• Sonuç bulunamadı

1955 1973 1994 2005 Sanayileşmiş Ülkeler 85.2 83.9 72.9 71

1. Enformel Ekonomi ve İstihdam

Enformel ekonomi; gerek işçiler, gerekse ekonomik birimlerle ilgili ekonomik bütün faaliyetlerin yasalar veya uygulamayla yapılandırılan düzenin kısmen veya tamamen dışında kalan ve denetlenemeyen bölümüdür396. Bu faaliyetler içersinde uyuşturucu trafiği, kaçakçılık, kara para aklama gibi illegal olanların yanında çoğunluğu, mal ve hizmet üretimini içeren düzenlenmemiş, kaydı bulunmayan faaliyetler yer alır. Bu tarz ekonomi, evsizlerin alüminyum teneke toplamasının ötesinde, kan satma, ev yapımı yiyecek eşya pazarlama dahil, pek çok işleri kapsar397.

Enformel ekonomi, mal ve hizmet alım-satımlarını belgelememe, belgeleri kayda almama, tümden kayıtsız alım-satımlar ile bunun uzantısı olarak enformel istihdam gibi faaliyetler yanında, silah kaçakçılığı, uyuşturucu, tarihi eser kaçakçılığı, organ ticareti, kumar vb. suç niteliğindeki faaliyetleri de kapsayabilmektedir398.

Başka bir yaklaşıma göre enformel ekonomi bir ülkede "milli gelir" olarak tanımlanan kavram ile fiilen beyan edilen gelir arasındaki alanı kapsar. Bu alan dar anlamda yasal ekonomik faaliyetler alanında yürütülen, fakat vergi idaresine beyan edilmeyen gelir kalemlerinden oluşmaktadır. İdareye bildirilmeyen gelirler ya da gerçek değerlerinin altında beyan edilen gelirler de bu kapsamda düşünülmelidir. Öte

395 Esim, Simel; Empowerment of Women Throughout The Life Cycle As A Transformative Strategy For Poverty

Eradication” United Nations, No. EGM/POV/2001/EP.1 New Delhi, 19 November 2001, s.2-3.

396 Hussmans, Ralf; “ Statistical Definition of Informal Employment” 7th Meeting of the Expert Group on Informal

Sector Statistics (Delhi Group) ILO, New Delhi, 2-4 February 2004, s.3.

397 Barber, D.A. ; “The New Economy” Tuscan Weekly, California, January 2003, s.5.

398 Engin, Yusuf; “Haksız Rekabet ve Sosyal Politikalarda Etkisi Açısından; Kayıtdışı Ekonomi” Mercek Dergisi,

yandan yasadışı ekonomik faaliyetler, çoğu ülke mali mevzuatı açısından vergi kapsamına alınmaktadır. Böylece yasadışı olmakla beraber, idareye bildirilmemiş olan bu tür ekonomik faaliyetler de enformel ekonomiye dahil olurlar. Burada faaliyetin kendisi yasal olmakla birlikte yasa dışılığı vergi kapsamı ve kamusal bilgi dışında kalmasından kaynaklanan enformel ekonomik faaliyetler ile, faaliyet itibariyle de yasa dışı olan ve doğal olarak vergi ve kamunun kontrolü dışında bulunan yasa dışı ekonomik faaliyetler söz konusudur. Bunlar faaliyetleri itibariyle suç teşkil eden ve suç teşkil etmeyen enformel ekonomi olarak sınıflandırılabilir. Ancak tüm koşullarda devletin bilgi ve denetimi dışında devam eden ekonomik faaliyetler olmasından dolayı her ikisi de vergi ve sosyal güvenlik mevzuatının dışındadır399.

Enformel ekonominin nedenleri ekonomik sistem ve bireyler açısından ele alınabilir. Ekonominin gelişmişlik düzeyi, gerekli yatırımlarla kalkınmanın gerçekleştirilememiş olması, istihdam olanaklarının sunulamaması, sınırlamaların fazlalığı, enformelliğe katkıda bulunan faktörler olmaktadır. Tarım ve hizmet sektörlerinin denetimi zor olduğundan bu sektörlerde daha yoğun enformellik izlenmektedir. İşletmelerin küçülmesi enformelliği büyütmektedir. İmalat sanayinin hizmetler sektörü lehine küçülmesinin enformel sektörün büyümesine neden olduğu saptanmıştır. Gelir dağılımındaki bozukluk, orta gelir grubunun azlığı, yoksulluk, bireyleri enformelliğe iten diğer faktörlerdir. Ekonomide sürekli yaşanan yüksek enflasyon olgusu, enformel ekonomiyi büyüten bir neden olduğu gibi, enformel ekonomi de enflasyonun artmasına katkıda bulunmaktadır. Enformel ekonominin nedenleri arasında ekonomi politikaları, ekonomik istikrarsızlık ve krizler ile vergi afları başta olmak üzere vergiden kurtulma eğilimi, çalışma maliyetini düşürme, sosyal güvenlik sisteminin eksik çalışması ve denetimden uzaklığı, toplumun kamu harcamaları ile vergiler arasındaki ilişkisiyi kuracak eğitim düzeyinin olmayışı ile teknolojik gelişmelerin (makine vb)sermaye mallarını ucuzlatarak evde üretimi kolaylaştırması sayılabilir400.

Enformel ekonomik faaliyetler aile ihtiyaçlarını karşılama amaçlı yapıldığında yasal olmasına ve kısmen milli gelir hesaplamalarında yer almasına rağmen, enformel ekonominin

399 Önder İzzettin; “Kayıtdışı Ekonomi ve Vergileme”, İ.Ü.Siyasl Bilgiler Fakültesi Dergisi No.23-24 İstanbul,

2001, s.110.

büyük bölümü yasal olmayan faaliyetleri kapsamakta ve bu değerler milli gelir muhasebe yöntemleriyle tespit edilememektedir401.

TABLO 16: KAYITDIŞI EKONOMİNİN UNSURLARI

İSTİHDAM ŞEKLİ İŞLETMENİN ŞEKLİ

İşletme sahibinin çalıştırması

Küçük ölçekli işletme

Kendini istihdam Kendi hesabına çalışma, aile işletmesi

Ücret işçiliği Küçük ölçekli işletme,taşeron zincirinde

yer alma,

belli bir kurumsal yapı bulunmamakta

Kaynak: Altuğ, Osman; Kayıt Dışı Ekonomi, Cem Ofset, İstanbul, 1994, s.113. Tablodan enformel ekonomiyi işletme sahibine doğrudan bağlı, küçük ölçekli iş yerleri olarak görmek, bunların devletten gizlenen kayda geçirilmeyen /geçirilemeyen, bu nedenle denetlenemeyen faaliyetler olarak algılamak mümkündür. Genel olarak enformel ekonominin, mal ve hizmet üretimine konu olmasına karşılık ekonominin geleneksel ölçüm yöntemleriyle net tespit edilemeyen ve GSMH hesaplamalarına yansımayan alanları kapsadığı kabul edilmektedir402.

Enformel ekonominin neden genişlediği konusuna basit bir cevap bulunamamaktadır. Bu konuda değişik ülkeler, bölgeler veya sanayi kollarında çok değişken faktörlerin etkili olduğu değerlendirilmektedir. Bazı ülkelerde ekonomik büyüme olmamakta veya çok cılız kalmaktadır. Örneğin sermaye yoğun ekonomik büyüme modelini izleyen ülkelerde istihdam yaratmayan büyüme olmaktadır. Bu durumda iş arayanların çoğunluğunun karşılaştığı hayal kırıklığı ve ümitsizlik kendilerini enformel ekonomiye yönlendirmektedir. İleri teknoloji temelli ekonomik büyüme modellerinde daha çok yüksek nitelikli işgücü veya hizmet sektörlerinde talep canlı kalabilirken, imalat sanayi yoğunluklu düşük nitelikli işgücüne olan talep azalmakta ve bu grubu enformel ekonomiye itmektedir. Bazı durumlarda ileri teknoloji temelli formel sektörle rekabet koşulları düşük nitelikli işgücüne yalnız enformel sektörde çalışma seçeneğini bırakmaktadır. Daha iyimser bakış açısına göre ise bazı endüstri kollarında veya bölgelerde küçük ölçekli enformel işletmeler formel sektöre göre daha çok iş yaratma dinamiğine sahiptirler. Bu nedenle genişleme söz konusudur. Enformel ekonomide genişlemenin diğer önemli nedeni küresel yeniden ekonomik yapılanma ve yol açtığı krizler olmaktadır. Öte yandan kamu sektörünün kapanması veya daraltılmasıyla işlerinden atılan

401 Temel, Adil-Şimşek, Ayşegül-Yazıcı, Kuddusi; Kayıtdışı Ekonomi Tanımı, Tespit Yöntemleri ve Türk

Ekonomisindeki Büyüklüğü, DPT Yayını, 1994, s.1.

işçiler enformel ekonomiyi büyütmektedir. Ayrıca sosyal kamu harcamalarının kesilmesi, hane halklarını bunu telafi edebilmek için enformel ekonomiye yönlenmektedir 403.

Bu bağlamda küreselleşme temeline dayalı dış ticaret rekabetinin işletmeleri maliyet düşürmeye ve ucuz emeğe yönlendirmesi, enformel ekonominin yaygınlaşmasında başlıca faktör olmaktadır. Bu doğrultudaki kuralsızlaştırmanın önemli nedenlerinden birinin, sermayenin enformel işgücü piyasalarından en fazla yarar sağlama amacı olduğu ifade edilebilir404. Buna bağlı olarak enformel ekonomi, tamamen olmamakla birlikte büyük ölçüde gelişmekte olan ülkelerle ilgili bir olgudur ve özelikleri ülkelere göre farklılıklar gösterir405.

Gelişmekte olan ülkelerde; borç krizleri, kamu sektörünün dağıtılması, IMF ve Dünya Bankasının yapısal uyum programları içersinde işgücü piyasasının kuralsızlaştırılması, 1997’den itibaren birbirini izleyen ekonomik ve finansal krizler Afrika, Asya ve Latin Amerika’da milyonlarca insanı formel ekonomiden dışlayarak enformel ekonomiye kaydırmıştır. Diğer taraftan uluslararası şirketler temel fonksiyonlar dışındaki faaliyetleri için emek örgütlenmesinin zayıf olduğu alanlarda taşeronlaşma ve sermaye ihracına yönlenerek enformel ekonominin yaygınlaşmasını arttırmaktadır. Bu şirketler işgücü piyasasındaki gelir, sosyal yardımlar ve çalışma şartları gibi yasal zorunlulukları dejenere ederek kuralsızlaştırılmış çalışma yöntemlerini (yarım gün, çağrı üzerine, mevsimlik, kısa süreli çalışma vb) ikame etmektedirler406.

Enformel ekonominin büyümesinde bir diğer etken esnek üretimin ağırlık kazanmasıdır. Dünya ölçeğinde pazar ve rekabet koşullarının değişmesi, işvereni sürekli verimliliğini artırmak ve işgücü maliyetini düşürmek zorunda bırakmakta, bu ise üretimin esnekleştirilmesiyle mümkün hale gelmektedir. Büyük firmalar esnekliği taşeron firmalara vererek hızlı nüfus artışının, göçün, işsizliğin ve çarpık kentleşmenin işgücü piyasası üzerindeki etkilerinin de katkısıyla enformel istihdama zemin hazırlanmaktadırlar407. Enformel ekonomideki artış nedenleri ülkelere göre farklılık göstermektedir. Çünkü ileri teknolojinin artan kullanımına bağlı olarak ekonomide yüksek nitelikli hizmet sektörü gelişmekte, düşük nitelikli imalat işleri geri planda kalmakta, nitelikli işgücü gerektiren

403 Carr, Marilyn-Chen Martha; “Globalızatıon and the Informal Economy: How Global Trade and Investment

Impact on the Workıng Poor?” Women in Informal Eployment: Globalising and Organizing (WIEGO) Harvard University Pub., Massachussets, May 2001, s.3.

404 a.g.e., s.26

405 ILO; International Labour Conference, Ninetieh Session, Provisional Record 25, Geneva, 2002, s.8. 406 Gallin, Dan; “Organizing in the Global Informal Economy”

http://www.global-labour.org/workers_in_the_informal_economy.htm , (12.10.2005).

407 DPT, Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı Küreselleşme Özel İhtisas Komisyon Raporu DPT: 2514 . ÖİK: 532,

sektörlerde rekabet imkanı olmayanlar enformel sektöre kaymaktadırlar. Bazı bölgelerde tabanda mikro ölçekli işletmeler, formel sektörden fazla iş imkanı yaratabilmektedirler408.

TABLO 17: BAZI OECD ÜLKELERİNDE ENFORMEL EKONOMİNİN BOYUTLARI (%)*

Ülkeler/ Yıllar 1960 1978 60-78 Artış oranı 89-90 96-97 78-97 Artış oranı 2000 2001* İsveç 5.4 13.2 7.8 15.8 19.5 6.3 19.1 İtalya 4.4 11.4 7 22.8 27.2 15.8 27.0 Fransa 5.0 9.4 4.4 9.0 14.8 5.4 15.0 Kanada 5.1 8.7 3.6 12.8 14.9 6.2 15.8 Almanya 3.7 8.6 4.9 11.8 14.8 6.2 16.3 ABD 6.4 8.3 6.1 6.7 8.8 0.5 8.7 İngiltere 4.6 8.0 3.4 9.6 13.0 5 12.5 İrlanda 1.7 7.2 5.5 11.0 16.0 8.8 15.7 İspanya 2.6 6.5 3.9 16.1 23.0 16.5 22.5 Japonya 2.0 4.1 2.1 - 11.3 7.2 11.1 Avustralya - - - 10.1 13.9 - 14.1 Ortalama 5.1 8.7 5 11.9 16.8 7.5 16.7

Kaynak: Schneıder, Fredrich; “Illegal Activities And The Generation of Value Added:Size, Causes And Measurement of Shadow Economies”, United Nations Office on Drugs and Crime (UNODC) Bulletin on Narcotics,Vol.LII, Nos.1/2, 2000, (a) s.11. * Toplam ekonomi içersinde enformel ekonominin boyutları

Tablo 17’deki veriler OECD ülkelerinde enformel ekonomideki artışı işaret etmektedir. 1960 yılında OECD ülkelerinde enformellik ortalaması %5.1 iken,1978’de %8.7, 1989-90’da %11.9, 2000-2001’de %16.7 şeklinde artış kaydetmiştir. Ancak bu ülkelerde ekonomi henüz büyük ölçüde kamunun denetimi dışına çıkarılabilmiş değildir. Bu nedenle enformel ekonomi gelişmiş ülkelerde henüz gelişmekte olan ülkelerdeki kadar büyük bir sorun olmamakla birlikte, yaygınlaşmakta ve artan bir risk oluşturmaktadır.Diğer taraftan küreselleşme hareketi ile kapitalist modele dönüştürülen eski merkezi planlama ülkelerinde enformel ekonomi büyük bir tırmanış kaydetmiştir.

TABLO 18: SEÇİLMİŞ GEÇİŞ SÜRECİNDEKİ ÜLKELERDE ENFORMEL EKONOMİ *

ESKİ SSCB 1989- 90 1994-95 99/200 0 408 Carr,Chen s.3.

Azerbaycan 21.9 59.3 60.6 Kazakistan 17.0 34.2 39.8 Rusya 14.7 41.0 46.1 Ukrayna 16.3 47.3 52.2 Ortalama 16.7 35.3 48.1 MERKEZİ AVRUPA 1989-90 1994-95 2000 Bulgaristan 24.0 32.7 39.8 Macaristan 27.5 28.4 27.1 Polonya 17.7 13.9 29.1 Romanya 18.0 18.3 36.9 Ortalama 17.6 20.9 29.1

Kaynak: 1) Schneider, Fredrich- Dominik, Enste: “Hiding in the Shadows, The Growth of the Underground Economy”, IMF, Economic Issues, No.30,Washington D.C.,March 2002 (a). s.10

2) Schneider, Friedrich; Size and Measurement of the Informal Economy in 110 Countries Around the World, Workshop of Australian National Tax Centre, ANU Pub., Canberra, Australia, July 17, 2002, (b) s.13.

*Enformel ekonominin genel ekonomi içersindeki oranı (%)

Tablodaki eski Sovyetler Birliği ve Doğu Avrupa ülke örnekleri izlendiğinde, enformellik hacminin iki-üç misli gibi büyük bir oranda arttığı görülmektedir. Bu ülkelerde pazar ekonomisine geçiş sürecinde IMF ve Dünya Bankası vesayetindeki yapısal uyum programları, bu meyanda özelleştirme ve kuralsızlaştırma, enformel ekonomindeki hızlı artışın temel nedeni olarak görülebilir409.

Gelişmekte olan ülkelerin bütünü ele alındığında enformel ekonominin toplam ekonomi içersindeki büyüklüğü %40 civarındadır. Afrika ülkelerinde 2000 yılı itibariyle ortalama enformel ekonomik büyüklük %42’dir. Enformel ekonominin en büyük olduğu ülke %59.4 ile Zimbabve; en düşük olanı %32.8 ile Güney Afrika’dır. Bunlar henüz hammadde ihracatına dayalı ekonomilere sahip enformel ekonominin boyutlarının fazla olduğu ülkelerdir. Latin Amerika ülkelerinde enformel ekonomi 1999-2000 dönemi itibariyle ortalama %41 olarak tahmin edilmektedir. Asya ülkelerindeki enformel ekonomi ortalaması %26 olmakla birlikte, Japonya ve Körfez Ülkeleri ile Hong Kong ve Singapur gibi şehir devletleri hariç tutulduğunda bu oran %34 olmaktadır410.

409 Schneider (a), s.10-11

TABLO 19: SEÇiLMiŞ GELiŞMEKTE OLAN ÜLKELERDE ENFORMEL EKONOMiNiN BOYUTLARI * (2002)

Ülkeler Oran

Zimbabve 59.4

Fas 38.4

Afrika Ülkeleri Ortalaması 42

Güney Afrika 32.8

Tayland 52.6

Asya Ülkeleri Ortalaması 26 **34

Hindistan 26.4

Çin 13.1

Bolivya 67.1

Meksika 32.1

Şili 19.8

Latin Amerika Ülkeleri Ortalaması 41

Kaynak: Schneider, Friedrich; Size and Measurement of the Informal Economy in 110 Countries Around the World, Workshop of Australian National Tax Centre, ANU Pub., Canberra, Australia, July 17, 2002, (b) s.6-11 . *Enformel ekonominin genel ekonomi içersindeki oranı (%) ** Japonya, Körfez Ülkeleri, Hong-Kong gibi ekonomiler dışında enformellik oranı

• Tablo 19’daki Afrika, Asya ve Latin Amerika ülke örneklerinde enformel ekonominin büyük boyutlara ulaştığı izlenmektedir. Genel olarak 2000 yılında enformel ekonomi/ ulusal gelir oranı esas alındığında enformel ekonominin boyutları ortalama olarak OECD ülkelerinde %18, gelişmekte olan ülkelerde %41, geçiş sürecindeki ekonomilerde ise %38’lik boyuta sahiptir411. Sonuç olarak son yirmi yıllık dönemde dünyanın her bölgesinde enformel ekonominin keskin bir tırmanış kaydettiği görülmektedir. Gelişmekte olan ülkelerden yalnız Doğu ve Güneydoğu Asya ülkelerinde dikkate değer bir ekonomik büyümeye görülmüştür . Ancak finansal krizlerin arefesinden başlayarak bu ülkelerde formel ücret işçiliği büyük oranda zarar görmüştür. Krizler sonrası tahribatın ne ölçüde hafiflediği bilinmemekle birlikte, Latin Amerika’da tarım dışı enformel ekonominin %55 civarında, Asya’nın farklı bölgelerinde %45 ile %85 arasında ve Afrika’da %80 civarında olduğu tahmin edilmektedir412. Enformel ekonominin küresel olarak boyutu ise 9 trilyon Dolar kadar tahmin edilmekte olup, bu hemen hemen ABD ekonomisinin büyüklüğü kadardır413.

Enformel istihdam ise, işlerin tamamının enformel sektörde gerçekleştiği veya belirli bir zaman sürecinde, enformel bir işletmede esas veya yardımcı gelir getiren bir işte çalışmayı kastetmektedir. Enformel işletmeler sahiplerinden ayrı bir işletme yapısına sahip olmayan, yine üretimde sahiplerinin kullanabileceği kişisel kaynaklar dışında finansal

411 Schneider(b), s.1.

412 Carr, Chen, s.3.

413 Llosa, Alvaro Vargas; “The Individualist Legacy, in Latin America”, The Independent Review, vol. VIII, no. 3,

imkanları olmayan, genelde aile işletmesi olarak çalışan işletmelerdir. Aile işçisi olarak evlerinde çalışanlar, mevsimlik işçiler en geniş enformel istihdam şeklidir414.

İkinci Dünya Savaşı sonrasında gelişmekte olan ülkelerde sanayinin kurulması ve kalkınmada kapitalist ekonomik işleyişin yararlı olacağı ileri sürülmüştür. Bu yaklaşımda Japonya, Almanya gibi harbin ağır yıkımına uğramış sanayileşmiş ülkelerin izlediği yol etkin olmuştur. Ancak aynı konumda olmayan gelişmekte olan ülkelerde yatırım, verimlilik artışı ve kalkınma konularında bu tahminler tutmamıştır. Kırsaldan kente göçle birlikte işgücü piyasaları üzerinde oluşan baskı 1960’ların ortalarından itibaren işsizliğin yanısıra küçük üretici faaliyetlerin artmasına yol açmıştır. Yasal ve kurumsal düzenlemelerin tamamen dışında kalan bu kitlelere iş sağlama ve gelir yaratma amaçlı bu istihdam şekline enformel istihdam denilmektedir. Burada kırsal göçün arttırdığı işsizlik sorununu azaltma, modern işletmelerde istihdam imkanı bulamayanların küçük işletmeler sayesinde yaşamlarını sürdürme çabaları söz konusudur. Gelişmekte olan ülkelerde 1980’ler sonrasında istihdam büyük ölçüde enformel sektörde yaratılmaktadır. Enformel ekonominin yaygınlaşmasında etkili olan faktör, küreselleşmeyle bağlantılı yapısal uyum programları ve ihracata dayalı sanayileşme modelidir. Bu modelin benimsettirildiği gelişmekte olan ülkeler uluslararası pazarlara girebilmek ve rekabete dayanabilmek için işgücü maliyetlerinin düşülmesi amacıyla taşeron ilişkilerine yönelmişlerdir. Üretim sürecini parçalara ayırarak, işgücünün enformel istihdam şekillerinde sosyal korumadan uzak çalıştığı küçük işletmelerde yaptırılması, büyük işletmelere işgücü maliyetini düşürme imkanını sağlamaktadır. Sosyal devletin yapısal emeği koruma politikalarının maliyeti arttırıcı unsurlar olarak gösterilmesi, istihdam ve gelir güvencesi, sosyal güvenlik, toplu pazarlık düzenine göre işgücü piyasalarını düzenleyen yasa, kural ve politikalarda temelden değişiklerin kaynağı olmuştur. Bu süreçte sendikalar önemli güç kaybı yaşamakta, sosyal güvenlik sistemleri etkinliğini kaybetmektedir415. Enformel ekonominin tarım dışı sektörde boyutları daha da artmakta, özellikle Güney Asya Ülkelerinde yükselmektedir. Örneğin Hindistan’da tarım dışı enformel istihdam, toplam istihdamın %91’ini, Pakistan’da %67’sini oluşturmaktadır416.

Ülkelerin ekonomik gelişmişliklerine göre formel istihdamın boyutu da farklılık göstermektedir. Formel istihdam yüksek gelirli ülkelerde toplam istihdamın %84’ünü oluştururken bu oran orta gelirli ülkelerde %58, düşük gelirli ülkelerde %17’ye

414 Hussmans; 2004, s.4.

415 Toksöz, Gülay; “Enformel Sektör, Enformel İstihdam: Ortaya Çıkış ve Yaygınlaşma Nedenleri”, TES-İŞ Dergisi

Sayı 2006-2 Ankara, 2006, s.42-44.

gerilemektedir417. Değişik gelişmişlikteki seçilmiş bazı ülkelerde enformel istihdamın boyutları aşağıdadır.

TABLO 20: SEÇİLMİŞ ÜLKELERDE ENFORMEL İSTİHDAMIN HACMİ *

Ülke Enformel İstihdamın Kurumsal İstihdama Oranı (%) AB 20 Almanya 22 İsveç 19.8 ABD 11.3 Fransa 6-12 İtalya 30-48 Hindistan 44.2 Arjantin 42.9 Brezilya 37.7 Meksika 35.3

Kaynak: 1)Toksöz, Gülay; Enformel Sektör, Enformel İstihdam: Ortaya Çıkış ve Yaygınlaşma Nedenleri, TES-İŞ Dergisi Sayı 2006-2 Ankara, 2006, s.50,

2) Szirmai, Adam; The Dynamics of Socio-Economic Development,

http://dynamicsofdevelopment.tm.tue.nl/chapter5.htm (09.09.2006)

Tablo değişik gelişmişlik düzeyindeki ülkelerde enformel istihdamın boyutlarının farklılık gösterdiğini ortaya koymaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde enformel istihdam, bu ülkelerin çeşitli sosyo ekonomik geriliklerinden ve enformel ekonomilerinin büyüklüğünden ötürü gelişmekte olan ülkelere göre daha büyük boyutlardadır. Enformel ekonomi gelişmekte olan ülkelerde daha geniş istihdam alanı oluşturmaktadır. Dünyanın az gelişmiş bölgelerine bakılıdığında örneğin Kuzey Afrika’da kadınların %43’ü enformel ekonomide istihdam edilmektedir. Gelişmekte olan ülkeler genelinde kadınların %60’dan fazlası enformel ekonomide istihdam edilmektedir. Sahraaltı Afrika ülkelerinde tarım dışı sektörde kadınların %84’ü, erkeklerin %63’ü, Latin Amerika’da kadınların %58’i, erkeklerin %48’i enformel ekonomide istihdam edilmektedir. Asya’da kadın ve erkek oranları hemen hemen eşit olup, benzer şekilde yüksek enformel istihdam söz konusudur418. Bu verilerden 21.yüzyılın başında dünyanın büyük kısmının denetim dışı bir ekonominin elinde bulunduğu, özellikle gelişmekte olan ülkelerde enformel ekonominin esas büyüyen sektör olduğu değerlendirilebilir. Bu durum doğal olarak bozuk gelir dağılımı, sosyal güvencesizlik ve sosyal dışlanmışlık gibi türlü çarpıklıkların kaynağını oluşturmaktadır.

2. Artan İşsizlik

Uluslararası kabul gören şekliyle işsiz, hali hazırda ve geçmişte iş arayan ve içinde bulunulan durumda işe hazır konumda bulunan kişiler olarak

417 Chen Martha Fact Sheets: The Informel Economy,WIEGO, http://www.wiego.org/main/fact1.shtml ,

(21.06.2004).

tanımlanmaktadır419. İşsiz,19.yüzyılda yeteneksizliğinden dolayı meslek edinememiş veya geçimsizliği nedeniyle iş bulamamış insan olarak gösterilmiştir. Günümüzde çalışma arzu ve iktidarında olan milyonlarca işsiz insanın bulunması konunun toplumun ekonomik yapısından kaynaklandığını göstermektedir. İşsizlik ekonomik sistemin bünyesinden kaynaklandığından kişisel değil, sosyal bir sorundur420.

İşsizlik konusunda 1980’ler sonrası etkisi artan yeni-liberal öğretinin yaklaşımları 19.yüzyıldaki görüşlerden farklı değildir. Yeni-liberal savlarda işsizlik nedeni olarak esnek olmayan emek arzı gösterilmektedir. Buna göre işsizlik ancak kişinin çalışma kararına bağlıdır. Kişi açısından özellikle vergi sonrasında gelir düzeyi, işsizlik ödemelerine yakın olması halinde çalışmamayı seçmektedir. Ancak bu görüşün ampirik bulgularla kesin desteklenme imkanı bulunmamaktadır. Çünkü 1980’lerde işsizlik ödemelerinden yararlanma bütün ülkelerde zorlaştırılmasına karşılık, işsizliğin artışı önlenememiştir. Bu tarz düşünce kısa süreli işsizlik artışının bir nedeni olabilir. Örneğin Kanada, Finlandiya ve İrlanda’da işsizlik ödemeleri ve süreleri Norveç, İsveç ve İsviçre’nin daha gerisinde olmasına rağmen bu ülkelerde işsizliğin artışı 1980’leri takiben 5 yıl içersinde gerçekleşmiş, diğerlerinde aynı durum 10 ila 20 yıllık bir aradan sonra görülmeye başlamıştır421. Bu sonuçlara bakarak işsizliğin artmasında yeni-liberal görüşün çalışanları kabahatli gösteren, gerçek dışı yaklaşımlarının kabul edilmesi mümkün değildir.

Öte yandan işsizliğin artmasında sosyal devlet anlayışının geriletilmesinin önemli katkısı olduğu ifade edilebilir. Sosyal devlet ve bununla bağlantılı olarak refah ve demokratikleşme, yeryüzünün ancak sınırlı bir bölümünde ve özellikle de Batı ve Kuzey Avrupa ülkelerinde belli ölçüde gerçekleştirilmiştir. Gerçek bu olmasına karşın, sahip oldukları ayrıcalıklardan en ufak bir tâvize bile razı olmayan yeni-liberal yaklaşımın mevcut ekonomik bunalımların baş sorumlusu olarak sosyal devleti göstermesi ve kamuoyunda hedef konumuna getirmesinde küçümsenmeyecek adımlar atılmıştır. Böylece 19. yüzyıl kapitalizminin yeni-liberalizm adı altında diriltilmesi sağlanabilmiştir. Yeni-liberaller devletin küçültülmesi amacını adeta büyülü bir reçete gibi benimsetmek suretiyle, sosyal devletin kaldırılmasını amaçlıyorlar. Bu ideolojide işsizliğin önlenmesi ve herkese iş sağlanması yönündeki beklentilerin karşılanması bakımından umut bağlanan tek unsur özel sermayedir.

419 ILO; Unemployment, Underemployment and Inactivity Indicators, Key Indicators of Labour Market (KILM 8 -

13), Geneva, 2003, s.4.