• Sonuç bulunamadı

3. BÖLÜM: YAKINSAMA HİPOTEZİ VE TÜRKİYE’DE İLLER VE BÖLGELER

3.7. TEORİK MODEL

Bu bölümde imalat sanayinde yığılma ekonomilerinin Türkiye’deki iller, her bir bölgede içindeki iller ve yedi coğrafi bölge arasında yakınsamaya etkisi, panel veri çerçevesi içinde GMM tahmin yöntemi kullanılarak incelenecektir. Buna göre öncelikle dinamik panel veri ile yakınsama modeli incelenecektir.

Dinamik panel veri yaklaşımını ilk olarak Islam (1995) tarafından Mankiw–Romer–

Weil (MRW) modeli temel alınarak kullanılmıştır.

İlk olarak denklem (3.1)’deki işgücü artışlı’ Cobb Douglas üretim fonksiyonlu Solow büyüme modeli kullanılmıştır. Buradan hareketle, dengeli gelişme sürecinde etkin işgücü başına çıktı (y)’nın logaritmasının alınmasıyla elde edilen denklem (3.13) teknolojik gelişmenin olmaması g=0 ve A0=1 durumunda özdeşti. Teknolojik gelişmenin olduğu durumda ise denklem (3.13) aşağıdaki gibi bulunmaktadır.

) sayı olarak ele alınmaktadır, denklemdeki gt sabittir.

Oysa yakalama hipotezinde öngörüldüğü gibi, ülkeler ya da bölgeler hem çeşitli yapısal farklılıklar nedeniyle farklı başlangıç teknoloji düzeylerine sahiptir, hem de teknolojik gelişme hızı, ülkeden ülkeye değişmektedir. Buna göre MRW’de ln A(0) değişkeninin ülkeler arasında farklılaştığını ve teknolojik gelişme hızının (g) özdeş olduğunu kabul etmektedir. Bu durumda ln A(0) terimi sadece teknolojiyi değil, iklim, kurumsal yapı, kaynak donanımı gibi bölgeler yada ülkeler arasında farklılığa neden

Burada (a) sabit, (ε ) ise hata terimidir ve ülkeye ya da bölgeye özgü bir değişimi ya da şoku göstermektedir. Artık teknoloji bütün ülkeler için homojen değildir.

Teknolojinin başlangıç seviyesinde farklılıklara izin verilmesi, ekonomilerin farklı ancak paralel durgun durum gelir patikalarına izin verilmesi anlamına gelmektedir. Yani ekonomiler arasında A(0)’ın farklı olması, ekonomilerin ortak bir durağan duruma yakınsayacaklarını ifade etmemektedir. Yakınsama ekonomilerin paralel uzun dönem büyüme patikalarına yaklaşma hızı olarak ifade edilebilmektedir.

Bu durumda herhangi bir zamanda örneğin t=0zamanında kişi başına gelirin logaritması yani denklem (3.41) aşağıdaki şekilde tanımlanmaktadır.

ε

ˆ*

y durağan durumda etkin işgücü başına gelir, yˆ de herhangi bir t zamanında t gerçekleşen değerdir. Yaklaşık durağan durumda yakınsama hızı aşağıdaki şekilde ifade edilmektedir.

(

t t

)

t y y

dt y

dln ˆ ln ˆ * ln ˆ

=λ (3.44)

Burada λ =(1−α)(n+g+δ)’dir. Buna göre t zamanında etkin işgücü başına gelir aşağıdaki şekildedir.

*

1 (1 )ln ˆ

ln ˆ

ln yˆt =eλτ yt + −eλτ y (3.45) Denklem (3.45)’deki yatay kesit model Islam (1995) tarafından panel veri duruma getirilmiştir. Panel veri modeli bölgeler arasındaki heterojenliğe izin vermektedir. Fakat yatay kesit modeller bölgesel heterojenliği göz ardı etmektedir. Islam (1995) çalışmasında panel veri modellerinde dinamik sabit etkiyi tanımlamış ve büyümenin önceki ve birbirini takip eden değerleri arasında korelasyonunu da göz önüne almıştır.

Ayrıca ayrı ayrı ülke etkilerini de hesaba katmıştır.

Denklem (3.45)’in panel veriye dönüşümü aşağıdaki gibidir (Önder vd. 2007:11).

it it it

it e y e y u

yˆ = ln ˆ 1 +(1− )ln ˆ * +

ln λτ λτ (3.46)

τ dönem ortalamasının uzunluğunu göstermektedir örneğinτ =

(

t −2 t1

)

. uit hata terimini vermektedir.

İller ve bölgeler arasındaki büyüme farklılıklarını incelenirken, model aşağıdaki şekilde özetlenebilir:

Y = f( Agg) (3.47) Buna göre bir ilde ya da bölgede imalat sanayinin yığılması başka bir değişle ilde ya da bölgede sanayileşme düzeyinin yüksek olması, büyüme üzerinde etkili olmaktadır.

Bu durumda imalat sanayinde yoğunlaşmanın iller arasında yakınsama üzerindeki etkisi araştırılmaktadır. ∆Ykişi başına düşen gelirdeki büyüme oranını göstermektedir. İllerin gelir düzeyinin uzun dönemde imalat sanayinde yığılma ekonomileri tarafından etkilendiği varsayılmıştır.

Bu çalışmada iki hipotez test edilecektir:

1. Ekonomik gelişmenin belirli yerlerde yığılması sonucu çevreye gelişme etkisi yayılmaktadır. Gelişen bölge ya da ilde üretim artarken, ihtiyaç duyulan girdilerin bir kısmı çevredeki bölgelerden satın alarak bu bölgelerdeki ekonomiyi harekete geçirecektir (su damlası etkisi).

2. İkinci olarak, Myrdal’a göre ekonomik gelişmenin belirli yerlerde yığılması sonucu çevreye geri bırakma etkisi yayılmaktadır. Yığılma ekonomilerinin etkisiyle cazibe merkezi haline gelen bölge ya da il sağladığı avantajlar nedeniyle çevre bölge ya da illerdeki kaynakları da kendine çekmekte, böylece diğer bölgelerin (illerin) kalkınamamasında ve geri kalmasında etkili olabilmektedir.

H0= Bir ilde / bölgede ortaya çıkan yığılma ya da uzmanlaşma iller ya da bölgeler arasında yakınsamayı arttıracak, olumlu etkileyecektir.

H1= Bir ilde / bölgede ortaya çıkan yığılma ya da uzmanlaşma iller ya da bölgeler arasında yakınsamayı azaltacak, olumsuz etkileyecektir.

Koşullu yakınsamada ekonomiler yapısal olarak birbirine benzer değildir. Denge düzeyi ekonomiden ekonomiye farklılık gösterir ve her bir ekonomi kendisine ait tek denge düzeyine yakınsar. Yani bu kavrama göre yakınsama her bir ekonominin yapısal karakteristiklerine bağlıdır ve bu yapısal farklılıklar da farklı ekonomilerin farklı durağan durum dengelerine sahip olmasını sağlayacaktır (Islam, 2003: 315). Mutlak yakınsama hipotezinde ekonomilerin teknoloji, kurumsal yapı, tasarruf oranı gibi faktörler açısından aynı durumda olduğu varsayılmakta iken, koşullu yakınsama hipotezinde ise ekonomiler arasındaki bu tür farklılıkları yaratacak değişkenler modele eklenmektedir (MRW, 1992: 407). Bu nedenle modele yığılma ekonomisi (uzmanlaşma) (Agg) değişkeni eklenerek koşullu yakınsama modeli elde edilir. Agg imalat sanayinde yığılma ekonomisini temsil etmektedir. İller arasında yapısal farklılık varsa bunun nedenlerinden bir tanesi de yığılma olabilir. Denklemdeki yˆ durağan i durum denge milli gelirini gösterir.

i it

it Agg y

yˆ ln ~

ln * =δ + (3.48)

Denklem (3.47) ve denklem (3.48) aşağıdaki ekonometrik model elde edilir.

it it it

i

it y Agg u

y = + + +

∆ln α βln 1 δln (3.49)

Burada β1 =eλt β2 =(1−eλt)δ αi =(1−eλt)~yi ‘dir.

Buna ek olarak, bir ilin büyümesini o ildeki yığılma ekonomilerinin etkisinin yanı sıra komşu illerin büyüme oranları ve komşu illerin yığılma ekonomileri de etkilemektedir. Bölgesel kalkınma sürecinde mekansal etkiler de yer almaktadır. Buna göre komşu bölgeler benzer hızlarda büyüme eğilimindedir (Quah 1996a). Bu nedenle denklem (3.49)’a komşu illerin yığılma ekonomilerinin ortalaması olarak NEGAgg ve komşu illerin büyüme oranlarının ortalaması olarak ∆NEGBUY 5 modele eklenmiştir.

it yakınsama oranını verir, dolayısıyla koşullu yakınsamayı gösterir.

Türkiye’de 73 il6 itibariyle mutlak ve koşullu yakınsama sınaması 1993–2001 yılları için dengeli panel veri seti oluşturularak incelenmiştir. 1993–2001 yılı iller itibariyle kişi başına düşen reel GSYİH verileri TÜİK’ ten elde edilmiştir. İl bazında uzmanlaşma katsayılarının hesaplandığı üretim, katma değer ve istihdam verileri de TÜİK verileri kullanılmıştır. Buna göre tahmin denkleminin değişkenleri aşağıdaki gibi tanımlanmıştır.

yit

∆ln i ilinin t dönemindeki kişi başına düşen reel gelirin büyümesinin logaritması ln yit1 i ilinin t-1 dönemindeki kişi başına düşen reel gelirinin logaritması

Aggit

ln i ilinde t dönemindeki yığılma ekonomisinin logaritması NEGBUYit

Yığılma ekonomilerini gösteren Agg terimi yerine ikinci bölümde hesaplanan imalat sanayinin yığılma düzeyini gösteren üç ayrı yöntem sırayla denklemde yerine konularak

5 Kişi başına gelir düzeyindeki büyüme ∆ln yit =ln yit −ln yit1 şeklinde hesaplanmıştır.

61990 yılından itibaren yeni illerin ortaya çıkması ile oluşan sorun önceki çalışmaların çoğunda yapıldığı gibi, yeni illerin verilerinin ayrıldıkları illerin verilerine dahil edilmesiyle aşılmıştır. Buna göre, 1993 yılında il olan Ardahan ve Iğdır’ın verileri Kars ile, 1991 yılında il olan Şırnak’ın verileri Siirt ile, 1996 yılında il olan Yalova’nın verileri İstanbul ile, Karabük’ün verileri Zonguldak, Kilis’in verileri Gaziantep ile; 1997 yılında il olan Osmaniye’nin verileri Adana ile; 2000 yılında il olan Düzce’nin verileri Bolu ile birleştirilmiştir.

modeller oluşturulmuştur. Buna göre Herfindahl indeksi, Gini Katsayısı ve Lokasyon Oranı ikinci bölümde üretim, katma değer ve istihdam verileri kullanılarak hesaplanmıştır. Bundan sonraki modellerde Agg terimi yerine koyulan uzmanlaşma değişkenleri aşağıda gibi gösterilmektedir.

Herfindahl indeksine göre; HQ=üretime göre hesaplanan Herfindahl indeksini, HVA=katma değere göre hesaplanan Herfindahl indeksini, HL=istihdama göre hesaplanan Herfindahl indeksini göstermektedir. Herfindahl indeksine göre hesaplanan komşulardaki yığılma (uzmanlaşma) katsayısı da NEGHQ, NEGHVA ve NEGHL olarak gösterilmiştir.

Gini katsayısına göre; GINIQ= üretime göre hesaplanan gini katsayısını, GINIVA=katma değere göre hesaplanan gini katsayısını, GINIL=istihdama göre hesaplanan gini katsayısı göstermektedir. Gini katsayısına göre hesaplanan komşulardaki yığılma katsayısı da sırasıyla NEGGINIQ, NEGGINIVA ve NEGGINIL şeklinde tanımlanarak modele eklenmiştir.

Lokasyon oranına göre; LQQ=üretime göre hesaplanan lokasyon oranı, LQVA=katma değere göre lokasyon oranını göstermektedir. Komşulardaki yığılma katsayısı da sırasıyla NEGLQQ ve NEGLQVA olarak tanımlanmıştır.

Genel denklemi bu değişkenlerin her birine göre yeniden düzenlersek sırasıyla aşağıdaki denklemler elde edilir.

it gösterdikleri için, t dönemindeki kişi başına düşen gelirin büyümesi y ile, t-1 dönemi it kişi başına düşen geliri yit1 arasında negatif bir ilişkili olmalıdır.

Son olarak bu bölümde Türkiye’de iller itibariyle kişi başına düşen reel gelirler kullanılarak mutlak yakınsama ve üç ayrı veri seti (üretim, katma değer ve istihdam) ile hesaplanan 3 ayrı imalat sanayi yığılmasının ölçüm yöntemleri (Herfindahl İndeksi, Gini Katsayısı ve Lokasyon oranı), komşu illerin ortalama büyüme ve uzmanlaşma düzeyleri kullanılarak koşullu beta yakınsamasının varlığı sınanacak ve elde edilen sonuçlar karşılaştırılacaktır. Bunun yanı sıra Türkiye’deki 7 coğrafi bölge arasındaki ve her bir bölge içindeki iller arasındaki koşullu beta yakınsamasının hesaplaması için üretim, katma değer ve istihdama göre Herfindahl indeksi değişkeni kullanılarak analiz edilmiştir.