• Sonuç bulunamadı

4.2 Araştırmanın İkinci Alt Problemine İlişkin Bulgular ve Yorumlar

4.2.7 Sosyal Medyanın Bir Öğrenme ve Öğretme Aracı Olup Olmadığına

160

kullanma becerisi, kişisel gelişim, iletişim becerisinin gelişimi, dil öğrenme ve müzik aleti çalma” becerileridir.

Araştırmaya katılan öğretmenlerin önemli bir kısmının sosyal medyanın beceri gelişimine katkısı konusunda da genelde olumlu görüşe sahip oldukları Tablo 23’de “olumlu etkiler” teması altında verilmiştir. Ancak katılımcıların bir kısmı (f=20, %44) ise sosyal medyanın öğrencilerin becerisini “daha çok olumsuz” etkilediğini ifade etmişlerdir. Sosyal medyanın beceri gelişimini olumsuz yönde etkilediğini düşünen katılımcıların bir kısmı, sosyal medyanın bilinçli kullanılmadığını, öğrencilerin daha çok oyun oynama becerisini geliştirdiğini, sosyal medya ile beceri gelişiminin mümkün olmadığını savunmuşlardır.

Katılımcıların bazılarının görüşleri şöyledir:

Bazıları da sürekli oyun oynuyor, hatta oynaya oynaya artık oyun satar hale gelmiş ve bundan para kazanıyorlar. Bazıları da müzik yapıp grup oluşturuyor; ama olumlu örnekler daha az (Ö5).

Yani teknolojiye hükmetmek, daha iyi kullanmak, ben bilgisayarı kullanırken zaman zaman öğrencilerimden yardım alıyorum. Olumlu yönde kullanırlarsa bizden daha çabuk (Ö18).

Şimdiki gençler teknolojiyi nasıl kullanacaklarını çok iyi biliyorlar (Ö32).

Yukarıda verilen ifadeler incelendiğinde, Ö5 gibi bazı katılımcıların özellikle öğrencilerin zamanlarını oyun oynayarak geçirdiklerini düşündükleri görülmektedir. Bazı öğrencilerin hatta daha ileriye giderek oyun oynayarak para kazandıkları ifade edilmektedir.

Ö18 ve Ö32’nin ifadelerinde de görüldüğü gibi, sosyal medya kullanımı öğrencilerin teknoloji okuryazarlıklarını artırmaktadır. Öğretmenlerin yetersiz kaldığı teknoloji kullanımında, öğrencilerden yardım aldıkları görülmektedir. Öğrencilerin sosyal medyadan bu tür dolaylı katkılar elde etmeleri kaçınılmazdır.

4.2.7 Sosyal Medyanın Bir Öğrenme ve Öğretme Aracı Olup Olmadığına İlişkin Öğretmen Görüşleri

Eğitim öğretim amaçlı süreçlerin daha kaliteli ve verimli olması için, eğitim öğretim süreci içinde aktif rol alan uygulayıcılar ve karar vericiler birçok araç gereci eğitim öğretim programlarına dahil etmekte ve her geçen gün öğretmenlere faydalı olabilecek teknoloji bağlantılı yeni araçların kullanımı ile ilgili hizmet içi eğitimler ve kurslar verilmektedir.

Günümüzde teknoloji ve buna bağlı olarak gelişen uygulamaların çok hızlı değiştiğini ve

161

çeşitlendiğini görüyoruz. Dinleme ve görselliği ön plana çıkaran laboratuar ortamlarından artık çok daha farklı teknolojiler, daha basit ve ulaşılabilir görülmektedir.

Tablo 24

Sosyal Medyanın Bir Öğrenme ve Öğretme Aracı Olup Olmadığına İlişkin Öğretmen Görüşleri

Her geçen gün maddi olarak çoğu öğrenci ve öğretmen için ulaşılabilir olan bilgisayar ve internet bağlantıları sosyal medya gibi farklı amaçlara hitap edebilen yeni uygulamaların eğitim öğretim aracı olarak kullanılabilmesini de mümkün hale getirmiştir. Bu nedenle, eğitim öğretimin temel aktörlerinden birisi olan öğretmenlere, “Sizce sosyal medya bir öğrenme ve öğretme aracı mıdır?” sorusu sorulmuş, soruya özellikle olumlu cevap veren

Dersle ilgili paylaşımlar ilgi çekmiyor. Ö22 1 2

162

katılımcılara Sosyal medya bir öğrenme ve öğretme aracı ise, “Sosyal medyada paylaşılan içeriğe ilişkin ne düşünüyorsunuz?” sorusu yöneltilmiştir. Öğretmenlerin vermiş oldukları cevapların içerik analizi sonucu Tablo 24’de verilmiştir.

Yukarıdaki tablo incelendiğinde, öğretmenlerin önemli çoğunluğunun (f=29, %64) sosyal medyanın bir öğrenme ve öğretme aracı olduğu görüşüne sahip oldukları görülmektedir. Sosyal medyanın bir öğrenme ve öğretme aracı olmadığı görüşünü savunan öğretmenler katılımcıların %36’sını oluşturmaktadır. Sosyal medyada paylaşılan içerik konusunda öğretmenler (%22) “içeriğin daha çok magazin, eğlence amaçlı, müzik, resim ve videolardan oluştuğu” görüşündedir. Sosyal medyada paylaşılan içeriğin dersler için “kaynak oluşturduğu” görüşünü savunanların oranı ise %20’dir. Sosyal medyadaki içerik ile ilgili diğer önemli görüşler sosyal medyadaki “içeriğin amaca göre değişebileceği” ve “içeriğin bir süzgeçten geçirilmesi gerektiği” görüşleridir (f=6, %13).

Sosyal medyada paylaşılan içerikle ilgili bazı öğretmenler (f=5, %11), içeriğin doğruluğu konusunda şüpheler olduğunu dile getirmişlerdir. Bazı öğretmenler ise (f=5, %11) sosyal medyanın gerek videolar gerekse de diğer görseller yolu ile öğrenmeye yardımcı olduğunu düşünmektedirler. Sosyal medyanın bir eğitim öğretim aracı olarak kullanılması ve burada paylaşılan içerik ile ilgili bazı öğretmenlerin görüşleri aşağıda verilmiştir.

Hayır ben öğrenme öğretme aracı olduğunu düşünmüyorum. Bazıları reklam amaçlı paylaşımlar için kullanıyor (Ö5).

Evet eğitim öğretim aracıdır. Paylaşılan içerikle ilgili sosyal medyada çok seçici olmak lazım. Oradaki bilgilerin çoğunun doğru olmayacağını bilerek öyle bir filtreden geçirip takip etmek gerek (Ö6).

Bence süzgeçten geçirilmiyor, yararlı olmuyor o yüzden de fazla. Genç yaştaki çocukların olayları farklı açılardan değerlendirme gibi bir potansiyelleri var. Eğer süzgeçten geçirilmezse o içeriklerde çok çok absürt noktalara varabiliyor (Ö8).

Materyal bulma açısından, okul şarkıları, görseller faydalı. Bir piyes hazırlarken Youtube'dan bir sürü oyun çocuklara izletiyorum (Ö19).

Olumsuzluklarını çok fazla görüyorum. İçeriği zaten öğrencilere uygun değil (Ö21).

Olabilir diye düşünüyorum, ama bir filtreleme olsa keşke. Çok böyle şiddet içerikli şeylere çocuk girmek istediğinde bir şekilde o engellense. Olumsuz şeylere karşı bir filtreleme olabilse çok güzel olur (Ö41).

163

Olamaz derim, benim düşüncem. Hani etkilenme evet, örnek alma evet ama direkt bir öğrenme öğretme yolu olur mu çok caydırıcısı var yani zor (Ö42).

Bu sosyal medya, görsel şeylerin çocukları tembelleştirdiğini düşünüyorum, hayal gücünü kullanamadıklarını düşünüyorum. Klasik metodu ben daha iyi buluyorum (Ö44).

Çalışmaya katılan öğretmenlere ait yukarıdaki ifadelerde de görüldüğü gibi, sosyal medyanın bir öğrenme öğretme aracı olması mümkündür. Ö6 kodlu katılımcı sosyal medyanın eğitim öğretim aracı olmasını kabul ederken, sosyal medyada paylaşılan bilgi ile ilgili olarak temkinli davranmak noktasında uyarıda bulunuyor ve kaynağı olmayan bilgiye güvenmemek gerektiğini ifade ediyor. Ö19 kodlu katılımcıda sosyal medyanın iyi bir eğitim öğretim aracı olduğunu yaptığı çalışma ile anlatmakta. Kendi okulundaki piyes takımını çalıştırırken sosyal medyadan farklı oyunların videolarını öğrencilere izleterek, öğrencilerin oynayacakları oyunu belirlediklerini ifade etmektedir. Sosyal medyadaki içeriğin ise kişinin sosyal kültürel durumu ile amaçları ile ilgili olduğu ifade edilmektedir. Çünkü sosyal medya üzerinde her türlü bilgiye ulaşmak mümkün olduğundan, kişi bu aracı kullanarak kendi görmek istediklerini görmektedir.

Sosyal medyanın eğitim öğretim aracı olamayacağını ifade eden Ö5 kodlu felsefe öğretmeni sosyal medyanın daha çok ticari amaç taşıdığını, reklamlarla oradan para kazanma amacına işaret etmektedir. Ö8 kodlu katılımcıda, şuan için sosyal medyanın çok farklı amaçlara hitap ettiğini söyleyerek, sosyal medyada paylaşılan içeriğin öğrencilere ulaşmadan önce bir süzgeçten geçmesi gerektiğini, öğrencilerin burada paylaşılanları farklı yorumlayarak yanlış tepkiler verebildiklerini ifade etmektedir. Benzer bir görüşü ileri süren Ö41 kodlu katılımcı ise içeriğin öğrencilere uygun hale getirilerek bir denetimden geçmesi gerektiğini, içerik filtrelendiğinde eğitim öğretim aracı olarak kullanılmasının mümkün olduğunu ifade ediyor. Öğrencilerin özellikle şiddet içeren, uygunsuz resim video içeren görüntülere karşı korunması için bir filtreleme sisteminin olması gerektiğini belirtiyor.

İçeriğin uygun olmadığını düşünen Ö21 kodlu katılımcı da sosyal medyanın bir eğitim öğretim aracı olamayacağını düşünmektedir. Ö44 kodlu kamu ortaokulunda görevli Arapça öğretmeni ise görsellerin öğrencileri tembelleştirdiğini iddia ederek klasik kara tahta kullanımını tavsiye etmektedir.

164

Sosyal medyayı eğitim öğretim açısından değerlendiren öğretmenler aslında birçok teknolojik ürünün kullanım amaçları, ortaya çıkış amaçları farklı olmasına rağmen, zaman içinde gerek ihtiyaç, gerekse de insanların yeni bakış açıları kazanmaları ile farklı amaçlar içinde kullanılabilecekleri görüşünü desteklemektedir. Günümüzde sosyal medyaya benzer uygulamalar üzerinden uzaktan eğitim fırsatı sunan birçok üniversite bulunmaktadır. Sosyal medya ağlarının da bu uygulamalara benzer özellikler taşıdığı, yazılı, sesli, görüntülü paylaşımlara olanak verdiği için, eğitim öğretim süreci içerisinde planlı ve denetimli bir şekilde yerini alabilir. Zengin bir kaynak kapasitesine sahip olan sosyal medya ayrıca, iletişimi daha geniş boyutlara taşıyarak insanların ulaşılması zor olan kişilerle iletişim kurmalarını sağlamaktadır. Farklı öğretmenlerin anlatmış olduğu dersler her gün Youtube gibi sosyal medya ağlarına düşmektedir. Kaçırılan bir dersin veya iyi anlaşılmayan bir konunun sosyal medya üzerinden tekrarının yapılması veya öğretmenlerle iletişim kurarak sorularına sosyal medya aracılığı ile cevap bulmaları mümkündür.

Benzer Belgeler