• Sonuç bulunamadı

2.4. Eğitim

2.4.1. Okullar

2.4.1.1. Müslüman Okulları

2.4.1.1.1. Sıbyan Mektebleri

Osmanlı Devleti’nin kuruluşundan itibaren faaliyet gösteren sıbyan mektebi, ilk tahsili vermek amacıyla oluşturulan okullara verilen isimdir. Bu okullara sıbyan mektebi adı, sabi denilen 5-6 yaşlarındaki çocukların okumasından dolayı verilmiştir. Ayrıca her mahallede bir adet sıbyan mektebi bulunduğundan, mahalle mektebi veya çoğu taştan yapıldığından taş mektep adlarıyla da anılmışlardır. Mektepler, genellikle camilerin bitişiğinde büyük bir odadan oluşmuştur. Küçük camilerde ise dersler cami içinde verilmiştir.748

Tanzimat Dönemi’ne kadar Elifba, Kur’an, Tecvit ve İlmihal okutulduğu ve namaz kılma usulü ile namazda okunacak duaların ezberlettirildiği bu okullarda, Tanzimat Dönemi ile birlikte değişikliklere gidilmiştir. Bu yapıdaki sıbyan mektepleri üzerindeki ilk düzenleme, 1824/25 tarihinde II. Mahmut tarafından yayınlanan “talim-i sıbyan” hakkındaki ferman ile gerçekleşmiştir. Fermanda çocukların ergenlik çağına gelmeden

745Salnâme-i Vilâyet-i Haleb, H.1284, s.136

746 Barlas, Gaziantep Tıp Fakültesi ve Azınlık Okulları, s.46-53; Halil Aytekin, “Antep’te Eğitim Kurumları (19. Yüzyılın İkinci Yarısından 20. Yüzyılın İlk Yarısına Kadar)”, Yusuf Küçükdağ (Ed.),

Cumhuriyetin 75. Yılına Armağan Gaziantep, Gaziantep: Gaziantep Üniversitesi Vakfı Kültür

Yayınları, 1999, s.192-194; Güllü, a.g.e., s.94-101

747Güleryüz, a.g.e., s.29

önce sıbyan mekteplerine gitmeleri şart koşulmuştu. Ayrıca çocukların okula gitmeden önce işe verilmemeleri, esnafın da bu çocukları çırak almamaları gerektiği yine fermanda belirtilmekteydi. Bu ferman ilköğretimde yapılan ilk reform niteliğindeki uygulama olarak kabul edilmektedir.749 Sıbyan mektebleriyle ilgili Tanzimat Dönemi’nde yapılan ilk girişimlerden biri ise Nisan 1847 tarihinde çıkarılan ve kısmen uygulanabilen, “Etfâlin Tâlim ve Tedris ve Terbiyelerini ne Veçhile İcra Eylemeleri Lâzım Geleceğine Dair Sıbyan Mekâtibi Hâceleri Efendilere İta Olunacak Tâlimat”tır. Bu talimat, sıbyan mekteblerine önemli dersler ve yenilikler getirmiştir ki bunlardan en önemlisi okumanın yanında yazının da öğretilmeye başlanmasıdır. Ancak ilköğretimde esas önemli gelişme 18 Haziran 1869 tarihinde çıkarılan Maarif-i Umumiye Nizamnamesi ile gerçekleşmiştir.750

Nizamnamenin 3-17. maddeleri sıbyan mektebleri ile ilgili hükümleri ihtiva etmektedir. Bu maddelere göre; her mahalle ve köyde, icab ederse iki mahalle veya köyde birer sıbyan mektebi açılacaktır. Karışık halkı bulunan yerlerde ise Müslüman-gayrimüslim okulları ayrı olacaktır (3. Madde). Okulun süresi 4 yıl olacak ve bu süre zarfında Usul-i Cedide Vechile Elifbâ, Kur’an-ı Kerim, Tecvid, Ahlâka Müte’allik Resâil İlm-i Hâl, Yazı Talimi, Muhtasar Fenn-i Hesab, Muhtasar Tarih-i Osmanî, Muhtasar Coğrafya ve Malumât-ı Nâfi’ayı, Câmi’-i Risâle dersleri verilecek, gayrimüslim okullarında ise bu dersler kendi din adamları tarafından kendi dinlerine ve dillerine göre yapılacaktır (6. Madde). Okullara, kızların 6-10, erkeklerin 7-11 yaşları arasında devam etmeleri zorunludur (9. Madde). Okula gitmesi gereken çocukların isimleri ihtiyar meclisi tarafından bir deftere yazılarak, hocaya teslim edilecektir (10. Madde). Bu defterde adı olup da okula gitmeyen olursa, çocuğun ailesi uyarılacak (11. Madde), bir ayda üç kez uyarılmasına rağmen göndermeyenlere, şayet geçerli mazeretleri yok ise (13. Madde), 5-100 kuruşa kadar ceza verilecektir (12. Madde).751

1869 yılından itibaren ilköğretimde meydana gelen gelişmelerden biri de ders araç ve gereçleri konusundaki yenileşme, özellikle öğretmenlerin geleneksel öğretim yöntemlerini bırakıp yeni ve etkili öğretim yöntemlerini uygulaması demek olan usûl-i cedîd hareketinin ortaya çıkmış olmasıdır. Yeni tarzda eğitim veren okullara usûl-i cedîd

749 Yücel Gelişli, “Osmanlı İlköğretim Kurumlarından Sıbyan Mektepleri (Kuruluşu, Gelişimi ve Dönüşümü)”, Türkler, C.15, Ankara: Yeni Türkiye Yayınları, 2002, s.36-40

750Akyüz, Türk Eğitim Tarihi, s.160-163

751 Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü (DAGM), Arşiv Belgelerine Göre Osmanlı

mektebi veyahut mekteb-i iptidai denilirken yeniliklerin uygulanmadığı okullara ise eskiden olduğu gibi Sıbyan Mektebi yahut da mahalle mektebi denmeye devam edilmiştir. Ayrıca usûl-i cedîd hareketiyle açılan okullar Maârif Nezâreti’ne bağlanmışken, sıbyan mektepleri Evkaf Nezâreti’ne bağlı olarak eski durumlarını sürdürmüşlerdir.752

Ayıntab Kazasında Tanzimat Dönemi’nde geleneksel usullerde eğitim yapan 37 sıbyan mektebi (mekâtib-i sıbyan) bulunmaktaydı.753 1869 nizamnamesinde her mahallede veya iki mahallede bir sıbyan mektebi açılması kararlaştırılmış olmasına rağmen Ayıntab’da bu tarihten önce mevcut olan mekteb sayısında herhangi bir değişiklik gerçekleşmemiştir. Bu dönemde şehirde 84 mahalle bulunmaktaydı. Bunların bir kısmı tamamen veya yoğun olarak gayrimüslimlerden oluştuğundan, yaklaşık Müslümanlar ile meskûn olan her iki mahalleye bir mekteb düşmektedir. Ayrıca bu mektebler eğitimlerini camide yürüttüğünden dolayı mekteb sayısı ile cami sayısı paralellik göstermektedir ki bu da bizleri, mekteblerin mahalleye göre değil cami sayısına göre teşekkül ettiği sonucuna ulaştırmaktadır.

Ayıntab’da Tanzimat Dönemi’nde, usûl-i cedîd çerçevesinde açılan ve mekâtib-i ibtidâiyye olarak adlandırılan okulların kurulması daha sonraki dönemlerde gerçekleşmiştir. Yeni usule göre teşekkül eden ilk ibtidâiyye Tanzimat Dönemi’nden yaklaşık yirmi yıl sonra açılmış olan Mahmudiye Mektebi olmuştur.754 Ayrıca nizamnameden sonraki zamanlarda sıbyan mekteblerinin bazıları kapanmış ve bir süre sonra sayıları 20’ye kadar düşmüştür.755

752Gelişli, a.g.e., s.40-42; Akyüz, Türk Eğitim Tarihi, s.209

753Salnâme-i Vilâyet-i Haleb, H.1285, s.136

754Bugüne kadar tasnif edilmiş olan arşiv belgelerinde Ayıntab’daki sıbyan mektebleriyle alakalı herhangi bir kayda rastlanmamıştır. Yener’in çalışmasında, “Kaymakam Rifat Bey’in çocuğu ilkokul çağına geldiğinde memlekette okul yoktu. Çocuğunu ne o zamanki yetim mektebine ne de Ermeni ve Yahudi mekteplerine (Ayıntab’da Yahudi Mektebi bulunmamaktadır) göndermek istememişti. Bu yüzden, Balıklağı’da (Balıklı’da) şimdiki Balıklı Parkı’nın arkasındaki arsayı satın alarak, alt katına bir karakol ile beş dükkan, bunların üstüne de modern bir ilkokul yaptırmıştı” bilgisi bulunmakta ve okulun açılış tarihi de H.1313 (M.1895-96) olarak verilmektedir. Salnamelerde ise mekâtib-i ibtidâiyye hakkındaki ilk bilgiler H.1318 (M.1900-1901) tarihli salnamede yer almış ve 5 okul detaylı olarak açıklanmıştır. Bkz. Şakir Sabri Yener,Gaziantebin Yakın Tarihinden Notlar (Gaziantep’lilerin Maarife Hizmetleri), Gaziyurt Matbaası, Gaziantep, t.y., s.14; “Kazâ-i Ayıntab”, Salnâme-i Vilâyet-i Haleb, Haleb: Haleb Vilâyeti Matbaası, H.1318, s.217