• Sonuç bulunamadı

Alanın olağanüstü evrensel nitelikte olmasını sağlayan kriterlere açıklamalar getirilerek alandan fotoğraflarla bölüm desteklenmiştir.

Resim 4.1. Bath Roma Banyoları(https://www.romanbaths.co.uk)

Resim 4.2. Bath Kenti(https://tourily.com)

Analiz ve değerlendirmelerin yapılması ile koruma politikalarının belirlenmesi evresi

Bu bölümde alanın tanımlanması, sorunların belirlenmesi ve paydaş görüşlerinin alınması neticesinde elde edilen bilgi ve tecrübe sonucunda 61 adet ilke kararı ve onlara bağlı olacak şekilde 45 adet hedef karar belirlenmiştir.

Alanın Unesco DM Listesi’ne girmesinde etken olan kriterlerin korunması ve devamlılığının sağlanması amacı ile oluşturulan her hedefi, ilgili uygulama projeleri takip etmektedir. Bath Alan Yönetim Planında belirlenen üç ana amaç şu şekildedir.

1. Bu planlama çalışması ile oluşturulan her türlü politika- hedef ve faaliyetler Bath DM Alanı’nın ve ona üstün evrensel değeri kazandıran kriterler ile kentin karakterinin ve özgün durumunun gelecek kuşaklar için korunmasına katkı sunmalıdır.

2. Alınan tüm kararlar ve oluşturulan hedefler sürdürülebilirlik prensibine göre hazırlanmalıdır.

3. Bath Alan Yönetim Planı sürecine dahil olmuş olmamış her bir birey, hükümet kurumu, STK’lar ve kentte yaşayanların yanında alana gelen ziyaretçilerin de DM ve koruma konusunda alandaki ihtiyaçların anlaşılmasına yardımcı olmalıdır.

Bu evrede irdelenen konular (Şekil 4.2); alan için GZFT analizi ile birlikte bu çalışmada koruma, sürdürülebilirliğin sağlanması ve bugünkü değerleri gelecek kuşaklara sağlıklı şekilde aktarma olarak saptanmış yönetimsel sorumluluklardır.

Yapılan GZFT analizi sonucunda saptanan zayıflıklar ve tehditlerin yanında Bath kenti için belirlenen fırsatlar; alanın yönetim yapısının ve mevcut durumunun iyileştirilmesi, erişilebilirliğin ve işlevselliğin geliştirilmesi, yerelde yaşayan halkla birlikte gelen ziyaretçilerin de ekonomik anlamda kentin canlılığına katkı sunması olarak belirlenmiştir.

Şekil 4.2. Bath Alan Yönetim Planı’nda belirlenen temel başlıkları(The City of Bath Word Heritage Site Management Plan (2016-2022))

Bath Alan Yönetim Planı’nda, bu evreye kadar yapılan analizler, görüşmeler ve alana dair istatistiki veriler işlendikten sonra beş ana başlık belirlenmiş ve hedefler ile faaliyetler bu ana başlıklar altında şekillendirilmiştir.

Uygulama, değerlendirme ve gözden geçirme evresi

Bath Alan Yönetim Planı’nın üçüncü evresi olan bu bölümde planın başarılı şekilde uygulamaya geçirilmesi için ihtiyaç duyulan kaynaklar irdelenmiş ve önerilen mekanizmalar saptanmıştır. Uygulama kısmında hedeflerin altında çalışacak 128 adet eylem üretilmiştir. Son evre aşağıdaki başlıklar (Şekil 4.3) altında şekillendirilmiştir.

Şekil 4.3. Bath Yönetim Planının uygulama evresi aşamaları(The City of Bath Word Heritage Site Management Plan (2016-2022))

Değişimin Yönetilmesi

Koruma

Yorum, Eğitim

& Araştırma Fiziksel Erişim

Ziyaretçi Yönetimi

Uygulama aşamasında en önemli nokta, ortak paydaşların üzerlerine düşen görevleri dikkatle ve eşgüdümlü şekilde yerine getirmeleridir. Bunun için; eylem planı oluşturulurken paydaşlar için sorumluluklar belirlenmiş, her hedefin altında uygulamaya yönelik faaliyetler eklenmiştir.

Yönetim Planının izleme ve değerlendirme aşaması için belli gruplar Şekil 4.4’te belirtildiği üzere sorumlu olarak belirlenmiştir. Bu gruplar yılda en az bir kez bir araya gelerek yönetim planının uygulama aşamasını izler ve değerlendirmelerde bulunurlar.

İzleme ve değerlendirme ekibi bu sonuçları rapor olarak sunmakla yükümlüdür.

Şekil 4.4. Bath Alan Yönetim Planı izleme ve değerlendirme aşamaları için belirlenen sorumlu gruplar (The City of Bath Word Heritage Site Management Plan (2016-2022), 2015)

Bununla birlikte Bath Alan Yönetim Planının ikinci evresinde belirlenen faaliyetlerin gerçekleştirilmesi içi belirli bir zamanlama tablosu oluşturulmuştur. Bu tabloya göre her faaliyetin gerçekleştirilmesi belli bir zaman aralığına denk düşmektedir. Tablo, kısa vadeli (2 yıl), orta vadeli (6 yıl) ve uzun vadeli (10 yıl) faaliyetler olarak 3 dönemden oluşmaktadır.

4.4. Alan Yönetiminin Türkiye’de Ortaya Çıkış Koşulları ve Şanlıurfa Örneği

Ülkemizde alan yönetimi planı uygulamalarının geçmişi Avrupa deneyiminin aksine çok eski değildir ve ülkemizde ilk alan yönetim planı örnekleri de ancak uluslararası örgütler aracılığıyla maddi ve teknik destek bulabilmişlerdir.

Ülkemizde yapılan ilk alan yönetim planı uygulaması, “Pamukkale Sit Alanı Yönetim ve Sunum Planı” dır. Bu plan Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Toplumsal Kalkınma ve Kültürel Miras Projesi” kapsamında Dünya Bankasından alınan maddi destek ile hazırlanmıştır (Akan Mimarlık, 2019). Türkiye’de alan yönetimi hususunda yasal

düzenleme oluşturulmadan hazırlanan diğer plan ise “Çatalhöyük Yönetim Planı”dır. Bu planın hazırlık çalışmaları 2004 tarihinde AB finansal desteğiyle Euromed II Programı dahilinde TEMPER25 Projesi başlığı kapsamında yürütülmüştür. Yapıldıkları dönemde Türkiye’de henüz yönetim planlarının yasal dayanağı oluşturulmadığından planlar yapılırken uluslararası “alan yönetim rehberleri” kılavuz kabul edilmiştir. Türkiye’de bugünkü yasal düzenlemelerden önce yapılan bu iki plan onaylanmış ancak uygulamaya geçirilememiştir (Zeren Gülersoy, 2013).

Üstün evrensel değere sahip tüm varlıkların “korunması, muhafazası ve teşhiri”

maksadıyla UNESCO tarafından 1972 tarihinde kabul edilen, Türkiye tarafından 1983 tarihinde imzalanan “Dünya Kültürel ve Doğal Mirasın Korunmasına Dair Sözleşme”sine göre; DM Listesine aday olarak gösterilecek üstün değerli varlığın adaylık dosyasında, bu miras alanının sürdürülebilirliğinin sağlanması adına garanti olarak gösterilebilecek kısa- orta- uzun vadeli hedef ve faaliyetlerin belirlendiği onaylı bir yönetim planı çalışmasının bulunması zorunlu kılınmıştır. Bir başka deyişle, üstün evrensel değere sahip ortak miras varlığının UNESCO DM Listesi’ne girebilmesi için varlığın onaylı bir alan yönetim planına sahip olması ön şarttır. Çizelge 4.1’de Türkiye’de günümüze kadar yapılmış olan onaylı alan yönetimi planları verilmiştir. 2000 yılından günümüze kadar 17 adet alan yönetim planı yapıldığı görülmektedir.

25 Training, Education, Management, Prehistory in theMediterranean – Akdeniz Havzasında Prehistorya Eğitim ve Yönetim

Çizelge 4.1. Türkiye’de yapılmış Yönetim Planı çalışmaları (Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü)

Türkiye’de Yapılmış Olan Onaylı Yönetim Planları

Ülkemizde miras yönetim planı çalışmaları “alan ölçeğinde” yapılmakta olup, herhangi bir sit alanı sınırlarında olmayan yapılar tek yapı olarak tescilli olsalar bile mevzuat çerçevesinde değerlendirilmemektedir. Alan yönetim planı çalışmalarında ilk adım merkezi yönetim tarafından alan sınırının belirlenmesi aşamasıdır. Planlama sınırı belirlenirken “alanda incelemelerin yapılması, geniş paydaş katılımlı iş birliği toplantılarının düzenlenmesi ve taslak olarak alan sınırının belirlenmesi” sırası izlenmektedir (Ulusan, 2016). Bu yöntem, sürecin başından itibaren paydaş katılımının devamlılığını amaçlamaktadır.

Çizelge 4.2.İlgili yönetmeliğe göre yönetim planı süreci ve yetki dağılımı

Çizelge 4.2’de ilgili yönetmeliğe göre yönetim planı süreci ve yetki dağılımları gösterilmektedir. Buna göre; alan yönetimi planlama ve uygulama süreci, Bakanlık, yetkili idare ve alan yönetim teşkilatı tarafından yürütülmektedir. İlgili kurum ve kuruluşların sorumluluğunda olan iş ve işlemler yasa ve yönetmeliklerle belirlenmişlerdir. Yönetim alanı sınırları; ilgili kurumların görüşleri alınarak Bakanlık tarafından belirlenen, çalışmaya ilişkin alanın mekânsal sınırlarını ve planın ölçeğini gösteren sahayı tariflemektedir. Dolayısıyla koruma bölge kurullarının yetkisi dahilinde olan “sit alanı”

şeklinde bir tanımlama olmayıp“sit alanı veya tescilli yapı olarak tescillenmemiş, ancak yönetim alanı sınırlarında kalan yapı veya alanlara ilişkin yürütülen çalışmaların dahilinde koruma kurullarından uygun görüş alma zorunluluğu” bulunmamaktadır (Ulusan, 2016).

Ancak buna rağmen; yönetim planı çalışmaları yürütülen üstün değere sahip varlığın sürdürülebilir şekilde muhafaza edilebilmesi amacıyla yönetim planı dahil tanımlanan yöntemlere ulusal ve toplumlar arası koruma prensip ve ölçütlerine uyulması esastır.

Yönetim planı sınırlarının merkezi idarece (Bakanlık) belirlenmesinden sonra çalışmalar ilgili alanın koruma statüsü uyarınca “Bakanlıkça” ya da “ilgili Belediyesince”

başlatılmaktadır. Alan sınırında kentsel sit alanı olması halinde ilgili Belediyesince,

olmaması halinde ise “Bakanlıkça” çalışmalar yapılmaktadır. Alanda doğal sit alanı olması durumunda 644 ve 648 sayılı KHK gereği çalışmaların Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile eş güdümlü şekilde yapılması gerekmektedir. Planlama alanının yalnızca doğal sit alanından oluştuğu hallerde ise planlama çalışmaları diğer ilgili Bakanlıkların26 mevzuatları çerçevesince yürütülmektedir.

Planlama çalışması, yetkili kurum tarafından sağlanacak bir planlama grubunca hazırlanabileceği gibi ihale yöntemiyle de üretilebilmektedir. Planlama sürecinde yasada belirtilen süreler kapsamında alan yönetimi örgütlenmesi kurulmaktadır. Alan yönetim örgütlenmesi “Alan Başkanı”, “Danışma Kurulu” Ve “Eşgüdüm ve Denetleme Kurulu”

ndan meydana gelmektedir. Alan yönetimi ile birlikte oluşturulan teşkilatlanma planının var olan yapıyla entegrasyonu ve uyumu, “koruma bölge kurulları, kazı başkanlıkları ve müze müdürlükleri” gibi kurumlardaki ilgili kişilerin alan yönetimi örgütlenmesinde üye olarak bulunmasıyla sağlanmaktadır. Planın gözden geçirilmesi, onaylanması ve uygulanması hususunda yetkili olan bu örgütlenme dışında, bu süreç boyunca idari düzen ve uyumu sağlamak amacıyla bazı belediyelerde “alan yönetim birimi” adı altında bölümler oluşturulmuştur. Bu birimlerin isimleri ve bağlı oldukları müdürlükler belediyeden belediyeye değişkenlik gösterse bile çalışma alanları ve mesuliyetleri ortaktır.

Bu faaliyet alanları; planlama sürecinde eş güdümün sağlanması, sekretarya ve uygulamaların incelenmesidir (Ulusan, 2016).

Uluslararası alanda değeri tescillenmiş, bu sebeple övgüye ve korunmaya değer bulunan kendiliğinden oluşmuş doğal oluşumlara, anıt yapılara ve sit alanlarına “Dünya Mirası”

statüsü layık görülmektedir. Sözleşmeye taraf olan ülkelerin Unesco’ya müracaatı ile başlayan, Icomos ve Iucn teknik yetkililerinin başvuru dosyalarını incelemesi ve değerlendirmesi ile sonuçlanan bir işlen sürecinden sonra aday olan olağanüstü evrensel niteliğe sahip varlıklar DM Komitesi’nin nihai kararı çerçevesinde bu statüyü elde etmektedirler (Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü).

26 Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı

Çizelge 4.3. 2019 yılı itibariyle Türkiye UNESCO DM Listesi’ndeki varlıkları(Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü)

İstanbul (1985) Çatalhöyük Neolitik kenti (Konya, 2012)

Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası (Sivas,1985) Bergama Çok Katmanlı Kültürel Peyzaj Alanı (İzmir, 2014)

Hattuşa (Boğazköy) – Hitit Başkenti (Çorum, 1986)

Bursa ve Cumalıkızık: Osmanlı

İmparatorluğunun Doğuşu (Bursa,2014) Nemrut dağı (Adıyaman- Kahta, 1987) Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri (2015) Xantos – Letoon (Antalya – Muğla, 1988) Efes (İzmir, 2015)

Troya Antik Kenti (Çanakkale, 1988) Ani Arkeolojik Alanı (Kars, 2016) Safranbolu Şehri (Karabük, 1994) Afrodisias (Aydın, 2017)

Edirne Selimiye Camii ve Külliyesi (Edirne,

Ülkemizden 2019 yılı itibariyle ülkemizde Unesco Dünya Miras Listesi’ne girmeye hak kazanmış 18 adet kültür varlığı çizelge 4.3’te gösterilmektedir. Unesco Dünya Miras Geçici Listesinde ise Türkiye’den “3 adet karma (kültürel/doğal), 2 adet doğal ve 72 adet kültürel olmak üzere toplam 77 adet varlık” bulunmaktadır (Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü).

4.4.1. Göbekli TepeAlan Yönetim Planı

Göbekli Tepe elli yıldır bilinmesine karşın, arkeolojik kazılar 24 sene önce 1995 tarihinde başlamıştır. İlk defa 1963’te “Güneydoğu Anadolu Tarih Öncesi Araştırmaları Projesi”

kapsamında yüzey araştırma ekibi tarafından bulunmuştur. Ancak bu buluşun ardından ilk çalışmalar Göbekli Tepe’de yapılmayıp, aynı çalışma çerçevesinde keşfedilen Diyarbakır Ergani’deki Çayönü tepesinde gerçekleştirilmiştir. 1960’lı yıllara gelindiğinde yerel halk(çiftçiler), tesadüfen bulduğu kalıntıları Şanlıurfa Müzesi’ne götürmüştür. 1994 yılında Klaus Schmidt’in bölgeyi ziyaret etmesiyle buluntuların önemi anlaşılmıştır (Clare, Sönmez, Uludağ, & Kinzel, 2019).

Göbekli Tepe Arkeolojik Sit Alanı 2018 yılında Miras Komitesi’nin 42. birleşiminde Unesco Dünya Miras Listesi’ne alınmıştır. Dünya Miras Listesi’nin sağlanmasını istediği on kriterden üçünü yerine getirerek evrensel üstün değere sahip olduğunu kanıtlamıştır.

Şanlıurfa şehir merkezinin 15 km kuzeydoğusunda yer alan ve Karaharabe (Örencik) Köyü’nün 2,5 km doğusunda bulunan Göbekli Tepe, Neolitik döneme (MÖ. 10.500- MÖ.

7.500) ait bir inanç merkezidir (Schmidt, 2007). Yaklaşık 200-300 metre yüksekliğinde ve kireçtaşı kayalıklardan oluşan bir höyüğün üzerine inşa edilen bu megalitik yapı, Harran Ovası’na hâkim bir konumda bulunmaktadır. Düz kireç taşı platodan yukarıya doğru yükselen bu höyük, bir göbeğe benzediği için Göbekli Tepe olarak adlandırılmıştır (Kurt &

Göler, 2017).

Göbekli Tepe Dünya Miras Alanı Yönetim Planı’nın ilk taslağı 2013 tarihinde Alman Araştırma Fonu (DGF) ve Alman Arkeoloji Enstitüsünün sağladığı fonlar ile Brandenbirg Teknoloji Üniversitesince hazırlanmıştır. Planlama alanında devam eden kazı ve araştırma çalışmaları Alman Araştırma Fonu’nun (Deutsche For schunsgemeinschaft) “Yukarı Mezopotamya’nın Prehistorik Toplulukları ve Besin Ekonomileri” (The Early Holocene Societies of Upper Mesopotamia and Their Subsistence) başlıklı uzun erimli projesi kapsamında maddi destek almaktadır (Clare, Sönmez, Uludağ, & Kinzel, 2019).

Genel olarak Göbekli Tepe alan yönetim planı, paydaşlar ve planlama sürecine katılım isteklisi tüm kurum, kuruluş ve kişilerin ortak aklı ile hazırlanmıştır. Planın hazırlık ve uygulama adımlarında bulunan izleme ekibi içerisinde; Alan Yönetim Başkanlığı, Alman Araştırma Fonu, Alman Arkeoloji Enstitüsü, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Şanlıurfa Müzesi Müdürlüğü, Şanlıurfa Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, Gaziantep Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü, Şanlıurfa Valiliği, Şanlıurfa İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Haliliye Belediye Başkanlığı, Karacadağ Kalkınma Ajansı, Alman Arkeoloji Enstitüsü, Harran Üniversitesi, Doğuş Holding, Örencik Köyü Muhtarlığı, Derman Köyü Muhtarlığı, Bilimsel Danışma Kurulu üyeleri (İstanbul Üniversitesi- Prof. Dr. Mehmet Özdoğan – Doç. Dr. Necmi Karol ile Batman Üniversitesi – Prof. Dr. Gülriz Kozbe), Gaziantep Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü yer almaktadırlar.

Son yıllarda ortaya çıkarılan en büyük keşiflerden olan Göbekli Tepe Arkeolojik Alanı yönetim ve koruma konuları kapsamında en üst standartlara gereksinim duymaktadır.

Göbekli Tepe AYP’nında alana dair yönetim eksiklerinin saptanabilmesi amacıyla ilk olarak alan tanımı yapılmış ve bu bağlamda varlığın önemi belirtilmiştir. Daha sonra alana dair yönetim konuları kararlaştırılmış, gereksinimler saptanmış ve bu aşamada, tespit

edilen ihtiyaçlara çözüm getirilebilmesi amacıyla hedefler ortaya koyulmuştur. Yönetim planının son kısmında ise belirlenen hedeflere varabilmek adına uygulamaya geçirilecek olan eylem plan ve programları tespit edilmiş, sürece uygun şekilde izleme ve uygulama adımları oluşturulmuştur.

Göbekli Tepe AYP, uluslararası çalışmalarda olduğu gibi üç evreden oluşmuştur.

Alanın tanımlanması, mevcut durum ve analiz değerlendirmeleri ile alanın ve bölgenin gelişimi evresi; bu bölümde alanın yönetim planı ihtiyacının belirlenmesi, planlama çalışmasının amacı, bölgenin ve alanın tanımlanması, dünya miras alanının evrensel değeri ve önemi, araştırma ve kazı projelerinin mevcut durum incelemeleri ile birlikte alana dair sorunların belirlenmesi ve değerlendirilmesi, hukuki ve politik çerçevede güncel yönetim durumu üzerine çalışmalar yapılmaktadır.

Koruma politikalarının oluşumu, yönetim hedefleri ve amaçlarının belirlenmesi evresi;

birinci bölümde elde edilen veriler ışığında Göbekli Tepe’nin etkili bir şekilde korunabilmesi için politikalar oluşturulmaktadır. Aynı zamanda alana dair vizyon, uzun vadeli hedeflerin belirlenmesi ve yönetim politikalarının oluşturulması çalışmaları yapılmaktadır.

Uygulama, değerlendirme ve gözden geçirme evresi; son evrede planlama aşamalarında belirlenen vizyon ve amaçların uygulanabilmesi amacıyla eylem planlarına yer verilmekle birlikte izleme, değerlendirme ile revize etme çalışmaları üzerinde durulmaktadır.

Göbekli Tepe Arkeolojik Sit Alanı Yönetim Planı amaç ve hedefleri

Göbekli Tepe AYP’nın asıl hedefi “alanın kültürel değerlerinin ve öneminin olduğu kadar çevresinin de uzun vadeli korunmasını sağlamaktır” şeklinde açıklanmaktadır. Planlama çalışmasının yapılmasındaki asıl amaç ise; “son yıllarda yapılan en büyük arkeolojik keşifler arasında olan Göbekli Tepe alanının yönetim ve koruma konuları kapsamında yüksek standartlara ihtiyaç duyması ve alanın korunarak gelecek nesillere aktarılması”

isteğidir (Göbekli Tepe Yönetim Planı, 2017).

Bu sebeple Göbekli Tepe arkeolojik alanının gelecek otuz yıldaki vizyonu; alan ve çevresinin kültürel değerlerini şunlar aracılığıyla korumak ve geliştirmektir;

• Alanın kültürel değerini ve ruhunu güvence altına almak,

• Alanda bilimsel araştırmaların yapılmasını teşvik etmek,

• Alanın sürdürülebilirliğinin sağlanması ve kullanımının garanti altına alınması.

Göbekli Tepe’de üstün evrensel değerlerin varlığı, uzun soluklu ve sürdürülebilir bir yönetimi gerekli kılmaktadır. Yönetim planında eylem odaklı bir bakış açısından daha çok süreç odaklı bir yaklaşım benimsenmektedir.

Göbekli Tepe Alan Yönetim Planının evreleri

Alanın tanımlanması, mevcut durum ve analiz değerlendirmeleri ile alanın ve bölgenin gelişimi evresi

Göbekli Tepe yönetim planının tanımı ve önemi, alanın konumu ve sınırları, önerilen dünya mirası alanının kültürel önemi, alana ait üstün evrensel değerinin nitelikleri, araştırma ve kazı durumu, alanın ve bölgenin gelişimi, kentin ve bölgenin tarihi, kültürel ve sosyo-ekonomik özellikleri, alana ve çevresine dair mülkiyet durumu çalışmaları, hukuki ve politik çerçeve bağlamında politikalar, kurumsal çerçeve ve kaynak incelemeleri yapılmıştır.

Bununla birlikte, alanda “güncel yönetim planlama sürecinde tanımlanmış kilit paydaşlar ve fayda sağlayacak gruplar” a dair analiz çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Koruma, kazı ve araştırma, alanın genişlemesi ve turizm ile toplumsal katılımı ve gelişme konuları sağlanacak faydalar olarak sıralanmaktadır.

Göbekli Tepe arkeolojik alanına dair mevcutta var olan ve yönetim planı aşamalarında veya sonradan ortaya çıkması muhtemel sorunlar da bu bölümde incelenmektedir.

Sorunlar; alanın ve çevresinin korunması, kazı ve araştırma, gelişim ve kullanım, alan yönetimi sistemi, alanı etkileyen temel yönetim sorunlarının saptanması ve değerlendirilmesi konu başlıkları altında incelenmiştir.

Koruma politikalarının oluşumu, yönetim hedefleri ve amaçlarının belirlenmesi evresi Göbekli Tepe yönetim planının bu bölümünde yapılan analiz, inceleme ve değerlendirmeler sonucunda alana dair önemli bilgi ve belgelere erişilmiş, bu aşamadan

sonra alanın üstün niteliklerinin oluşturulacak politikalara ne şekilde etki edeceği konusunda çalışılmıştır. Bununla birlikte “alanın uzun vadeli sürdürülebilir bir yönetimini sağlayacak vizyon, amaç ve yönetim politikaları” oluşturulmuştur.

Planın bu evresinde on yıllık süreç için (2017-2027) uzun vadeli ana hedefler (Çizelge 4.4.) belirlenmiştir. Bu hedefler aşağıdaki tabloda belirtildiği şekildedir (Göbekli Tepe Yönetim Planı, 2017). özniteliklerinin, özgünlüğünün ve bütünlüğünün sürdürüldüğünün; hatta gerekli ve uygun olduğunda zamanla zenginleştirildiğinin anlaşılması.

Hedef 3 Alandaki kazı çalışmaları ve araştırmalar ile alanın ve çevresinin geliştirilmesi ve kullanımı arasındaki dengeyi sağlamak.

Hedef 4 Alanın kültürel önemine katkıda bulunan bütün özniteliklerin korunması için eş güdümlü bir yaklaşım sağlamak

Hedef 5 Alanın ve onun kültürel değerinin daha fazla anlaşılmasını sağlayacak kazı çalışmaları ve araştırmaları teşvik etmek.

Hedef 6 Alanın kültürel değeri hakkındaki farkındalığı arttırmak için sürdürülebilir turizmi teşvik etmek ve alanın korunması için destek yaratmak.

Hedef 7 Alan ve çevresinde yapılacak yeni altyapı çalışmaları ve tesisler için standartlar belirlemek.

Hedef 8 Yerel toplumun katılımını cesaretlendirmek ve bununla ilgili olarak sürdürülebilir kalkınmalarını sağlamak

Hedef 9 Etkili, şeffaf ve eş güdümlü bir karar verme yapısı oluşturmak.

Hedef 10

Alanı ve çevresini uluslararası, ulusal ve yerel hukuki yükümlülüklere uygun olarak ve en iyi uygulama yöntemlerini kullanarak sürdürülebilir bir şekilde yönetmek

Ana hedefler; alanın ve çevresinin korunması, kazı çalışmaları ve araştırmalar ile kalkınma ve kullanma başlıkları altında oluşturulmuştur. Her bir başlık için “planlama”, “uygulama”

ve “denetleme” döngüsü çerçevesinde oluşturulmuştur.

Daha kısa vadede 5 yıllık süreç için (2017-2021) yukarıda aktarılan hedeflere ulaşmak amacıyla rehber ilkeler olarak işleyecek sekiz ana hedef belirlenmiştir. Bunlar; alanın korunması, alanın çevresinin korunması, kazı ve araştırma, turistik kalkınma, toplumsal katılım ve toplumsal kalkınma, kurumsal çerçeve, yönetim kaynakları ve uygulama,

gözetim ve yeniden gözden geçirme başlıklarıdır. Bu başlıkları destekleyecek şekilde toplamda 84 ilke benimsenmiştir (Göbekli Tepe Yönetim Planı, 2017).

Uygulama, gözden geçirme ve değerlendirme evresi

Göbekli Tepe yönetim planının bu aşamasında, belirlenen politika ve hedeflerin başarılı bir

Göbekli Tepe yönetim planının bu aşamasında, belirlenen politika ve hedeflerin başarılı bir