• Sonuç bulunamadı

Anlatı Yazma Tanımlama Yazma

Sonuç 3 Savaşın üçüncü sonucu Avusturya toplumu ile alakalıydı Bu açıdan II Dünya savaşını etkisi oldukça önemlidir Avrupa‟da yersiz kalan pek çok

3- Kendi sınıflama kriterlerini seçme: Öğrenciler, bilgiyi seçmek için kendi kriterlerini kullanmaları konusunda cesaretlendirilmelidirler Örneğin

3.14. Tarih Derslerinde Günlük Yazma (Journal writing) Etkinlikler

Öğrencinin düşüncelerini ve duygularını kendi kelimeleri ile oluşturdukları günlük yazma, çeşitli disiplinlerde kullanılabileceği gibi özellikle tarih dersinin öğreniminde kullanılması durumunda oldukça faydalıdır (Sloan, 2005; Batten, 2005). Günlük yazma resmi olmayan doğal tepkiler olduğu için öğrencilerin düşünmeleri ve yazmaları sağlanır. Öğrencilerin sentez oluşturmaları için iyi bir araçtır. Öğrencilerden derste işledikleri konu ile ya da izledikleri film ya da video ile ilgili görüşlerini yazmaları istenebilir. Günlük, haftalık ve aylık da yazılabilir. Böylelikle günlük yazma öğrencilerden yapması beklenen bir ödev olur.

Faydaları:

1. Her gün yazacaklar.

2. Öğrenciler için oldukça tanıdık ve rahat bir yazma süreci olur. 3. Eleştirel düşünme becerilerini geliştirir.

4. Öğrencilerin açık-uçlu etkinlikler yaparak içeriği anlamasını sağlar (Sloan, 2005; Rowe, 2004: 2).

Bir tarih uzmanı ve eğitimcisi olana Batten‟a (2005: 1) göre; günlük metin yazmayı kullanma öğrencinin hem tarihsel içerik bilgisini arttırır hem de bu bilgiyi aklında tutmasını sağlar. Batten (2005), tarih derslerinde öğrencilerin “Kölelik Dünyasını” daha iyi anlamlandırabilmelerine yardım etmek, kendi cümleleri ile düşündüklerini ve hissettiklerini açıklayabilmelerini sağlamak için günlük yazma (journal writing) etkinliğini kullanmıştır. Öğrencilerden sınıfta yaptıkları kapsamlı okumaları ve anlatımları kullanarak çiftliklerdeki aileleri tanımlamalarını istemiştir. Batten‟ın (2005) tarih dersinde günlük yazma ile ilgili yaptırdığı etkinlik şu şekildedir: Etkinlik:

10.20.1710: Bugün üçüncü çocuğumu doğurdum, bir erkek ve ismi Jared.

Babası Moah, komşu çiftlikte yaşıyor ve henüz onun doğduğunu öğrenmedi. Jared‟in kardeşleri Jamel ve Isaac, diğer bir oyun arkadaşına sahip oldukları için çok heyecanlandılar. Ona göz kulak olacak ve şeker tarlasından döndüğüm zaman bana yardım edecek kadar büyük olan kuzenleri Mali‟de çok heyecanlı. Bugün çok özeldi ve umarım Moah‟da yeni oğlunu görmek için yakında bizi ziyaret edebilir.”

10.20.2004: Birleşik Devletlerde büyük çiftliklerde yaşayan aileler tipik çekirdek

aile tanımıyla uyuşmamaktadır. Afrikalı köleler Batı Afrika kültür geleneklerini devam ettiriyorlardı. Anne ailenin başıydı ve çocukları baba ile değil, onun vasıtasıyla tanınıyor ve toplumsal bir yer kazanıyorlardı. Köle evinde aile; karı-koca, çocuklar ve kardeş çocuklarından oluşuyordu. Bu geniş aile büyük çiftliklerdeki pek çok köle için standarttı. Bu kavram batılı toplumlar için çok yabancı gelebilir. Hatta kölelik üzerine çalışan tarihçiler kölelerin gerçek bir aile ruhuna sahip olmadıklarına inanırlar.”

Bu tür etkinlikler öğrencilerin düşüncelerini ve hislerini gösterir. Öğretmenin kullanacağı çeşitli günlük yazma çalışmaları vardır. Tarih derslerinde kullanılabilecek olan günlük yazma çeşitleri şu şekilde sıralanabilir:

Öğrenme günlüğü (Learning Logs): öğrencilerin defterlerini iki sütuna ayırarak okumalarından öğrendiklerini yapılandırdıkları okuma günlüklerinin özel bir çeşididir. Kâğıdı yarıya bölen öğrenciler, metinden okumuş olduklarını sol tarafa, okuduklarından anladıklarını gösteren kavramları da sağ tarafa kaydederler. Metin boyunca bu süreç devam eder. August‟a (2000: 344) göre; sınıf, okumaların tartışılmasına bağlıdır ve eğer öğrenciler okumazsa sınıf sıkıcı ve etkisiz olur. Kullanılacak olan bazı stratejiler öğrencilerin okumalarını arttırır. Bunlardan bir tanesi de “Okuyucu Günlüğü (Reader Journal)” ödevidir. Bu çalışma öğrencilerin her okuma ödevine resmi olmayan bir okuyucu yanıtı (reader response) yazmalarını içermektedir. Okuyucu günlükleri çeşitli tarih dersleri için kullanılabilecek önemli bir etkinliktir. Kendi derslerinde bu etkinliği uygulayan August (2000), resmi olmayan yazma olarak nitelendirilen bu çalışmaların öğrencilerin okuma ve düşünmelerini arttırdığını belirtmiştir. Ayrıca öğrencilerden her bir okumaları için tepkilerini gösteren ve okumalarının önemli noktalarını özetleyen bir ya da iki paragraflık metin yazmalarını istenmitir. Bu ödevdeki yazma çalışması ile öğrenciler daha rahat yazmaya başlamışlar ve becerilerini geliştirmişlerdir. Ayrıca öğrencilerden yazmalarının istenmesi onları hem okuma yapma hem de daha dikkatli ve etkili okumak konusunda cesaretlendirmiştir. Böylece öğrenciler sınıfa konuya hazırlıklı olarak gelmişlerdir (August, 2000).

Kelime günlüklerini (vocabulary journals): öğrenciler metinleri ile ilgili anahtar kelimelerin tanımlarını kendi kelimeleri ile yazarlar. Yazma öğrencilerin kavramları anlamalarına yardım eder. Öğrencilerin zor fikirleri geliştirebilmeleri için bilmedikleri kelimeleri öğrenmeleri gerekir. Öğretmeninde ortalama bir öğrencinin anlayacağı dili kullanması gerekir. Günlük yazma bu açıdan öğrencileri geliştirir (Currin ve Tracy, 2003: 6).

“Beyin fırtınası ya da serbest yazma günlüğü” (Brainstorming or Free writing) ise; öğrencinin bir probleme oldukça hızlı bir şekilde cevap vermesi için fikirlerini not almasıdır. (Batten, 2005: 2). Öğretmen yeni bir konuya geçmeden önce daha önceki bilgilerini toplamaları için bir konu hakkında düşünmeleri için kullanabilir.

Rol oynama günlüğü (Role-playing journals) ise, herhangi bir zamanda yaşamış bir kişiymiş gibi yazmayı gerektirir. Öğretmen o zaman sürecindeki yaşamı tanımlar ve

öğrenciye o zaman sürecinde yaşamış bir kişinin günlüğünü yazmasını ister (Batten, 2005: 2).

Reber (1990), Shippensburg Üniversitesinde, altı kredilik Dünya tarihi dersinde öğrencilerin yazma becerilerinin geliştirilmesi ve öğrencilere tarihçi gibi düşünme becerileri öğretmeye çalıştıklarını belirtmektedir. Bunun için Dünya tarihi dersinde öğrencileri yazma vasıtasıyla analiz etme ve öğrenmeye teşvik etmek amacıyla günlük yazma (journal writing) ve kısa metin yazma çalışmaları yaptırdığını belirten Reber (1990), her iki yazma türünün de öğrencilere geçmişi öğrenmeleri ve düşüncelerini düzenlemeleri konusunda yardım ettiğini belirtmektedir. Öğrencilerin yazma becerilerinin geliştirilmesinde kullandığı günlük yazma çalışmaları, sınıf dışında okunan okuma ödevlerinin tamamlanmasından sonra sınıf dışında bir hafta içerisinde üç başlığı içermektedir. Kısa metin yazma ise, öğrencilerin tarihçi gibi düşünme becerilerini geliştiren bir süreçtir. Öğrenci tarihçinin yaptığı gibi, konusunu tanımlamalı, okumalı, gerekli bilgiyi elde etmeli, tutarlı yazmalı ve ek olarak araştırmasını ve akranlarının yazılarını değerlendirmelidir. Sonuçta öğrenci, kendi sonuçlarının tarihsel doğruluk ve açıklama açısından asıl bir kaynak olup olmadığına karar verir.

Cantrell ve diğerleri (2000), Sosyal Bilgilerde öğrenme üzerinde günlük yazmanın etkisini araştırmışlardır. Dört Sosyal bilgiler sınıfında 2 çeşit günlük yazma biçimini kullanmışlardır. Bunlar özet günlükleri (summary journals) ve BBÖ günlükleri (KWL journals)7. Sabah ve akşam grubundan oluşan 4 sınıf, 2 kısma bölünmüşlerdir. Her kısımdan bir sınıf, BBÖ günlüklerini; diğeri ise özet günlüklerini kullanmışlardır. Belirli bir çalışma süresi içerisinde öğrencilerin bu günlükler ile çalışma yapmaları sağlanmıştır. Çalışmanın sonucunda; BBÖ günlüklerinin, öğrencilerin, öğrenme amaçlarına ulaşmışlarında daha etkili olduğu gözlemlenmiştir. BBÖ günlükleri okuma öncesi ve okuma sonrası kullanılabilecek bir günlük yazma biçimi olarak kavramayı artırdığından çeşitli disiplinlerde kullanılmaktadır. Öğrenme öncesi, öğrenme boyunca ve öğrenme sonrası kullanılan BBÖ, öğrencilerin öğrenme yeteneklerini artırmaktadır. Özet günlükleri ise, öğrenmenin sonunda kullanılırsa daha etkili olmaktadır (Batten, 2005: 8).

Bain (2000: 341), tarih öğrencilerinin günlük yazma çalışmalarında kullanabileceği çeşitli stratejileri şöyle sıralamıştır:

7

a- Serbest Yazma (Freewriting): Öğrenciler tarihsel bir konu, okuma ya da problem hakkında düşünmeye başlamak için günlük (journal) yazmayı kullanabilirler. Serbest yazma vasıtasıyla ilk düşüncelerini yakalarlar ve “…hakkında ne biliyorsun?, … hakkında ne düşünüyorsun?”, “bu konudaki tutumun ne?” “Hangi sorulara sahipsin?”, “Benzer bir durumda nasıl tepki verirsin?”, “Konu ile ilgili ne gibi zorlukların var?” “Konu hakkındaki en önemli şüphen nedir?”, şeklinde soruları cevaplamaya çalışırlar. Bu sorular, sınıfta konuyu işlemeden önce verilen bir konuyu ya da ödevi araştırmaları konusunda öğrencileri cesaretlendirir. Öğrencilerin konu hakkında kendi başlarına düşünmelerini gerektirir. Daha önemlisi bu çalışmalar var olan fikirleri, tutumları, soruları ve değerleri tanımlar.

b- Hikâye Yazma Aracılığıyla Anlatı OluĢturma: Hikâye yazma, öğrencilerin çalışılan bir ünitedeki olgular ve olaylardan bir anlatı yaratmalarını sağlar. Sıklıkla metinler öğrencilere tutarlı bir giriş, orta ve sonuç olmaksızın bir dizi bağlantısız olgular olarak görünür. Hikâye yazma öğrencileri anlatı yapısı oluşturma konusunda cesaretlendirir. Öğretmenlerin ve öğrencilerin masalcı sesi keşfetmelerini ve çoklu bakış açısından bir hikâyeyi yeniden söylemelerini mümkün kılar.

Öğrenciler genellikle notlarına atıfta bulunmaksızın, isimler ve zamanlar üzerine kurulan hikâye çizgisinin tutarlılığını vurgulamaksızın anlatılarını oluşturmaktadırlar. Daha sonra öğrenciler tekrar notlarına ve olgulara dönerek, hikâyeyi daha doğru bir şekilde yeniden çalışırlar. Bu etkinlikle birlikte öğretmen “hikayenin anlatımında ne değişti?”, “Değişiklikleri anladınız mı?” gibi önemli tarihsel sorular oluşturabilir. Tarihsel hikayeler, anlatıların toplanmasında ve oluşturulmasında önemli rol oynarlar.

c- Okuyarak Yazmak: Öğrenciler günlükleri tarihsel metinleri okumakta kullanabilirler. Günlük yazma öğrencileri okudukları hakkında düşünmeye, okuduklarından ne anladıklarını keşfetmeye ve önemlerini belirlemeye teşvik eder. Yazmak için okuma, okunan metinlerden not almaktan farklıdır. Öğrenciler metin hakkındaki kendi düşüncelerini yakalarlar. Başlangıçta öğrencilerin okudukları metin ile ilgili düşünmelerini sağlamak için öğretmen kaynaklı sorular ile yönlendirilirler. Örnek sorular şunları içerir: “İlk düşünceleriniz nelerdir?” “Hangi sorular oluştu?” “Bu metin başka bir şey hatırlattı mı?” “Senin için hangi kısım daha önemlidir?” “Yazar için hangi kısım önemlidir?” “Önemli olduğunu düşündüğün kısım ile yazar için önemli olarak düşündüğün kısım arasında fark var mıdır?” “Yazarın bakış açısı nedir?”

Günlük yazmalarda sıklıkla iki başlıklı metot kullanırız. Öğrenciler metinlerden alıntılarını ve kendi kelimeleri ile yeniden yazmalarını birinci kısma, metin ile ilgili

tepkilerini ise ikinci kısma yazarlar. Böylece okuyucu ve metin arasında diyalog kurulmuş olur.

d- Ġnteraktif Yazı Aracılığıyla Diyalog GeliĢtirme: İnteraktif yazma, öğrencilere gayrı resmi olarak tarihsel bir problem çerçevesinde diğerleri ile yazılı görüşme yapmalarını sağlar. Konferanslar, yayınlar ve gittikçe artan bir şekilde e-mail vasıtasıyla çalışan tarihçiler çeşitli görüşmelerin içerisinde yer alırlar. İnteraktif günlük yazma ile benzer bir alışveriş öğrenciler arasında da yapılabilir. Öğrenciler bir konu ile ilgili okurlar ve sınıf arkadaşlarının düşüncelerini yanıtlarlar. Oturumu oluşturmak için öğretmen sınıfı üçe bölebilir. Daha sonra gruplar günlüklerini değiştirerek sınıf arkadaşlarının başlıkları ile ilgili tepkilerini yazarlar. En sonunda da gruplar arkadaşlarının yorumlarını okur ve yanıtlarlar.

e- ÜstbiliĢsel (Meta-cognitive) Yazma Aracılığıyla Kendini Yansıtma:

Yazma öğrencilerin kendi düşünceleri hakkında düşünmelerine de yardımcı olur. Örneğin; Öğretmen öğrencilerden benzer sorularla ilgili olarak düzenli aralıklarla tekrar tekrar cevaplamalarını isteyerek onların fikirlerindeki değişiklikleri gösterebilir. Öğrenciler dönem ödevlerini hazırlarlarken, haftalık olarak konu hakkında ne bildiklerini ve ne düşündüklerini tanımlamalarını yazmalarını isteyen Bain (2000: 343), bu şekilde düzenli yazmanın öğrencilerin bütün bilgileri toplayıncaya kadar beklemelerinden ziyade araştırmalarının not kartları ve kaynakları üzerinde çalışmalarını teşvik ettiğini belirtmektedir.

f- Genel Okuma Aracılığıyla Toplumsal Yapı:

Günlük yazma etkin olarak bütün öğrencilerin çalışma materyallerinin anlamalarını içerir. Bu sürecin en önemli basamağı, öğrencilerin sınıfta günlük yazılarının sesli bir şekilde okumalarını gerektirmesidir. Tarihçiler de çalışmalarını çalışma arkadaşları ile konuşurlar, konferanslarla sunarlar ya da öğrencileri ile düşüncelerini paylaşırlar. Sınıfta da öğrenciler arka arkaya yazdıkları kısa çalışmalarını okurlar ve bütün öğrencilerin okumaları bitinceye kadar yorumlarını söylemezler. Daha sonra gerekli tartışmalar yapılır. Öğretmenin de bu sürece katılması daha etkili olur.

Hockman (2000: 2) yaptığı araştırmada sınıflarda yeni kullanılmaya başlayan ve popüler bir öğretme metodu olan günlük yazmanın (journal writing) dört biçimi üzerinde durmuştur. Bunlar:

1. Zihin haritası (mind mapping): Kısa sürede yapılan özel bir not alma

Benzer Belgeler