• Sonuç bulunamadı

3.2. Yeni Ürün Gelişimine Tedarikçi Katılımı

3.2.1. Yeni Ürün Gelişimine Tedarikçi Katılım Literatürü

3.2.1.2. Tedarikçi Katılımı Dönemi (1990’ların Başı)

1990’ların başındaki bir dizi yayın, daha sonraki zamanlarda Japon ve Batılı üreticiler arasındaki performans farklılığının analiz edilmesinde kullanılacak olan, otomotiv endüstrisinden elde edilen bulgularla hazırlanmıştır. Bu çalışmalar aynı zamanda tedarikçi katılımını Japon YÜG performansındaki daha üstün bir açıklayıcı faktör olarak gören çalışmalardır. Tablo 3.5’in işaret ettiği üzere araştırmalar hala ağırlıklı olarak Japon, Avrupa ve Kuzey Amerika endüstrisinin karşılaştırmalı çalışmalarına odaklanma noktasındadır. Cusomano ve Takeishi (1991), Amerikalı otomobil imalatçılarında Japon modelinin kabulünü incelemiş ve Amerikalı tedarikçilerin erken aşamada katılmakla birlikte Japon tedarikçilerin daha çok tasarım aşamasından itibaren sürece dâhil olduğunu ileri sürmüştür. Lamming (1993), Batılı otomobil üreticileri tarafından Japon rakiplerine, gerçekleştirilen uygulamalarda tedarikçi ortaklık ilişkileri konusunda bildikleri konulara ilişkin cevapları incelemiştir. Bu süreçteki birçok diğer katkıdan daha çok teoriye dayalı bir çalışma olan Lamming’in çalışması, Japon alıcı-tedarikçi ilişkilerinin özelliklerini incelemiş ve tedarikçi ilişkileri değerlemesi, maliyet şeffaflığı ve tedarik gelişimi ihtiyacını da içeren Batılı anlamdaki “yalın tedarik” uygulama yollarını önermiştir (Johnsen, 2009).

Nishiguchi (1994), özellikle Japon tedarik zinciri ve endüstrisini karakterize eden Japonya’daki tedarik zinciri yapıları için “Alp Dağları (sıralı)” kavramını kullanmıştır. Yazar, Japon endüstrisindeki önemli destek yapılarını tanımlamış ve Japon üreticilerin tedarikçileri üzerine bir değerlendirme yapmıştır. Nishiguchi, aynı zamanda endüstri özellikleri ve işletme önceliklerinin daha önemli olabileceği göz önünde bulundurularak, tedarikçilere yönelik işbirlikçi tutumun, sadece Japon kültürü ile açıklanamayacağını ifade etmiştir (Wynstra vd., 2001:157).

1990’ların ortalarına doğru çalışmalar otomotiv endüstrisinden uzaklaşmaya başlamıştır. Bonaccorsi ve Liparini (1994), üçlü tedarikçi katılımı modelini ayırmak için (geleneksel model, Japon modeli, gelişmiş/ortaklık modeli) tek bir gıda işleme ve paketleme işletmesi (İtalya) örneğini kullanmışlardır. Bonaccorsi ve Liparini çalışmada; Harvard Çalışması ve Uluslararası Motor Taşıt Programı (International Motor Vehicle Programme/IMVP) çalışmalarının yanı

sıra Endüstriyel Pazarlama ve Satınalma (Industrial Marketing and Purchasing) grubu tarafından geliştirilen alıcı-tedarikçi etkileşimi ve ağ teorisinden de etkilenmişlerdir (örneğin Hakansson, 1987). Buradaki son çalışma Eisenhardt ve Tabrizi’nin (1995), daha az tedarikçi katılımının teknolojik belirsizlik koşulları altında uygun olabileceğine işaret eden ve otomotiv sanayi ile ilgili olmayan ilk çalışmadır. Örgütsel teoriden temel alan (örneğin Weick, 1993) ve 72 yeni ürün gelişim projesini kapsayan bu ampirik çalışma, bilgisayar endüstrisinde gerçekleştirilmiştir (Johnsen, 2009).

Bu dönemde öne çıkan temel konular tedarik zincirindeki işletmeler arası performans farklılıkları, tedarikçilerle ortaklık ilişkileri, tedarikçi katılım modelleri ve yalın tedarik uygulamaları üzerine odaklanmaktadır. Bunun yanında bu dönemin önemli bir özelliği de otomotiv sektörü dışındaki diğer sektörlerle ilgili (elektronik gibi) çalışmalarında yapılmaya başlamasıdır. Ayrıca yapılan çalışmalarda göze çarpan diğer önemli bir sonuç teknolojik olarak tahmin edilebilir projelerin tedarikçilerle ilgili belirginliğe bağlı olarak geliştirme zamanına tedarikçinin katılımının pozitif etkilerinin olduğu bununla birlikte daha az tahmin edilebilir projelerin tedarikçi katılımına belirgin bir etkisi olmadığı şeklindedir.

Tablo 3.5. Tedarikçi Katılımı Araştırması: 1990’ların Başı

Çalışma Metot Odak Noktası Anahtar Sonuçlar ve Katkılar

Cusumano ve Takeishi (1991) 10 ABD otomobil üreticisi araştırması artı ABD’deki tedarikçi ve taşımacılarla yapılan 72 görüşme (mülakat) Yeni ürün gelişiminde tedarikçinin rolünü de içeren ABD ve Japonya’daki tedarikçi ilişkileri ve yönetimin karşılaştırılması

ABD otomobil üreticilerinde Japon modelinin artan adaptasyonu. ABD tedarikçileri erken katılımda bulunurken; Japonlar tasarımda daha çok yer almaktadır. Japonların kara kutu bölümlerine olan yoğun güvenleri (%96). Japonlar tedarikçileri ABD işletmelerine nazaran daha geç seçmektedir. Lamming (1993) Uluslararası Motor Taşıt Programı otomobil çalışması üzerine kurulmuştur Ortaklık tedarikçi ilişkilerinin uygulanması yoluyla Batılı otomobil üreticilerinin Japon rakiplerine cevabı

Japon alıcı-tedarikçi ilişkilerinin nitelikleri: Yalın tedariki Batılı bağlamda uygulamanın yolları: ilişki değerlendirme, maliyet şeffaflığı ve tedarikçi/tedarik geliştirme. Nishiguchi

(1994) Japonya’daki tedarik zinciri yapısını belgelendirmektedir ve Japon tedarik zinciri ve endüstri özelliklerini tartışmaktadır.

Japon üreticilerin tedarikçilerini kullandığı varsayımını kabul etmemektedir ve destek yapısını tanımlamaktadır. Tedarikçilere yönelik işbirliği tavırlarının basitçe Japon kültürüyle açıklanamayacağını fakat endüstri özellikleri ve işletme öncelikleriyle açıklanabileceğini tartışmaktadır. Kamath ve Liker (1994) 3 otomobil üreticisi ve tedarikçisi örnek olay çalışması; 143 tedarikçi & 189 ABD tedarikçisinin araştırması

Japon ve Birleşik Devletler işletmeleri arasındaki farklılıkların altını çizerek yeni ürün gelişimindeki tedarikçi rollerini ve tedarikçi katılımı için ön koşulları gözden geçirmektedir.

Japon tedarikçilerin hiyerarşik tipolojisi: ortak, yetişkin, çocuk ve sözleşmesel. Japon tedarikçiler müşterilerini desteklemek adına yeni ürün geliştirme sürecinde daha nitelikli olmaktadır.

Bonaccorsi ve Lipparini (1994)

Tek örnek olay çalışması

Tedarikçi katılımıyla ilgili 3 model seçmektedir: geleneksel model: Japon modeli; gelişmiş/ortaklık modeli

Tedarikçilerin yeni ürün geliştirme sürecinde bütünleştirilmesi ürün hayat süresini kısaltmaya ve başarılı yeni ürün programlarının oranını artırmaya olanak tanımaktadır. Eisenhardt ve Tabrizi (1995) 72 yeni ürün geliştirme projesi araştırması

Hızlı uyum süreci. Baskı (tahmin edilebilir) ve deneysel (tahmin edilemeyen) stratejiler ayrımını yapmaktadır.

Karışık sonuçlar: teknolojik olarak tahmin edilebilir projeler tedarikçi katılımına ait pozitif etki göstermiştir; daha az tahmin edilebilir projeler tedarikçi katılımına ait önemli bir etki göstermemiştir.

Kaynak: Johnsen, 2009.

3.2.1.3. Tedarikçi Katılımında Hızlı Artış Dönemi (1990’ların Sonları)