• Sonuç bulunamadı

1.1.5. Sözleşmenin Hukuki Niteliği

1.1.5.4. Edim Borcunun Niteliği

Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ani edimli mi yoksa sürekli edimli mi olduğu tartışması, doktrinde ve yargı kararlarında uzun süre yer işgal etmiş meselelerden biridir51. Bu sözleşmenin sürekli borç ilişkisi doğurduğu ileri

48 Zevkliler/Gökyayla, Ö.B.İ., s. 472; Aral, Ö.B.İ., s. 326; Büyükay, Eser Sözleşmesi, s. 38.

49 Zevkliler/Gökyayla, Ö.B.İ., s. 473; Aral, Ö.B.İ., s. 326; Uygur, İnşaat Hukuku, C.I, s. 258; Duman, İnşaat Hukuku, s. 69; Eren, İnşaat, s. 56; Yavuz, Özel Hükümler, s. 437; Bilge, İnşaat, s. 13.

50 Bkz. s. 16, dn. 24’deki yazarların görüşleri.

51 Bu sözleşmeyi ani edimli borç ilişkisi olarak niteleyen yazarlar: Özer Seliçi, Borçlar Kanunu’na Göre Sözleşmeden Doğan Sürekli Borç İlişkilerinin Sona Ermesi, İstanbul, İÜHF Yayınları, 1977, s. 26; Yavuz, Özel Hükümler; s. 486; Aral, Ö.B.İ., s. 326; M. Kemal Oğuzman/Turgut Öz, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Gözden Geçirilmiş 6. Basıdan 7. Tıpkı Bası, İstanbul, Vedat Kitapçılık, 2009, s. 9; Öz, Dönme, s. 20; M. Alper Gümüş, Borçlar Hukuku Özel Hükümler, C.II, İstanbul, Vedat Kitapçılık, 2010, s. 3; Yener, Arsa Payı, s. 6; Sendi Yakuppur, Borçlar Kanunu’na Göre Eser Sözleşmesinde Müteahhidin Eseri Teslim Borcu ve Teslim Borcuna Aykırılıkları, İstanbul, On İki Levha Yayıncılık, 2009, s. 64; Ferhat Canbolat, İstisna Sözleşmesinde İş Sahibinin Ayıba Karşı Tekeffülden Doğan Hakları, Ankara, Turhan Yayınevi, 2009, s. 30;

Serkan Ayan, İnşaat Sözleşmesinde Yüklenicinin Temerrüdü, Ankara, Seçkin Yayıncılık, 2008, s. 46; M. Reşit Karahasan, Türk Borçlar Hukuku, Özel Borç İlişkileri, C.II, İstanbul, Beta Yayınları, 2002, s. 56; Özgür Katip Kaya, Arsa Payı Karşılığı Kat Yapımı Sözleşmesi, İstanbul, Kazancı Yayınları, 1993, s. 22. Bu sözleşmenin sürekli borç ilişkisi doğurduğunu düşünen yazarlar:

Rona Serozan, Sözleşmeden Dönme, Gözden Geçirilmiş 2. Bası, İstanbul, Vedat Kitapçılık, 2007, s. 175; Erman, İnşaat, s. 8; Hasan Erman, “Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmelerinde Müteahhidin

sürülürken, yüklenicinin inşaatı meydana getirme unsurundan hareket edilmiştir.

Buna göre, yüklenici yalnızca bir sonucun gerçekleşmesini taahhüt etmemekte bununla birlikte sonucu gerçekleştirme doğrultusunda faaliyet gösterme yükümü altına da girmektedir. Bu faaliyetler yüklenici açısından bir iş görme edimi oluşturduğundan ve iş görme edimleri nitelikleri gereği zamana yaygın olduklarından ötürü bu tür edimleri içeren sözleşmelerin tümünün sürekli borç ilişkisi doğurduğu savunulmuştur52. Bu görüşteki yazarlara göre, yüklenici, eserin tesliminden başka eserin meydana getirilmesine ilişkin belli bir faaliyette bulunmayı da yüklenmiştir.

İnşaat meydana getirilirken yüklenicinin uzun süreyi gerektiren faaliyetlerini edimin dışında tutmak ve hazırlayıcı faaliyetler olarak görmek yerinde değildir53.

Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ani edimli borç ilişkisi doğurduğunu ileri süren yazarlar ise, yüklenicinin sonuç borcu altına girmesinden ve alacaklının ifaya olan çıkarının bir anda gerçekleşmesinden hareket etmektedirler54. Sözleşmede asıl gaye inşaatın (bağımsız bölümlerin) teslim edilmesidir. Yüklenicinin eseri meydana getirirken yaptığı iş görme faaliyetinin, ifanın gerçekleşmesi açısından bir fonksiyonu olmamakta ve esas olarak ifa, eserin teslimi anında gerçekleşmektedir. İş sahibi ifa ile beklediği menfaate eserin teslimiyle ulaşır. Sözleşmenin kurulması ile ifa edilmesi arasında uzunca bir zaman bulunması, sözleşmenin sürekli edimli olduğu anlamına gelmez. Yüklenici bu süreç içerisinde ifa için hazırlık faaliyetleri Temerrüdü (Bir İçtihadı Birleştirme Kararının Düşündürdükleri)”, İBD., Y.1984, C.58, S.4-6, s. 212; Sungurbey, Zorunlu Yanıt, s. 173 vd.; Kartal, Kat Karşılığı İnşaat, s. 25, 156.

52 Erman, Müteahhidin Temerrüdü, s. 212; Sungurbey, Zorunlu Yanıt, s.173 vd.; Kartal, Kat Karşılığı İnşaat, s. 156.

53 Hasan Erman, İstisna Sözleşmesinde Beklenilmeyen Haller, İÜHF Doktora Tezi, İstanbul 1979, s.

10; Serozan, Dönme, s. 166.

54 Aral, Ö.B.İ., s. 326; Haluk Tandoğan, “Arsa Üzerinde İnşaat Yapma Sözleşmelerinde İşi Tamamlamadan Bırakan Müteahhidin Yapılan Kısımla Orantılı Ücret Alması Sorunu Üzerine Görüşler”, Batider, Haziran 1981, C. XI, S. 1, s. 28; Yavuz, Özel Hükümler, s. 486; Altaş, Eserin Telef Olması, s. 50; Eren, Genel Hükümler, s. 108; Eren, İnşaat Sözleşmeleri, s. 52; Gökhan Dirican, Eser Sözleşmesinde Temerrüde Dayalı Cezai Şart ve Yargıtay Uygulaması, İstanbul, Vedat Kitapçılık, 2007, s. 5; Karahasan, Ö.B.İ., C. II, s. 56; Yaşar Engin Selimoğlu, “Prof. Dr.

Faruk Erem Armağanı”, s. 686; Cem Baygın, Türk Hukukuna Göre İstisna Sözleşmesinde Ücret ve Tabi Olduğu Hükümler, İstanbul, Beta Yayınları, 1999, s. 21; Şahin, Teslim Borcu, s. 104;

Şafak Güleç, Eser Sözleşmesinin Beklenilmeyen Haller Nedeniyle Feshi, Ankara, Yetkin Yayınları, 2009, s. 29; Şirin Aydıncık, Yapma Borçlarının İfa Edilmemesi ve Hukuki Sonuçları, Özellikle TBK m. 113/I Kapsamında Nama İfa, İstanbul, Vedat Kitapçılık, 2013, s. 25.

yürütmektedir. Bu hazırlık faaliyetlerinin zamana yayılmış olması sözleşmenin sürekli edimli olduğu anlamı taşımaz. Zira, hazırlık faaliyetleri devam ediyorken aynı zamanda ifa da gerçekleşiyor denilemez. Ayrıca eser sözleşmelerine yönelik olarak, feshi ihbar yoluyla sözleşmenin olağan sebeple sona erdirilmesi imkanının kanunda düzenlenmemiş olması da sözleşmenin ani edimli olduğunu göstermektedir55.

Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde her iki görüşü sentezleyen ve doktrinde genel olarak karma görüş olarak adlandırılan bir görüş daha vardır56. Bu görüşe göre, sözleşme, hem ani edimli hem de sürekli edimli sözleşmelerin haiz olduğu özellikleri taşımaktadır. Buna göre, sözleşme, yüklenicinin teslim borcu açısından ani edimli, çalışma borcu açısından ise sürekli edimli sözleşme niteliğindedir. Bu görüşe göre, sözleşme ani edimli olmakla birlikte, yüklenicinin ediminin zamana yaygınlığı sebebiyle bu ilişkinin karma bir nitelik taşıdığı ve hakkaniyetin gerektirdiği durumlarda sürekli borç ilişkilerine özgü kuralların uygulanması gerektiği ifade edilmektedir. Hakkında özel hüküm bulunmayan durumların hepsinde, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine ani edimli borç ilişkisine ait hükümlerin mutlak anlamda uygulanacağı söylenemez. Hakim somut olaydaki çıkarlar dengesini gözeterek bazen ani edimli bazen de sürekli borç ilişkilerine özgü kuralları uygulayabilecektir. Bu görüşe göre, yüklenicinin temerrüdü sebebiyle arsa sahibinin sözleşmeden dönmesi halinde somut olaya göre geçmişe etkili dönme veya ileriye etkili fesih hakkının bulunduğu kabul edilebilecektir57.

Görüşlerin değerlendirilmesi ve kişisel düşüncemiz: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi kanımızca, ani edimli bir sözleşmedir. Zira, sözleşmede, iş

55 Zevkliler/Gökyayla, Ö.B.İ., s. 471; Aral, Ö.B.İ., s. 327.

56 Bu görüşte: Zarife Şenocak, Eser Sözleşmesinde Ayıbın Giderilmesini İsteme Hakkı, Ankara, Turhan Kitabevi, 2002, s. 11-12; Serozan, Dönme, s. 175-176; Erman, İnşaat, s. 8-9; K. Emre Gökyayla, Eser Sözleşmesinde Ek İş ve İş Değişikliği, İstanbul, Vedat Kitapçılık, 2009, s. 17;

Aydemir, İnşaat Hukuku, s. 372; Coşkun, Üçüncü Kişinin Hukuki Durumu, s. 27-28; Kaplan, İnşaat Sözleşmeleri, s. 54; Büyükay, Eser Sözleşmesi, s. 41; Bilge, İnşaat, s. 18.

57 Serozan, Dönme, s. 184; Büyükay, Eser Sözleşmesi, s. 41.

sahibinin edime ilişkin menfaati, zamana yayılmamıştır. Bu sözleşmede sürenin geçmesi, zorunlu olarak ifada da bir artış olduğu anlamına gelmemektedir. Edimin ne kadar devam edeceğini, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin süresi belirlemez.

Alacaklı konumundaki iş sahibinin ifaya ilişkin menfaati, ancak meydana getirilen yapının ilgili bağımsız bölümlerinin kendisine teslimi ile bir anda gerçekleşir. İnşaat (yapı), geçerli bir şekilde teslim edilmedikçe, yüklenicinin ifaya yönelik faaliyetleri ne kadar ileri bir düzeye gelmiş olursa olsun, kural olarak inşa edilen kısım kısmi ifa teşkil etmez58. İş sahibinin edime ilişkin menfaati de zamanın geçmesiyle artmamaktadır. Aksine çoğu durumda, inşaatın (yapının) en kısa sürede tamamlanarak teslim edilmesi iş / arsa sahibinin menfaatinedir. Sözleşmede, yüklenici sonuç borcu altına girmektedir. Alacaklı iş sahibinin ifaya ilişkin çıkarı bir anda gerçekleşmektedir. İş sahibi ifa ile beklediği menfaate yapının teslimi ile ulaşmaktadır. İfaya hazırlık faaliyetinin zamana yayılmış olduğunu ileri sürerek sözleşmeyi sürekli borç ilişkisi doğuran bir sözleşme olarak kabul etmek doğru değildir. Yüklenicinin tüm faaliyetlerine rağmen sonucun sağlanamaması halinde ifanın gerçekleşmediği kabul edilmelidir.

Kanun koyucu’nun eser sözleşmesini düzenlerken eserin tesliminden önceki ve sonraki dönemi dikkate alarak düzenlediği görülmektedir. Eserin tesliminden önceki dönemde, örneğin, işe zamanında başlama ve devam etme, araç gereç ve malzemelerin sağlanması, genel ihbar borcu, işin yüklenici tarafından bizzat veya kendi yönetimi altında yapılması borcu gibi düzenlemeler eseri meydana getirme faaliyetlerinin de dikkate alındığını gösterir. Ancak, yüklenici ifayı eseri teslim etmekle, yani bağımsız bölümleri teslim etmekle gerçekleştirir. Bu yönden arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ani edimli bir sözleşme olduğu kanaatindeyiz.

58 Kurt, Temerrüt, s. 53; Öz, Dönme, s. 20-21; Uygur, İnşaat Hukuku, C.I, s. 254.