• Sonuç bulunamadı

4. Alan: eleştirel (politik, etik ve sosyal

2.1.7. Eleştirel Yansıtma ve Öğretmen Yetiştirme

İstikrarlı bir odağı veya amacı olan ve yapılandırmacı uygulamalar içeren öğretmen yetiştirme programları gelecek vadeden sonuçlar ortaya çıkarmıştır (Wideen vd., 1998). Yansıtıcı öğretmen yetiştirme programları öğretmenlerin görevlerini yeniden tanımlamaktadır. Öğretmen eğitim programlarının eleştirel yansıtmayı ilke amacı olarak belirlemesi ve öğretmen eğitim müfredatı boyunca, özellikle alan deneyimlerini boyunca yansıtmada bulunmaları gerektiği ifade edilmektedir (Dewey, 1993; Hatton & Smith, 1995; Reagan, 1993; Zeichner, 1992; Yost, Forlenza-Bailey, & Shaw, 1999). Shulman (1988) öğretmen adaylarına aktif olarak kuram ile uygulama arasında ilişki kurdurmanın önemine, böylece eğitim uygulamaları için gerekçe geliştirebileceklerine dikkat çekmektedir. Bu gerekçe, yansıtmalarının zeminini oluşturacaktır. Ancak, Smyth (1992) öğretmen yetiştirme programlarının daha çok yansıtıcı düşünceye odaklanmasıyla beraber değişimin gerçekleşmesi üzere yansıtıcı düşünmeye, yansıtmaya önem verilmesinin gerekliliğinden bahsetmektedir.

Eleştirel yansıtma eğitimi yüksek öğretimde öğrenme ve öğretmenin aşırı karmaşıklığına (Barnett 2000) başka bir boyut kazandırır. Bilginin işlevsel ve akademik türlerini öğretmeye odaklanan geleneksel akademik uygulamalarla (Boud & Walker 1998), özellikle de fen bilimindeki uygulamalarla çelişebilir (Barnett 1994). Bununla birlikte, eleştirel yansıtma eğitimi iyice yerleşmiş olan öğrenmenin öznel bilginin özümsenmesinin yanı sıra bilgiyi sorgulamak ve uygulamak için kendine güven duymasını da içerir (Barnett 1994). Daha basit deyişle, konu bilgisi eğitimi öğretmen adaylarının yaptıkları işleri veya bu işleri neden yaptıklarını sorgulama ve potansiyel olarak bu konuda gelişme becerisi kazandıklarından emin olmaları için yeterli değildir (Clegg 1999).

Öğretmen adaylarının eğitim-öğretimle ilgili inançları, mesleğe yönelik amaçları ve eylemlerinin temelini oluşturur. Eğitim-öğretimle ilgili sahip oldukları inançların çoğu önceden oluşmuştur ve genellikle geleneksel eğitim deneyimlerini yansıtmaktadır (Pajares, 1992; Phelan & McLaughlin, 1995; Wideen vd., 1998). Öğretmen eğitmenlerinin öğretmen adaylarını alternatif düşüncelerle donatma çabalarına rağmen literatür açıkça göstermektedir ki çoğu öğretmen adayı uygulamalar sırasında geleneksel anlayışlara yönelmektedir. Bu inançlara geleneksel eğitim çevrelerine girildiğinde daha

61

sık karşılaşılmaktadır. İnançlara sıkı şekilde bağlı olan öğretmen adayları yansıtma fikrine karşı çıkabilir ve bu yüzden yansıyabilirliğin ilk aşamasından öteye geçemez (Hatton & Smirth, 1995). Öğretmen eğitmenleri öğretmen adaylarının öğretmenlerin görevi ve öğrenmenin doğasıyla ilgili inançlarıyla ilgilenmelidir. Böylece bu geleneksel inançlar değiştirilebilir ve eğitim yılları boyunca korunabilir.

Öğretmen adaylarının öğretmen eğitim programına gelirken beraberlerinde getirdikleri inançları tespit edip onlarla ilgilenmek gerekir (Pajeres, 1992; Phelan & McLaughin, 1994; Wideen vd., 1998). Öğretmen adaylarının çeşitli yansıtıcı yaklaşımlarla ilişkili deneyime sahip olması gerekmektedir. Bunlar seminerler, günlük yazma, portföyler ve eylem araştırmalarıdır. Öğretmen eğitim programının bu öğeleri tecrübesiz öğretmenlerin yansıtıcı yeteneklerinin olabildiğince geniş ölçüde geliştirilebilmesini sağlayacak şekilde entegre etmesi gerekmektedir. Öğrenme kuramlarıyla ilgili kişisel bir bilgi oluşturmak ve okulları etkileyen çeşitlilik ve sosyal, politik ve ekonomik güçlerle ilgili konularda tartışma olanakları öğretmen adaylarına eğitim uygulamasıyla ilgili eleştirel yansıtmada bulunabilecekleri bilgi tabanı sunacaktır. Yeterli bilgiye sahip olmadan ve öğretmen eğitmenleri izlemeden çoğu öğretmen adayının yansıtma yeteneğini artırabilmek zor olacaktır.

Bu yüzden, öğretmen eğitmenlerinin eleştirel yansıtma hakkında bilgi sahibi olmalarının gerekliliğinden bahsedilmektedir. Eleştirel yansıtma öğretmenlerin okullarda çözümler bulmasını sağlayacak olan bir düşünme ve sorun çözme aracıdır. Eleştirel düzeyde düşünülecek olursa, öğretmenlerin duruma çeşitli perspektiflerden yaklaşabilmesi ve alternatif çözümler için gerekçelendirmede bulunabilmesi gerekmektedir (Yost, Forlenza-Bailey, & Shaw, 1999).

Öğretmen yetiştirme programları problemlerin öğretmen adayları ile birlikte ele alınmasına ve belirlenmesine ihtiyaç duymaktadır. Bununla birlikte öğretmen adaylarına bu becerileri uygulamaya dönüştürme fırsatı sağlanmalıdır. Mesleki bilgi, beceri ve eğilimler ile ilgili eleştirel bir yansıtma uygulaması geliştirerek öğretmen adaylarının uygulamaları ile ilgili olarak kritik problemleri araştırmaları ve belirlemelerini sağlayacağı düşünülmektedir. Eleştirel yansıtma uygulamaları bireyin meslektaşları arasında bir çalışma topluluğu, iletişim ve işbirliği oluşturması kadar bağımsız hareket etme ve otonomi de kazandırmaktadır. Öğretmenlerin aynı zamanda sorunun daha geniş

62

sosyal, politik, ahlaki ve ekonomik bağlamını da değerlendirmesi gerekmektedir. Eleştirel düşünme sürecinin birey için sonucu bilişsel değişiklik olsa da yansıtmada bulunmanın asıl amacı eylem odaklıdır – okullarda kayda değer değişiklikler yapabilmektir.

Shulman (1987) ve Reagan (1993) öğretmenlerin seçimlerde ve eylemlerde bulunabilecekleri bir temele dayanan bilgi tabanına sahip olmalarının önemini vurgulamaktadır. Shulman’in öğrenciler için uygun bilgi tabanı anlayışı içerik, eğitim materyalleri ve yapılarıyla ilgili bilgiler; eğitim, öğretim ve öğrenme süreçlerini anlamaya yönelik akademik literatür bilgisi ve öğretmenlerin uygulamalarına yön veren ilkelerin bilgisinden oluşur. Shulman (1987) birçok öğretmenin bu kararların arkasındaki gerekçeyi anlamadan kararlar verdiğini ileri sürmektedir. Eğitmek,

yaptıklarınızı neden o şekilde yaptığınızı açıklayabilmeyi içeren öğretme şeklidir; ancak öğretmenlerin yaptığı birçok şey örtülü bilgili olduğundan öğretmen eğitmenleri olarak bizim görevimiz örtülüyü açık hale getirmektir.

Eleştirel yansıtma öğrencinin aklındaki belirli gerçekler veya teknikler dizisini yeniden ortaya çıkarmaktan ziyade öğrencileri düşünmeye yönlendirmeyi amaçlar. Düşünmeyi ve dünyayla ilgili yargıda bulunurken başvurduğumuz varsayımları keşfetmeye yetecek kadar boşluk sağlamayı amaçlar (Woolgar 1988, akt; Smith, 2011). Reagan (1993) sosyal kuruluşlardaki derslerin ve eğitim felsefesinin özellikle yüksek düzey düşünme oluşturulurken büyük önem taşıdığını belirtmektedir. Bu yüzden, öğretmen eğitmenleri öğretmen adaylarına düşünmeleri için katı bir temelin yanı sıra pratik uygulamalarla kuramsal bilgi tabanları arasında temel ilişkiler kurmalarını sağlayan fırsatlar sağlamak için çaba harcamalıdır.

Sonuç olarak; Ferraro (2000) mesleki gelişimde eleştirel yansıtmanın rolünden bahsetmiş ve şunları ifade etmiştir. Öğretmenler için yansıtıcı uygulamaların öncelikli faydası kendi öğretim stilleri konusunda daha derin anlamlara sahip olmaları ve sonunda daha etkili bir öğretmen haline gelmeleridir. Diğer spesifik faydaları ise öğretmenin ideallerini geçerli kılmak, gelenekle faydalı mücadele, öğretmenliğin sanat olarak algılanması ve sınıf uygulamalarında farklılıklara saygıdır.

63