• Sonuç bulunamadı

TAŞINMAZI KAMULAŞTIRILAN ESKİ MALİKİNİN GERİ ALMA DAVAS

I ACELE KAMULAŞTIRMA DAVASI A DAVANIN AÇILMAS

D. ACELE EL KOYMA KARARI VERİLMESİ VE KARARIN TEBLİĞİ

II. TAŞINMAZI KAMULAŞTIRILAN ESKİ MALİKİNİN GERİ ALMA DAVAS

A. DAVANIN AÇILMASI

Kamulaştırma işlemi, belli bir sebep ve amaç ile yapılmaktadır. Bu sebep ve amacın gerçekleşmemesi veya gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması durumunda kamulaştırma konusu taşınmaz eski malikine geri dönmelidir441. Bunun amacı, “kamulaştırılan malın idare tarafından kullanılmaması halinde, hem idarenin kamulaştırma bedeli oranında zarar etmesinin önüne geçmek, hem de taşınmazın hiç bir işe yaramadan atıl durumda kalmasına engel olmak ve bir anlamda ekonomiye kazandırmaktır”442.

Kural olarak, mahkemece verilen tescil kararı ile kamulaştırma konusu taşınmazın mülkiyeti kamulaştırmayı yapan idareye geçmekte, eski malikin mülkiyet hakkı son bulmaktadır443. Mahkemenin verdiği tescil kararı ile mülkiyeti idareye geçen taşınmazın eski maliki ancak 2942 sayılı Kanunun 23. maddesindeki hükümler çerçevesinde, maddede belirtilen şartların tümünün birlikte gerçekleşmesi halinde, kamulaştırılan taşınmazını geri alabilecektir. Bu amaçla da “geri alma davası” açabilecektir444.

Kamulaştırma işlemi iptal edilmeyerek kesinleştiği takdirde ve mahkemece verilen tescil kararı ile mülkiyeti kamu idaresine geçen taşınmazın eski maliki tarafından geri alınmasının tek yolu bu davadır445. Yargıtay'ın bir kararında, bu husus şu ifadelerle vurgulanmıştır446: "kamulaştırılan taşınmaz yasa gereği kamu malına dönüşmüştür. Kamulaştırma Kanununun 23. maddesi kamulaştırılan taşınmazın geri

441 Köroğlu, s. 137; Bilgen, s. 103; Akgüner – Erman, s. 17; Gözübüyük – Tan, s. 1130. 442 Yıldırım – Başsorgun, s. 755.

443

4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kanun, m. 25. Yargıtay bir kararında kamulaştırmanın idari yönden kesinleşmesi ile EMK'nun 633. (TMK'nun 705.) maddesi uyarınca mülkiyetin tescile gerek kalmadan kamulaştırmayı yapan idareye geçeceğini ifade etmiştir. Bkz. Y5HD, E. 2001/14699, K. 2001/16691, KT. 18.09.2001. YKD, c. 28, Mart 2002, sy. 3, s. 374, 375. Bunula birlikte 4650 sayılı Kanunla getirilen yeni hüküm ile mülkiyetin idareye geçmesi, mahkemece verilen tescil kararı ile olacaktır. Ayrıntılı açıklama için bkz. Yıldırım – Başsorgun, s. 787, 788.

444 Yıldız'a göre, "Kanunkoyucu, hiç kullanılmayacak ya da başka bir amaç için edinilecek taşınmazların mülkiyet haklarını kamulaştırmadan dönüş kurumu ile güvence altına almak istemiştir". Yıldız, s. 130.

445 Böke, s. 602.

alma koşullarını belirlemiştir. Dava bu kapsamda açılmamış, esasen bu konuda da herhangi bir iddia ileri sürülmediği gibi bu maddedeki koşulların var olup olmadığı da araştırılmamıştır. Kamulaştırma ile mülkiyeti kamu idaresine geçen taşınmazın eski maliklerine iade edilmesinin tek hukuki yolu yasanın yukarıda sözü edilen 23. maddesidir. Kamulaştırma tamamlanıp kesinleştiğine göre, Kamulaştırma Kanununun 14. maddesi hükmü uyarınca ancak kamulaştırmanın iptali de söz konusu olmadığı gibi, bu husus dahi mahkemenin görevi dışında olduğundan, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir".

2942 sayılı Kanunun 22. maddesinde düzenlenen kamulaştırmadan vazgeçme yolu ile taşınmazın malike geri verilmesi, ancak idare tarafından işletilebilmektedir. Taşınmazın eski maliki kamulaştırma bedelini iade ederek, idareyi taşınmazı kendisine vermesi için zorlayamaz447. Ancak kamulaştırma işleminin ve bedelinin kesinleşmesinden sonra448, kamulaştırma konusu taşınmazın kamulaştırma amacına veya kamu yararına yönelik başka bir hizmet için tahsisi de gerekmiyorsa ve başka bir idare tarafından da kamulaştırma yoluyla gerçekleştirebileceği bir kamu hizmeti için de talep edilmişse449, idarenin bildirimi üzerine taşınmazın eski maliki veya mirasçıları aldıkları kamulaştırma bedelini üç ay içinde ödeyerek450 taşınmazı geri alabilirler451.

447 Yargıtay’ın eski bir kararında bu husus şu cümlelerle açıklanmıştır: “6830 sayılı Yasanın 22 inci maddesinin uygulaması kamulaştırma yapan idarenin tebliğine bağlıdır. İdarece böyle bir tebligat yapılmayınca eski mal sahibinin idareyi maddenin uygulanmasına zorlama ve dava etme hakkı yoktur”. Y5HD, E. 1973/4631, K. 1973/4275, KT. 13.03.1973. KY.

448 Kamulaştırma konusu taşınmazın sahibi kamulaştırma işleminin iptali için idari yargıda dava açmaz veya açtığı dava reddedilirse ve bu karar kesinleştiğinde, kamulaştırma işlemi de kesinleşir. 4650 sayılı Kanundan önceki hükümlere göre, taşınmaz sahibi tarafından kamulaştırma bedelinin artırılması davası, idare tarafından ise kamulaştırma bedelinin indirilmesi davası açılmaz veya açılan davada belirlenen kamulaştırma bedeli kesinleşirse kamulaştırma bedeli de kesinleşir. 4650 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten sonraki hükümlere göre ise, satın alma usulü uygulanarak üzerinde anlaşılan bedel taşınmaz sahibine ödenir ve tapuda ferağ alınırsa veya uzlaşmazlık sonucu idare tarafından açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasında belirlenen bedel kesinleştiği takdirde kamulaştırma bedeli de kesinleşir. Yıldırım – Başsorgun, s. 748, 749.

449

Kamulaştırılan taşınmazı, kamulaştırmayı yapan idare dışında başka bir idare, kamulaştırma yoluyla gerçekleştirebileceği bir kamu hizmeti için isterse, iki idare arasında 2942 sayılı Kanunun 30. maddesi uyarınca işlem yapılarak söz konusu taşınmaz idareler arası devre konu olur. Yıldırım –

Başsorgun, s. 749, 750.

450

“Dava dilekçesinde tapudaki irtifak hakkı şerhinin bedelsiz olarak terkini istenmiştir. ... Dosya içerisinde mevcut bilgi ve belgelere göre ... TEK lehine irtifak hakkı kamulaştırması yapıldığı ve karşılığı olan kamulaştırma bedelinin davacıya ödendiği, bu irtifak nedeniyle tapu kaydına ... TEK lehine daimi irtifak hakkı şerhi verildiği anlaşılmakta olup, 1998 yılında davalı idare tarafından enerji nakil hattının işletilmemesi nedeniyle demontaj kararı verilmiş olması irtifak hakkının anlamının kalmadığını ve şerhin bedelsiz olarak terkinini gerektirmeyeceğinden Kamulaştırma Yasasının 22. maddesi kapsamında değerlendirme yapılması gerekirken irtifak hakkı şerhinin tapudan bedelsiz olarak terkinine karar verilmesi doğru görülmemiştir”. Y18HD, E. 2004/8756, K. 2005/493, KT. 07.02.2005. KY.

Ayrıca idare kamulaştırmanın her aşamasında, kamulaştrma kararı veren ve onaylayan yetkili merciin kararı452 ile kamulaştırmadan tek taraflı olarak kısmen veya tamamen vazgeçebilir453.

1. Görevli ve Yetkili Mahkeme

Geri alma davası 2942 sayılı Kanunun 24. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, adli yargının görev alanındadır. Görevli mahkeme, asliye hukuk mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesidir.

Bununla birlikte taşınmazı kamulaştırılan eski malikin geri alma hakkını idareye başvurarak kullanacağı454, idarenin de geri alma talebinin reddi yolundaki kararınn bir idari işlem olması sebebiyle, bu kararın idari yargı tarafından denetlenmesinin gerektiği de ifade edilmiştir455.

Danıştay'ın bir kararında, "2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 23. maddesinde kamulaştırma bedelinin kesinleşmesi tarihinden itibaren beş yıl içinde, kamulaştırmayı yapan idarece kamulaştırma ve devir amacına uygun hiç bir işlem veya tesisat yapılmaz veya kamu yararına yönelik bir ihtiyaca tahsis edilmeyerek taşınmaz mal olduğu gibi bırakılırsa, mal sahibi veya mirasçıları kamulaştırma bedelini aldıkları günden itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte ödeyerek, taşınmaz malını geri

451

2942 sayılı Kanun, m. 22. 452

“... takrire konu E.İ.Hatlarının demontajı sonrasında; mülkiyet kamulaştırmasından vazgeçilmesi için kamulaştırma öncesi mal sahibine veya mirasçılarına, Kamulaştırma Kanununun 8. maddesinde belirtilen kıymet takdir komisyonu vasıtasıyla tespit edilen taşınmazın rayiç bedelini üç ay içerisinde ödeyerek taşınmazlarını alabilecekleri teklif edilmesi; kamulaştırma yolu ile tapuda kurulmuş bulunan irtifak haklarında ise yine Kamulaştırma Kanununun 8. maddesinde belirtilen kıymet takdir komisyonu vasıtasıyla tespit edilen irtifak hakkı güncel değerinin taşınmazın son malikine veya mirasçılarına tebliğ edilerek belirlenen bedelin üç ay içerisinde ödenmesi halinde irtifak hakkının terkin edileceğinin bildirilmesi; maliklerin bu teklifleri kabul ederek tespit edilen bedelleri süresi içinde ödenmesi halinde tapu işlemlerinin buna göre yürütülmese; mülkiyet kamulaştırmasına ilişkin tekliflerin maliklerince veya mirasçılarınca kabul edilmemesi halinde ise ihale yolu ile üçüncü şahıslara satılması hususlarında gerekli işlemleri yürütmek üzere Genel Müdürlüğün yetkili kılınmasına, oybirliği ile karar verildi”. TEİAŞ Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulunun 17.08.2006 tarih ve 20-256 sayılı Kamulaştırmadan Vazgeçme Kararı.

453 2942 sayılı Kanun, m. 21. "2942 sayılı Yasanın 21. maddesi idareye; kamulaştırmanın her safhasında, kamulaştırma kararını veren ve onaylayan yetkili merciin kararıyla kamulaştırmadan tek taraflı olarak kısmen veya tamamen vazgeçme hakkı tanımıştır. İdarenin yaptığı kamulaştırma sebebiyle mali olanaklarını zorlayacak bir bedel ödemesi gerektiğinin ortaya çıkması halinde, kamulaştırmadan vazgeçilmesi, kendisine yasa ile tanınmış olan bir hakkın kullanılması olarak kabul edilmelidir". Y18HD, E. 2001/8754, K. 2001/10279, KT. 13.11.2001, YKD, c. 28, Şubat 2002, sy. 2, s. 255, 256.

454

Taşınmazı kamulaştırılan eski malikin geri alma hakkını kulanması için öncelikle idareye başvurması zorunluluğu bulunmamaktadır. Malik doğrudan dava yolu ile bu hakkını kullanabilir. 455 Köroğlu, s. 142.

alabileceği belirtilmiş, aynı Kanunun 24. maddesinin 2. fıkrasında ise 'Bu madde ile 21, 22 ve 23. maddelerin uygulamasından doğacak anlaşmazlıklar adli yargıda çözümlenir.' kuralı yer almıştır. Yukarıda yer alan yasa kuralları karşısında, kamulaştırılmış bulunan uyuşmazlık konusu taşınmazın mülkiyetinin geri verilmemesinden doğan uyuşmazlığın çözümü görevinin adli yargıya ait bulunduğu cihetle bu davada incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır. ... Açıklanan nedenlerle davanın taşınmazın geri verilmemesi yolundaki işlemin iptali isteğiyle açılan kısmının 2577 sayılı Yasanın 15. maddesinin 1/a bendi uyarınca görev yönünden reddine,... oybirliği ile" karar verilmiştir456.

Ortaya çıkan bir görev uyuşmazlığı ise Uyuşmazlık Mahkemesi tarafından karara bağlanmıştır. Konumuz açısından önem arzeden Uyuşmazlık Mahkemesi'nin bu kararının önemli bir bölümü, kararın tüm aşamalarını göstermesi açısından burada verilmiştir457: "Davacıya ait ... gayrimenkul, İl Müdürlüğünün lojmanlı hizmet binası ihtiyacını karşılamak amacıyla Bağ-Kur Genel Müdürlüğü tarafından 1987 yılında kamulaştırılmış ve 21.03.1989 tarihli tapu tescil işlemiyle de söz konusu gayrimenkul adı geçen idarenin mülkiyetine geçmiştir.

Davacı, kamulaştırılmasından bu yana 8 yıl geçtiği halde hizmet binası yapılmadığı ve aslında kamulaştırılan alanın ihtiyacın çok üzerinde olduğundan bahisle taşınmazın tamamen veya kısmen kendisine iade edilmesi için yaptığı başvurunun reddine ilişkin ... sayılı işlemin iptali istemiyle ... idari yargı yerine dava açmıştır.

Davalı idare tarafından verilen savunmada, davanın görüm ve çözümünde adli yargının görevli olduğu yolunda yapılan itiraz üzerine,

Samsun İdare Mahkemesi; ... 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 14. maddesinde, kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda ve takdir olunan bedel ile maddi hatalara karşı da adli yargıda dava açılabileceğinin, 37. maddesinde ise, Kanundan doğan tüm anlaşmazlıkların adli yargıda çözümlenmesi gerekenlerin taşınmaz malın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemelerinde görüleceğinin hükme bağlandığı; olayda, davacı tarafından bedel takdiri veya maddi hatalara karşı değil, kamulaştırılan taşınmazın tamamen veya kısmen iadesi isteğinin reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açıldığına göre uyuşmazlığın 37. madde kapsamında olmadığı ve dava konusu

456

D6D, E. 1988/656, K. 1988/46, KT. 09.05.1988. KY. Aynı yönde bkz. D6D, E. 1982/4068, K. 1982/2703, KT. 23.09.1982. KY.

işlem idari bir işlem niteliği taşıdığından 2577 sayılı yasanın 2/1-a. maddesi kapsamındaki iptal davasının görüm ve çözümünün mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle, davalı idarenin görev itirazı reddedilerek görevlilik kararı vermiştir.

Davalı idarece süresi içinde verilen ... itiraz dilekçesi üzerine dava dosyası ... Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiştir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, 2942 Sayılı Yasanın 23. maddesi kapsamında bulunan davanın çözüm yerinin aynı yasanın 37. maddesine göre adli yargı olduğu sonucuna vararak, 2247 Sayılı Yasanın 10. maddesi uyarınca olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması yolundaki ... düşünce yazısıyla birlikte dosyayı Uyuşmazlık Mahkemesine göndermiştir.

Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanı tarafından, 2247 Sayılı Yasanın 13. maddesinin üçüncü fıkrasına göre düşüncesinin istenilmesi üzerine Danıştay Başsavcısınca; uyuşmazlığın 2942 sayılı Kanunun 'Mal sahibini geri alma hakkı'nı düzenleyen 23. maddesi kapsamında bulunduğu, anılan yasanın 24. maddesinin, 23. maddenin uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların adli yargıda çözümleneceği yolundaki açık hükmü karşısında davanın görüm ve çözümünün adli yargının görevine girdiği yolunda verilen ... düşünce yazısı dosyaya konulmuştur.

2942 sayılı Kamulaştıma Kanununun dördüncü kısım-ikinci bölüm'ünde yer alan 21. maddede, kamulaştırmadan idarenin tek taraflı vazgeçmesi; 22. maddede, tarafların anlaşmasıyla vazgeçme ve devir hususları düznlenmiş ve 'Mal sahibinin geri ama hakkı' başlıklı 23. maddenin birinci fıkrasında ... hükmüne yer verilmiş; takibeden beşinci kısım-birinci bölüm'de yer alan 24. maddenin birinci fıkrasında, kamulaştırma bedelinden düşülecek hasar konusu düzenlenmiş ve aynı maddenin ikinci fıkrasında, 24. madde ile 21, 22 ve 23. maddelerin uygulanmasından doğacak anlaşmazlıkların adli yargıda çözümleneceği hükme bağlanmıştır.

Öte yandan, anılan yasanın 'Yetkili ve görevli mahkeme ve yargılama usulü' başlıklı 37. maddesinde, bu yasadan doğan tüm anlaşmazlıkların adli yargıda çözümlenmesi gerekenlerin, taşınmaz malın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemelerinde basit yargılama uslü ile görüleceğine işaret edilmiştir.

Dava konusu işlem, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2/1-a. maddesinde tanımı yapılan iptal davalarına konu olabilecek idari işlem niteliğini taşımaka ise de; yasa koyucu tarafından, anılan yasanın 24. maddesi ile 23. madde

kapsamına giren uyuşmazlıkların adli yargı yerince çözümleneceği yolunda özel hüküm getirilmiş bulunmaktadır.

Olayda, davacı kamulaştırılan taşınmazın, üzerine 8 yıldan bu yana amaçlanan hizmet binasının yapılmadığını ve alanın idarenin ihtiyacının çok üzerinde olduğunu ileri sürerek kendisine tamamen veya kısmen iade edilmesi istemiyle başvuruda bulunduğuna göre anılan yasa maddelerinin açık hükmü karşısında, 23. madde kapsamındaki 'geri alma davası'nın görüm ve çözümünde 24. maddeye göre adli yargı yerinin görevli olduğu ve 37. maddeye göre de davanın, basit yargılama usulü ile taşınmaz malın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceği kuşkusuzdur.

Açıklanan nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının başvurusunun kabulü ve Samsun İdare Mahkemesinin görevlilik kararının kaldırılması gerekmektedir".

2. Davanın Tarafları

Davacı taraf, kamulaştırılan taşınmazın eski malikidir. Eski malik ölmüş ise, davacı taraf mirasçılar olacaktır.

Davalı taraf, kural olarak kamulaştırmayı yapan idaredir. Kamulaştırmayı yapan idare kamulaştırılan taşınmazı 2942 sayılı Kanunun 22. maddesi hükümleri çerçevesinde başka bir idareye devretmiş ise, devralan idare davalı olacaktır. Zira kamulaştırılan taşınmaza kamulaştırmayı yapan idare dışında başka bir idare, kamulaştırma yoluyla gerçekleştirebileceği bir kamu hizmeti amacıyla istekli olduğu takdirde, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 22. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, söz konusu taşınmaz kamulaştıran idareden diğer idareye kanunda belirlenen usulle devredilebilir.

Taşınmazın eski maliki veya mirasçıları kusurları bulunmaksızın, davayı açarken husumeti hatalı yöneltmişlerse, mahkemece süre verilerek davanın gerçek hasma yöneltilmesi imkanı verilmelidir458. Nitekim Yargıtay’a göre, "taşınmazın davalı Osmangazi Belediyesi sınırları içinde yer almış olması nedeniyle davacının haklı olarak hataya düştüğü kabul edilerek dava husumet yönünden reddedilmeyip dava dilekçesi, taşınmazın tapuda adına kayıtlı bulunan Büyükşehir Belediyesine tebliğ edilmek üzere

davacıya mehil verilmesi ve bu suretle davanın gerçek hasma yöneltilmesi olanağının davacıya tanınması gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir"459.