• Sonuç bulunamadı

Okul ve Öğretmen İçerikli Sinema Filmlerinin Öğretmen Adaylarının Pedagojik İnançları Üzerinde Etkis

META TAKIM

4.1. Okul ve Öğretmen İçerikli Sinema Filmlerinin Öğretmen Adaylarının Pedagojik İnançları Üzerinde Etkis

Sinema filmlerinin öğretmen adaylarının pedagojik inançları üzerindeki etkisini belirlemeye yönelik yapılan çalışmada, uygulama öncesinde öğretmen adaylarının bu inançları üzerinde etkili olabileceği düşünülen bazı noktalar tespit edilmeye çalışılmıştır. Daha sonra, öğretmen adaylarının uygulama sonucu Öğretmenlik Yeteneğinin Kaynağına İlişkin İnançları (ÖYKİ) ile Öğretmenlerin Bilmesi Gerekenlere Yönelik İnançları’ndaki (ÖBİGÖ) değişim tespit edilmeye çalışılmıştır. Bunun yanında, filmlerin öğretmen adaylarında oluşturduğu duygu ve düşünceler belirlenmeye çalışılmıştır. Uygulama süreci ile öğretmen adaylarının eğitim-öğretim sürecine, okulun amaçlarına, etkili bir öğretime, öğretmen yetiştirme sürecine, öğretmenlik yeteneğinin kaynağına ilişkin algıları belirlenmeye çalışılmış ve kendi öğretim felsefeleri tespit edilmeye çalışılmıştır.

4.1.1. Uygulama Öncesinde Deney Grubunun Pedagojik İnançları Üzerinde Etkili Olabilecek Faktörlere Yönelik Algılar

Öğretmen adaylarının öğretmenlik eğitimi öncesindeki öğretmen algıları ile çevrelerinde ki öğretmenlere yönelik algılarının bu inançları üzerinde etkili olabileceği düşünülmektedir. Bununla birlikte öğretmen yetiştirme sürecinde öğretmen adaylarının aldıkları derslerin özellikle eğitim bilimleri derslerinin de pedagojik inançları üzerinde etkili olabileceği düşünülmektedir. Ayrıca öğrencilerin üniversite seçme sınavı

181

sonrasında sınıf öğretmenliğini isteyerek tercih etmesi veya başka kaygılarla istemeyerek tercihte bulunmasının da bu noktada önemli olduğu düşünülmektedir.

Öğretmen adaylarının unutamadıkları öğretmenlerinin özellikleri ve çevrelerinde var olan (arkadaş, akraba, komşu, vb.) öğretmenleri nasıl algıladıklarına yönelik model Şekil 10’da gösterilmektedir.

Şekil 4: Uygulama öncesinde öğretmen adaylarının öğretmenlere yönelik algıları

Şekil 10’da görüldüğü üzere öğretmen adaylarının çevrelerinde var olan öğretmenlere ilişkin algıları daha yoğun olarak olumlu yöndedir. Öğretmen adaylarının olumlu öğretmen algıları; sevecen, çevresini etkileyen, kültürlü bilgili, güler yüzlü, sevecen, duyarlı, saygılı, nasıl davranacağını bilen ve saygın kişiler şeklindedir. Özellikle öğretmenlerin daha çok saygın kişiler olduğu düşünülmektedir. Bir öğretmen adayı görüşlerini şu şekilde dile getirmektedir.

182

“…Öğretmen var. Sınıf öğretmeni abiler var. Akrabamızdır bunlar. Çevremizde iyi izlenim görüyorlar. Onlara itibar ediliyor diyeyim. Meslek yaşantılarının nasıl olduğunu çok bilemem ama dışarıdan izlenimim benim iyi. Ailemiz içinde de onları iyi görüyorlar. Aile içinde bir toplantı felan gibi olduğumuzda öğretmen olmaları farklı kimliğe bürünüyor yani onları biraz daha üstün tutuyorlar.”

Olumsuz algılar ise; sıradan, sıkıcı, kendini beğenen, tükenmiş, kendini geliştirmeyen, ulaşılmaz ve otoriter kişiler olarak ifade edilmiştir. Olumsuz algılar içerisinde öğretmen adayları tarafından yoğun olarak öğretmenlerin “sıradan” oldukları vurgulanmıştır. Örneğin, öğretmen adaylarından birisi görüşlerini ifade ederken şunları vurgulamıştır.

“… Ev hanımı gibi görünüyor dışarıdan. Günlere giden her yerde bulunabilen dedikodu yapan bir ev hanımı. Ve üzüldüm onunla ilgili bu görüşlerim nedeniyle keşke öyle olmasaydı bende mi öyle olacağım acaba?

Öğretmen adayı çevresindeki öğretmenlere ilişkin algısını dile getirirken kendisinin de benzer davranışlar içerisinde bulunma ihtimali nedeniyle endişe duymaktadır. Bununla birlikte özellikle öğretmen adaylarına yönelik olumlu algılara sahip olan öğrencilerin ailelerinde bir öğretmenin varlığı ve bu öğretmenlerin aile içerisindeki yerleri nedeniyle olumlu düşüncelere sahip oldukları görülmüştür. Benzer görüşleri babası öğretmen olan bir başka öğretmen adayı da ifade etmektedir. Bu öğretmen adayı babasının hayatında unutamadığı tek öğretmeni olduğunu vurgulamaktadır.

Öğretmen adaylarına kendileri için efsane olan, unutmadıkları öğretmenleri sorulduğunda iyi bir rehber olması, ilgili olması, iletişiminin iyi olması, öğretiminin çok iyi olması, özverili olması, öğrencileri arasında ayrım yapmaması ve onlara değer vermesi nedeniyle unutmadıklarını ifade etmişlerdir. Özellikle öğretmenlerin öğrencileri ile olan iletişimlerinin onların unutulmamasında etkili olduğu görülmüştür. Bunun yanında öğretmenlerin olumsuz tavır ve davranışları nedeniyle de unutulmadığını ifade eden öğretmen adayları olmuştur. Bu düşünceye sahip öğretmen adaylarının ortak görüşü ise öğretmenlerin öğrencileri arasında ayrım yapmalarıdır. Bir öğretmen adayı düşüncelerini şu şekilde dile getirmiştir;

183

“… hayatımda unutamadığım kesinlikle ilkokul öğretmenim var. Şimdi mesela bana ilkokul öğretmeni deyince o hoca aklıma geldiği zaman aklıma gelen ilk şey hani beni olumsuz yönde etkileyen bir davranışı olmuştu o yüzden unutamıyorum. Şey olmuştu 5. sınıfta sınıftan 15-20 kişiyi çağırmıştı bir odaya orda konuşmuştu ileride başarılı olacak öğrenciler felan diye. Sonradan sınıf içinde duyulmuştu. Ben de 5. sınıftayım daha küçüğüm beni çağırmamış hani derslerimde o kadar kötü değildi o beni çok etkilemişti. Olumsuz anlamda çok etkilemişti.”

Bununla birlikte olumsuz tavır ve davranışları nedeniyle unutulmayan öğretmenlerin daha çok branş öğretmenlerine yönelik olduğu görülmüştür. Ayrıca öğretmen adaylarının unutamadıkları öğretmenleri konusunda da yoğun olarak sınıf öğretmenlerinden bahsettikleri görülmüştür. Örneğin öğretmen adaylarından Katılımcı9;

Araştırmacı: Hayatında unutamadığın bir öğretmenin var mı? #00:01:48-1# Katılımcı9: Herhalde ilkokul öğretmenimi unutamam. #00:01:46-0# Araştırmacı: Neden? #00:01:47-7#

Katılımcı9: Çok donanımlıydı. Yani hani ileriki yaşantımda diğer arkadaşlardan ilkokul

öğretmenleri ile ilgili duyduğum şeylerin hiçbirini yaşamadım kötü anlamda. #00:01:59-7#

Araştırmacı: Biraz örnek verebilir misin nasıl biriydi? #00:02:06-0#

Katılımcı9: Mesela çevremde en çok duyduğum rahatsızlık verici durum ayrımcılık,

sınıf içi ayrımcılık. Biz bunu hani hiç görmedik yani sınıf içinde ya da ben görmedim hissetmedim. Belki bu durum beni etkilemiştir. Öğretmenin ders anlatma tarzı da çok iyiydi. Çalışmasam bile evde hani ben çok çalışmayı seven bir insan değilim ama başarılı bir öğrenciydim. #00:02:40-0#

Öğretmen adaylarının unutamadıkları öğretmenler ve çevrelerindeki öğretmenlere yönelik algılarından hareketle öğretmenlik mesleğine ve öğretime yönelik bakış açıları değerlendirildiğinde daha çok olumlu düşüncelere sahip oldukları, öğretmenlerin saygı değer kişiler olduğunu ve öğrencileri ile iletişimlerinin onları daha değerli hale getirdiğini düşündükleri görülmektedir. Bununla birlikte öğretmenlerin öğrenciler arasında ayrım yapması ise, en hassas oldukları nokta olarak ifade edilebilir.

Öğretmen adaylarının kendi öğrencilik yıllarındaki öğretmenlerini model almaları, çevrelerinde öğretmen olan insanların etkisi, kısa yoldan meslek sahibi olma vb. nedenler bu mesleği seçmelerinde etken unsurlar olabileceği düşünülmektedir. Bu

184

durumun öğretmen adaylarının pedagojik inançları üzerinde etkili olacağı düşüncesinden hareketle öğretmen adaylarına bölümü isteyerek tercih edip etmedikleri sorulmuş ve öğretmen adaylarının pedagojik inançları bu bağlamda değerlendirilmeye çalışılmıştır. Çalışma grubu içerisinden bölümü isteyerek tercih eden ve etmeyen öğrencilerin listesi Tablo 17’de yer almaktadır.

Tablo 17: Çalışma grubunun sınıf öğretmenliği tercihleri

İsteyerek tercih eden

Katılımcı25, Katılımcı24, Katılımcı23, Katılımcı22, Katılımcı21, Katılımcı17, Katılımcı16, Katılımcı14, Katılımcı13,

Katılımcı12, Katılımcı10, Katılımcı7, Katılımcı5, Katılımcı4, Katılımcı2

İstememesine rağmen tercih eden

Katılımcı20, Katılımcı19, Katılımcı18,

Katılımcı15, Katılımcı11, Katılımcı9, Katılımcı8, Katılımcı6, Katılımcı3, Katılımcı1

Bilinçsizce tercih eden Katılımcı6, Katılımcı25

Tablo 17’de görüldüğü üzere, 15 öğretmen adayı bölümü isteyerek tercih ederken 11 öğretmen adayı istememesine rağmen sınıf öğretmenliğini tercih etmiştir. Bir öğretmen adayı ise bilinçsiz hareket ettiğini ifade etmiştir. Örneğin bilinçsiz bir şekilde tercih ettiğini ifade eden Katılımcı6 görüşlerini şu şekilde dile getirmiştir.

“3. tercihimdi. İsteyerek gelmedim. Aslında öyle çok bilinçli değildim. Sadece ders çalışıyordum o da çalışma içindi. Ondan sonra ne okuyacağımı da bilmiyordum, ne olacağımı da bilmiyordum. Öyle bir bilinçsizlik içinde herkes gibi üniversiteye gitmek için tercihimizi yaptık burası kaza ile denk geldi.”

Tercihlerini bilinçli bir şekilde yapan öğrenciler ise, öğretmenliğin idealleri olduğunu, geçmiş yaşantılarının bunda etkili olduğunu söylerken isteyerek tercih ettiğini ifade eden öğrencilerin bazıları ise üniversitenin ailesinin yaşadığı şehirde olması nedeniyle tercih ettiğini söylemesi tercihin isteyerek yapıldığı ancak bilinçli bir tercih olmadığı düşüncesini oluşturmuştur. Örneğin Katılımcı25 düşüncelerini; “6.

tercihim. İsteyerek gelmedim. Ya aileme yakın olduğu için tercih ettim. Diğerleri tamamı öğretmenlik değildi.” şeklinde ifade etmiştir. Sınıf öğretmenliğini bilinçli olarak

185

“İlk tercihim. Ben 8. sınıfta bir öğretmenlerin grevleri vardı. Ankara’ya gelmişlerdi ne için hatırlamıyorum. Bizde seçme sınıftaydık. Bizi bir haftalığına ilkokul sınıflarına vermişlerdi derslerine girmemiz için. 8. sınıftaydık o zaman idealim oldu sınıf öğretmeni olmak.”

Katılımcı14’ün oldukça ilginç olduğu düşünülen sınıf öğretmenliği tercihinden hareketle bu tercihini bilinçli ve bilerek isteyerek yaptığı sonucuna ulaşabilmektedir. İsteyerek tercih etmeyen birçok öğrenci ise atama kaygısı ile, ailesinin isteği nedeniyle, puanının yettiği tek mantıklı bölüm olması vb. nedenlerle mecburen tercih ettiklerini ifade etmişlerdir. Öğretmen adaylarının bölümü isteyerek tercih etmelerinin pedagojik algıları üzerindeki etkisini belirlemek üzere öğretmenlik mesleğine yönelik algıları değerlendirilmiştir. Bulgular Tablo 18’de yer almaktadır.

Tablo 18: Öğretmen adaylarının öğretmen algıları ile eğitim fakültesi tercih durumları İsteyerek Tercih Ettim Bilinçsizce Tercih Ettim İstemiyordum 1 : Çevresini Etkileyen %6,16 - - 2 : Duyarlı %3,99 - - 3 : Efendi saygılı - - %6,17 4 : Güler Yüzlü %2,16 - %8,58 5 : Kendini Geliştirmeyen - - %15,53

6 : Kendini Yüksekte Görme %2,16 - -

7 : Kültürlü Bilgili %15,55 - %9,74

8 : Nasıl davranacağını bilen %8,93 - -

9 : Otoriter despot %6,02 - - 10 : Sevecen %3,43 - - 11 : Sıkıcı %6,16 %43,02 - 12 : Sıradan %9,45 %56,98 %28,64 13 : Toplum tarafından saygın %27,49 - %31,34 14 : Tükenmiş %2,16 - - 15 : Ulaşılmaz %6,34 - -

Tablo 18’den hareketle bilinçli bir şekilde bölümü tercih eden öğretmen adaylarının öğretmen algısı yoğun olarak (%70) olumlu yöndedir. Araştırmaya katılan öğretmen adaylarından bölümü isteyerek tercih eden adaylarına çoğuna göre öğretmenler saygın kişilerdir. Bunun yanında bu mesleği bilinçsizce tercih eden öğretmen adaylarının düşünceleri ise olumsuz niteliktedir. Bilinçsizce tercih yapan öğretmen adaylarına göre çevrelerindeki öğretmenler sıradan ve sıkıcı kişilerdir. Yine istemeden bu bölümü tercih eden öğretmen adaylarının bazılarının (%34) düşüncelerine