• Sonuç bulunamadı

Genç İle Sağlıklı İletişim Kurmak İçin Öneriler

II. Problem Çözme

5. Olumlu ve Olumsuz Düşüncelerin Problem Çözmeye Etkisi

2.6 Kaygının Zihinsel Belirtileri • Unutkanlık

• Karar vermede zorlanma

• Konsantrasyon güçlüğü (Yeşilyurt, 2007, s.13-18). 2.7. Sınav Kaygısı Arttığında Oynanan Psikolojik Oyunlar

Sınav kaygısı (ya da herhangi bir kaygı durumunda) bilinçli ve bilinçsiz olmak üzere 2 şekilde metabolizma tepki verir:

2.7.1. Kaygı Bilinç Düzeyinde Yaşanıyorsa;

Öğrenme sonucu elde ettiğimiz davranışlarımız kaygının nedenini bulma ve şiddetini azaltma olanağı sağlar, Her an yapılabilecek bir iç iletişim kişiyi sonuca götürebilecektir.

Kişi, kaygının kaynağını aşağıdaki yolu izleyerek bulabilir: (I) Kişi, kaygının farkında olmalıdır.

(II) Söz konusu kaygının, benliğini nasıl etkilediğini anlamaya çalışmalıdır. (III) Uygulanabilecek, kısa ve uzun süreli çözüm yollarını saptamalıdır.

(VI) Kişi, kısa süreli planları hemen uygulamaya koymalı, uzun süreliler için gerekli adımları atmalıdır.

(V) Kaygının temelinde yatan nedenleri; kaygılanarak çözemeyeceğinin farkında olmalıdır.

(VI)Kaygıyı abartmaktan sakınılmalıdır. 2.7.2. Kaygı Bilinç Altında Yaşanıyorsa;

Sınav kaygısı arttığında, kaygı ile yüzleşmek ve çözüm üretebilmek gücünü kişi kendisinde hissetmiyorsa, psikolojik oyunlara başvurabilir. Pek çok öğrenci, sınav kaygısını azaltmak yerine bu tür oyunları oynamayı tercih eder. Tabii ki öğrenci farkında olmadan bu oyunları oynamaktadır (Yeşilyurt, 2007, s.19):

Örneklere bakalım:

(Eğitimci, bu oyunları tek tek ve örnekler vererek açıklar.)

o Felaketçi Oyunu

- Sınav belgem zamanında gelmezse ne yaparım?

- Sınavda ya deprem olursa, sınav kağıdımın üzerine su dökülürse ben ne yaparım?

Bu tip öğrenciler her şeyin en olumsuzunu düşünürler. Basit gündelik olaylarda bile, kötü senaryolar yazabilir ve olabilirliklerine inanırlar.

o Düşman Dışarıda Oyunu

- Geçen yıl ……dershanesine gittim. Benimle yeterince ilgilenmediler. Eğer biraz ilgilenselerdi çok iyi puan alabilirdim.

- Bu yıl hangi dershaneye gidiyorsun? - ……..Dershanesine

- Bu yıl dershanenden memnun musun?

- Hayır hiç memnun değilim, kaç kez idare ve eğitimcilerle görüştüm, yine de ilgilenmiyorlar.

Bu öğrenciler, sınav sorumluluğunu bir türlü üstlenmezler. Ya dershane, ya aile suçludur. Kendisine yardımcı olunmuyordur.

o Lanetlenmiş Kurban Oyunu

- Kendimi paratoner gibi hissediyorum. Ülkeye yıldırım düşse benim başıma denk gelir. Tüm olumsuzluklar beni bulur.

- Bak gör, herkesin sınav kağıdı gelir, benim ki postada kaybolur..

Bu oyun, felaketçi oyununun yakın arkadaşıdır. İlkin felaketçi, ardından bu oynanır. Felaketçi oyununda, öğrenci en küçük ihtimalleri bile düşünür; bunda ise kesin başına geleceğine inanır.

o Derskolik Oyunu

- Daha çok çalışmalıyım, - Dinlenmeye vakit yok, - Mola vermek vakit kaybı…

Bu öğrenciler, sürekli ders çalışırlar. Yine de az çalıştıklarını düşünürler. Sınav kaygıları nedeniyle, masada saatlerce zaman harcar yine de beklenen performansı gösteremezler.

o Ah Bir Başlayabilsem Oyunu

Bu öğrenciler, bir türlü ders çalışmaya başlayamazlar. Bunlar, zaman zaman ders çalışma programı yapar ilk günde yaptıkları programı uygulayamazlar.

o Erteleme Oyunu

Ders çalışmaya başlayan bazı öğrenciler, günlük hedeflere bir türlü ulaşamazlar. Kendilerini yorgun hisseder, dersi erteleme yolunu seçer ancak bu ertelemenin de

hiçbir zaman zamanı olduğunu düşünmezler. Bir süre sonra dersler birikir ve kaygı artar.

o Önce Rahat Davranma, Sonra Yenilgiyi Kabullenme Oyunu

Sene başlarken, sınava çok zaman olduğu gerekçesi ile çalışmayan bu öğrenciler; ikinci dönemden sonra da bu kez “çok geç olduğunu” düşünerek çalışmazlar. Yenilgiyi kabul ettikleri için kaygının azalacağını düşünen bu öğrenciler, ailelerin baskısı, çevre baskısı, gelecek gibi sebeplerle iyice kaygıya kapılırlar.

o Bahanem Var Oyunu

Bu oyunu oynayan öğrenciler, ders çalışamaz, başarısız olur ve bahanelerini de hep hazır bulundururlar:

- Evde bir türlü çalışamıyorum, kardeşim çok rahatsız ediyor, - Kardeşin okuldan kaçta geliyor?

- Saat 18.00 gibi geliyor,

- Öyleyse dershane çıkış 13.30-18.00 arası rahatça çalışabilirsin, - İyi de ben akşam ders çalışabiliyorum

- Dershanedeki kütüphaneyi kullan o zaman - Orası çok kalabalık

- Evinize yakın halk kütüphanesini kullan

- Oraya da hep çocuklar geliyor, hoplayan, zıplayan, orada da çalışamam.. Bunlar, “evet ama” cılar olarak da ifade edilebilir.

o Sızlanmacı Oyunu

- Yaşamın en güzel yıllarını ben ders çalışarak mı geçireceğim? - Gençliğimizi bile yaşayamıyoruz..Yazık bize!..

Bu öğrenciler, sürekli sızlanır ve sistemi şikayet ederler. o Çok Yorgunum Oyunu

Bu öğrenciler, hep yorgun ve uyumaya ihtiyaçları olduğunu söylerler. Uyuma isteği masum bir istektir ve kimse karşı durmaz, öğrenci bu oyunu oynayarak kendisini de iyi hisseder. Ama bir süre sonra alışkanlık haline gelen bu davranış, kaygı düzeyini daha da yükseltir.

o Kendim Hallederim Oyunu

Özgüven eksikliğinin başarıyı riske ettiği her zaman bilinir. Ancak özgüveni zedelenmiş olan öğrenci bir çare arayışındadır. “Çalışıyorum ama olmuyor, herkesten daha çok çalışıyorum oysa, ne olacak benim bu halim?” diye arayışları vardır.

Ancak kendine gereğinden fazla güvenen öğrenci de yardım almaya açık değildir. Çünkü kendisi daha gerçeği kabul edebilmiş değildir. “Ben çok zekiyim, evde çalışmama gerek yok, bu sınıfa kadar çalışmadan geldim, bu sınav işini de çalışmadan halledebilirim. Rehberlik hizmetine de, öğretmenlere soru sormaya da gerek yok, uğraşırsam kendim bulurum” şeklinde düşünmektedir. İçinde bulundukları çembere kimseyi sokmaz ancak hatanın sınavda farkına varırlar ama iş işten geçmiştir (Yeşilyurt, 2007, s.19-26).

Araştırma:

1985-86 Yılında MEF Rehberlik ve Araştırma Servisi’nin 5212 öğrenci üzerinde yaptığı araştırma ilginçtir: Üniversite giriş sınavına hazırlanan gençlerin kaygı düzeyi, genel cerrahi hastalarının kaygı düzeyinden 3 kat fazla çıkmıştır. Bir diğer sonuç da, kız çocuklarının erkeklere oranla daha kaygılı olduklarıdır (Baltaş, 2007, s.152).

(Eğitimci yüksek düzeyde yaşanan kaygının nasıl yönetilebileceği, sınavda bu kaygının nasıl hafif hale getirilerek yaşanabileceğinin yöntemlerine geçer)

3. Öğrencinin Kaygı Düzeyini Yönetebilmesi