• Sonuç bulunamadı

HALK YAŞANTISI

1.1. ANAMUR’DA SOSYAL YAŞAM

1.1.5. Önemli Günler (Bayram – Festival-Tören)

1.1.5.2. Millî Bayramlar

Eskiden, İkinci Sultan Hamit’in saltanatının sonuna kadar her yıl Söğüt’te Ertuğrul Gazi’nin türbesinin yanında kutlanması sürdürülmüş olan bir bakıma bu da bir tek yere özgü millî bayramlar kümesine giren bir tören yapılmaktaymış. Bu bayram, her yılın 30 Ekim’inde kutlanırmış. Ali Rıza Yalgın’ın verdiği bilgilere göre o gün, Anadolu’nun dört bucağından gelen birkaç bin kişilik atlı, yayan, Karakeçili Yörükleri Eskişehir’de toplanır, orada yapılan kısa bir törenden sonra Söğüt’e giderdi. Söğüt’te Ertuğrul’un türbesi yakınında büyük bir panayır kurulurmuş. 15-20 davul – zurna takımının katılması ile oyunlar, pehlivan güreşleri gibi gösteriler, çeşitli eğlenceler dört beş gün sürermiş. 23 Yani, “millî bayram” diye nitelendirdiğimiz bayramlar, Osmanlı zamanından beri aynı şekilde kutlanmaktadır. Yarışmalarla, ensturmanlarla, eğlenceler ve gösterilerle süslenmiş bir yapıda… Bu yapı, Anamur yöresin de aynı heyecanda kutlanmaktadır.

Yörede, “30 Ağustos, Cumhuriyet Bayramı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 19 Mayıs Gençlik Ve Spor Bayramı” gibi bayramlar bir şenlik havası içinde kutlanır. Askeri geçitler, fener alayları boy gösterir, Anamur Halk Oyunları Ekibi gösterilerini sunar. Eğlenceler, en çok davul zurna takımlarının katılması ile canlılık kazanır. Millî bayramlarda, birçok yerde, resmi törenlerden sonra, çayırlarda güreşler, koşular ve başka çeşit yarışmalar düzenlenir. Millî bayramlar, katılımcı okulların hazırladığı programlarla stadyumda da büyük bir coşkuyla kutlanmaktadır. Stadyum için daha gösterişli ve uzun bir kutlama programı hazırlanır. Bu kutlama programına halkın büyük bir çoğunluğu katılır.

1.1.5.3. Diğer Törenler 1.1.5.3.1. Hıdırellez

Hıdrellez bahar kutlaması niteliğinde kutlanan mevsimlik bayramlardandır.

Hıdrellez geleneği, bir bayram olarak bütün Türk milletinin topluca katıldığı, birtakım töreleri yerine getirdiği bir bahar bayramıdır. Bu tarih kışın bitişi, yazın başlangıcı, yılbaşı olarak kabul edilir. Rûz-ı Hızır (Hızır’ın günü) olarak adlandırılan Hıdrellez

23 BORATAV, a.g.e., 211.

günü, Hızır ve İlyas sözcüklerinin birleştirilmesiyle halk ağzında Hıdrellez şeklini almıştır.24

Hıdrellez, Hızır ve İlyas peygamberlerin yılda bir kere bir araya geldikleri gündür; ancak bu beraberlikte ismi yaşatılmasına rağmen İlyas’ın şahsiyeti tamamıyla silinerek Hızır motifi öne çıkarılmıştır. Hıdırellez kutlamaları, daha çok Kaşdişlen Köyü’nde kutlanmaktadır. Mayıs öncesi ev, çevre ve giyim temizliği, evlerde badana ve boya yapılır. Hıdrellez gecesi, “Hıdrellez” adlı bir ermişin gül fidanlarının dibine geldiğine inanılır. Bu yüzden dilemek isteyenler, dileklerini bir kağıda yazar, kağıdın içine bir miktar sembolik para koyar. Dilek yazılı olan bu kâğıtlar, Hıdrellez gecesi gül fidanlarının dibine bırakılır. Hıdrellez gecesi, Hıdrellez’in bu dilekleri toplayacağına inanılır. Sabah olunca dilek yazılı olan kâğıtlar akan suya bırakılır, para ise çocuklara verilir. Hıdrellez sabahı, erkenden dereye gidilir. Derede el, yüz yıkanır ve abdest alınır.

Böyle yapılırsa, o yılın sağlıklı geçirileceğine inanılır. Hıdrellez sabahı deredeki suyla yıkanırken “suyun hürmetine” denilerek dilek tutulur.

Hızır geleneği ve ilgili inançlar Türkiye, Balkanlar, Türkistan (Kazakistan, Kırgızistan, Altaylar, Özbekistan), Azerbaycan ve Gagauz Türkleri arasında bütün canlılığı ile yaşamaktadır. Hızır'ı darda kalanların imdadına koşan muayyen ve mutlak bir ulu olarak telakki eden Altay Türkleri "Kidir", Kırgız ve Kazak Türkleri de “Kidir ve Kizir” adlarını kullanmaktadırlar. 25

1.1.5.3.2. Yağmur Törenleri

Yağmur yağdırmak için yapılan törenler ve buna bağlı âdetler çok eskilere dayanır. Yağmur yağdırma törenlerinin belli bir zamanı yoktur. Yağmur duasının amacı, yağması geciken yağmurların yağmasını sağlayarak kıtlığı, kuraklığı önlemektir.

Yağmur, ilkellerden bugüne insanlık tarihinde çok önem taşır. Gökten inen bereket olarak nitelenen yağmur, kutsal bir nitelik kazanmıştır. Kaynaklarda eski Türk topluluklarının doğa olaylarını, istekleri doğrultusunda değiştirmek amacıyla kullandıkları ve “ya da, yat, cada, sata, cay vb.” adlar verdikleri sihirli bir taşa sahip olduklarından bahsedilmektedir. Yağmur taşı olduğu belirtilen bu taş, yağmur, kar,

24 ARTUN, a.g.e., s.221.

25 Bahaeddin ÖGEL, Türk Mitolojisi II, Ankara 1995, s.89.

dolu yağdırma, fırtına çıkarma ya da bunları durdurma gibi önemli tabiat olaylarının gerçekleştirilmesinde kullanılmıştır.26

Akdeniz’de yer alan Anamur, Akdeniz ikliminin etkisiyle kuraklığı çok yaşamaz. Kışın, yağmurlu gün sayısı fazladır. Baharda da yağmur alır. Yazın da, su ihtiyacı Anamur ovasından sağlanır. Yani sulama sistemi de, oldukça gelişmiştir. Fakat eskiden, yaz ayının çok kurak geçmesi ve sulama imkânlarının yetersizliği sebebiyle nadir de olsa, yağmur duasına çıkıldığı söylenmektedir. Cuma namazı çıkışında, dini temsilci olan hocanın önderliğinde bütün köy halkı, tarlalar susuz kaldığı için yağmur yağması için yağmur duasına çıkmışlardır. Yağmur duası sırasında, toplanan insanlar parmaklarını yere döndürerek yağmur yağışını taklit eder. Dua bittikten sonra kurban da kesilmektedir. K.K.:8

1.1.5.3.3. Yayla Göçü Töreni

Tabiat ve iklim insan hayatının ve düşüncesinin şekillenmesinde başlıca rol oynar. Anamur insanın hayatında, iki önemli mevsim ve iki önemli yer olmuştur:

Mevsim olarak kış ve yaz. Yer olarak da kışın geçirildiği "kışlak" ve yazın geçirildiği

"yaylak". Türk için kış, âdeta kısılmak ve birçok şeyden mahrum olmak demekti. Yaz ise, yayılmak ve daha da önemlisi uzun süren kış aylarında yaşanan ekonomik sıkıntılardan kurtulmak anlamına geliyordu. Türk için bu, bir bakıma kurtuluş ve hürriyete kavuşma idi. Bundan dolayı göçler, bir bayram töreni havasında geçer. Halk, göçe başlamadan önce, göçün hayırlı geçmesi için kurban keser. Göç, âdeta bir şenlik havasında geçer. Türküler söylenir, Mâniler dizilir. K.K.:33

1.1.5.3.4. Bahar Festivalleri

Anamur’da da, her yıl nisan ayında baharın gelişini kutlamak için eğlenceler yapılmaktadır. Âşıklar, sazlarını ellerine alıp atışmalarda boy gösterir. Sanatçılar, şairler, gazeteciler mahâretlerini gösterirler.

26 Nilgün ÇIBLAK, “İçel’de Yağmur Yağdırma Törenleri”, Folklor / Edebiyat, C.VIII, S. XXXI, Adana, 2002, s.93.