• Sonuç bulunamadı

2. KURAMSAL ÇERÇEVE VE ĠLGĠLĠ ARAġTIRMALAR

2.6. Ġlgili AraĢtırmalar

2.6.1. Türkiye‘de YapılmıĢ Olan AraĢtırmalar

Kökdemir‘in (2003) gerçekleĢtirmiĢ olduğu doktora çalıĢmasının amacı; Türk üniversite öğrencilerinin belirsizlik durumlarında karar verirlerken kullandıkları çözüm yollarını araĢtırmak, eleĢtirel düĢünme ve karar verme süreçleri arasındaki iliĢkinin nasıl olduğunu belirlemek ve eleĢtirel düĢünme eğitiminin üniversite öğrencilerinin eleĢtirel düĢünme kapasitelerini olumlu yönde etkileyip etkilemediğini görmektir. ÇalıĢmada kullanılmak amacıyla, California EleĢtirel DüĢünme Eğilimi Ölçeği (CCTDI) Türkçeye uyarlanmıĢ, eleĢtirel düĢünme eğilimlerinin yüksekliği açısından, düĢük ve yüksek olarak ikiye ayrılan deneklerin bu sorulara verdikleri cevaplar incelenmiĢ ve rasyonel modellere uygunlukları açısından karĢılaĢtırılmıĢtır. Ek olarak, eleĢtirel düĢünme eğitiminin, üniversite öğrencilerinin eleĢtirel düĢünme eğilimlerini artırıp artırmadığını ölçmek amacıyla 10 saatlik bir eğitim programı uygulamıĢ ve eğitim alan deneysel grup ile eğitim almayan kontrol grubu verileri SPSS programı aracılığıyla birbirileriyle karĢılaĢtırılmıĢtır. Kökdemir (2003, 106, 111-112) eleĢtirel düĢünürlerin daha rasyonel ve kesin olduklarını, akademik baĢarılarının daha yüksek olduğunu, ve eleĢtirel düĢünmenin genel bir beceri olduğunu, belli bir alanla sınırlı olmadığını ortaya koymuĢtur. Bu çalıĢma, eleĢtirel düĢünmenin öğretilebilir ve geliĢtirilebilir bir beceri olduğunu öne sürmektedir.

Akbıyık ve Seferoğlu‘nun (2006) araĢtırmasının amacı; yüksek ve düĢük eleĢtirel düĢünme eğilimlerine sahip öğrenciler arasındaki akademik baĢarı farkını incelemektir ve bu doğrultuda, öğrencilerin genel akademik baĢarı, matematik dersi akademik baĢarı ve fen grubu (Fizik, Kimya ve Biyoloji) dersleri, dil grubu (Türk Dili ve Edebiyatı ve Ġngilizce) dersleri ve sosyal grubu (Tarih ve Coğrafya) dersleri akademik baĢarı farkları incelenmiĢtir. AraĢtırma, seçkisiz yöntemle belirlenen 71 dokuzuncu sınıf öğrencisi üzerinde yürütülmüĢ, veriler Akbıyık tarafından geliĢtirilmiĢ olan "EleĢtirel DüĢünme Eğilimleri Ölçeği" ile toplanmıĢtır. Akademik baĢarının belirlenmesi için birinci dönem karne notları kullanılmıĢ, akademik baĢarı farklarının anlamlı olup olmadığı iliĢkisiz örneklemler için t testi kullanılarak belirlenmiĢtir.

130

GerçekleĢtirilen çalıĢma sonuçları, yüksek eleĢtirel düĢünme eğilimine sahip olan bireylerin akademik baĢarılarının daha yüksek ve genel anlamda derslerde daha baĢarılı olduklarını ortaya koymuĢ; analiz, sentez ve değerlendirme gerektiren ölçme ve değerlendirme araçlarının geliĢtirilmesinin öğrencilerin eleĢtirel düĢünme becerilerinin geliĢtirilmesinde faydalı olabileceği Ģeklindedir (Akbıyık ve Seferoğlu, 2006, 97-98).

Fen bilimleri öğrencilerinin eleĢtirel düĢünme eğilimleri ile öğrenme stillerinin incelenmesi amaçlayan Tümkaya‘nın (2011) çalıĢması, 169‘u Biyoloji, 167‘si Fizik, 145‘i Kimya ve 169‘u Matematik bölümünden olmak üzere toplam 650 öğrenci üzerinde gerçekleĢtirilmiĢtir. Veriler, Kaliforniya EleĢtirel DüĢünme Eğilimi Ölçeği, Kolb Öğrenme Stili Envanteri ve KiĢisel Bilgi Formu aracılığıyla toplanmıĢ, SPSS 11,5 paket programı aracılığıyla analiz edilmiĢtir. Tümkaya‘nın (2011, 227) çalıĢma sonucuna göre; eleĢtirel düĢünme, bireyleri baĢarıya taĢıyan bir beceridir. EleĢtirel düĢünmede; kız öğrencilerin ―analitiklik,‖ erkek öğrencilerin de ―açık fikirlilik‖ ve ―meraklılık‖ alt boyutlarında daha iyi oldukları belirlenmiĢtir (226). Ek olarak, üst sınıflardaki öğrencilerin eleĢtirel düĢünme becerileri alt kategorisi olan ―kendine güven‖ alt sınıflardakine göre daha yüksek çıkmıĢtır ve bu durum, üst sınıf öğrencilerin daha tecrübeli olmalarıyla açıklanmıĢtır (226).

Semerci‘nin (2010) Türkiye‘nin Doğu Anadolu Bölgesi üniversitelerinde okuyan öğretmen adaylarının eleĢtirel düĢünme eğilimlerini belirlemeyi amaçlayan çalıĢması, Ağrı Ġbrahim Çeçen, Erzincan, Fırat, Ġnönü ve Kafkas Üniversiteleri‘ne bağlı eğitim fakültelerine devam eden 1086 dördüncü sınıf öğrencisi ile tarama modelinde yürütülmüĢ bir çalıĢmadır. ÇalıĢma kapsamındaki veriler EleĢtirel DüĢünme Eğilimi Ölçeği ile toplanmıĢ, SPSS paket programı aracılığıyla çözümlenmiĢtir. Semerci‘nin (2010, 865-866) çalıĢma sonucu; öğretmen adayı öğrenci cinsiyetlerinin eleĢtirel düĢünmelerine herhangi bir etkisinin bulunmadığını göstermiĢ, öğretmen adaylarının eleĢtirel düĢünmelerinin derslerde eleĢtirel düĢünmeye yönelik etkinlikler yaparak geliĢtirilmesi gerektiği sonucuna varılmıĢtır.

Akınoğlu‘nun (2003) gerçekleĢtirdiği çalıĢmanın amacı, eleĢtirel düĢünmenin önemli bir eğitim değerine dönüĢmesine yol açan tekno-kültürel değiĢimi irdelemek, bu konuya literatür çerçevesinde bir bakıĢ açısı getirmektir. Akınoğlu (2003, 17), yapmıĢ olduğu araĢtırma sonucunda, eleĢtirel düĢünmenin, özellikle dil, sosyal bilimler ve fen bilimleri gibi konu alanlarında geliĢtirilebilir olduğunu ortaya koymuĢtur.

131

EĢzamansız çevrimiçi araçlarla bireysel veya iĢbirlikli problem temelli öğrenmenin öğrencilerin; eleĢtirel düĢünmelerine, akademik baĢarılarına ve internet kullanımına yönelik tutumlarına etkilerini ortaya koymayı amaçlayan Özdemir‘in (2005b) doktora çalıĢması, sontest kontrol gruplu deneysel bir araĢtırmadır. AraĢtırmaya, Gazi Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği bölümü, 2004–2005 Bahar dönemi, 2. sınıf öğrencisi olan ve aynı zamanda bilgisayara giriĢ dersi alan 70 kiĢi katılmıĢtır. ÇalıĢma kapsamında öğrencilere proje verilmiĢ, daha sonra bu projeler iki uzman tarafından öğrencinin projeyi yaparken ürettiği tüm bilgiler ıĢığında Bütüncül EleĢtirel DüĢünme Dereceleme Ölçeği kullanılarak değerlendirilmiĢtir. Toplanan veriler SPSS 10 paket programı aracılığıyla çözümlenmiĢtir. Özdemir‘in (2005b, 98) araĢtırma sonucu, iĢbirlikli öğretimin eleĢtirel düĢünmeyi olumlu etkilediği yönündedir.

Aydede‘in (2009) gerçekleĢtirmiĢ olduğu doktora çalıĢması, aktif öğrenmeye dayalı uygulamaların ilköğretim sekizinci sınıf öğrencilerinin kendi kendine öğrenme becerilerine, eleĢtirel düĢünme becerilerine, Fen ve Teknoloji dersine yönelik öz- yeterlik inançlarına ve eriĢilerine etkisini incelemektedir. ÇalıĢma, 2008-2009 eğitim öğretim yılında gerçekleĢtirilmiĢ, deneysel bir çalıĢmadır. 10 hafta süren ve 30‘u deney grubu, 34‘ü kontrol grubu olmak üzere 64 öğrenci ile gerçekleĢtirilen çalıĢmada; deney grubunda aktif öğrenmeye dayalı etkinlikler, kontrol grubunda ise 2006 MEB Fen ve Teknoloji öğretim programına dayalı bir program uygulanmıĢtır. ‗EleĢtirel DüĢünme Becerileri Ölçeği‘, ‗Kendi Kendine Öğrenme Becerileri Ölçeği‘, ‗EriĢi Testi‘ ve ‗Fen ve Teknoloji Dersine Yönelik Öz-yeterlik inancı Ölçeği‘ aracılığıyla toplanan veriler SPSS programı aracılığıyla bağımsız gruplar t-testi, kovaryans analizi ve frakans analizi teknikleriyle incelenmiĢtir. Yapılan çalıĢma sonucu, ilköğretim Fen ve Teknoloji derslerinde gerçekleĢtirilen aktif öğrenmeye dayalı uygulamaların öğrencilerin eleĢtirel düĢünmelerini ve öz-yeterlik inançlarını geliĢtirdiğini ortaya çıkarmıĢtır. Dolayısıyla, aktif öğrenme, eleĢtirel düĢünme ve öz-yeterlik inançlarını destekleyici bir öğrenme çeĢididir (Aydede, 2009, 165, 168).

Öğretmenlerin eleĢtirel düĢünme ile ilgili anlayıĢlarını ve 7. sınıf düzeyinde Türkçe, sosyal bilgiler, fen ve teknoloji ve matematik derslerinde eleĢtirel düĢünmeyi geliĢtirmeye iliĢkin uygulamalarını değerlendirmeyi amaçlamayan Kanıik‘in (2010) doktora çalıĢması, 14 okuldan 70 öğretmenin katılımıyla bir olgu bilim çalıĢması

132

Ģeklinde gerçekleĢmiĢtir. Veriler, öğretmenlerle derinlemesine görüĢmeler aracılığıyla toplanmıĢtır. Kanik‘in (2010, 123) çalıĢma sonucu, öğretmenlerle yapılan görüĢme sonuçlarına göre sınıflarda geliĢtirilmesi gereken eleĢtirel düĢünme ortam faktörlerini Ģöyle sıralamıĢtır: sınıf mevcudu, sınıf ortamı, sınıfın fiziksel durumu ve öğretmenler arası iĢbirliği. Kısacası, bu sonuçtan hareketle, sınıf ortamının eleĢtirel düĢünmede önemli yer tuttuğu bir kere daha ortaya konulabilir.

Karakoç‘un (2011) gerçekleĢtirmiĢ olduğu yüksek lisans araĢtırmasında, Atatürk Üniversitesi K.K.E.F. Ġngilizce Öğretmenliği Bölümü öğrencilerinin eleĢtirel düĢünme eğilimlerini incelemeyi amaçlanmıĢtır. California EleĢtirel DüĢünme Eğilim Ölçeği (CEDEÖ) ve EleĢtirel DüĢünce Eğilim Anketi (EDEA) kullanılarak toplanan veriler SPSS programı aracılığıyla analiz edilmiĢtir. Karakoç‘un (2011, vi) öğretmen adayları arasında yapmıĢ olduğu araĢtırmasının sonucu, öğretmen adaylarının eleĢtirel düĢünme seviyelerinin orta ve düĢük seviyelerde seyrettiğini ortaya koymuĢtur. Bu durum, öğretmenlerin eleĢtirel düĢünmeyi öğretmedeki etkilerinin büyük olmasından dolayı üstüne eğilinmesi gereken bir husustur.

Tokyürek‘in (2001) yüksek lisans çalıĢmasının amacı, öğretmen tutumlarının öğrencilerin eleĢtirel düĢünme becerilerine etkisini ortaya koymaktır. AraĢtırmaya, Sakarya merkezden iki, ilçe ve kasaba düzeyinden de birer adet olmak üzere toplamda dört ilköğretim okulundan 100 öğretmen dahil edilmiĢtir. Veriler, araĢtırmacı tarafından hazırlanan bir anket formu aracılığıyla toplanmıĢ, anketteki tutum, bilgi, gözlem ve değerlendirme kategorilerindeki sorular birbirleriyle SPSS 6.0 paket programı aracılığıyla karĢılaĢtırılmıĢtır. Tokyürek‘in (2001, xiii) çalıĢma sonucu, öğretmen tutumlarının ve müfredatların öğrencilerin eleĢtirel düĢünme becerileri üzerinde etkili olduğunu ortaya koymuĢtur.

Gülveren (2007) tarafından, eğitim fakültesindeki öğretmen adaylarının eleĢtirel düĢünme güçlerini ve bunları etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla gerçekleĢtirilmiĢ olan doktora tezi çalıĢması, betimsel ve iliĢkisel bir alan araĢtırmasıdır. AraĢtırmada Cornell EleĢtirel DüĢünme Testi kullanılmıĢ, elde edilen veriler SPSS analiz programı aracılığıyla incelenmiĢtir. Gülveren‘in (2007, 158-162) araĢtırma sonuçları eleĢtirel düĢünmenin cinsiyete, yaĢa ve anne-babanın eğitim düzeyine, mesleğine ve gelirine göre farklılık göstermediği yönündedir. Bu çalıĢma sonucu, eleĢtirel düĢünme ve akademik baĢarı arasında yüksek ve olumlu bir iliĢki olduğunu, dolayısıyla da eleĢtirel

133

düĢünmenin akademik baĢarıyı, akademik baĢarının da eleĢtirel düĢünmeyi karĢılıklı desteklediği yönündedir.

Sarıgül (2005) tarafından, Ġngilizce hazırlık okumuĢ veya muaf olmuĢ 414 öğrenci ile gerçekleĢtirilmiĢ, bu öğrencilerin yabancı dilde eleĢtirel düĢünme eğilimlerine etki eden etmenleri berlirlemeyi amaçlayan yüksek lisans çalıĢması iliĢkisel tarama modelinde bir çalıĢmadır. Veriler ―kiĢisel bilgi formu‖ ve ―eleĢtirel düĢünme eğilimi testi‖ aracılığıyla toplanmıĢ, SPSS programı aracılığıyla çözümlenmiĢtir. Sarıgül‘in (2005, 112-115) çalıĢma sonuçları; eleĢtirel düĢünmenin, cinsiyet, yaĢ ve anne-babanın iĢ, eğitim ve sosyoekonomik durumuna göre değiĢiklik göstermediğini; bunun yanında okudukları fakülte, burs alıp almama durumları ve mezun oldukları liseye göre değiĢiklik gösterdiğini ortaya koymuĢ, burslu ve Anadolu Lisesi mezunu öğrencilerin eleĢtirel düĢünme eğilimine daha çok sahip olduklarını öne sürmüĢtür. Bu sonuçlara ek olarak, öğrencilerin Ġngilizce seviyelerinin eleĢtirel düĢünmeleri üzerinde etkili olduğu ve yüksek seviyede dil bilgisine sahip öğrencilerin eleĢtirel düĢünmelerinin de yüksek olduğu sonucuna varılmıĢtır. Son olarak, dil öğrenmenin eleĢtirel düĢünme geliĢiminde etkili olduğu sonucuna varılmıĢ, bunun olası sebebinin de yabancı dilin ana dilden daha karmaĢık ve düĢünmeyi gerektiren bir süreç olması belirtilmiĢtir.

Bilkent Üniversitesi, birinci sene Ġngilizce programı kapsamında verilen Ġngilizce 101 dersi yazma ödevleri ıĢığında eleĢtirel düĢünme bileĢenlerini yorumlamayı hedefleyen, Ġrfaner‘in (2002) gerçekleĢtirmiĢ olduğu yüksek lisans çalıĢması nitel veriler toplanarak gerçekleĢtirilmiĢ bir çalıĢmadır. ÇalıĢma kapsamında toplanan veriler, dersin hocası, iki öğrenci ve yönetici ile yapılan görüĢmeler ve öğretmen formaları aracılığıyla toplanmıĢ, dersin hocasının eleĢtirel düĢünme bileĢenlerini anlaması ve bu bağlamda öğrenciden beklentileri ıĢığında kategorize etme yoluyla analiz edilmiĢtir. Ġrfaner‘in (2002, 76) çalıĢma sonuçları, çalıĢmanın gerçekleĢtirilmiĢ olduğu 15 haftalık sürecin, öğrencilere eleĢtirel düĢünmeyi öğretmek ve kullanmalarını sağlamak açılarından yetersiz bir süreç olduğunu; eleĢtirel düĢünme becerilerinin kısa bir sürede öğretilemeyeceğini ve tüm eğitim programına dahil edilmesi gerektiğini; ve bu beceriyi kazandırmaya çalıĢan öğretmenlerin bu becerileri kullanma ve bu beceriye yönelik materyal hazırlama üzerine eğitim almaları gerektiğini ortaya koymuĢtur.

134

Uğurlu (2010) tarafından, düĢünme becerilerinden olan eleĢtirel düĢünmenin iĢbirlikçi öğrenme kuramı ile birlikte çocuklarda geliĢtirilip geliĢtirilemeyeceğini bulmayı amaçlayan yüksek lisans çalıĢması, Mersin Özel Toros Koleji Ġlköğretim Okulu 7A sınıfı 16 öğrencisi ile gerçekleĢtirilmiĢtir. ÇalıĢma verileri, eleĢtirel düĢünme becerilerinin belirlenmesi amacıyla, çalıĢmanın baĢında ve sonunda kapalı uçlu bir anketle toplanmıĢ, anketlerden elde edinilen bilgiler, video kayıtları, katılımcılarla yapılan görüĢmeler ve araĢtırmacının tuttuğu günlük notları ile desteklenmiĢtir. Daha sonra, elde edilen veriler örnek olay kapsamında betimsel istatistik yöntemi ile analiz edilmiĢtir. Ortaya çıkan araĢtırma sonuçları, iĢbirlikçi öğrenmenin öğrencilerin eleĢtirel düĢünmelerini geliĢtirmede önemli yeri olduğu doğrultusundadır (Uğurlu, 2010, 80).

2006-2007 eğitim-öğretim yılında ilköğretim beĢinci sınıf sosyal bilgiler öğretiminde, öğretmenlerin eleĢtirel düĢünme becerilerini geliĢtirmek için ne tür etkinlikler yaptıklarını ve bu konuda karĢılaĢtıkları sorunların neler olduğunu saptamak amacıyla gerçekleĢtirilmiĢ olan Yağcı‘nın (2008) yüksek lisans çalıĢması; tarama modelinde tasarlanmıĢ, anket ve yarı yapılandırılmıĢ görüĢme formu kullanılarak gerçekleĢtirilmiĢtir. Toplanan veriler, SPSS programı aracılığıyla analiz edilmiĢtir. Buna göre, Yağcı‘nın (2008, 198-199) araĢtırma sonucu; eleĢtirel düĢünmenin kazandırılmasında öğretmenin rolünün büyük olduğu; öğretmenlere eleĢtirel düĢünme üzerine eğitim vermenin önem arz ettiği; ve eleĢtirel düĢünmenin öğretilmesi için sınıfların fiziksel koĢullarının ideal hale getirilmesi gerektiğini ortaya koymuĢtur. Bunun dıĢında, çalıĢma sonucu, zaman, ortam ve ekonomik külfetin eleĢtirel düĢünme etkinliklerini etkilediğini savunmaktadır (191).

Türkmen-Dağlı‘nın (2008) gerçekleĢtirmiĢ olduğu doktora çalıĢması, öğretmenlerin, öğretim sürecinin üç ana aĢaması olan; ders planlama, ders uygulama ve ders üzerine yansıtmaya, öğrencilerinin eleĢtirel düĢünme becerilerini geliĢtirmeyi ne Ģekilde en dahil ettiklerini araĢtırmayı ve öğretimin bu boyutunun öğrenciler üzerindeki etkisini, dördüncü sınıf Türkçe dersleri kapsamında değerlendirmeyi amaçlamıĢtır. AraĢtırma, üç ilkokuldan üç öğretmenin katılımıyla, karĢılaĢtırmalı durum çalıĢması seklinde gerçekleĢtirilmiĢ; veriler, sınıf içi gözlemler, öğretmenler ve öğrencilerle görüĢmeler, öğrenciler tarafından tutulan günlükler ve belgeler aracılığıyla toplanmıĢ; ve içerik analizi yapılarak anlamlandırılmıĢtır. Türkmen-Dağlı‘nın (2008, 247-248) çalıĢma sonucu; öğretmen yetiĢtirme programların önemli olduğunu ve materyallerin

135

eleĢtirel düĢünme öğretiminin önünde önemli bir engel oluĢturabileceğini ortaya koymuĢtur. Ek olarak, etkileĢim ve merakın öğrencileri eleĢtirel düĢünme konusunda motive edici faktörler olduğu belirlenmiĢtir (v).

Öğretmen adaylarının eleĢtirel düĢünme düzeylerini, eleĢtirel düĢünme öğretimine yönelik tutumlarını ve eleĢtirel düĢünme öğretimi konusundaki öz-yeterlik inançlarını, performans ve kazanım yeterlikleri açısından incelemeyi hedefleyen Akdere‘nin (2012) doktora çalıĢması; kesit-tarama yöntemi ile gerçekleĢtirilmiĢ bir çalıĢmadır. ÇalıĢmaya Türkiye‘nin yedi bölgesinden, on dört devlet üniversitenin Eğitim Fakültesi son sınıf öğretmen adayları dahil edilmiĢtir. ÇalıĢma kapsamındaki veriler, araĢtırmacı tarafından geliĢtiren ―eleĢtirel düĢünme testi,‖ ―eleĢtirel düĢünme öğretimine yönelik tutum ölçeği,‖ ―eleĢtirel düĢünme öğretimine yönelik öz-yeterlik ölçeği‖ ve ―katılımcı bilgi formu‖ kullanılarak toplanmıĢ ve SPSS programı aracılığıyla çözümlenmiĢtir. Akdere‘nin (2012, 151-152) yapmıĢ olduğu çalıĢma sonucu; eleĢtirel düĢünmenin etkili bir Ģekilde öğretilmesi için öğretmen eğitiminin önemini ortaya koymuĢ ve eleĢtirel düĢünmeyi öğretmenin temelinin öğretmenleri eleĢtirel düĢünme ve bu alanda öz-yeterlik anlamında yetiĢtirmek olduğuna değinmiĢtir. ÇalıĢma sonucu; eleĢtirel düĢünmede öğretmenlerin model olmalarının önemini; değerlendirme araçlarına olan ihtiyacı; ve eleĢtirel düĢünmenin baĢarı için gerekli olması –üniversite giriĢ sınavı gibi yerlerde önem arz etmesi– ihtiyacını ortaya koymuĢtur (152-153). Ek olarak, eleĢtirel düĢünmeye karĢı öğretmen tutumları ve öz-yeterlik inançlarının iliĢkili olduğu sonucuna varılmıĢ, bunun yanında cinsiyet ve motivasyonun eleĢtirel düĢünme üzerinde hiçbir etkisi bulunmadığı saptanmıĢtır (v).

ġenkaya (2005) tarafından gerçekleĢtirilmiĢ olan ve yabancı dilde yazma programı içinde eleĢtirel düĢünme becerileri kullanımının öğrencilerin yabancı dilde yazma becerilerinin geliĢtirilmesindeki baĢarısını inceleyen yüksek lisans tezi, 40 hazırlık sınıfı öğrencisi ile yürütülmüĢtür. Veriler, okulun ölçme değerlendirme bölümünde görev yapan öğretim elemanları tarafından geliĢtirilen ―dereceli puanlama ölçeği‖ aracılığıyla toplanmıĢ, öğrencilerin akademik baĢarıları da 2003-2004 öğretim yılı ikinci dönemindeki son sınavdaki yazma bölümünden alınan puanlarla belirlenmiĢtir ve veriler SPSS programı aracılığıyla anlamlandırılmıĢtır. ġenkaya‘nın (2005, 87-88) araĢtırma sonuçları Ģu Ģekildedir: EleĢtirel düĢünme becerilerini temel alan yaklaĢımı, Ġngilizce paragraf yazma becerisinin geliĢtirilmesinde gelenekselden

136

daha etkilidir. EleĢtirel düĢünme yaklaĢımı; kelime seçmede doğruluk ve çeĢitliliği, paragraf içeriği ve organizasyonunu ve dil kullanma becerisini geliĢtirme açılarından önem arz eder. Kısacası, yazma dersinde eleĢtirel düĢünme kullanımı, öğrencilerin dil kullanımında daha baĢarılı olmalarında bir etken olarak ortaya çıkmaktadır (v).

Doktora tezi olarak hazırlanmıĢ olan Akar‘ın (2007) çalıĢmasının amacı; ilköğretim 6. sınıf öğrencilerinin eleĢtirel düĢünme beceri düzeylerini belirlemek ve eleĢtirel düĢünme beceri düzeylerinde gözlenen varyansın öğrencilerin yaĢı, cinsiyeti, okul baĢarısı, sosyo-ekonomik düzey akademik benlik algısı ile yeni (2004) ve eski programı uygulama durumlarının ne düzeyde açıkladığını test ederek ortaya koymaktır. Yapılan çalıĢma, 2005-2006 öğretim yılı Nisan ve Mayıs aylarında, Ġzmir Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı altısı 2004 programını uygulayan, altısı ise normal programa göre belirlenmiĢ olan toplam 12 okul ve bu okullarda öğrenim gören 629 altıncı sınıf öğrencisiyle gerçekleĢmiĢtir. AraĢtırmada, çalıĢma için Türkçe‘ye uyarlanan Cornell EleĢtirel DüĢünme Testi Düzey X ve diğer veriler için akademik benlik kavramı ölçeği, karne notları ve öğrencilerin yaĢ, cinsiyet ve sosyo-ekonomik düzeylerini belirlemek amacıyla hazırlanan bir bilgi formu kullanılmıĢtır. AraĢtırmadan elde edilen veriler SPSS 13.00 paket programı kullanılarak çözümlenmiĢtir. Akar‘ın (2007, 89-93) çalıĢma sonucu 6ncı sınıf öğrencilerinin eleĢtirel düĢünme becerilerinin geleneksel eğitim faaliyetleri sebebiyle yetersiz olduğu; yaĢ ve cinsiyetin eleĢtirel düĢünmeleri üzerinde bir etkisi olmadığı; okul baĢarı puanları ve akademik benlik algısının öğrencilerin eleĢtirel düĢünme becerilerini açıklamada etkili oldukları; ve derslerde eleĢtirel düĢünmeye yönelik aktivitelere daha fazla yer verilmesi gerektiği sonuçlarına varılmıĢtır.

Akbıyık‘ın (2002) yüksek lisans tezi olarak hazırlamıĢ olduğu çalıĢmanın amacı yüksek ile düĢük eleĢtirel düĢünme eğilimine sahip öğrenciler arasındaki akademik baĢarı farkını incelemektir. Bu amaçla, bu iki grubun genel akademik baĢarısı, matematik dersi akademik baĢarısı, fen grubu (Fizik, Kimya ve Biyoloji) dersleri akademik baĢarısı, dil grubu (Türk Dili ve Edebiyatı ve Ġngilizce) dersleri akademik baĢarısı ve sosyal grubu (Tarih ve Coğrafya) dersleri akademik baĢarısı farklılıkları incelenmiĢtir. Bu araĢtırma kapsamında 71, 9. sınıf öğrencisi çalıĢmaya dahil edilmiĢ, veriler araĢtırmacı tarafından geliĢtirilen EleĢtirel DüĢünme Eğilimleri Ölçeği aracılığıyla toplanmıĢtır. Akademik baĢarılar ise 2001-2002 1. Dönem karne notları

137

aracılığı ile belirlenmiĢtir. AraĢtırmada elde edilen veriler, bilgisayar ortamında ve Microsoft Excel elektronik tablolama programı ile analiz edilerek, aritmetik ortalama ve t değerleri hesaplanmıĢtır. Akbıyık (2002, 69-72) eleĢtirel düĢünme üzerine gerçekleĢtirmiĢ olduğu çalıĢma sonucunda Ģunları ortaya koymuĢtur: Yüksek eleĢtirel düĢünme becerisi yüksek akademik baĢarıyı da beraberinde getirir; eğitim için hazırlanan programlar, kitaplar ve ölçme ve değerlendirme etkinlikleri eleĢtirel düĢünmeyi kazandırmaya yönelik hazırlanmalıdır; ve eğitimcilerin eleĢtirel düĢünme üzerine eğitim almaları gerekmektedir.

Alkaya (2006) tarafından gerçekleĢtirilen araĢtırma; eleĢtirel düĢünme becerilerini temel alan Fen Bilgisi öğretiminin, öğrencilerin akademik baĢarılarına etkisini ortaya çıkarmayı amaçlamıĢtır. ÇalıĢmada, eleĢtirel düĢünme becerileri, kubaĢık öğrenme tekniklerinden olan ―öğrenci takımları basarı bölümleri (Ö.T.B.B)‖ tekniğiyle birlikte kullanılmıĢtır. AraĢtırma, ön-test-son-test kontrol gruplu deneme modelinde tasarlanmıĢ, çalıĢmaya Mardin-Dargeçit ilçesinin bir ilköğretim okulunda bulunan iki 4.sınıf Ģubesi dahil edilmiĢtir. AraĢtırmada; EleĢtirel DüĢünme Becerileri GörüĢme Formu, Öğrenci Takımları BaĢarı Bölümleri GörüĢme Formu, Haftalık Değerlendirme