• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 2: ZEYD B. SÂBİT’İN RİVÂYETLERİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ

2.1.9. Oruç/ Savm,Sıyam

2.1.9.4. Âşûrâ Günü

ُّيِناَرَ بَّئلا ُهاَوَر َ ثَّدَح ِنْبا ِنَع ،ُّيِدَقَعْلا رِماَع وُبَأ انث ،َمَرْخَأ ُنْب ُدْيَز انث ،ُّيِطِساَوْلا ُّيِراَوَْلْا دَّمَُمُ ُنْب ُدَْحَْأ اَن ِنْب َةَجِراَخ ْنَع ،ِهيِبَأ ْنَع ،ِداَنِّزلا ِبيَأ : َلاَق ِهيِبَأ ْنَع ، دْيَز « َ ي يََِّلا ِمْوَ يْلاِب َءاَروُشاَع ُمْوَ ي َسْيَل ُللها ىَّلَص ِللها ِلوُسَر َدْنِع ُةَشَبَْلْا ِهيِف ُسِلْقَ تو ُةَبْعَكْلا ِهيِف ُرَ تْسُت َمْوَ ي َناَك اََّنَِّإ ،ُساَّنلا ُهُلوُق َّمَلَ ف ،ُهَنوُلَأْسَيَ ف ،َّيِدوُهَ يْلا اًن ََُّف َنوُتْأَي ُساَّنلا َناَكَف ،ِةَنَّسلا ِفِ ُروُدَي َناَكَو ،َمَّلَسَو ِهْيَلَع ا ُهوُلَأَسَف تِباَث َنْب َدْيَز اْوَ تَأ ُّيِدوُهَ يْلا َتاَم »

Taberânî şunu rivâyet etti. Dedi ki: Bize Ahmed b. Muhammed el-Cevârî rivâyet etti. (o) dedi ki: Bize Zeyd b. Ehram nakletti. (o) dedi ki: Bize Ebû Âmir el-Akadî, İbn Ebi’z-Zinâd’dan, o, babasından, o, Hârice b. Zeyd’den, o da babasından nakletti. Zeyd b. Sâbit şöyle dedi: “Âşûrâ günü insanların onu konuştukları günde değildir. O gün, Kabe’nin örtüldüğü, Habeşîlerin Rasûlullah’ın (s.a.v.) yanında (geleneksel) oyunlarını

477 Heysemî, Mecmeu’z-zevâid, 3: 177.

478 İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, 1: 251. (Rivâyet şöyledir: اَه نِإَف ،َةَرْشَع َعْبَس َةَلْيَل ،ِرْدَقْلا َةَلْيَل اوُس ِمَتْلا« :َلاَق ،ِ الله ِدْبَع ْنَع ِناَعْمَجْلا ىَقَتْلا َمْوَي ِناَقْرُفْلا َمْوَي ٍرْدَب ُةَحيِبَص

» - Zeyd’in hadisinde geçen ‘sabahında hak ile batılın arası ayrıldı’ sözünden kastın Bedir Savaşı olması muhtemeldir.)

479 Elbânî, Zaîfu Ebû Dâvûd, 2: 65-66.

480 Ebû Dâvûd, “Salât”, 319; Bezzâr, Müsned, 5: 76. (Bezzâr hadisten sonra yaptığı değerlendirmede sika olan Zeyd b. Ebî Enise’in bu rivâyette teferrüd ettiğini söyler.)

481 Taberânî, el-Mu‘cemu'l-kebîr, 9: 315; 10: 130. (Ramazan gecelerinin ihyasındaki fazilet ve Kadir Gecesinin kaçıncı gece olduğu hakkındaki 46 farklı görüş ve izahları için Bkz: Yeniel-Kayapınar, Şerhu Sünen, 5: 225- 275.) Zeyd b. Sâbit Hârice b. Zeyd Ebu'z-Zinâd İbn

Ebi’z-Zinâd Ebû Bilal el-Eş’ârî Ömer b. Hafs es-Sedûsî Taberânî

114

oynadıkları gündedir ve yıl içinde (yeri değişerek) dönmektedir. İnsanlar onu öğrenmek için bir Yahûdiye gelip sorarlardı. O Yahûdi ölünce gelip Zeyd b. Sâbit’e sordular.”482 Taberânî’nin kendisinden çokca rivâyette bulunduğu hocası Ahmed b. Muhammed el-Cevârî,483(ö. ?) mechûlu’l-hal bir râvîdir.484 Zeyd b. Ehram (ö. 257/871) sika ve hafız bir muhaddistir.485 Ebû Âmir el-Akadî hakkında 6. hadis, İbn Ebi’z-Zinâd, Abdullah b. Zekvân ve Hârice b. Zeyd hakkında 3. hadisin tahricinde bilgi verilmişti. Hakkında pek çok eleştirinin olduğu İbn Ebi’z-Zinâd’a, Ahmed b. Muhammed’in mechûlu’l-hâl oluşu ilave edilince isnadın zayıflığı artmaktadır.486

Heysemî, bu hadisi değerlendirmek için kullandığı ( ُهاَنْعَم اَم يِرْدَأ َلََو) ifadesiyle hadisteki kastın ne olduğunu bilmediğini ifade etmiştir. Hadise Âşûra Günü orucu babındaki487 hadisleri değerlendirirken değinen İbn Hacer, Ebû’r-Reyhân el-Bîrûnî’nin ‘el-Âsâru’l-kadîme’ adlı eserinde şunu söylediğini nakleder: “Cahil Yahûdiler oruç ve bayramlarını yıldızlara bakarak hesaplardı. Onların sene hesabı hilalî değil şemsî idi. Yahûdiler Âşûra gününü hesaplamada farklı gruplara ayrılmışlardı. Allah, Müslümanlara o günü doğru bir şekilde hesaplamayı nasip etti. Sonra Yahûdilerden bu hesabı bilen ölünce hesap bilen birine ihtiyac duydular’ demiş ve rivâyetin senedini hasen olarak değerlendirmiştir.488 Keşmîrî (ö. 1353/1933) Feyzu’l-bâri’de ‘yıl hesabının Hz. Âdem’den beri kamerî olduğunu, Yahûdilerin de kamerî hesapla yıl tespiti yaptıklarını söyler. Sonra bazı Yahûdilerin ay sayısını artırıp zamanda genişlik oluşturmak gerekçesiyle güneş hesabını kullandıklarını ve bu şekilde âşûra gününün yerini

482 Taberânî, el-Mu‘cemu'l-kebîr, 5: 138.

483 Senette ‘el-cevârî’ şeklinde geçen bu nisbe Taberânî’nin şeyhlerini inceleyen Nâyif b. Salâh’ın eserinde ‘ el-Cevâribî’ şeklindedir. Ayrıca yazar Taberânî’nin şeyhinden çok rivâyet etmesinin onu (şeyhini) mechûlu’l-ayn olmaktan çıkartacağını da belirtir. Bkz. Nâyif b. Salâh, İrşâdü'l-kâsî, 153.

484 Nâyif b. Salâh, İrşâdü'l-kâsî, 152-153. (Nâyif b. Salâh, Taberânî’nin ondan çok rivâyette bulunmasının onu mechûlu’l-ayn olmaktan çıkardığını ifade eder.)

485 İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve’t-ta’dîl, 3: 556-557; Mizzî, Tehzîbü’l-Kemâl, 10: 8-10; Zehebî, Siyer, 12: 260-261; İbn Hacer, Takrîb, 350.

486 Heysemî, Mecmeu’z-zevâid, 3: 187.

487 Buhârî, “Savm”, 69.

115

kaybettiklerini belirtir. Çünkü günlerin kameri aylarda yeri değişmektedir.’489 Sadece Taberânî’de geçen bu mevkûf hadisin isnad şeması şöyle gösterilebilir:

2.1.10. Alışveriş/Buyu‘ 2.1.10.1. Bey‘ul Arâyâ

Ariyye satışı490 hakkında Zeyd b. Sâbit'ten gelen rivâyet şöyledir:

اَنَ ثَّدَح تِباَث َنْب َدْيَز َّنَأ ، دْيَز ِنْب َةَجِراَخ ْنَع ،ِهيِبَأ ْنَع ،ِداَنِّزلا ِبيَأ ُنْبا اَنَ ثَّدَح ،ٌجْيَرُس : َلاَق ، ا ُلوُسَر َصَّخَر" ِعْيَ ب يِف َمَّلَسَو ِهْيَلَع ُللها تَّلَا ِلله ًلَْيَك اَهِاْرَطِب َعاَبُ ت ْنَأ اَياَرَعْلا "

Bize Süreyc rivâyet etti. (o) dedi ki: Bize İbn Ebi’z-Zinâd babasından, o, Hârice b. Zeyd’den nakletti. Zeyd b. Sâbit şunu söyledi: “ Rasûlullah (s.a.v.) ariyyeler hakkında göz kararıyla/tahminen ölçerek satışa ruhsat verdi.”491

Hadisin râvîleri Süreyc b. Numan, İbn Ebi’z-Zinâd, babası Ebu’z- Zinâd Abdullah b. Zekvân ve Hârice b. Zeyd hakkında 3. Hadiste bilgi verilmişti. Bu isnad İbn Ebi’z-Zinâd’ın zabt yönünden tenkit edilmesi dolayısıyla hasen olarak değerlendirilse de492 hadis, gerek Müsned’de gerekse başka hadis kaynaklarında pek çok şahidi bulunduğu için sahihtir. Bu farklı tarikler şunlardır:

489 Keşmîrî, Feyzu’l-bâri ala sahihi’l-Buhârî, Thk. Muhammed Bedr, (Beyrût: Daru’l-Kütübi’l-İlmiyye, 1425/2005), 3: 372-373.

490 Ariyye / ç. Arâyâ: Bir kimsenin yoksul birisine hurma ağacını bir yıl süre ile vermesi ve böylece onun ağacın hurmalarından istifade etmesini sağlaması şeklinde de tanımlanmıştır. İkinci bir tanım, taze hurmanın henüz ağacın dalında iken ölçü-tartı kullanmadan tahmin yoluyla kuru hurma karşılığında alınıp satılması şeklinde yapılmıştır. Bu uygulama riba yasağı ilkesine göre caiz olmaması gerekirken dayanışma ilkesine göre câiz görülmüştür. Çünkü taze hurması olmayan insanların ellerindeki kuru hurmaları karşılığında böylesi muamelelere ihtiyaçları vardır. Bkz. Erdoğan, Fıkıh ve Hukuk ve Terimleri Sözlüğü, 28. Ayrıca Bkz. Nezih Hammâd, İktisadi Fıkıh Terimleri. Trc. Recep Ulusoy, (İstanbul: İz yayınları 1416/1996)

491 Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5: 181; a.mlf, Müsned, Thk. Şuayb el-Arnavût, 35: 455.

492 Ahmed b. Hanbel, Müsned, Thk. Şuayb el-Arnavût, 35: 455. Zeyd b.

Sâbit Hârice b. Zeyd Ebu'z-Zinâd İbn Ebi’z-Zinâd Ebû Âmir el-Akdî Zeyd b. Ehram

Ahmed b. Muh.

el-Cevârî Taberânî

116

Hârice b. Zeyd'den gelen rivâyetler

Hadisin Hârice b. Zeyd kanalından gelen tariklerinin bulunduğu eserler şöyle gösterilebilir: Ebû Dâvûd, Ahmed b. Sâlih > İbn Vehb > Yûnus > İbn Şihâb > Hârice… yoluyla; Nesâî, Hâris b. Miskîn >İbn Vehb > Yûnus > İbn Şihâb > Hârice … yoluyla;

Tahâvî, Yûnus >İbn Vehb > Yûnus > İbn Şihâb > Hârice… tarikiyle eserlerinde hadise

yer vermişlerdir. Taberânî, Yahyâ b. Osman >Amr b. Rebî >Yahyâ b. Eyyûb > Yûnus > İbn Şihâb > Hârice…tariki; Ahmed b. Amr >Ya‘kûb b. Humeyd >Abdullah b. Mûsâ > Üsâme b. Zeyd > İbn Şihâb > Hârice… tariki; Mûsâ b. Hârûn > Mansûr b. Ebî Müzâhım > İbn Ebi’z-Zinâd > Ebu’z-Zinâd > Hârice… tariki ve Mahmûd b. Muhammed > Zekeriya b. Yahyâ > İbn Ebi’z-Zinâd > Ebu’z-Zinâd > Hârice… tarikiyle gelen rivâyeti eserlerine almıştır.493

Müsneddeki rivâyette yer alan ًلَْيَك اَهِص ْرَخِب َعاَبُت ْنَأ ifadesi yerine, Ebû Dâvûd, Nesâî ve Tahâvî’de ِبَطُّرلاَو ِرْم تلاِب ifadesi bulunmaktadır. Taberânî’de geçen rivâyetlerde her iki ifade de yer almıştır. Hârice’den gelen rivâyetlerin isnad şeması şöyle gösterilebilir:

Hadis ayrıca İbn Ömer tarafından da Zeyd b. Sâbit’ten nakledilmiştir. İbn Ömer tariki, onun oğlu Sâlim ve azatlısı Nâfi yoluyla gelmiştir.

493 Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5: 181; Ebû Dâvûd, “Buyû‘”, 20; Nesâî, “Buyû‘”, 33-34; Tahâvî, Şerhu Meâni'l-âsâr, 4: 28-32; Taberânî, el-Mu‘cemu'l-kebîr, 5: 131,134.

Hz. Peygamber

Zeyd b.

Sâbit Hârice b. Zeyd

İbn Şihâb

Yunus

İbn Vehb

Ahmed b.

Salih Ebû Dâvud Haris b.

Miskin Nesâî Yunus Tahâvî Yahya b.

Eyyûb Amr b. Rebi Yahya b. Osman Usame b.

Zeyd

Abdullah

b. Musa Yakub b. Humeyd Ahmed b. Amr

Taberânî

Ebu'z-Zinâd İbn Ebi'z-Zinâd

Süreyc Ahmed b. Hanbel Mansûr b. Ebi Müzâhım Musa b. Harun Taberânî Zekeriyya

117

Sâlim > İbn Ömer kanalıyla gelen rivâyetler

Ahmed b. Hanbel, Muhammed b. Mus‘ab el-Karkasânî > Evzâî > İbn Şihâb > Sâlim > İbn Ömer > Zeyd kanalıyla gelen hadisi tekrar etmiştir.494

İbn Hanbel'in hadisi aldığı hocası Muhammed b. Mus‘ab İbn Sadaka el-Karkasânî (ö.208/824) ezberinden yaptığı rivâyetlerde hatası çok olan zayıf bir râvî olmasına karşın Evzâî’den yaptığı rivâyetlerin geneli makbûl olarak değerlendirilmiştir.495 Evzâî (ö.157/774) sika, sadûk ve çok hadis rivâyet eden, Şam bölgesinin fakihi Abdurrahman b. Amr’dır.496 İbn Şihâb ez-Zührî hakkında ise 6. hadisin tahricinde bilgi verilmişti. Bu rivâyetlerde hadisin sonunda ‘ َكِلَذ ِرْيَغ يِف ْص ِّخَرُي ْمَلَو ’ [bunun (arâyâ satışı) dışında başka bir şeye (ürünü ürün ile satma) ruhsat vermedi] ifadesi mevcuttur. Bu ifadeden Allah Rasulü’nün arâyâ dışında meyvesinin olgunlaşmadan yaş ile kuru ürünün takası şeklinde bir değişime izin vermediği anlaşılmaktadır. Ahmed b. Hanbel hadise, Süfyân b. Husayn > Zührî > Salim… kanalıyla da yer vermiştir. Bu hadiste İbn Ömer’in ُعاَبُت َلَ" " اَهُح َلََص َوُدْبَي ى تَح ٌةَرَمَث ُعاَبُت َلََو ،ٍةَرْمَثِب ٌةَرَمَث sözüne mukabil Zeyd b. Sâbit’in Rasûlullah’ın araya satışına ruhsat verdiği sözü ve hadisin sonunda Süfyân b. Huseyn’in arâyâ alışverişini tarifi bulunmaktadır.497

Hadisin bu tarikinin yer aldığı diğer kaynaklar şunlardır: Dârimî, Muhammed b. Yusuf > Evzâî > Zührî…tarikiyle; Nesâî, Ebû Dâvûd > Ya‘kûb b. İbrâhim > İbrâhim b. Sa‘d > Sâlih > Zührî…yoluyla; İbn Hibbân, Abdullah b. Muhammed b. Selm > Abdurrahman b. İbrâhim > Velîd b. Müslim > Evzâî > Zührî… yoluyla bunu tahric etmişlerdir.

Taberânî ise birçok tarikle rivâyete yer vermiştir. 498 Onun zikrettiği tarikler şunlardır:

494 Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5: 182.

495 Buhârî, et-Târîhu’l-kebîr, 1: 239; İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve't-ta’dîl, 8: 102-3; Mizzî, Tehzîbü'l-Kemâl, 26: 460-465; Zehebî, Mîzânü’l-i’tidâl, 4: 42.

496 İbn Sa‘d, et-Tabakât, 9: 494; Buhârî, et-Târîhu’l-kebîr, 5: 326; İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve't-ta’dîl, 1: 184- 219; İbn Hibbân, es-Sikât, 7: 62- 3; Mizzî, Tehzîbü'l-Kemâl, 27: 307- 316; Zehebî, Mîzânü’l-i’tidâl, 2: 520; Zehebî, Siyer, 7: 107-134; İbn Hacer, Tehzîb, 4: 102-105.

497 Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5: 192; a.mlf, Müsned, Thk. Şuayb Arnavût, 35: 524. (Şuayb el-Arnavût Süfyân b. Huseyn’in Zührî’nin hadislerinde zayıf olduğunu ancak bu hadisin mutabilerinin bulunduğu söylemektedir.)

498 Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5: 182; Dârimî, “Buyû‘”, 24; Nesâî, “Buyû‘”, 35; İbn Hibbân, Sahih, 11: 380; Taberânî, el-Mu‘cemu'l-kebîr, 5: 110.

118

1- Muhammed b. Saîd > Muhammed b. Yusuf > Evzâî > Zührî… tariki ; 2- Muhammed b. Süveyd > Abdurrezzâk > Ma‘mer > Zührî… yoluyla ; 3- Bişr b. Mûsâ > Humeydî > Süfyân > Zührî… ;

4- Ebû Müslim el-Keşşî > Ka‘nebî > Süfyân > Zührî… ;

5- Abdullah b. Ahmed > Ahmed b. Hanbel > Süfyân > Zührî… ; 6- Ubeyd b. Ganm > İbn Ebî Şeybe > Süfyân > Zührî… ;

7- Ca‘fer b. Muhammed > Süleyman b. Abdurrahman > Yahyâ b. Hamza > ez-Zubeydî > Zührî… ;

8- Yahyâ b. Osman > Ali b. Ma‘bed > Hâlid b. Hayyân > Süleyman b. Ebî Dâvûd > Zührî… ;

9- Ahmed b. Züheyr > Ubeydullah b. Sa‘d > Amcası > Babası > Sâlih b. Keysân > Zührî... yoluyla eserine almıştır. İbn Ömer’den gelen rivâyetlerin isnad şeması şöyle gösterilebilir:

Hadisin Süfyân b. Uyeyne’den gelen tarikinde İbn Ömer’in “ ىَهَن " َم لَسَو ِهْيَلَع ُالله ى لَص يِب نلا ن َأ ِرْم تلاِب ِرَم ثلا ِعْيَب ْنَع ” yaş meyve ile kuru meyvenin satılmasını yasakladığı bu sözüne

Hz. Peygamber

Zeyd b.

Sâbit İbn Ömer Sâlim Zührî

Evzâî Muh. b. Yusuf Dârimî Velîd b. Müslim Abdurrahm an b. İbrahim Abdullah b. Muh. İbn Hibbân Muh. b. Yusuf Muh. b. Said Salih İbrahim b.

Sa’d Yakub b. İbrahim Ebû Dâvûd Nesâî

Ma'mer Abdurrezzâk Muh. b. Süveyd

Süfyân b. Uyeyne

Humeydî Bişr b. Musa Ka'nebî Ebû Müslim el-Keşşi Ahmed b.

Hanbel Abdullah b. Ahmed İbn Ebi

Şeybe Ubeyd b. Gannem

ez-Zübeydî Yahya b. Hamza Abdurrahman Süleyman b. Ca’fer b. Muh. Süleyman b. Ebi Davud Halid b. Hayyân Ali b.

Ma'bed Yahya b. Osman Salih b.

Keysân Babası Amcası Ubeydullah b. Sa’d

Taberânî Süfyân b. Huseyn Muh. b. Yezîd Ahmed b. Hanbel

119

karşılık Zeyd b. Sâbit’in ona Rasûlullah’ın araya satışına ruhsat verdiğini bildiren sözü yer almaktadır. Hadis bu şekliyle Müsned ile birlikte bir kaç kaynakta mevcuttur.499

Nâfi > İbn Ömer kanalıyla gelen rivâyetler

Ahmed b. Hanbel, Nâfi’nin sika öğrencilerinden Eyyûb, Mâlik, Ubeydullah, Yahyâ b. Saîd ve Muhammed b. İshâk’ın rivâyetleriyle hadise yer vermiştir.

O, Eyyûb tarîkini İbn Uleyye’den nakleder.500İsmâil b. Uleyye 193/809 (ya da 183/799)501 senesinde vefat etmiş sekizinci tabakadan sika ve hafız bir muhaddistir.502 Eyyûb, meşhur sika muhaddis Eyyûb es-Sahtiyâni’dir. (ö. 131/749)503 Eyyûb’ün hadisi aldığı râvî İbn Ömer’in azatlısı kibâr-ı tâbiînden Ebû Abdullah künyeli Nâfî’dir. Vefat tarihi 117/735’dir.504 Mâlik tarîkini Abdurrahmân b. Mehdî’den nakleder. İnci tüccarı olması nedeniyle el-Lü’lüî nisbesiyle anılan İbn Mehdi’nin (ö. 198/814) sika, sebt ve

hıfz sahibi bir hadis âlimi olduğu hususunda münekkidler arasında ittifak vardır.505

Mâlik ise, meşhur muhaddis ve fakih Mâlik b. Enes’tir (ö.179/795).506

499 Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5: 182, 186, 188, 190; a.mlf, Müsned, Thk. Şuayb el-Arnavût, 35: 460, 494, 500, 512, 513; Buhârî, “Buyû'”, 82; Müslim, “Buyû'”, 59; Beyhâkî, es-Sünenü'l-Kübrâ, 5: 504.

500 Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5: 182; a.mlf, Müsned, Thk. Şuayb el-Arnavût, 35: 460.

501 İbn Hacer, Takrîb, 136.

502 İbn Sa‘d, et-Tabakât, 9: 327; Buhârî, et-Târîhu’l-kebîr, 1: 342; İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve't-ta’dîl, 2: 153; Mizzî, Tehzîbü'l-Kemâl, 3: 23; Zehebî, Mîzânü’l-i’tidâl, 1: 216; a.mlf, Siyer, 9: 107; İbn Hacer, Takrîb, 136.

503 İbn Sa‘d, et-Tabakât, 9: 246-250; Buhârî, et-Târîhu’l-kebîr, 1: 409-410; İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve't-ta’dîl, 2: 255-256; İbn Hibbân, es-Sikât, VI, 53; Mizzî, Tehzîbü'l-Kemâl, 2: 457-464; Zehebî, Siyer, 6: 15; İbn Hacer, Tehzîb, 1: 374-375.

504 İbn Sa‘d, et-Tabakât, 7: 423; Buhârî, et-Târîhu’l-kebîr, 8: 84-5; İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve't-ta’dîl, 8: 452-453; İbn Hibbân, es-Sikât, 5: 467; Mizzî, Tehzîbü'l-Kemâl, 29: 298; Zehebî, Siyer, 5: 95-101; İbn Hacer, Tehzîb, 6: 521-523.

505 İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve't-ta’dîl, 5: 288-289; İbn Hacer, Tehzîb, 4: 137-139.

506 İbn Sa‘d, et-Tabakât, 7: 570-5; İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve't-ta’dîl, 8: 204-6; Mizzî, Tehzîbü'l-Kemâl, 28: 91- 121; Zehebî, Siyer, 8: 48-135; İbn Hacer, Tehzîb, 6: 140-3.

120

Mâlik tarîkine, İmam Şâfiî, Malik’ten …; Buhârî, Abdullah b. Mesleme > Mâlik… yoluyla; Müslim, Yahyâ b. Yahyâ > Mâlik … tarikiyle; İbn Hibbân Ömer b. Saîd > Ahmed b. Ebî Bekr > Mâlik …; ayrıca Hasan b. Abdulcebbar >Ali b. Ca‘d > Mâlik … tarikleri ile; Taberânî de Ali b. Abdülaziz > Ka‘nebî > Mâlik …yoluyla gelen rivâyetleri eserlerine almıştır. Beyhâkî de mevcut rivâyetin İmam Malik’e ulaşan üç farklı tarikini süneninde tahric etmiştir.507 Bu tarikten gelen rivâyetlerin isnad şeması şöyle gösterilebilir:

Ahmed b. Hanbel, Ubeydullah tarîkini Muhammed b. Ubeyd’den nakleder. Bu hocası Muhammed b. Ubeyd (ö. 204/820) sika ve hafız bir muhaddistir. 508

Hadisin bu tarikle yer aldığı diğer kaynaklar ise şunlardır: Abdurrezzâk, Süfyân es-Sevrî > Ubeydullah b. Ömer... ; Müslim, İbnü’l-Müsennâ > Yahyâ b. Saîd > Ubeydullah… ile İbn Nümeyr > Nümeyr > Ubeydullah…tariki olmak üzere iki tarikle hadisi tahric etmiştir. Nesâî, Ubeydullah b. Saîd > Yahyâ b. Saîd > Ubeydullah… kanalıyla, Taberânî de üç farklı tarikle hadisi eserlerine almışlardır. 509 Bu tariklerin isnad şeması şöyle gösterilebilir:

507 Muvatta’, “Cihâd”,14; Buhârî, “Buyû‘”, 82; Müslim, “Buyû‘”, 59; Şâfiîi, Müsned, 2: 311-312, İbn Hibbân, Sahih, 11: 374; Taberânî, el-Mu‘cemu'l-kebir, 5: 111; Beyhâkî, es-Sünenü'l-kübrâ, 5: 504; Beğavî, Şerhu's-Sünne, 8: 86-87.

508 Zehebî, Siyer, 9: 436-438.

509 Abdurrezak, Musannef, 8: 103; Müslim, “Buyû‘”, 64-65; Nesâî, “Buyû‘”, 34/32; Taberânî, el-Mu‘cemu'l-kebîr 5: 112.

Hz. Peygamber

Zeyd b.

Sâbit İbn Ömer Nafi' Mâlik

Abdurrahm an Ahmed b Hanbel Şâfiî Abdullah b. Mesleme Buhârî Yahya b. Yahya Müslim Ahmed

b.Ebi Bekr Ömer b. Saîd Ali b. Ca'd AbdülcebbaHasen b.

r

İbn Hibbân

121

Ahmed b. Hanbel, Yahyâ b. Saîd tarîkini hakkında 11. hadisin tahricinde bilgi verilen Yezîd b. Hârûn’dan nakleder. Yezîd tarîkini Abdurrezzâk, Süfyân es-Sevrî tarikiyle eserine almış ancak Yahyâ ile Nâfi arasında Ubeydullah b. Ömeri de zikretmiştir.

Müslim ilki, Yahyâ b. Yahyâ > Süleyman b. Bilâl > Yahyâ b. Saîd > …, ikincisi

Muhammed b. Müsennâ > Abdülvehhâb > Yahyâ b. Saîd >…, üçüncüsü Yahyâ b. Yahyâ > Hüşeym > Yahyâ b. Saîd >… diğeri de Muhammed b. Rumh > Leys b. Sa‘d > Yahyâ b. Saîd >… olmak üzere dört farklı tarikle; İbn Mâce Muhammed b. Rumh > Leys b. Sa‘d > Yahyâ b. Saîd >… tarikiyle; Taberânî, ilki Muhammed b. Saîd > Muhammed b. Yusuf > Süfyân > Yahyâ b. Saîd > ..., ikincisi Hafs b. Ömer > Kabîsa b. Ukbe > Süfyân >Yahyâ b. Saîd >…, diğeri de Ebû Yezîd >Abdullah b. Sâlih > Leys > Yahyâ b. Saîd > ... olmak üzere üç farklı tarikle hadisi eserlerinde tahric etmişlerdir.510 Ahmed b. Hanbel, Muhammed b. İshâk tarikini de hocası Yezîd b. Hârûn’dan nakleder. Bu tarikte bulunan Muhammed b. İshâk (ö. 151/768) emîru’l-mü’minîn fi’l-hadîs’ vasfı ile ‘kezzâb’ arasında hakkında çok çeşitli değerlendirmelerin yapıldığı meşhur siyer ve meğazi yazarıdır. Zayıf ve meçhul râvîlerden tedlis yapmakla meşhûr sadûk bir muhaddis olarak vasfedilmiş, teşeyyu‘ ve kaderî olmakla itham edilmiştir.İhtilaf, onun hadisinin i’tibâr için alınabileceği konusunda değil, ihticâc edilip edilmemesi hususundadır. انثدح demedikçe onunla ihticâc olunmaz diyenler olduğu gibi mutlak olarak ihticâc edilir görüşünde olanlar da vardır. Mesela İbn Hibbân onun rivâyetlerine Sahih’inde yer vererek mutlak olarak ihticâc etmiştir.511 Buradaki metinde diğer

510 Abdurrezak, el-Musannef, 8: 104; İbn Mâce, “Ticarât”, 55; Müslim, “Buyû‘”, 61-63; Nesâî, “Buyû‘”, 35; Taberânî, el-Mu‘cemu'l-Kebîr, 5: 112.

511 İbn Sa‘d, et-Tabakât, 7: 552-553; 9; 323-324; Buhârî, et-Târîhu’l-kebîr, 1: 40; İbn Ebî Hâtim, el-Cerh ve’t-ta’dîl, 7: 191-194; İbn Hibbân, es-Sikât, 7: 380-385; Zehebî, Siyer, 7: 33-55; a.mlf, Mîzânü’l-i’tidâl,

Hz. Peygamber

Zeyd b.

Sâbit İbn Ömer Nafi' Ubeydullah b. Ömer

Muh. b.

Ubeyd Ahmed b. Hanbel Süfyân es-Sevrî Abdurrezzâk Numeyr Numeyrİbn Yahya b. Saîd İbnü'l Müsenna Müslim Ubeydullah b. Saîd Nesâî

Müsedded Muaz b. el-Müsenna

Taberânî Eyyûb Hammâd b. Seleme Abdülvahid b. Gıyas Yusus el-Kâdı

el-Ka'nebi Müslim el-Ebu Keşşî

122

metinlerden farklı olarak müzâbene ve muhâkale türü satışları yasaklayan bir ifade bulunmaktadır. Ayrıca Muhammed b. İshâk “muzâbene ve muhâkaleyi yasakladı” ifadesinde teferrüd etmiştir.512 Ariyye rivâyetinin Müsned’de bulunan tüm tariklerinin şeması şöyle gösterilebilir:

Bu konuda Zeyd b. Sâbit dışında Abdullah b. Ömer, Sehl b. Ebî Hasme (41/661), Cabir b. Abdullah ve Ebû Hureyre’den gelen sahih rivâyetler mevcuttur.513