• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 1: MEDYA ENDÜSTRİSİNDE İŞGÜCÜ PİYASASI DURUMU VE FREELANCE GAZETECİLER

1.6 Gazetecilik Kavramı ve Türleri

Bu bölümde gazetecilik kavramı ve türleri açıklanmaktadır. 1.6.1 Gazetecilik Kavramı

Gazete, 17.yüzyılda, ilk kez Avrupa’da yayımlanmaya başlayan bir kitle iletişim aracıdır. Haber kağıtları ile haber mektupları, gazetenin öncüleri olarak Avrupa’da 14. yüzyıldan itibaren çeşitli işlevler görmüştür. Haber kağıtları, aristokrasi hakkında bilgi taşıma işlevi görürken, haber mektupları, burjuvazinin ticari sorunlarını çözmesinde yardımcı olmuştur(Tokgöz, 1981:63). Gazetelerin öncüleri 13. Yüzyılda görülmeye başlayan haber mektupları olsa da (Özçağlayan, 2008:144) , 15. yüzyılda matbaanın bulunmasıyla yazılı eserlerin ve düşüncelerin geniş kitlelere ulaşması mümkün hale gelmiştir. 17. yüzyıldan itibaren ise ilk gazetecilik örnekleriyle toplumun bilgi edinme, habere ulaşma gereksinimi karşılanmaya başlanmıştır (Bulunmaz, 2012:2).

Gazetecilik, özel ve toplumsal önemi olan bir meslektir ve günlük gerçeklerin yaratılmasında büyük bir role sahiptir. IFJ, gazeteciyi şöyle tanımlamaktadır (Bohere, 1986:8):

Gazeteci asli, sürekli ve ücretli bir işi veya birkaç yazılı veya görsel işitsel kitle iletişim aracına yazı ya da fotoğrafla katkıda bulunarak yapan ve kazancının çoğunu bu işten sağlayan kişidir”

1936 yılı 3008 sayılı İş Kanunu, gazetecileri “fikir işçisi” olarak tanımlamaktadır. Bu kavram, gazetecinin fikri çalışmasının beden çalışmasından daha fazla olduğunu belirtmek için kullanılmaktadır (Uçak, 2011:386).

44

5953 sayılı Kanunun 1.maddesinin 1.fıkrası bu durumu açıklamaktadır (İçel ve Ünver, 2009, 219):

Bu Kanunun hükümleri Türkiye’de yayınlanan ve mevkutelerle (periyodik yayın) haber ve fotoğraf ajanslarında her türlü fikir ve sanat işlerinde çalışan ve İş Kanunundaki-işçi- tarifi şümulu haricinde kalan kimselerle bunların işverenleri hakkında uygulanır. Bu Kanunun şümulüne giren fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanlara gazeteci denir.”

En genel bir tanımlama ile gazeteciliğin temel işlevi haber vermektir. Günümüzde haber verme işlevini yerine getiren çeşitli gazetecilik araçları bulunmaktadır. Basın, radyo ve televizyon yanında, internetin gelişmesiyle yeni medya da gazetecilik faaliyetlerinde etkin rol almaktadır (Tokgöz, 1981:5).

Gazetecilik her ülkenin sosyal, ekonomik ve siyasal yapısının farklı olması dolayısıyla farklı şekillerde gelişmiştir. Gazetecilik dünya çapında teorik olarak, çok çeşitli disiplinlerden gelen kişiler tarafından araştırılmış, incelenmiş ve eleştirilmiştir. Nitekim, gazetecilik yönündeki araştırmalar, özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren yaygın olarak gerçekleştirilmektedir. Gazetecilik bir disiplin olarak kabul edilmesine karşın, dünyanın çeşitli yerlerinde gazetecilik (eğitim ve öğretim) alanında teori ve metodoloji için farklı kavramsal yaklaşımların varlığı görülmektedir. Gazetecilik araştırmalarında uluslararası bir fikir birliği ve disipliner diyalog eksikliği çeşitli faktörlere bağlanmaktadır. Akademik bir disiplin olarak gazetecilik hâlâ tartışmalı bir konudur. Gazetecilik alanında, endüstri ile üniversite arasında denge kurulması zordur . Aynı zamanda gazeteciliği anlamak için başka bir tartışmalı faktör ise sosyal bilimlerde eğitim görmüş akademisyenlerin bakış açılarındaki çatışmadır. Özellikle alanın 'folklorik' tutarsızlığı dolayısıyla var olan literatürde fikir birliğinin oluşması güç olmaktadır (Deuze, 2005:442-443).

1.6.2 Basının İşlevi ve Önemi

Basın, toplumsal yapılanmaya ve demokrasinin gelişmesine katkıda bulunma sorumluluğu ve görevi açısından önemli bir araçtır. Basın, habercilik ve eğlence işlevi yanında, kamuoyu oluşturarak ya da oluşturmadan toplumları ve kültürel değerleri etkileme işlevlerine sahiptir. Aynı zamanda toplumu eğiterek toplumsal bir iletişim aracı misyonuna da sahip olmaktadır. Demokratik toplumların kitlelere sunduğu özgürlükçü sistemlerin en önemli araçlarının başında basın gelmektedir.

45

Basın , toplumdaki bireylerin haber edinme , okuma, öğrenme, kanaat geliştirme, tercih belirleme gibi konulara ilişkin ihtiyaçlarını karşılayarak gerek düşüncelerin oluşmasında gerekse düşüncelerin açıklanması sürecinde önemli bir araç olarak görülmektedir. Demokratik karar verme sisteminin önemli bir parçası olan haber alma, topluma saydamlık getirmekte ve bununla ilgili olarak verilen kararların insanların adalet duygusuyla birlikte ilerlemesini sağlamaktadır (Akarcalı, 1989:265; Vural, 2000:117; Karknu, 2015). Özgürlükçü demokratik rejimlerde bireyin vatandaşların eleştirme hakkı bulunmaktadır. Basın, vatandaşın sözcüsü olarak kabul edilmektedir. Aynı zamanda kamuoyunun sesini duyurma fonksiyonuna sahiptir. Dolayısıyla basın, salt kitle iletişim aracı olarak nitelendirilemez. Toplumsal bir kurum olma özelliğine sahiptir (Birsen, 2005:2).

Gazetecilik, medya evrenine hükmeden konuşma, eğlence, düşünce, reklam ve propagandadan çok daha küçük bir alanı kaplarken, yine de çoğundan daha değerli olarak algılanmaktadır. Çünkü basın, insanlara doğrulanmış bilgiler sunmak durumundadır. Dolayısıyla basın, sadece gerçekleri bulmaz, aynı zamanda basının bu gerçekleri doğru şekilde topluma aktarma misyonu bulunmaktadır .

Demokrasi, anlamlı bir bağlamda güvenilir ve doğru gerçeklere sahip olan vatandaşların varlığına bağlıdır. Gazetecilik, mutlak veya felsefi bir anlamda doğruyu takip etmez, ancak pratik bir şekilde bunu sürdürmeli ve yapmalıdır. Dolayısıyla gerçek gazetecilik, gerçekleri bir araya getirmek ve onları doğrulamak için profesyonel disiplinle başlayan bir süreçtir. Doğruluk, her şeyin inşa edildiği bir temeldir. Bağlam, yorumlama, yorum, eleştiri, analiz ve tartışma bu temel üzerinden oluşmaktadır. Haber ajansları, reklam verenler ve hissedarlar da dahil olmak üzere birçok kişiye cevap verirken, bu kuruluşlardaki gazeteciler vatandaşlara sadakat göstermeli ve haberi korku ya da çıkar sağlama kaygısı olmadan sunmalıdır. Kamu yararını gözetmelidir, bağımsız olmalıdır.Nitekim, bağımsızlık, gazeteciliğin güvenirliğinin temel taşı olan temel bir gerekliliktir. Tarafsızlıktan ziyade ruhaniyet ve aklın bağımsızlığı, gazetecilerin odakta tutması gereken ilkedir. Aynı zamanda Gazeteci, kişisel bir ahlak ve sorumluluk duygusuna sahip olmalıdır (Kille, 2009).

46

1.6.3 Gazetecilik Türleri

Gazeteciliğin farklı türleri bulunmaktadır. Bu bölümde gazetecilik türleri hakkında bilgi verilmektedir.

1.6.3.1 Freelance Gazetecilik

Freelance gazetecilik, herhangi bir medya kuruluşu tarafından istihdam edilmeyen bağımsız gazeteciler tarafından yaratılmıştır. Freelance gazeteci, yazı, fotoğraf, alt düzenleme, kemeraman veya bunların bir bileşimi gibi faaliyetlerden gelir elde eden bağımsız bir gazetecidir (Allen, 2011:26).

1.6.3.2 Kadrolu Gazetecilik

Bir basın kuruluşunun kadrosunda haber üretip fotoğraf çekerek geçimini sağlayan kişidir.

1.6.3.3 Kaşeli Gazetecilik

Bir ya da ya da birkaç gazeteye bağlı olarak çalışan kişilerdir. Muhabir olarak olarak çalışan bu gazeteciler hazırladıkları haberleri gazeteye göndermekte ve yayımlanan haber başına ücret ya da maaş almaktadır. Kaşeli gazetecilerin ulaşım ve üretim araçlarıyla ilgili giderleri gazete tarafından karşılanmaktadır (MEB, 2013:17).

1.6.3.4 Girişimci Gazetecilik

Landström ve Johannisson (2001:228), girişimciliği, bireysel nitelik ve yeteneklerin ötesinde bir fenomen olarak görmektedir. Girişimcilik, algılanan fırsatlara göre yeni kaynakların ve işbirlikçilerinin örgütlenmesini kapsamaktadır. Girişimcilik teorisi, Landström ve Johannisson'ın öne sürdüğü toplumsal bir fenomen olarak düşünüldüğünde, toplumdaki bireylere erişimde artık geleneksel bir beceri setine sahip olmanın yeterli olduğunu iddia etmek pek mümkün görünmemektedir. Bu, bilgi toplamak ve organize etmek, kaynakları doğru kullanmak ve birçok potansiyel işbirlikçi ile etkileşimde bulunmayı zorunlu kılmaktadır. Sürekli değişen sistemlere, ağlara ve insanlara rağmen bir yol bulmayı da gerektirmektedir.

47

Hartley (2007:137)'in ifade ettiği gibi gibi kitle ve yayın iletişimi için tek yönlü 'salt okunur' dönemden, 'okuma-yazma' odaklı multimedya interaktif çağa dönüştürülmektedir. Dolayısıyla bu dönemde gazetecilik yaklaşımları da değişmektedir. 1.6.3.5 Yurttaş Gazeteciliği

Yurttaş gazeteciliği, medyada 90’lı yıllardan itibaren yoğunlaşan tekeleşme ve holdingleşme sürecine bağlı olarak basın özgürlüğüne yönelik tartışmaların gölgesinde, egemen medya basıkısına bir yanıt olarak ilk kez Amerika’da bir kamu kuruluşu olan Pew Center’ın destekleriyle ortaya çıkmıştır. Yurttaş gazeteciliği, profesyonel olmayan sıradan insanların da haber içeriği üreterek ve bunu kitle iletişim araçlarını kullanarak çeşitli mecralarda paylaşmasına olanak sağlayan bir gazetecilik türüdür. Artık vatandaşlar sadece haberin pasif bir nesnesi olmanın ötesinde bizzat kendileri haber üretmektedir(Arık, 2013: 274; Uzun, 2006: 634; Durgeç Aydoğan, 2017: 706). Yurttaş gazetecileri, yurttaş haber siteleri ve bloglar için haber üretebildikleri gibi anaakım ve ticari haber sitelerine de katkı sağlayabilmektedir. Özellikle çevrimiçi haber yayınlarının hızlı artışı, interaktif özelliğinin çekiciliğini ortaya koymaktadır(Nah vd., 2017: 212). Yurttaş gazeteci kavramı, dijital teknolojilerin gelişmesi ve yaygınlaşmasına bağlı olarak vatandaşların da haber içeriği üretme ve paylaşma olanağına sahip olmasıyla hayatımıza girmiştir. Yurttaş gazeteci profesyonel olarak bir haber kuruluşunda ya da bir haber ajansında çalışmayan, bulunduğu yerden tanık olduğu bir olayı haber haline getirerek kamuoyuyla paylaşan kişidir (Durgeç Aydoğan, 2017: 706).

1.6.3.6 Ajans Gazeteciliği

Günümüzde gerek ulusal gerekse uluslararası düzeyde haber alışverişinde etkin rol oynayan hiç kuşkusuz haber ajansları olmaktadır.

Haber ajansı, çeşitli küresel ve yerel müşteriye çok sayıda haber içeriği toplayan, üreten ve dağıtan bir kuruluştur. Günümüzde, haber ajansları özellikle görüntüler etrafında inşa edilmektedir (Gynnild, 2017: 25).

48

Her gün Associated Press (AP) ve Reuters gibi uluslararası, Anadolu Ajansı, Doğan Haber Ajansı, İhlas Haber Ajansı gibi ulusal kaynaklardan elde edilen önemli sayıda resim ve video tüketilmektedir.

Bu bakımdan, UNESCO'nun verdiği tanıma göre (Tokgöz, 1981: 35):

“Haber ajansı, hukuki statüsü ne olursa olsun, genel anlamda haberleri, gerçekleri gösteren ve tanımlayan, aktüalite belgelerini bulup, bunları kitle iletişim araçlarına onları ikna etmenin dışında kalmak üzere yayan, yasaların hükümlerine, ticaret kurallarına uygun, olanak verdiği ölçüde tam ve tarafsız bir hizmet götüren kuruluştur”.

Dünyada ilk haber ajansı 1935 yılında Macar asıllı Fransız olan Charles Havas tarafından Havas haber ajansı adıyla kurulmuştur. Daha sonra 1955 yılında Almanya’da Woff, 1957 yılında İngiltere’de Reuter, 1900 yılında ise ABD’de Associated Press faaliyetlerine başlamıştır. Basın ajanslarının temel amacı başka basın kuruluşlarına haber bulmak ve yaymaktır (Tokgöz, 1972: 143-144). Türkiye’de ise ilk haber jansı kurma faaliyetleri 1911 yılında başlamıştır. Yabancılar tarafından‘ Osmanlı Telgraf Ajansı’ adıyla kurulan ajans önemli katkılar sağlayamamıştır. 1920 yılında Atatürk’ün talimatıyla kurulan Anadolu Haber Ajansı (AA), ilk Türk haber ajansıdır (Bengi, 2012:301-302).

Türkiye’de halen faal olan büyük ve küçük yerli haber ajanslarının sayısı 14, yabancı haber ajanslarının sayısı ise 36 olarak belirlenmiştir . Medya kuruluşlarına haber üreten ve dağıtan konumunda olan haber ajansları, gazeteci istihdamı bakımından da önemli büyüklüğe ulaşmıştır. Türkiye’de haber ajanslarında görev yapan kadrolu ve telifli gazeteci sayısı 4 bini aşmıştır. Telifli, kaşeli haber sağlayan ajans muhbirlerinin sayısı kadrolu ajans gazetecilerin sayısından daha fazladır. Bunun nedeni özellikle taşra bölgelerde ve yurt dışında sürekli kadrolu gazeteci bulundurma maliyetinin yüksekliği ve haber üretim kapasitesinin düşüklüğüdür (Şahin, 2013: 198,208).