• Sonuç bulunamadı

Ecevit Hükümetinin İstifası

2.2. 1973 GENEL SEÇİMLERİ

5) Tüm vergi ve sigorta primi ceza ve zamları, asıllarının 8 ay zarfında ödenmesi şartıyla sınırsız olarak affedilmiştir.”297

2.3.4. Ecevit Hükümetinin İstifası

Koalisyon hükümeti arasındaki ilk ihtilaflar 1974 yılının Mayıs ayında af yasası görüşülürken gün yüzüne çıkmıştı. Daha sonra İstanbul Karaköy’deki “güzel İstanbul heykeli” yüzünden MSP problem çıkarıyordu. Heykelin çıplak olmasına itiraz ediyor, bu heykelin kaldırılması gerektiğini vurguluyordu. Nitekim heykel bir gece kimsenin haberi olmadan kaldırılmıştı. CHP ile MSP arasındaki bir diğer gerginlikte Erbakan’ın

      

325 Necmettin Erbakan’ın açıklamaları hakkında daha detaylı bilgi için bkz. Necmettin Erbakan, Kenan

Evren’in Anılarındaki Yanılgılar, Rehber Yayıncılık, Ankara (yayın yılı belirtilmemiş), s.14-30.

326 Kemal Çiftçi, Tarih, Kimlik ve Eleştirel Kuram Bağlamında Türk Dış Politikası, Siyasal Kitabevi, Ankara 2010, s.281-282.

her gün bir fabrika için temel atmasından kaynaklanıyordu. Hatta bunlar sonuçlandırılamadıkları için hayali olarak da değerlendiriliyorlardı.328 Ülkedeki ekonomik sıkıntılar yüzünden bu fabrika temelleri daha sonra unutulmaya yüz tutuyorlardı.329

Kıbrıs Barış Harekâtı, Ecevit’in “Kıbrıs Fatihi” olarak anılmasına neden olmuştu. Halkın Karaoğlan’a olan güveni daha da artmıştı. Ecevit giderek artan bir prestije sahip oluyordu. CHP’liler bu durumu kullanmak istediler. Şayet hükümet istifa eder ve erken seçime gidilecek olursa CHP’nin sandıktan tek başına iktidar olarak çıkma olasılığının çok yüksek olduğunu biliyorlardı. Erbakan ise bu durumun sadece CHP’ye mal edilmesinden rahatsız oluyordu. Hatta Erbakan’ın zafer naraları attığı ifade ediliyordu.330

Koalisyona artık son vermek isteyen CHP, MSP’ye karşı tavır takınmaya başlamıştı. Eylül’de Keban Barajı’nın açılışı için Elazığ’a gidilirken CHP’liler MSP’lilerin Ecevit’in helikopterine binmelerine izin vermemişlerdir.331 İplerin iyice gerilmesine neden olan olay ise Ecevit’in Kıbrıs ile ilgili olarak yapacağı temasları içeren İskandinavya seyahatiydi. Ecevit’in seyahate çıkmadan önce kendisinin yokluğunda vekâlet edecek kişiyi belirlemesi gerekiyordu. CHP’li Devlet Bakanı Orhan Eyüboğlu’nu vekil olarak bırakacağını bildirdi. Buna MSP’lilerin tepkisi büyük oldu. Çünkü Başbakan Yardımcısı olarak Erbakan’a bırakılması gerektiğini düşünüyorlardı. Bu nedenle kabinede bulunan MSP’liler seyahat kararnamesini imzalamadılar. CHP’liler ise başbakanlığın kendi umdelerine verilmiş olmasından dolayı bunun normal olduğunu söylediler. Ecevit daha sonra yaptığı açıklamalarda kendisi yurtdışındayken Erbakan’a güvenemediğini, kendisinin yokluğunda sorumsuz beyan ve demeçlerde bulunacağından endişe ettiğini belirtmiştir.332 Erbakan, Ecevit’in bu davranışlarını “Kıbrıs zaferini oya tahvil etmek isteyenler var” diyerek özetlemiştir.333 Aslında iki parti arasındaki farklardan dolayı bu koalisyon kurulduğu andan itibaren tepki almıştı. Gerçekten de iki parti arasında ideolojik olarak farklılıklar mevcuttu. Yani hükümette

      

328 İrvin C. E. Ahmet Tonak, “Sonuç”, Geçiş Sürecinde Türkiye, (Der.: Irvin Cemil Schick-Ertuğrul Ahmet Tonak), Belge Yayınları, İstanbul 2006, s.390.

329 Birand-Bilâ-Akar, 12 Eylül Türkiye’nin Miladı, s.28-29.

330 Ruscuklu, Demokrat Partiden 12 Eylül’e, s.159.

331 Ahmad, Demokrasi Sürecinde Türkiye (1945-1980), s.331.

332 Sunay, Türk Siyasetinde Sivil-Asker İlişkileri….., s.194.

bir doku uyuşmazlığı vardı. Uyuşmayan organlar ya da dokular nasıl ki vazifesini yapamaz, nakledildikleri yere uyum sağlayamaz iseler bu iki parti de öyleydi. Sadece mecburiyetten bir araya gelmişlerdi. Ama ilk günden itibaren tarafların birbirlerine karşı güvensizlikleri vardı. Bu şartlar altında koalisyonun fazla uzun ömürlü olması beklenilemezdi. Bu nedenlerle koalisyon sekizinci ayında sona erecekti. Ecevit biten koalisyonunu “Siyasi yanılgı” olarak tanımlayacaktı.334

Koalisyon sona erecekti fakat Ecevit’in hesapları tutmayacaktı. AP, MSP ve MHP birleşerek hem erken seçimi engelleyecekler hem de “Ortanın Solu”nu benimsemiş CHP’ye karşı sağ blok oluşturacaklardı.335 Çünkü seçimlere gidileceği takdirde CHP’nin seçimden oylarını artırmış olarak çıkacağını biliyorlardı. Belki de CHP tek başına iktidar olacaktı. Bu ihtimal nedeni ile erken seçime karşı çıktılar.

17 Eylül’de CHP’liler Başbakanlık konutunda toplandılar. Ulaştırma Bakanı Ferda Güley istifa kararını “Gece geç saatlerde, yüz günde kurulan bir Hükümet’ten, birkaç yüz dakikada ayrılma kararı aldık.” şeklinde anlatmaktadır.336 Bülent Ecevit de 18 Eylül 1974 tarihinde Cumhurbaşkanı Korutürk’e çıkarak istifasını verdi. Ecevit’in bu hareketini hata olarak değerlendirenler vardı. Örneğin emekli bir asker olan Kamil Karavelioğlu, Kıbrıs zaferinin sonucunu almak, hasadını toplamak vaktiyken Ecevit’in istifa ederek büyük bir hata yapmış olduğunu söylemektedir.337 12 Eylül gerçekleştiğinde CHP milletvekili olan Kemal Anadol da koalisyonun bozulmasını bir hata olarak değerlendiriyordu. Anadol hükümetten çekilerek Milliyetçi Cephe Hükümetini kurdurduklarını ve 12 Eylül’ün kapısını aralamış olduklarını338 söylüyordu.

Ecevit’in istifası ile birlikte CHP-MSP koalisyonu da sona ermiş oluyordu. 1973 seçimleri sonrasında bir hükümet kurma krizi yaşanmış ve hükümet ancak 100 güne kurulabilmişti. Ülkeyi şimdi başka bir hükümet kurma krizi bekliyordu. Hatta bu kriz 1973’tekinden daha uzun süreli bir kriz olacak, 241 gün sürecekti. Ülke yaklaşık olarak beş ay boyunca güvenoyu alamamış olan bir kabine tarafından idare edilecekti.

      

334 Hürriyet, 30 Mart 1975.

335 Halil Berktay, Yaşadığımız Şu Korkunç Otuz Yıl 1978-2008 Türkiyesi Üzerine Notlar, Kedi Yayınevi, İstanbul 2008, s.12.

336 Alatlı, Müdahale, s.137.

337 Karavelioğlu, Bir Devrim İki Darbe, s.255-256.

Ecevit’in istifası üzerine Cumhurbaşkanı Korutürk hükümeti kurma görevini parlamento dışından birisine, Sadi Irmak’a vermişti. Sadi Irmak’ın bakanlarının çoğunluğu da yine parlamento dışındandı. Çünkü CGP’nin dışındaki partiler bakan vermeyi reddetmişlerdi. Irmak’ın kabinesi teknokratlar, devlet memurları ve profesörlerden oluşmaktaydı. 15 bakan Parlamento ve Senato’dan, 15 bakan ise dışarıdan alınmıştı.339 Irmak hükümeti meclisten güvenoyu alamadı, 450 milletvekilinden sadece 23’ünden oy alabildi.340 Partiler hem hükümet kurmuyorlar hem de Irmak hükümetine güvenoyu vermiyorlardı. İşte bu şartlar altında Irmak hükümeti güvenoyu almamış olmasına rağmen 1975 yılının Mart ayına kadar ülkeyi yönetmişti. Hatta 1975 yılı bütçesini de meclisten geçirmişti.341