• Sonuç bulunamadı

1.3. İMAM NEVEVÎ’NİN ŞERHİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ

1.3.1. Nevevî’nin Şerhini Kendinden Önceki Şerh Faaliyetlerinden Farklı Kılan

1.3.1.4. Sistematik Özelliği

Nevevî’nin şerh literatüründe yeniliğin temsilcisi olarak nitelendirilmesinde sistematik bir şerh olmasının payı büyüktür. Müellifin eserini telife bizzat şerh çalışması niyeti ile başlamış olması da bu hususta etkili olmuştur. Nitekim

511 Nisa, 4/75.

512 Mukayese için bkz. Nevevî, el-Minhâc, c.15, s.107, 108 ile Aynî, Umdetü’l-Kârî Şerhu Sahîh-i

142

Mâzerî’nin el-Mu’lim şerhi örneğinde olduğu üzere şârihin müstakil bir şerh oluşturma maksadı taşımaksızın talebelerin derste tuttuğu notlardan müteşekkil olan bir eserin sistematik olmaktan uzak olacağı muhakkaktır.513 Aynı zamanda Nevevî

öncesi dönemde eser veren şârihlerin şerh ettikleri eserin tertib ve tasnifine yeterince riayet etmemesi, konular arasında takdim tehirlerin yer alması ve eserin tamamının şerh edilmememesi gibi mevzuların şerhleri sistematiğini olumsuz etkilediğini söylemek mümkündür. Bu bağlamda Mukaddime bölümü başta olmak üzere Müslim’in Sahîh’inin tamamını şerh eden ve bunu yaparken de eserin tertib ve tasnifini göz önünde bulundurarak hadisleri belli başlıklar altında tasnif eden Nevevî’nin eserinin sistematik olarak kendisinden öncekilerden temayüz ettiği açıktır.

Nevevî’yi kendinden önce yazılmış olan Mâzerî, İbn Battâl vb. birçok şerhten farklı kılan bu yönüne ilişkin şu tespitlerde bulunmak mümkündür: Nevevî, genellikle yeni bir bölüme başladığında öncelikle o bölümün muhtevası ile alakalı umumi malumatlara yer verir. Bu metot sayesinde şârih ilerde sıklıkla temas edilecek meseleler hakkında ön bilgi vererek konulara vukufiyet kazanılması noktasında okuyanlara kolaylık sunmaktadır. Mesela Nevevî, “iman” bölümünün içerisinde geçen hadisleri açıklamaya başlamadan evvel böyle bir giriş yapmasının nedenini şu şekilde ifade eder: “İşte bunlar imanla ilgili meselelerdir. Bunları kitabın başında zikretmemin sebebi, bu mevzulara çok ihtiyaç duyulacağı ve hadislerde bu hususların sıklıkla zikredilmiş olmasıdır. İlerde gelecek bâblar içerisinde bu mevzularla alakalı konular geçtikçe atıfta bulunabilmek için kitabın başında böyle bir giriş yaptım.”514

Nevevî’de göze çarpan önemli hususlardan birisi şerhte iktibas edilen nakillerin çok olmasıdır. Bazen sayfanın tamamının nakillerden oluştuğu görülmektedir. Ancak bunu her bölüm için söylemek mümkün değildir. Öyleki Nevevî, kimi zaman hiçbir kaynağa atıfta bulunmadan hadisleri şerh etmiştir. Bu hususta Nevevî’nin bu kaynakları nasıl bir metotla nakletmiş olduğu da önem arzetmektedir. Nitekim şerhin geneline bakıldığı zaman şârihin aynı konuda birçok

513 Bkz. Mâzerî, el-Mu’lim bi-Fevâidi Müslim, c.1, s.198, 199. 514 Nevevî, el-Minhâc, c.1, s.106.

143

âlimin görüşüne atıf yaptığı görülmektedir. Nevevî bunu yaparken bilgilerin karışmamasına dikkat etmiştir. Bunu da nakilde bulunduğu kişilerin sözlerinin bittiğini gösteren “Filan âlimin sözleri burada bitmiştir.” ilavesi ile sağlamıştır. Şerhin tamamında olmasa da birçok yerinde görülebilen bu hassasiyet bir arada zikredilen pek çok âlimin görüşlerinin karışmamasını ve nakledilen bilgilerin sistematik olmasını temin etmiştir. Nevevî, bununla kalmaz, herhangi bir konuda nakilde bulunulacak kişilerin tasnifinde de belli bir metot gözetir. Buna göre Nevevî, genellikle Şâfiî mezhebine mensub olanları evveliyatla kaydeder. Akabinde ise diğer mezhep mensublarının görüşlerini aktarır. Ancak bu sıranın gözetilmediği bölümlere de rastlamak mümkündür.

Nevevî, âlimlerin görüşlerini naklederken, delillerini de aktarmayı ihmal etmez. Gerek Şâfiî mezhebinde gerekse diğer mezheb içerisinde mevcut ihtilaflara da değinen Nevevî, her iki görüşün delillerini de aktarır, akabinde ise genellikle kendi kanaatini belirtir. Görüşlerin nakledilmesinde takip edilen bu sistemin standart olmayıp genel itibari ile olduğu unutulmamalıdır.

Nevevî’nin, bir konuda daha önce bir izah geçmiş ise tekrardan kaçınmak adına ilgili bölüme atıfla iktifa etmesi, buna mukabil ilerde mufassal izahatlar yapılacak ise o konu hakkında fazla açıklamaya girmeksizin ileriki bölüme havale etmesi, bilgilerin tertibinde baştan itibaren belli bir sistemi gözettiğini göstermektedir.

Nevevî’nin senede dair bilgileri ve hadis metinlerine ait tahlilleri kendi içerisinde bir bütünlük arzedecek şekilde serdetmesi Nevevî’nin eserinde göze çarpan hususlardır. Bunların yanında bâbın ahkam ve hikmeti bağlamında öne çıkan mevzuların sıralanması ve çıkarımlarda genellikle bâb başlığının muhtevasından uzaklaşılmaması eserden istifadeyi arttıran ve anlamayı kolaylaştıran sistematik unsurlar arasında zikredilebilir.

Nevevî’nin şerhinde sistematiğe dair öne çıkan bu unsurların kendinden önce telif edilen bazı şerhlerde bu seviyede olmadığı söylenebilir. Bunların içerisinde en dikkat çeken misal ise sanırım İbn Battâl’ın şerhidir. İbn Battâl’ın eserine

144

herhangi bir mukaddime yapmaması, bâbın hadislerinde ve ayetlerinde ihtisara gitmesi, aynı zamanda hadis senedini hazfetmesi ilk göze çarpan eksiklikler olarak sayılabilir.515 Aynı şekilde Mâzerî’nin şerhinin de Nevevî’nin sistemine dair

bahsettiğimiz hususlardan oldukça uzak olduğu görülmektedir. Mesela bütün hadislerin alınmayarak Müslim’in tasnifine riayet edilmemesi, hadis metninin tamamına yer verilmeyip sadece şerhi yapılan kısmın kaydedilmesi, gerek sened tahlili, gerekse metin tenkidi noktasında standart bir metodun uygulanmaması gibi birçok hususu bu mevzuda zikretmek mümkündür.516 Buna mukabil Nevevî’nin

eserini bahsi geçen bu şerh örnekleri ile mukayese ettiğimizde sistematiksel üstünlüğünü rahatlıkla söylemek mümkündür.

Netice olarak Nevevî’nin, bâb başlıklarını koyması, senedde zikredilen ravilere dair zengin malumat sunlması, hadislerin şerhinde farklı alanlarda malumatlara yer verilmesi ve bu bilgilerin belli bir sistem dahilinde aktarılması yönüyle kendisinden önceki şerhlerden temayüz etmiştir. Böylece Nevevî, şerh türünde bazı değişimlerin önderi olmuş ve haliyle bu değişimler kendisinden sonraki şârihleri de etkilemiştir. Bu durumda Nevevî’nin sonraki şârihleri ne düzeyde etkilemiş olduğunun tespiti önem arzetmektedir. Ancak bunun sağlıklı olarak belirlenmesi uzun soluklu mukayeseli okumaları gerektireceği bir hakikatir. Bununla birlikte genel başlıklar halinde belli bir mukayesenin yapılması da bir gerekliliktir. İşte bu ihtiyaca binaen tezimizin bu bölümünde genel hatları ile Nevevî’nin sonraki şârihleri ne düzeyde etkilemiş olduğuna temas etmeye çalışacağız.