• Sonuç bulunamadı

3.1. Değerlemenin ĠĢlevi ve Esasları

3.1.2. Ülkemizdeki Kanunlarda Değerleme Hükümleri

3.1.2.3. Türkiye Finansal Raporlama Standartlarında Değerleme

Finansal Raporlamaya ĠliĢkin Kavramsal Çerçeve Hakkında Tebliğ‟de değerleme, “finansal tablolarda yer alan unsurların bilançoda ve gelir tablosunda tahakkuk ettirecekleri ve gösterecekleri parasal tutarların belirlenmesi iĢlemini ifade eder” Ģeklinde tanımlanmıĢtır (Resmi Gazete, 27 Ocak 2011, Sayı:27828). KOBĠ TFRS‟ler de değerleme kavramı “finansal tablolarda yer alan varlık, borç, gelir ve giderlerin ölçüleceği parasal tutarların belirlenmesi iĢlemidir” Ģeklinde tanımlanmıĢtır (KOBĠ TFRS, paragraf 2.33).

KGK tarafından hazırlanan “Finansal Raporlamaya ĠliĢkin Kavramsal Çerçeve” de tarihi maliyet, cari maliyet, gerçekleĢebilir değer ( ödeme değeri) ve bugünkü değer olmak üzere dört tane temel değerleme esası belirtilmiĢtir (Resmi Gazete, 27 Ocak 2011, Sayı:27828). KOBĠ TFRS‟nin 2.34 paragrafında ise, tarihi maliyet ve gerçeğe uygun değer olmak üzere iki temel değerleme esası açıklanmıĢtır. Tarihi maliyet esası varlıklar ve borçlar için ayrı ayrı tanımlanmıĢtır. Varlıklar için tarihi maliyet, edinme tarihinde varlığın elde edilmesi için ödenmiĢ olan nakit veya nakit benzerlerinin tutarı veya verilen karĢılığın gerçeğe uygun değeridir. Borçlar için tarihi maliyet, yükümlülüğün gerçekleĢtiği tarihte, yükümlülüğe karĢılık elde edilen nakit veya nakit benzerlerinin tutarı ya da alınan nakit olmayan varlıkların

gerçeğe uygun değeri veya (gelir vergisinde olduğu gibi) yükümlülüğün yerine getirilmesi için iĢletmenin normal faaliyet döngüsü içerisinde ödenmesi beklenen nakit veya nakit benzerlerinin tutarıdır. Ġtfa edilmiĢ tarihi maliyet ise, bir varlık veya borcun tarihi maliyeti, artı veya eksi, bu tarihi maliyetin daha önceden gider veya gelir olarak muhasebeleĢtirilen kısmıdır (KOBĠ TFRS 2.34-a paragraf). Gerçeğe uygun değer, karĢılıklı pazarlık ortamında bilgili ve istekli gruplar arasında bir varlığın el değiĢtirmesi ya da bir borcun ödenmesi durumunda ortaya çıkabilecek tutardır (KOBĠ TFRS 2.34-b paragraf).

KOBĠ TFRS‟de tanımlanan değerleme ölçüleri aĢağıda açıklanmıĢtır:

Bugünkü değer, iĢletmenin normal akıĢı içerisindeki gelecekteki nakit

akıĢlarının indirgenmiĢ bugünkü değerinin cari tahminidir (KOBĠ TFRS, 2010: 210).

Defter değer, bir varlığın ya da borcun finansal durum tablosunda

muhasebeleĢtirilmiĢ değeridir (KOBĠ TFRS,2010: 210).

Ġçsel değer, karĢı tarafın onaylama veya alma (koĢullu ve koĢulsuz) hakkının

olduğu payları ile karĢı tarafın bu senetler için ödemesi gereken (veya ödeyeceği) fiyat (eğer varsa) arasındaki farktır. Örneğin, gerçeğe uygun değeri 20 TL olan bir pay üzerindeki kullanım fiyatı 15 TL olan bir hisse senedi opsiyonunun içsel değeri 5 TL‟dir (KOBĠ TFRS,2010: 218).

Ġtibari değer, bir finansal araç sözleĢmesinde belirlenmiĢ para birimi, pay,

kile, libre veya diğer birimin miktarıdır (KOBĠ TFRS,2010:222).

Kalıntı değer, iĢletmenin, varlığın hâlihazırda beklenilen yararlı ömrünün ve

yaĢının sonuna gelmiĢ olsaydı, bu varlığı elden çıkarmasından cari olarak elde edeceği tahmin edilen tutardan, tahmini elden çıkarma maliyetleri düĢüldükten sonra kalan tutardır (KOBĠ TFRS, 2010:222).

Amortismana tabi tutar, KOBĠ TFRS‟lerin 17.bölümünde, Maddi Duran

Varlıklar bölümünde bahsedilmiĢ, tanımı terimler sözlüğünde” bir varlığın maliyetinden veya (finansal tablolarda) maliyet yerine geçen diğer tutarlardan kalıntı değerin düĢülmesiyle bulunan tutarı ifade eder” Ģeklinde yapılmıĢtır (KOBĠ TFRS, 2010:209).

Kullanım değeri, bir varlıktan veya nakit yaratan birimden kaynaklanması

beklenen gelecekteki nakit akıĢlarının bugünkü değeridir (KOBĠ TFRS,2010, paragraf 27.15).

SatıĢ maliyetleri düĢülmüĢ gerçeğe uygun değer, bilgili ve istekli gruplar

arasında karĢılıklı pazarlık ortamında, bir varlığın ya da nakit yaratan birimin satıĢında elde edilecek tutardan elden çıkarma maliyetlerinin düĢülmesi ile edilen tutardır (KOBĠ TFRS,2010, paragraf 27.4).

Vergiye esas değer, bir varlığın, borcun veya özkaynağa dayalı finansal

aracın yürürlükte olan veya yürürlüğe girmesi kesine yakın olan vergi kanunu kapsamında ölçülmesidir (KOBĠ TFRS, 2010: 230).

Geri kazanılabilir tutar, bir varlığın ya da nakit yaratan bir birimin geri

kazanabilir tutarı, satıĢ maliyeti düĢülmüĢ gerçeğe uygun değeri ile kullanım değerinden yüksek olanıdır (KOBĠ TFRS, 2010, paragraf 27.11).

Net gerçekleĢebilir değer, KOBĠ TFRS‟de terimler sözlüğü kısmında

tanımlanmamıĢ olsa da 31.Bölüm Yüksek Enflasyon paragraf 31,8‟in a bendinde “ Bazı parasal olmayan kalemler raporlama dönemi sonunda geçerli olan tutarlarla izlenirler örneğin, net gerçekleĢebilir değer ve gerçeğe uygun değer, dolayısıyla bunlar yeniden bildirilmez. Diğer tüm parasal olmayan varlıklar ve borçlar yeniden bildirilir” denmektedir (ġensoy ve Perek, 2010: 54; KOBĠ TFRS, paragraf 31.8).

Bu kavram her ne kadar 31.Bölüm Yüksek Enflasyon bölümü dıĢında doğrudan kullanılmamıĢ olsa da stoklar ile ilgili 13.Bölüm‟de stokların ölçülmesi ile ilgili Ģöyle ifade kullanılmıĢtır; “stoklar, maliyet değeri ile tahmini satıĢ fiyatından, tamamlanma maliyetleri ve satıĢa iliĢkin maliyetler düĢüldükten sonraki değerin düĢük olanı üzerinden değerlenir ” (ġensoy ve Perek, 2010: 54; KOBĠ TFRS, paragraf 13.5 ).

Net gerçekleĢebilir değer kavramının tanımı TFRS tam setinde TMS 2 Stoklar Standardı‟nın tanımlar kısmının 6.paragrafında “ĠĢin normal akıĢı içinde, tahmini satıĢ fiyatından, tahmini tamamlama maliyeti ve satıĢ gerçekleĢtirmek için gerekli tahmini satıĢ giderleri toplamının, düĢülmesiyle elde edilen tutarı ifade eder” Ģeklinde tanımlanmıĢtır (ġensoy ve Perek, 2010: 54; TMS 2 paragraf 6 ).

Finansal tabloların amacı açısından, vergi kanunları ile TFRS arasında yaklaĢım farklılığı bulunmaktadır. Vergi kanunlarında finansal tabloların düzenlenmesine vergi matrahının hesaplanması açısından bakılırken, TFRS‟de ise, kullanıcıların bilgi ihtiyacı açısından bakılmakta ve bu ihtiyacı karĢılamaya yönelik düzenlemeler yapılmaktadır (Akbulut, 2008: 11).VUK. ile TFRS‟deki değerleme hükümleri arasında farklardan biri de VUK‟nu tek tek hangi kalemin nasıl değerleneceğini belirlenmesine karĢın, TFRS‟de ilgili kıymetin bulunduğu “grup” açısından bir ölçümlemeden söz edilmektedir ( Akbulut, 2011: 25).