önlenmesi ve Yasaklanması İçin Alınacak Tedbirlerle İlgili Sözleşme’de

“dinsel nitelikte olsun olmasın, her Devlet tarafından arkeoloji, tarih öncesi, tarih, sanat veya bilim için önemli olarak gösterilen değerler” olarak tanımlanmıştır. Sözleşme, on bir kategori halinde varlıkları sıralamıştır. 2. maddesinde ise, Sözleşme, daha geniş bir bakış açısıyla, “kültür varlıklarının” yasa dışı ithalat, ihracat ve mülkiyetin transferinin, söz konusu varlıklara sahip orijin ülkelerin “kültürel miras”ları bakımından yoksullaşmalarında başlıca nedenlerinden biri olduğunu kabul etmektedir.86

“Kültür varlığı” ve “kültür mirası” kavramları farklı mıdır?

84 Ulusal parklarla ilgili ayrıntılı bilgi için bkz: http://www.npca.org/exploring-our-parks/about-the-nationalparks. html (02 Şubat 2015).

85 Park Designations and How the Sites are Managed http://www.npshistory.com/publications/parks-etc/index.htm (02 Şubat 2015).

86 Sözleşme hükümleri bizim mevzuatımıza aktarılır iken “varlık” ve “miras” şeklinde Sözleşme’nin aslında yer alan ayrıma yer verilmediği, “heritage” ifadesinin de “varlık” olarak çevrildiği anlaşılmaktadır. “Varlık” ve “Miras” ayrımının daha iyi anlaşılabilmesi bakımından, Kültür Varlıklarının Kanunsuz İthal, İhraç Ve Mülkiyet Transferinin

Önlenmesi ve Yasaklanması İçin Alınacak Tedbirlerle İlgili UNESCO Sözleşmesi’nin Türkçe metni için bkz: Kültür

Varlıklarının Kanunsuz İthal, İhraç Ve Mülkiyet Transferinin Önlenmesi ve Yasaklanması İçin Alınacak Tedbirlerle İlgili Sözleşme, http://teftis.kulturturizm.gov.tr /TR,14271/kultur-varliklarinin-kanunsuz-ithal-ihrac-ve-mulkiyet-t-.html ve İngilizce metni için bkz: Convention on the Means of Prohibiting and Preventing the Illicit Import, Export

and Transfer of Ownership of Cultural Property 1970, http://portal.unesco.org/en/ev.php-URL_ID =13039 &URL_

31

Kimi yazarlar tarafından “miras” kavramının esas olarak daha kolektif ve kamusal bir kavrama işaret ettiği ve kamu yararı kavramı ile ilintili kamu malı olarak değerlendirilebileceği ifade edilmektedir.87 “Kültür varlığı” ise, belli bir varlığı üreten kültürün idrakini sağlayan, belli bir anlayışı ve kimlik/aidiyet algısı geliştiren varlığın spesifik bir formu olarak tanımlanmaktadır.88 Bu bakımdan, “kültür varlığı” daha sınırlı bir algı ile arkeolojik, bilimsel veya tarihi öneme haiz obje ya da objeler grubunu referans gösterecek biçimde yorumlanabilir.89 Bir objenin bilgi kaynağı olarak önemi, estetik değeri ve yaşı da kültür “varlığının” tanımını belirlemede kullanılabilecek faktörlerdendir.90

Diğer taraftan, “kültür varlığı” kavramının, hukuk disiplinine uygun ve daha hukuksal bir terim olduğu ancak gerek ulusal mevzuatların gerekse uluslararası kuralların, her iki kavramı da “korumanın etkinliği” açısından kullanması gerektiği ya da herhangi birinin ihmal edilmemesi gerektiği ileri sürülmektedir.91

Geleneksel eşya hukukunun temel esaslarına bakıldığında, örneğin zilyetliğin korunması, mal varlığı ve mülkiyet kavramlarının oluşturdukları geleneksel yasal çerçeve (mevzuat ve içtihat hukuku) gibi hususlara bakıldığında, “varlık”92 kavramının önemli politik ve felsefi temellere dayalı bir anlayışa sahip olduğu görülmektedir.93

87 Randall Mason, “Economics and Heritage Conservation: Concepts, Values, and Agendas for Research,”

International Journal of Cultural Property, Vol.8, Issue.1, (1999), s.561.

88 Patty Gerstenblith, “Identity, and Cultural Property: The Protection of Cultural Properties in the United States,”

Boston Üniversity Law Review, Vol.75, Issue 1. (1995) s. 569 Aktaran: Lucille A. Roussin, Cultural Heritage and

Identity”, Cardozo Journal of International and Comperative Law, Vol. 11 (2003-2004), s.707.

89 Roussin, s.707.

90 Roussin, s.708.

91 Roussin, s.710.

92 Burada önemle hatırlatılması gereken bir diğer husus ise “property” kavramının Türkçe’ye, kültür varlıklarının korunmasına yönelik literatürde “varlık” olarak alınmasının, “varlık” ve “miras” kavramları arasındaki farklılığı anlama bakımından güçlükler doğurduğudur. Ancak “kültür varlığı” konsepti açısından doğrusu da budur. Esasen “property” kavramı “mülk”, “mal”, “mülkiyet”, “eşya” gibi kavramlara karşılık gelmektedir. Bu konuda bkz: Bryan A. Garner, Black’s Law Dictionary, Ninth Edition, New York: West Publishing Co. 2009.

93 L.V. Prott ve P.J. O’Keefe, “Cultural Heritage or Cultural Property?”, International Journal of Cultural

32

“Kültür varlığı” kavramının kullanımının hatalı olduğunu savunan bir görüş de bulunmaktadır. Buna göre, ilk olarak “property” kavramının, maddi ve maddi olmayan varlık kavramına dâhil olarak kabul ettiğimiz elementleri kucaklayıcı olmadığı ileri sürülmektedir. Ticari anlamda “market”e dâhil alınıp satılabilen bir kavram olarak algılanan “property” kavramının, anıtları, arkeolojik siteleri, antika eşyaları, etnografik objeleri, tarihi mezarlıkları, kutsal yerleri kapsamadığı belirtilmektedir. Yine, maddi olmayan kültür varlıkları olarak sayılabilecek, seremoniler, halk oyunları, dini ritüeller, sözlü kültürün diğer parçaları, geleneksel müzikler ve diğer maddi olmayan unsurların, “property” kavramı ile ifade edilmesinin, söz konusu varlıkların kapsamına uygun olmadığı öne sürülmektedir. Bunların temel olarak “miras” ya da “kalıtım” kavramına karşılık gelen “heritage” kavramı etrafında tanımlanmasının daha uygun olduğu ifade edilmektedir.94 Bakıldığında bazı kültür varlıklarının sadece taşıdığı bilgi ve fikirler yönüyle tanımlanabilir olması da bu iddiayı güçlendirmektedir.95

“Kültür varlığını”, bir ulusun “kültürel mirasının” parçası olarak değerlendirmek ve böyle bir kavramsal farklılığa gitmek de mümkündür. Böylece uluslar, bu varlıklara özel bir önem atfederler, ulusal karakterin yansıması olan objeler olarak bakılır ve bulundukları yerden ya da mülkiyetinden bağımsız olarak değerlendirilir. Bu tarz bir yaklaşım, kültür varlıkları yurt dışına kaçırılan ulusların iade taleplerini daha meşru hale getirir.96

Kültür varlıklarının, kültürel mirasın bir parçası olarak değerlendirilmesi paralelinde, kültür varlıklarının yasa dışı ticaretine ilişkin literatürde sıkça karşılaşılan “market ülke” ve “kaynak ülke” kavramlarının kullanılmasını anlamlandırmaktadır. Türkiye, Mısır, Meksika, Yunanistan ve Hindistan gibi “kaynak” ülkeler, “market” ülke olarak kabul edilen; ABD, İsviçre, Almanya, Fransa gibi ülkelere, yasa dışı kültür varlığı ticaretinin önüne geçmeye ve sahip oldukları “kültürel mirası” korumaya çalışmaktadırlar.97

94 Janet Blake, “On Defining the Cultural Heritage”, International and Comperative Law Qaurterly, Vol.49. Issue.1, (2000), s.65, 66.

95 Blake, s.66.

96 Merryman, s.832.

97 Merryman, s.832. Ayrıca, Eşya hukuku bağlamında, “kültür varlığı” kavramının değerlendirilmesine yönelik çalışma için bkz: Charlotte Woodhead, “Culrural Heritage Principles and Interference with Property Rights,”Cambrian Law Review, Vol.42 (2011), s.52-68.

33

Gelinen noktada, “cultural property” ve “cultural heritage” kavramlarının, birbirlerinin yerine kullanılabilir (interchangeable) olduğu ya da “cultural property” kavramının, “cultural heritage” kavramının bir parçası olarak değerlendirildiği görülmektedir.98