• Sonuç bulunamadı

MUHALAA-HĠDÂNE ĠLĠġKĠSĠ

E. Çocuğa Nafakanın ġartları

VII. MUHALAA-HĠDÂNE ĠLĠġKĠSĠ

Muhalaa kadının, kocasına vereceği bir mala karĢılık olarak kocasının kendisini boĢamasını sağlaması durumudur. Muhalaada kadının, kocasının üzerinde bulunan bir takım mali külfetlerden kocasını kurtarması karĢılığında boĢanma konusunda anlaĢma söz konusudur. Kadının anlaĢılan bedeli kocaya vermesiyle

gerçekleĢen muhalaa ile bain talak gerçekleĢmiĢ olur.454AnlaĢmalı boĢanma olarak

da ifade edilebilen muhalaaya Ģeriyye sicillerinde sıklıkla rastlanmaktadır.455

Aynı anlama sahip muhalaa ve hul‟ün delili olan ayet-i kerime Ģöyledir;

“(Dönüş yapılabilecek) boşama iki defadır. Sonrası, ya iyilikle geçinmek, ya da güzellikle bırakmaktır. (Evlilikte) tarafların Allah'ın belirlediği ölçüleri koruyamama endişeleri dışında kadınlara verdiklerinizden (boşanma esnasında) bir şeyi geri almanız sizin için helal olmaz. Eğer onlar Allah'ın belirlediği ölçüleri gözetmeyecekler diye endişe ederseniz, o zaman kadının (boşanmak için) bedel vermesinde ikisine de günah yoktur. Bunlar Allah'ın koyduğu sınırlardır. Sakın bunları aşmayın. Allah'ın koyduğu sınırları kim aşarsa onlar zalimlerin ta kendileridir.”456

BoĢanma yetkisi Ġslam hukukunda erkeğe tanınmıĢtır. Kadın, evlilik hayatını erkek için çekilmez bir hale getirirse erkek talak hakkını kullanarak kadından boĢanabilir. Eğer ki erkek, kadın için evlilik hayatını çekilmez bir hale getiriyorsa Ġslam hukuku bu noktada kadınlara bir takım haklar vermiĢtir. Bu haklar muhalaa, tefrik ve tefvizi talaktır. Muhalaada evlilik hayatı kendisi için çekilmez hale gelen kadın kocasını boĢanmaya ikna etmelidir. Koca bu noktada dini ve ahlaki kuralları göz ardı ederek bencil bir davranıĢ içine girebilir. Bu durumda kadın ayrılma noktasında kocasını ikna edebilmek için kendisinin aleyhine kocasının ise lehine olacak bir takım mali değeri olan Ģeyler karĢılığında kocasını ayrılığa ikna edebilir. Bu mali yükümlülükler duruma göre kadının kocaya ekonomik bir bedel ödemesi Ģeklinde olabileceği gibi kadının sahip olduğu ekonomik bir takım haklardan feragat

454 MEVSĠLÎ, C. IV, s. 36; Fetâvâyi Hindiyye, C III, s. 255; AYDIN, Türk Hukuk Tarihi, s. 286. 455 ÜLKER, Ġbrahim, Osmanlı Noterlik Hukuku, Adalet Yayınevi, Ankara, 2018, s. 181. 456 Bakara, 2/229.

etmesi Ģeklinde de gerçekleĢebilir. Muhalaa ile boĢanmadaki asıl amaç aile hayatı çok kötü giden ve evliliğin devamının sonlanmasına oranla çok daha kötü sonuçlar doğuracağı durumlarda kadına erkekten ayrılma noktasında bir hak tanımaktır. Kadına, çekilemez olan evliliği sonlandırma için tanınmıĢ olan bu hakkın

kullanılabilmesi için erkeğin rızası da Ģarttır.457

Mehre konu olabilen her Ģey muhalaa bedeli olarak belirlenebilir. Muhalaada bedel olarak genellikle mehir ele alınsa da iddet nafakası, oturma hakkı, çocuğun nafakasını üzerine alma, para, giysi, eĢya gibi Ģeyler muhalaa bedeli olarak belirlenebilir. Ancak, konumuz gereği bizi burada çocukların nafakasını üzerine alma, ücretsiz süt emzirme, hidâne ücreti almadan çocuğu büyütme gibi durumlar

karĢılığında yapılan muhalaa ilgilendirmektedir.458

Muhalaa bedeli olarak çocuğun sütten kesilme dönemine kadar kadın tarafından ücretsiz olarak emzirilmesi belirlenebilir. Bu durumda kadın çocuğunu emzirmesi karĢılığında alabilecek olduğu süt emzirme ücretini almamak karĢılığında kocası ile bain talak ile ayrılmıĢ olur. Burada emzirmenin bedel olarak kabul

edilebilme sebebi emzirme karĢılığında ücret alınabilmesidir.459

Muhalaa bedeli olarak çocuğun hidânesinin kadın tarafından ücretsiz olarak yerine getirilmesi belirlenebilir. Bu durum da kadın çocuğa bakma, çocuğu terbiye etme gibi hidâne kapsamındaki görevleri ücretsiz olarak yerine getirmesi karĢılığında kocası ile ayrılmıĢ olur. Hidâne ücretinin alınmaması karĢılığında muhalaa

457 FERRUH, s. 146, 147; CĠN-AKGÜNDÜZ, s. 528; ACAR, Ġslam Aile Hukuku, s. 257. 458

MEVSĠLÎ, C. IV, s. 39; ĠBN ABĠDĠN, C. VII, s. 9; BĠLMEN, Kamus, C. II, s. 275; CĠN- AKGÜNDÜZ, s. 529; AVCI, Türk Hukuk Tarihi, s. 443; AYDIN, Türk Hukuk Tarihi, s. 287; Nafaka, hidâne ücreti ve emzirme ücreti karĢılığı muhalaa yapmanın mümkün olduğu ifade edilmiĢti. Bunun dıĢında kadın kocasına belirli bir bedel ödeyip diğer emzirme ücreti, hidâne ücreti gibi hususları normal boĢanma durumunda olduğu gibi kararlaĢtırabilirler. Ayrıca, kadın hem bu ücretler karĢılığında muhalaa yapıp hem de kocaya ayrıca bir bedel ödeyerek te muhalaa yapabilir. Bu gibi durumlarda karı ile kocanın anlaĢmaları temel alınır. Ancak, geçimsiz olan ve problem çıkaran taraf erkek ise muhalaa karĢılığında karısından bir bedel alması hukuken caiz olsa bile dinen helal değildir. Kadın geçimsiz olan ve problem çıkaran taraf ise verilen mehir miktarından daha fazlasının alınması hukuken caizdir. Ancak, tartıĢmalı olmakla beraber dinen mekruh olduğu daha çok kabul görür. MEVSĠLÎ, C. IV, s. 38; Fetâvâyi Hindiyye, C III, s. 255, 256; ĠBN ABĠDĠN, C. VII, s. 17, 18; BĠLMEN, Kamus, C. II, s. 269, 270; FERRUH, s. 147; CĠN- AKGÜNDÜZ, s. 529; ACAR, Ġslam Aile Hukuku, s. 261. Muhalaanın gerçekleĢebilmesi için kadının akıl, baliğ ve muhalaanın ne sonuç doğuracağını bilecek halde olması gerekmektedir. ĠBN ABĠDĠN, C. VII, s. 12,13.

yapılabilmesi hidâne ücretinin meĢru olması ve ekonomik bir değere sahip olması

sebebiyledir.460

Hidâne çağını kapsayan süreç için kadının alacağı hidâne ücreti karĢılığı muhalaa yapılabilirken çocuğun, hidâne yaĢını tamamladıktan sonra annesinin yanında kalması karĢılığında muhalaa yapılması kabul edilmez. Çünkü; hidâne süresi bölümünde anlatıldığı üzere hidâne süresinin sona ermesinden sonra çocuk babanın himayesi altına girer. Yani çocuk babaya verilir. Bu sebeple bu zamandan sonra annenin bu durum karĢılığında ücret alma hakkı yoktur. Ücret alma hakkı olmadığından ekonomik bir değere sahip olmayan bir durum muhalayaa konu olamaz.461

Çocuğun anası ile babası muhalaa bedeli olarak çocuğun, buluğ çağına kadar ananın yanında kalması üzerine anlaĢırlarsa yani çocuğun bu süreçteki bakımının ve nafakasının anne üzerine olması hususunda anlaĢırlarsa, Hanefilere göre bu anlaĢma geçerli olur. Bu durum kız çocuğu için böyle iken erkek çocuk için anlaĢma geçerli olmasına rağmen Ģart geçerli değildir. Çünkü; erkek çocuk belli bir yaĢtan sonra babanın yanında olmalıdır. Bu Ģekilde erkeklere ait belirli durumları öğrenir ve onların ahlakı ile ahlaklanmıĢ olur. Ancak, bu yaĢtan sonra da kadınların yanında olursa kendisinde kadınlara ait özellikler hasıl olmaya baĢlar. Bu durum da çocuğun zararınadır. Malikilere göre ise erkek çocuğun hidâne süresi buluğ çağına kız çocuğun hidâne süresi ise evlenme çağına kadar olduğu için erkek çocuk içinde kız

çocuk içinde muhalaa ve Ģart geçerlidir.462

Çocuğun anası ile babasının muhalaa bedeli olarak küçük çocuğun uzun süre babanın yanında kalması üzerine anlaĢtıklarını varsayalım. Bu durumda muhalaa

bedeli olarak anlaĢtıkları Ģart batıl olur. Ancak, muhalaa anlaĢması geçerlidir.463

Bu durumda Ģartın anne ve baba anlaĢmasına rağmen geçerli olmamasının nedeni

460

DÖNDÜREN, s. 295; AYDIN, Türk Hukuk Tarihi, s. 287.

461 DÖNDÜREN, s. 295, 296.

462 Fetâvâyi Hindiyye, C III, s. 260; ĠBN ABĠDĠN, C. VII, s. 41,42; ZUHAYLĠ, C. IX, s. 396

463 “Hind zevci Zeyd ile Zeyd'den olan oğlu Amr-ı sağîri Zeyd'e teslim etmek üzere hul' olsa hul'-ı

mezbûr sahîh olur mu? el-Cevâb: Olur.” “Bu sûretde Hind, Amr'ı bi-hakkı'l-hidâne imsâk edip Zeyd'e vermemeye kâdir olur mu? el-Cevâb: Olur.” Ceride-i Ġlmiyye Fetvaları, fetva no: 788, 789,

s. 142. Bu iki fetva değerlendirildiğinde hul anlaĢmasının geçerli olmasına rağmen bedel olarak anlaĢılan hidâne hakkı devrinin geçersiz olduğu görülmektedir.

çocuğun menfaatine aykırı bir konuda anlaĢmıĢ olmalarıdır. Küçük çocuk hidâne süresi içerisinde anneye ihtiyaç duyar. Bu ihtiyacı o dönemde baba karĢılayamaz. Bu sebeple anne ve baba bu konuda ittifak etse bile bu Ģart geçersizdir. Malikilere göre bu anlaĢma iki halde, Ģartla beraber geçerli olur. Birinci durum; çocuk annesinden ayrıldığından dolayı zarar görmemeli, ikinci durum ise babanın, hidâne görevini yapabilecek halde olmasıdır. Bu iki durum beraber gerçekleĢirse muhalaa geçerlidir. Ancak, Malikilerdeki genel görüĢe göre anne hidâne hakkından vazgeçerse bu hak babaya değil sıralamaya göre anneden sonra kim hidâne hakkına sahipse hak ona geçer.464

Yukarıda ele aldığımız durumlarda kadın ile koca muhalaa bedeli üzerinde anlaĢtıktan ve buna bağlı olarak ayrılık gerçekleĢtikten sonra bir sebeple kadın bu Ģartları gerçekleĢtirmezse öncelikle emzirme için cebredilir. Bunu yapmamakta direnirse emzirme için eksik kalan süredeki emzirme ücretini koca, karısına rücu edebilir. Hidâne bedeli karĢılığında muhalaa yapılması durumunda hidâne süresi sona ermeden kadın hidâne görevini yerine getirmekten kaçınırsa önce görevini yerine getirmesi için cebredilir. Bu görevden yine kaçınırsa geriye kalan süre için

emsal hidâne ücretini koca kadından talep edebilir.465

“Hind, zevci Zeyd ile mehri ve Zeyd‟den olan sağîre kız Zeyneb'i yedi sene tamâmına dek kendi malından infak etmek üzere hul' olup bir sene mürûrunda sağîre fevt olsa Zeyd, sağîrin altı senelik nafakası ile Hind'in üzerine rücûa kâdir olur mu? el-Cevâb: Olur.”466

“Hind zevci Zeyd ile mehri ve Zeyd'den olan sağîre kızı Zeyneb'i beş sene tamamına dek ve sağîr oğlu Amr'ı iki sene tamamına dek infak etmek üzere hul' olduktan sonra üç ay murûrunda Hind nefsini sağîrlere ecnebiye tezvîc edip sağîrlerin nisvândan hâdıne-i uhrâları olmamakla Zeyd sağîrleri Hind'den alsa Zeyd Zeyneb'in dört sene dokuz aylık ve

464

Fetâvâyi Hindiyye, C III, s. 261; ĠBN ABĠDĠN, C. VII, s. 42; ZUHAYLĠ, C. IX, s. 396.

465 MEVSĠLÎ, C. IV, s. 50; Fetâvâyi Hindiyye, C III, s. 260,261; ĠBN ABĠDĠN, C. VII, s. 39,40;

ZUHAYLĠ, C. IX, s. 395, 396; BĠLMEN, Kamus, C. II, s. 277; DÖNDÜREN, s. 296.

Amr'ın bir sene dokuz aylık nafakalarını dahi Hind'den alıp sağîrleri infaka kâdir olur mu? el-Cevâb: Olur.”467

Behcetü‟l- Fetâvâ‟da geçen bu fetva hem muhalaa-hidâne iliĢkisi hem de doğrudan hidâne ile alakalı olmak üzere önemli bilgiler içeren bir fetvadır. Öncelikle burada mehir ve küçük iki çocuğun infakları karĢılığında muhalaa yapılmıĢtır. Yukarıda belirtildiği üzere muhalaanın nafaka ve hidâne ücreti karĢılığı olarak yapılabileceğinin güzel bir örneği mevcuttur. Burada küçük çocukların infakından bahsedilmiĢtir. Hidâne ücreti ve nafaka bölümünde bu ücretlerin birbiri ile iliĢkisine dair tartıĢmalar ele alındığından yeniden bu konuya temas edilmeyecektir. Ancak, burada infaktan kasıt çocuğun nafakasını da bakım ücretini de kapsayacak Ģekildedir. Yani nafaka ve hidâne ücreti arasında bir ayrım yapılmamıĢtır. Anne, çocuğun bakımını üstlenmesine rağmen çocuğa yabancı yani çocukla evlenmesinde engel bulunmayan bir kiĢi ile evlendiği için artık çocuğun hâdineliğini anne yapamaz. Yine, hidâne kimin hakkıdır? Bölümünde anlatıldığı üzere çocuğa yabancı bir kiĢi ile evlilik hidâne hakkını ortadan kaldırır tezinin bir örneği mevcuttur. Daha sonra hidâne hakkı anne tarafından olan kadınlarda onlar yoksa diğer kadın akrabalardadır. Ancak bu fetvada bildirildiği üzere hiçbir hidâne hakkına sahip olabilecek kadın akraba bulunmadığından hidâne hakkı erkeklere geçmiĢtir. Bu sebeple de erkekeler içinde öncelik babada olduğundan çocukları baba almıĢtır. Muhalaa bahsinde geçen kadının muhalaa olarak vermeyi veya almamayı kabul ettiği ekonomik bedelleri bir Ģekilde yerine getirmezse veya getiremezse erkeğin burada ki mağduriyeti nasıl giderilecektir probleminin cevabı da bu fetvada mevcuttur. Kadının karĢılamayı kabul ettiği süreden Ģimdiye kadar karĢıladığı süre çıkarılır. Geriye kalan süre için kadının üstlenmiĢ olduğu infak değerini baba kadından isteyebilir. Bu Ģekilde mağduriyet giderilmiĢ olur.

“Hind-i hâmil zevci Zeyd ile mehri üzere hul‟ olup tevellüd edecek veledi kendi malından infak ve iksâ etmek üzere hul‟ olup lâkin müddet beyan olunmayub ba‟dehu Hind, bir veled doğursa Hind, veledi mezbur

kazâsında olmakla veledin nafakasını Zeyd‟den almaya kâdir olur mu? el-Cevâb: Olur.”468

Bu fetvada çocuğun nafaka ve diğer giderlerini karĢılamak muhalaa anlaĢmasında olmasına rağmen kadın çocuk için nafaka talep edebilmiĢtir. Bu durumun sebebi muhalaa yapılacak olan durumun süresinin belirli olmamasıdır. Süresi belirsiz olan durumlar muhalaaya konu olmaz. Mehir belirli olduğundan geçerlidir. Ancak nafakanın süresi belirtilmediği için kadın çocuğu için babadan nafaka talep edebilir.