• Sonuç bulunamadı

İskenderiye’nin Bombalanması

1882 tarihinde, beş zırhlı firkateynden oluşan Manş Donanması’nın İskenderiye’ye

gönderilmesi bu takviye ile alakalıydı

237

.

İngilizlerin, Osmanlı Devleti’nin Mısır’daki sorunları çözmek için heyet

gönderdiği bir sırada, İskenderiye üzerine donanma göndermesi önemli bir ayrıntıydı.

Çünkü Mısır’daki karışıklıkların çözülmesi için Mısır’a asker göndermesi konusunda

Osmanlı Devleti’ne baskı yapması daha önce de Ali Nizamî Paşa Heyeti’nin Mısır’da

karışıklıkları önlemeye yönelik çalışmalarını sürdürürken, heyetin Mısır’ın içişlerine

karıştığı gerekçesiyle derhal geri çağrılmasını istemesi, onların Mısır’da karışıklıkların

önlenmesi diye bir derdinin olmadığını göstermektedir. Osmanlı Devleti, İngiltere’nin bu

baskısı nedeniyle Mısır’daki heyeti geri çağırmak zorunda kalmıştır

238

. İngiltere’nin bu

tarz bir politika yürütmesinde, bütün devletlerle işbirliğine girildiği düşüncesini

yerleştirerek bu meseleyi kendi amacına uygun bir şekilde sonlandırmak düşüncesi

önemli rol oynamıştır. İngiltere, Süveyş Kanalı konusunda ortaya çıkan diplomatik krizi

kendi istediği hâlde bırakarak, önce Süveyş Kanalı’nın bütün kontrolünü ele almış, daha

235

Çağalı-Güven, Gül, Belgelerle Kamil ve Said Paşaların Anıları, Arba Yaynı, İstanbul 1991, s.20-21.

236 Y.EE.d., 1089. 237 Kızıltoprak, s.89. 238 Karaca, s.439.

sonra, aşağıda da göreceğimiz gibi, kanalın bütün stratejisini kendi amaçları

doğrultusunda kullanmak için uygun bir zemin oluşturmuştur. Mısır Meselesi’nde, bu

ana kadar geçen süreçte, İngiltere’nin, aynı politik manevralarla Mısır’daki durumu

kendi istediği hale getirmek için nasıl ince bir siyaset güttüğünü görmekteyiz.

İskenderiye önlerine Fransa ile birlikte donanma göndermesi, bu kabil siyaset

düsturlarının bir gereği olmuştur.

İskenderiye olaylarından birkaç gün sonra, 20 Haziran 1882 tarihinde, İngiliz

kabinesi bir toplantı yaparak Mısır’ın işgalini tartışmıştı. Bu toplantıdan sonra da,

Hindistan sömürgesinin genel sekreteri Lord Hartington, yönetimindeki askerî birliklere

Süveyş’in işgali için hazır olmaları emrini vermiştir. Yine Başbakan Gladstone, 21

Haziran 1882 tarihinde, Süveyş’e askerî bir sefer düzenlenmesi konusundaki isteğini dile

getirmiş ve aynı gün çıkarma kuvvetlerine sahip bir donanmanın kanala hareketi için

emir vermiştir. Bunun yanında İngilizler, İstanbul’daki elçiler konferansında da, diğer

devletleri, Süveyş’in, “barış ve istikrara” kavuşturulması gereken sorunlu bölgenin bir

parçası olduğuna inandırmıştı

239

.

Gladstone’na bu konudaki ilk destek, Hariciye Nazırı Lord Granville ve

Hartington’dan gelmiştir

240

. İngiltere’nin Mısır’a askerî müdahalede bulunmasına karşı

çıkan Bright’ı ikna etmek için mektup yazan Gladstone, İskenderiye’nin bombalanması

gerektiğine dair düşüncesini net bir şekilde anlatmaya çalışmıştır. Çünkü John Bright,

İskenderiye’nin bombalanması konusunda Gladstone’dan farklı düşünüyordu. Bu yüzden

Gladstone’u askerî bir müdahale fikrinden vazgeçirmeye çalışıyordu

241

. Bright,

Gladstone’u vazgeçirmek için çok çabalamıştı

242

. Ancak Bright, bu konuda Gladstone’u

ikna edememiş ve 17 Temmuz 1882 tarihinde istifa etmiştir

243

. Gladstone’un bu fikir ve

inançta olması, Mısır’ın işgalinin kaçınılmaz olduğunu gösteriyordu. İngiltere’nin

239

Karaca, s.466-467.

240 Kızıltoprak, s.89.

241 Bertram Pickard, John Bright, British Periodicals Ltd, London 1920, s.51; Barry O’Brien, John

Bright A Monograph, Smith, Elder&Co, London 1910, s.219.

242

H. J. Leech, Public Letters The Right Hon John Bright, Crown Buildings, London 1885, s.271- 272.

243 George Magaulay Trevelyan, The Life Of John Bright, Houghton Mifflin Company, Boston

Mısır’a saldıracağı ihtimali iyice ortaya çıkınca, Ahmed Arabî de, Gladstone’a müracaat

ederek saldırının durdurulmasını sağlamaya çalışmıştır

244

.

İngiltere’nin, İstanbul Konferansı’nda, Mısır üzerindeki politikalarını

gerçekleştirmek için uluslararası meşruiyet zemini oluşturması zor olmamıştır.

Konferansa katılan devletlerin İngiltere’nin politikaları yönünde tavır göstermelerini

sağlamayı başarmıştır. İstanbul’da elçiler, 6 Temmuz 1882 tarihinde, konferansın

yedinci toplantısında, İngilizlerin isteğini uygun olarak, Bâbıâli’ye sunulmak üzere bir

karar almışlardı

245

. İngilizler, konferansta ortaya koydukları diplomasi ile Mısır’a, askerî

müdahalede bulunarak buradaki durumu kendi çıkarlarını gözetecek tarzda tanzim etmek

istediklerini göstermiştir. Çünkü İstanbul’daki konferansta Osmanlı Devleti’nden,

Mısır’a asker göndermesi istenirken Mısır’da İngiliz amiralinin Mısır hükümetine karşı

açık bir tehditte bulunması, başka türlü açıklanacak bir durum değildi. Amiral Seymour

bu emri, İstanbul’daki elçinin aldığı yerden, Londra’dan almıştır

246

. Bu sıralarda

İskenderiye’de bulunan büyük devletlerin konsolosları arabuluculuk yaparak

hükümetlerini, İngiltere’nin bir ültimatom vermesini engellemek için Londra’yı ikna

etmeye davet ettiler. Ancak konsolosların bu girişimleri de İngiltere’yi engellemeye

yetmemiştir

247

.

A- İskenderiye’nin Bombalanması

Amiral Seymour, Mısır’a askerî bir müdahale için 9 Temmuz’da harp vaziyeti

aldı. Mısır hükümetine de, 10 Temmuz 1882 tarihinde, ikinci bir ültimatom daha

vererek, tabyaların kendisine teslim edilmesini, bu yapılmadığı takdirde, şehrin topa

tutulacağını bildirdi

248

. Amiral Seymour’un verdiği bu uyarı, Hıdiv Mehmed Tevfik Paşa

ve Derviş Paşa başkanlığında toplanan Heyet-i Nüzzâr’da değerlendirildi. Bu

değerlendirme sonucunda, Amiral Seymour’un, tabyaların İngilizlere teslim edilmesi

yolundaki isteğinin kabul edilmesi, işgali kabul etmek anlamına geldiği için reddedildi.

Saldırı olursa da karşı koyulması kararı alındı. Konu Bâbıâli’ye bildirilerek, saldırıya

engel olunması istendi. Mısır hükümeti, Amiral Seymour’un her dediğini yapsa da,

244 Karaca, s.451, 453. 245

Ragıb Raif-Rauf Ahmed, s.73.

246 Karaca, 453.

247 Ragıb Raif-Rauf Ahmed, s.74. 248 Y.A.RES., 16/12.

İngilizlerin ülkeyi işgal edeceğini anlamıştı

249

. İngiltere’nin Mısır’a askerî müdahalede

bulunmak için bulduğu bahanelerden birisi de, Ahmed Arabî’nin Amerika yapımı bir

torpidoya sahip olduğu ve İngiliz donanmasına bu şekilde saldıracağıydı

250

. Lord

Granville de bombardıman öncesinde, İskenderiye’nin bombalanmasının en önemli

sebebi olarak görebileceğimiz Süveyş Kanalı’nın korunması ya da kontrol altına

alınmasına lüzum görmemişti

251

. Ancak İskenderiye’nin bombalanmasından çok önce

Gladstone, Ahmed Arabî’ye, İskenderiye’nin bombalanmayacağına dair söz vermese

de,

252

İngiltere, Mısır’ı işgal etmek konusunda kesin kararı çok öncelerden vermişti.

Yine bu işgalin planlı olduğu ve Süveyş Kanalı’nın güvenliği ile ilişkilendirildiği

görülmektedir

253

. İş, sırası geldiğinde işgal için bahaneler üretmeye kalıyordu. Bu

konuda da sorun yaşamayan İngilizler tatmin edici bir mazeret bulmakta

gecikmemişlerdir

254

. İngilizler bunu da kolay bir şekilde yapmışlardı. Hatta

Gladstone’un, İskenderiye’nin bombalanmasından 4 ay önce Blunt’a söyledikleri ile

İskenderiye’deki bombardımanın alt yapısının oluşturulduğunu ve Ahmed Arabî’nin bu

iş için İngilizlerin güvenini kazandığını göstermekteydi

255

.

Bu arada Fransa, İskenderiye’nin bombalanacağını anladığından, İskenderiye

limanındaki gemilerini Port Said Limanı’na çekmiştir

256

. Böylelikle Fransızlar Mısırlı

kanı dökmek ve İskenderiye’nin bombalanması gibi korkunç bir olaya sebebiyet

vermekten ziyade, Mısır’ın işgaline karşı barışçıl mücadeleye hazırlanmanın daha iyi

olacağını düşünüyorlardı

257

. Bu, İngiltere ile ortak hareket edilmeyeceğini gösteren

önemli bir gösteriydi

258

. Ancak Fransızların bu müsamahalı tavrı İngilizleri daha da

249 Y.EE., 84/15. 250 Karaca, s.467.

251 John s.Galbraith, and Afaf Lutfi al-Sayyid-Marsot, The British Occupation of Egypt: Another

View”, International Journal of Middle East Studies, V: 9, I: 4, Cambridge 1978, s.472.

252 Samuel Chew, “Wilfrid Slaven Bulunt: An Intimate View” The North American Review, V:

217, Issue: 810, Iowa 1923, s.666. 253 Carman, s.51. 254 Galbraith-Marsot, s.473. 255 Chew, s.666.

256 C. L. Seymour, “The Bombardment of Alexandria: A Note”, The English Historical Review, V:

87, I: 345, 1972, s.791; Featherstone, s.10.

257

Juliette Adam, “France and England in Egypt”, The North American Review, V: 159, I: 452, 1894, s.34.

258 T. B. Miller, “The Egyptian Question and British Foreign Policy 1892-1894”, The Journal of

cesaretlendirmiştir

259

. İngiliz Konsolosu Malet, Mısır ile ilişkilerin kesildiğini tebliğ

ederek kendi vatandaşlarını harp gemilerine nakletmeye başladı

260

. İngiliz Kabinesi,

İskenderiye’yi işgal etmek için hazırlıklara Temmuzun başından itibaren başlamıştı.

İskenderiye’nin işgalinden önce başka bir dikkate değer gelişme ise, İstanbul Konferansı

toplandığında yaşanmıştı. Dışişleri Bakanı Lord Granville, 3 Temmuz’da, General

Garnet Wolseley’i Mısır’ı işgal edecek kuvvetlerin komutanlığına atamış ve Seymour’a

da, İskenderiye’yi işgal etmesi için hazırlık yapmasını emretmişti

261

. “İngilizlerin bu

hareketi istila-i memleket” için bir hazırlıktı

262

.

Mısır’da, Amiral Seymour’un bu ültimatomu neticesinde ortaya çıkan yeni

durumun şaşkınlığı yaşanırken, İstanbul’da, Lord Dufferin, 10 Temmuz 1882 tarihinde,

Mısır’a verilen ültimatomu Bâbıâli’ye tebliğ etmiştir

263

. Bu ültimatom üzerine Sultan II.

Abdülhamid, Küçük Said Paşa’yı Sadrazamlığa yeniden tayin etmiştir

264

. Hâriciye

Nâzırı’nı da Lord Dufferin’e göndererek bombardımanı geciktirmeye çalışmıştır. Bu

konuda Lord Dufferin ikna edilmiş ve Amirale saldırıyı durdurması talimatını içeren bir

telgraf göndermesi sağlanmıştır

265

. Bu arada, İstanbul’da elçiler konferansında, 6

Temmuz 1882 tarihinde yapılan 7. Oturumda, Osmanlı askerinin Mısır’da belirli müddet

kalması ve işgal masraflarının Mısır bütçesinden karşılanması doğrultusunda karar

alınmıştı. Bu karar metninin ayrıntıları üzerinde çalışılırken, konferansın toplanmasını

anlamsız hale getiren bir olay yaşandı. Bu, aynı zamanda İstanbul’daki elçiler

259 Mahmud Muhtar, Naziye Bir Nazar, (Çeviren: Erol Kılıç), Ötügen Yayınları, İstanbul 1999,

s.70.

260 Chamberlain, s.19. 261 Karaca, s.467.

262 İ.MTZ.(05)., 22/1003, 1. 263

Lord Dufferin’in Said Paşa’ya takdim ettiği notanın içeriği, İskenderiye’nin işgaline sebep bulmak açısından bakıldığından oldukça dikkat çekici görünmektedir: “Tabiye inşâsından ve hergün toplar vaazından dolayı donanma İskenderiye’de duramaz oldu. İngiliz amiralinin buna mukabil tedârikâtını Temmuz’un 8’i cumartesi akşamı ya’ni son mülâkâtımızdan 48 saat evvel tarafımıza ihbâr etmiştim. İş sûret-i merziyede tefsîye olunmak için nasıl olursa olsun bir te’mînat verdiğiniz halde bu mühlet i’tâsı hakkında derpiş ettiğiniz esbâb-ı müsâadekârâne bir sûrette ta’lık olunur diye size söylemiştim. Fakat buna muktedir olmadığınızı bildirdiniz. Binâ’enaleyh amiral de hükûmet-i mahalliyenin bu tedârikât-ı hasmanesini kendisine zararı dokunmayacak bir hale vaz’ etmek mecbûr oldu.” Ragıb Raif-Rauf Ahmed, s.74.

264 Küçük Said Paşa’nın, Sultan Abdülhamid’in 1880’li yıllardaki dış politika ilkelerini

belirlemede etkileri göz önüne alırsak; onun dört beş kez sadrazamlığa tayin edilmesi anlaşılır bir durum olarak değerlendirilebilir. Zeki Çevik, “II. Abdülhamid Dönemi Bir Bürokrat Portresi: Sadrazam (Küçük) Mehmed Said Paşa ve Reformları”, Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, V: 4., I: 8, Samsun 2009, s.841; Kurşun, s.42.

konferansının da gidişatını alt üst etmiştir. Çünkü İngilizler 11 Temmuz’da

İskenderiye’yi bombalamaya başlamıştır

266

. Bombardıman 6,5 saat sürmüş, Ahmed

Arabî’nin karşılıkları ise bir işe yaramamıştır. Ahmed Arabî, beklenenin aksine bu

hadise karşısında hiçbir başarı gösterememiştir

267

. 11 Temmuz 1882 gecesinde, Hıdiv ile

Derviş Paşa huzurunda Nâzırlar Heyeti toplanarak ertesi gün, yani 12 Temmuz 1882

tarihinde, İngiliz donanmasının tekrar saldırıya geçmesi durumunda, teslim bayrağı

çekilmesi kararı vermiştir

268

. İngilizler, 12 Temmuzda da bombardımana devam ettiği

için, Heyet-i Nüzzâr toplantısında alınan karar doğrultusunda beyaz bayrak çekilmiştir.

Bu yeni karar, İngiliz işgali öncesinde Mısır Hıdivi Mehmed Tevfik Paşa’nın İngilizlere

teslim olunmayacağı kararının tam tersi bir tavır olmuştur. Hıdiv Mehmed Tevfik

Paşa’nın bu teslimiyet kararını kabul etmeyen Ahmed Arabî, İngilizlere karşı cihat ilan

ederek şehir dışında, Kefrü’d-Devvar bölgesine çekilmiştir

269

. Ancak Ahmed Arabî’nin

İskenderiye’den uzaklaşması, İskenderiye’deki tahkimatın yetersizliği dolayısıyla

karşılık verilememesi nedeniyle alınmış bir karardı. Ahmed Arabî, İngilizleri, daha

içerilere çekerek imha etme planı da yapmıştır

270

. Mısır tarafından teslim bayrağı

çekildikten sonra İngilizler bombardımanı kesmiştir. Bu bombardıman sırasında şehirde

asayişin tam anlamıyla kaybolduğu, karışıklıkların bütün İskenderiye’yi sardığı bir süreç

yaşanmıştır. Çünkü Amiral Seymour, sadece istihkâmları bombardıman edeceğini

bildirmişken, bu sözünde durmayarak, sivil vatandaşların yaşadığı ve özellikle

Müslümanların yoğun olduğu mahalleleri bombalamıştır

271

. Bu durum şehirdeki paniğin

artmasına sebep olmuştur. Bu bombardıman şehri yerle bir etmiştir. Bombardıman

İskenderiye’de o kadar ağır hasara sebebiyet vermişti ki, bir İngiliz gazeteci; “Doğunun

en göz kamaştırıcı ticaret merkezlerinden olan, güzel evler ve dükkânlarla süslü

İskenderiye, artık tam bir harabeye dönmüş durumda. Şehrin eski canlılık ve güzelliğine

266 Schölch, “The Egyptian Bedouins”, s.50; Gabriel R. Warburg, Egypt And The Sudan, Great

Britain, 1985, s.27; Harold Tollefson, Policing İslam The British Occupation of Egypt and Anglo- Egyptian Struggle Over Control of The Policy 1882-1914, Greenwood Press, London 1999, s.2-3; H. Bayur, s.32. 267 Karaca, s.454. 268 is-Sanafiri, s.141. 269 Karaca, s.456. 270

Aksun, Ziya Nur, II. Abdülhamid, Ötüken Yayınevi, İstanbul 2010, s.213.

tekrar kavuşması artık mümkün değil” ifadeleriyle bombardımanın yıkıcı etkisini dile

getirmiştir

272

.

Mısır tarafından teslim bayrağı çekildikten ve bombardıman işi bittikten sonra,

İngilizler şehirdeki yangınları söndürmek ve bozulan asayişi iade etmek bahanesiyle 15

Temmuz’da şehre asker çıkarmıştır

273

. Bu, İskenderiye’nin işgali anlamına geliyordu.

İngiliz basını, İskenderiye’nin bombalanmasını İngiltere’nin yaptığı bir müdafaa

şeklinde işleyerek bu harekâttaki maksadının, Lord Granville’in, Osmanlı Devleti’nin

Mısır’daki hukukunun muhafazasından ibaret olduğunu ifadesini kullanarak duyurmaya

çalışmıştır. Mısır’daki İngiliz ordularının genel komutanı General Wolseley de aynı

yönde açıklamalarda bulunmuştur.

Derviş Paşa, İskenderiye’de meydana gelen olaylarla ilgili olarak Ahmed Arabî’yi

suçlayarak şehirdeki yangınlardan onu sorumlu tutmuştur. Ancak şehirdeki yangınların

büyük bir kısmı Amiral Seymour’un sebep olduğu top atışlarından meydana gelmiştir.

Sir Edward Mallet ise Hıdiv ve Ahmed Arabî’nin İskenderiye hadisesini tahrik ettikleri

iddiasının temelsiz olduğunu düşünüyordu. Ahmed Arabî hareketi, Mısır’da meydana

gelen siyasî sürecin bir sonucuydu

274

. Lord Cromer (Sir Evelyn Baring, Earl of Lord

Cromer) de Mallet’in meseleye tarafsız bir gözlemci olarak baktığını ve bu

değerlendirmenin doğru olduğunu ifade etmektedir

275

. Ancak şehrin bombalanmasına

karar verenler Başbakan Gladstone ve Dışişleri Bakanı Granville idi. Yani İskenderiye,

İngiliz politikacılarının elbirliği ile harap edilmiştir.

İskenderiye’nin işgali günü, Daily News gazetesinin 15 Temmuz 1882 tarihli

nüshasında, Bâbıâli konferansa iştirak etmeyi ve Mısır’a asker göndermeyi reddederse

konferansta, Mısır’a asker irsalinin İngiltere ve Fransa’ya teklif edileceği şeklinde bir

haber yayınlanmıştı

276

. Ancak söz konusu haberin yayınlandığı günden dört gün önce,

İngilizler İskenderiye’yi bombardımana tutmuştu. Osmanlı Devleti’nden Mısır’a asker

272 Karaca, s.454. 273

Y.EE., 88/40-3a.

274

Bu hareket, Arap dünyasında da önemli etkileri olacak hareketin başlamasına sebep olacaktır: “1882-1885’de ortaya çıkan iki gelişme Arap ihtilalci hareketlerini etkilemiştir. Bunlardan biri Mısır’ daki [A]rabi Paşa isyanı, diğeri de Sudan’daki Mehdî hareketiydi.” Selçuk Günay “II. Abdülhamid Döneminde Suriye ve Lübnan'da Arap Ayrılıkçı Hareketlerinin Başlaması ve devletin Tedbirleri”, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümü Tarih Araştırmaları Dergisi, C: 17, S: 28, Ankara 1996, s.97.

275 Altunay-Şam, s.88. 276 Y.A.RES., 22/21.

gönderilmesi talebinin anlamsızlığı da Amiral Seymour’un 15 Temmuz 1882 tarihinde

İskenderiye’yi fiilen işgal etmesi ile gün yüzüne çıkmıştır. Çok önceden verilen

kararların ve yapılan planların uygulandığı gün geçtikçe biraz daha iyi anlaşılıyordu

277

.