• Sonuç bulunamadı

Özellikle aile üyeleri pay sahibi, yönetim kurulu üyesi, yönetici ya da çalışan olarak işin içinde yer aldığında, ailedeki ilişkilerin korunması adına çoğunlukla aile meseleleri ve özellikle çekirdek aile için önemli olan hususlar iş meselelerinin önüne geçer234. Ailenin uzun bir dönemde inşa etmiş olduğu kültür şirketi doğrudan

etkilemeye başlar.

230 Bkz. Birinci Bölüm/II/D. 231 KETS DE VRIES, s.66. 232 KETS DE VRIES, s.60.

233 Seniha DAL, “Aile Şirketlerinde Yönetimin Profesyonelleşme Sürecine Yeni Türk Ticaret

Kanunu’nun Etkisi”, 5. Aile İşletmeleri Kongresi Kongre Kitabı, İstanbul: İstanbul Kültür Üniversitesi Yayınları, 2012, s. 231–244, s.234; GENÇ, s.51.

1. Ailedeki Ataerkil Kültürün Şirkete Yansıması

Ataerkil özellik gösteren şirket kültürü aile şirketlerinin genelinde ortaya çıkmaktadır235. Zira ailedeki hiyerarşik düzen ve genellikle babaya veya yaşça daha

büyük bir kişiye yüklenen ataerkil özellikte liderlik kültürü şirkete de yansımaktadır236. Daha çok kurucular aşamasındaki şirketlerde görülen ataerkil ve

otokratik237 özelliğe bağlı olarak şirketteki ilişkiler hiyerarşiye göre düzenlenir. Bu şirketlerdeki kültürün hem sebeplerinden hem de sonuçlarından biri olan otokratik liderler bilgiyi kendilerine saklar; karar verme yetkisini kendilerinde bulundururlar238. Aile kültürünün bu yönde yoğun olduğu şirketlerde çatışmaların çözümü de bu durumdan etkilenmektedir. Aile şirketleri üzerinde yapılan bir araştırmada araştırmaya katılan aile şirketlerinin çoğunluğunun çatışmaları şirket sahibinin otoritesi ile geriye kalan kısmının ise uzlaşma yoluyla, fikri birliğe varılması veya aracılar ile çözdüğü belirlenmiştir239. Dolayısıyla şirkette aile

üyeleri arasında çıkan çatışmaların şirkette hiçbir konumda olmasa dahi ailede lider konumda olan kişilerin devreye girmeleri ve yönlendirmeleri ile çözüme gidildiği söylenebilecektir. Bu nedenle aile şirketlerindeki çatışmaların çoğunun çözümü kısa zamanda başka bir çatışmaya neden olacak geçici nitelikte bulunmakta ve uygulanmaktadır.

2. Aile Üyelerinin Üretim ve Tüketimdeki Birlikteliğinin Sorunlara Yol Açması

Aile üyeleri şirkette üretim alanında ve aile ile ilişkilerinde de tüketim alanında birlikte olmaları nedeniyle birtakım sorunlar ortaya çıkmaktadır. Örneğin, aile üyelerinin işsiz kalmasını önlemek için bu kişilerin işe uygun niteliklere sahip olup

235 UÇKUN ve YÜKSEL, s.35. 236 KETS DE VRIES, s.67. 237 WARD ve DOLAN, s.307.

238 İrfan YAZICIOĞLU ve Hakan KOÇ, “Aile İşletmelerinin Kurumsallaşma Düzeylerinin

Belirlenmesine Yönelik Karşılaştırmalı Bir Araştırma”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2009, S.21, s.497–507, s.501.

olmadığına bakılmaksızın şirkete emeği geçen kişilerle aynı şartlar altında istihdam edilmeleri240 veya aile üyelerinin birbirlerine karşı aile alanında yaşadıkları rekabet, kıyas ve yarışın241 şirketteki konumlarını etkilemesi gibi hususlar bu sorunlara

neden teşkil etmektedir. Bununla birlikte, aile üyelerinin bireysel tüketim tercihleri bakımından, örneğin, ev ya da araç alma242 veya çocuklarının eğitimi sebebiyle

şirkete borçlanmaları noktasında, aile üyeleri arasındaki kıyaslamalar ve eleştiriler neden olarak kabul edilebilecektir. Özellikle şirkete borçlanma ile ilgili kuralların belirli olmaması243 ve bu bağlamda şirkette şeffaflığın ve neticede adaletin

sağlanamamasıyla244 aile üyelerinin birbirleri arasında ve şirkete karşı güvensizlik

tohumlarının ekilmesi245 söz konusu olmaktadır.

Bunun oluşmasında önemli bir etken de aile şirketlerinin büyük pay sahibi olan kurucu vasfındaki baba veya kardeşlerin, “bu yaştan sonra kimseye hesap veremem”, “kimsenin benim harcamalarıma karışmasına müsaade etmem” söylemlerine sahip olmalarıdır. Bu söylemler aynı zamanda aile şirketlerinin özelliklerinde değindiğimiz şirket ile ailenin veya şirket ile kurucunun aile üyesinin zihninde bütünleşmesinden de kaynaklanmaktadır. Bu bütünleşme tüm aile üyelerine de yansımakta ve üyeler birbirlerinin üretime katkıları ile tüketim tercihlerini değerlendirmeye ve eleştirmeye başlamaktadırlar246. Bu durum aile

şirketinin bugününü etkilediği gibi geleceğe açılan kapılarına da zarar vermektedir.

240Nihat ALAYOĞLU, “Aile Bireylerinin Ücretlendirilmesinde Âdil Bir Sistem Kurulmasının Aile

İşletmelerinin Başarısındaki Rolü ve Önemi”, 2. Aile İşletmeleri Kongresi Kongre Kitabı, İstanbul Kültür Üniversitesi Yayınları, 2006, s. 522–533, s.526; GÜLEŞ, ARICIOĞLU, ERDİREN ÇELEBİ, s.192.

241 YILDIZ, s.39; GÜLEŞ, ARICIOĞLU, ERDİREN ÇELEBİ, s.192. 242 YILDIZ, s.39; FINDIKÇI, s.212.

243 Ticaret hukuku bağlamında TTK m.358’in pay sahipleri ile ilgili olarak ve TTK m.395’in ise

yönetim kurulu üyeleri ile ilgili olarak şirkete borçlanma yasağının çerçevesini çizdikleri ifade edilmelidir.

244 FINDIKÇI, s.211. 245 KETS DE VRIES, s.64.

246 ALAYOĞLU, “Aile Bireylerinin Ücretlendirilmesinde Âdil Bir Sistem Kurulmasının Aile

Diğer yandan, çözümün aile üyelerinin haklarının eşit olarak korunması247 şeklinde

görülmesi ve bunun uygulanması, üretim ve tüketim disiplinleri açısından çatışma doğurabilen neticelere yol açabilmektedir. Bu noktada, aile içi ilişkilerden ve ailenin harcama ve tüketim kültüründen bağımsız adil bir sistem kurulması gerekmektedir. Şirketle ilgili hakların eşit bir şekilde aile üyelerine verilmesi de adil bir sistem kuramayabilmektedir. Genellikle aile şirketlerinde izlenen bu yol aile üyelerinin katkısı ile kazançları arasında adil olmayan dağılımlar yapılmasına neden olmaktadır.248 Şirketlerin temelini sarsan ve hem şirkette hem de ailede

parçalanmalara yol açan249 en önemli sorunlardan birinin de bu olduğu

söylenmelidir250.

3. Aile Üyeleri Arasındaki İletişim Kültürünün Şirkete Yansıtılması

Aile şirketlerindeki sorunlardan biri de aile içi problemlerde kişilerin birbirlerine karşı açık olmaması251 ve genel olarak iletişimde eksiklik olması sebebiyle bu

durumun şirket içi iletişime de yansımasıdır. Aile üyeleri şirket dışında ve çekirdek ailelerinin de etkileşimi ile karşılaştıkları ailesel sorunları aile içerisinde iletişimin doğru olarak kurulamaması nedeniyle şirket içi ilişkilere de yansıtmaktadırlar252.

Bu durum şirket içerisinde birçok farklı şekilde çatışmaya neden olmaktadır. Aile içi iletişim bağlamında öğrenilmiş davranışların şirket içi profesyonel ilişkilere de yansıtılması birçok yönüyle şirketin zararına neden olmaktadır. Örneğin, çoğu aile üyesi, öğrenmiş oldukları tepkilere göre yaptıkları hatalar karşısında veya belirlenecek stratejilere ilişkin olarak profesyonel bir iletişim kurmaktan ziyade aile ilişkilerine dayanan iletişim yöntemleri veya alışkanlık haline gelmiş taktikler

247 ALAYOĞLU, “Aile Bireylerinin Ücretlendirilmesinde Âdil Bir Sistem Kurulmasının Aile

İşletmelerinin Başarısındaki Rolü ve Önemi”, s.526; GÜLEŞ, ARICIOĞLU, ERDİREN ÇELEBİ, s.194.

248 KETS DE VRIES, s.61.

249 ALAYOĞLU, “Aile Bireylerinin Ücretlendirilmesinde Âdil Bir Sistem Kurulmasının Aile

İşletmelerinin Başarısındaki Rolü ve Önemi”, s.527.

250 GENÇ, s.51.

251 GÜLEŞ, ARICIOĞLU, ERDİREN ÇELEBİ, s.293-294. 252 KETS DE VRIES, s.61.

uygulamaktadır. Ancak bu taktikler profesyonel yönetimin rasyonalitesine uygun düşmemektedir. Böyle bir iletişim ağının var olduğu şirketlerde, yöneticilerine uyan profesyonellerin iş görme süreçlerine, yöneticilerine ve şirkete karşı bakış açıları etkilenmektedir. Aile üyelerinin aile ilişkilerine özgü bu davranışsal özelliklerine, sır saklanması, hataların üzerinin irdelenmeksizin örtülmesi gibi durumların da eklenmesi ile şirket bağlamında birçok soruna da kapı açılmaktadır.