• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM: AVRUPA’NIN BÜTÜNLEŞMESİ VE AVRUPA BİRLİĞİ’NİN

2- Bölgeselleşme

2.4. Bölge Kalkınma Ajansları

• Bölge kavramının (olgusunun) açıklığa kavuşturulması; bölgelerin özelliklerinin ve bölgesel eğitimin gereklerinin ve özelliklerinin belirgin hale getirilmesi,

• Bölgesel kuruluş ve girişimlerin Avrupa Komisyonu’na başvuru ve isteklerinde yardımcı olmak ve ilişkilerde aracılık yapmak,

• İlgili bölgelerin katılımcılarıyla görüşme programları hazırlamak ve bunların yürütülmesini sağlamak,

• Avrupa Birliği’ndeki diğer örgüt ve üst birimler ile ilişkilerde aracılık etme ve özenli ilişkiler kurulmasını sağlamak. 166

Her ne kadar bu büroların resmi bir statüye sahip olmamaları nedeniyle etkililiklerinin öngörülmesinin zor olduğu söyleniyor ve bunların ancak Brüksel’in çıkarlarına hizmet ettiği, personel ve ilgilendiği konu açısından bir yığılma yaşadığı ileri sürülüyorsa da, enformel statülerine karşın, bu bilgilendirme bürolarının sayıca artışı bu büroların başarılı etkinlikler gerçekleştirdiğinin göstergesi durumundadır. Diğer taraftan, zaten bölgelerin, Avrupa Düzeyi ile doğrudan ilişkilerini sürdürmek için yaptıkları etkinlikler genel olarak Avrupa Birliği yönetimince de olumlu bulunmaktadır. Bölgelerin Avrupa Komisyonu’nda konusal açıdan bilgilendirilmesi gereği ise, Avrupa Birliği politikalarının yürütülmesi açısından bir gerekliliktir.

doğrultusunda katılımcı bir anlayışın benimsendiği, proje üreten ve bu projeleri sahiplenen yapılar oluşturma ihtiyacı açıkça hissedilmeye başlamıştır.167 Bu kurumsallaşma arayışlarına, ülke deneyimlerinin verdiği en önemli karşılık Bölgesel Kalkınma Ajansları’nın kuruluşu olmuştur.

Bölgesel düzeyde kurulan kalkınma ajanslarının geçmişi 1950’li yıllara kadar uzanmaktadır. 1950’li ve 1960’lı yıllardan bu yana Avrupa ülkelerinde bölgesel ölçekte ekonomiyi geliştirmek ve örgütlemek amacına dönük olarak faaliyet gösteren kurumlar oluşturulmuştur. Bugün tümü bölge kalkınma ajansı olarak anılan kurumlar, Avusturya, Belçika, Fransa ve İrlanda’da 1950’li yıllarda; Almanya, İngiltere, İtalya ve Hollanda’da 1960-1970’lerde; Yunanistan, İspanya, Finlandiya ve Danimarka’da 1980’lerde; Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Estonya, Macaristan, Litvanya, Polonya, Portekiz, Slovakya ve Ukrayna’da 1990’lı yıllarda oluşturulmuştur.

Bölge kalkınma ajanslarının örneklerinin tümünü içine alabilecek bir tanımının yapılması güçtür. Avrupa’da bölge kalkınma ajanslarını tümünü toplayan bir çatı örgüt niteliğinde kurulan EURADA, bölge kalkınma ajanslarını, bölgesel düzeyde sektörel ve genel kalkınma sorunlarını çözen, bunun için gerekli yolları ve olanakları saptayan ve bu çözümleri geliştiren projeleri destekleyen kurumlar olarak tanımlamaktadır. Genel olarak, ajansların belli bir coğrafi alanda var olan iç potansiyeli geliştirmek üzere oluşturulmuş kurumlar olduğu söylenebilir. Bunun dışında, ajansların belki de tek ortak özelliği, küresel kapitalizm koşullarında yabancı yatırımcı çekmeyi amaç edinmiş olmalarıdır. Ajanslar, bu özellikleriyle tam da, rekabetin temel olduğu yeni bölgecilik yaklaşımının gerektirdiği kurumsal yapıyı oluşturmaktadır.

Tanımlama sıkıntısı çekilmesinden de anlaşılacağı gibi, bölge kalkınma ajanslarının özellikleri ülkeden ülkeye, hatta bölgeden bölgeye farklılık göstermektedir. Bu bağlamda, her bölge kalkınma ajansının kendine özgü olduğu söylenebilir. Ancak yine de belli başlıklar çerçevesinde ajansları sınıflandırmak ve bu şekilde özelliklerini ortaya koymak mümkündür. İlk olarak, kurucularına ve bürokratik özelliklerine göre kalkınma

ajanslarının merkezi yönetim, yerel yönetimler, birkaç bölgesel ve yerel yönetimin işbirliği veya kamu-özel ortaklığı tarafından kurulmuş olmalarına göre farklı özellikler taşıdıkları görülmektedir. Dolayısıyla, kalkınma ajansları, belediyeler arası ajanstan kar amacı olmayan vakfa, kamu-özel ortaklığında anonim şirkete kadar değişik biçimlerde olabilmektedir. Ancak, Avrupa ülkelerinde kurulan kalkınma ajanslarının hemen hemen tümü özerk kuruluş niteliği taşımaktadır. Genel olarak, ajansların hem gelir kaynakları hem de kadrolaşma esnekliği sağlayan özel kanunlarla oluşturulmuş kamu kuruluşları olduklarını söylemek mümkündür.

Bölgesel Kalkınma Ajansları, ekonomik kalkınmanın desteklenmesi için tasarlanmış, merkezi ve yerel yönetimin dışında, bölgesel tabanlı kamusal olarak finanse edilen, alan ve sektörel stratejileri fırsatların yaratılması için birleştiren kurumlardır. Önemli bir bölümü Avrupa’da olmak üzere pek çok bölgede kurulan kalkınma ajanslarının ortak amaçları, bölgeye yatırım yapmayı düşünen girişimciye bilgi vermek, bölgeye ya da bölgeden dışarıya teknoloji transferi ile uğraşmak, bölgeye yerleşmiş firmalara tüm alanlarda danışmanlık hizmeti sunmak, altyapıyı düzeltme faaliyetlerinde aktif rol oynamak gibi 4 temel başlık altında toplanabilir.

Bu kurumlar, bölgelerinin potansiyelini ve sorunlarını göz önüne alarak geliştirdikleri politikalar ile yaşam kalitesinin ve istihdamın artırılmasını, yoksulluğun azaltılmasını sağlamak, bölgedeki ekonomiyi canlandırmak, sürdürülebilir kalkınma çerçevesinde çevrenin korunmasını ve kaynakların etkin kullanımını sağlamakla yükümlüdürler. Bu amaçlardan yola çıkarak yürüttükleri faaliyetler ile bölgesel politikaların en önemli araçları olarak karşımıza çıkan bu kurumlar, bölgelerde kendi potansiyellerine dayalı devamlı bir gelişme sürecinin oluşmasında önemli bir etkiye sahiptirler. Bölgesel Kalkınma Ajanslarının en önemli özelliklerinden bir diğeri de, ekonomik kalkınmanın desteklenmesi için tasarlanmış merkezi ve yerel yönetimin dışında, bölgesel tabanlı ve kamusal olarak finanse edilen kurumlar olmasıdır.

Farklı ülkelerdeki Bölgesel Kalkınma Ajansları, kuruluş amaçlarının ortak olmasına rağmen ülkelerinin idari yapılarına göre farklı şekillerde örgütlenebilmektedirler. Bu örgütlenmeler 5 grupta toplanabilir: Şirket şeklinde örgütlenen Bölge Kalkınma Ajansları (İngiltere, İsveç, Slovakya, Polonya, Yunanistan, Portekiz, Hollanda, Fransa, İtalya, Almanya); kâr amacı gütmeyen birlik olarak örgütlenen Bölge Kalkınma Ajansları (Fransa, Bulgaristan, Ukrayna, Litvanya, Danimarka, Macaristan); genelde kamu kuruluşu olarak örgütlenen Bölge Kalkınma Ajansları (Almanya ve Belçika);

vakıf olarak örgütlenen Bölge Kalkınma Ajanslar ( Romanya); ve bunların bir veya birden fazlasının bileşimi olan Bölge Kalkınma Ajansları (İspanya, İrlanda). AB’deki ülkelerin çoğunda görülen şirket şeklinde örgütlenen Bölge Kalkınma Ajansları kamu özel işbirliğiyle çalışan, belirli dönemlerde yapılan anlaşmalara göre görev ve sorumlulukları belirlenen ve onlara bağlı daha küçük şirket birimlerini yöneten kuruluşlardır.

Bölge Kalkınma Ajansları’nın teşkilat yapısı; genel kurul, yönetim kurulu, yürütme komitesi, izleme-değerlendirme-teftiş komitesi, bir genel müdür ve uzmanlık kurullarından oluşmaktadır. Bütçeleri; uluslararası fonlar, genel ve yerel bütçeden aktarılan paylar, yerel veya merkezi hükümet tarafından doğrudan verilen fonlar, vergi gelirlerinden alınan pay ve yasal kesintilerden aktarılan fonlardan oluşur.

1990’lı yıllarda AB’de küresel pazardan pay alabilmek için kentlerin birbiriyle rekabeti, mal ve hizmetlerin adil dağıtılmasında yaşanan sorunlar ve bununla beraber yaşanan sosyal parçalanmalar, Avrupa ülkelerinde geliştirilen kamu politikalarının odağına kentsel alanı yerleştirmiştir. Bu ilgi, özel sektörün ve yerel aktörlerin karar verme süreçlerine katılımını sağlayan yeni kurumsal şemaların üretilmesine katkıda bulunmuştur. Bölgenin değişen içeriğine referans veren bu oluşumlar, yeni bölgecilik yaklaşımının da desteğiyle Bölgesel Kalkınma Ajanslarına yeni işlevler kazandırmıştır.168

168 S. Kayasü, S. S. Yaşar, “Bölgesel Kalkınma Ajansları: Türkiye Üzerine Öneriler”, Kentsel Ekonomik

Kalkınma ajansları görev ya da amaç edindikleri faaliyet açısından da farklı nitelikler gösterebilir. En genel hatlarıyla, sadece bölgeye dışarıdan yatırım çekme amacını taşıyan ajanslar zayıf ajans; bu amaca ek olarak bölge ekonomisinin gelişmesi, kentleşme ve çevrenin düzenlenmesi, istihdamın arttırılması gibi amaçlar taşıyan ajanslar kuvvetli ajans olarak adlandırılmaktadır.169 Daha ayrıntılı ele alındığında ajanslar, faaliyetleri açısından stratejik, genel, sektörel ajanslar ve dış yatırım ajansları şeklinde bir sınıflandırmaya tabi tutulabilir. Stratejik kalkınma ajansları, genellikle bölge hakkında bilgi bankaları oluşturan, genel ve sektörel olarak sosyal ve ekonomik alanlarda araştırmalar yapan, küçük ve orta ölçekli işletmeleri destekleme, girişim potansiyelini ortaya çıkarma, bölgeyi ulusal ve uluslararası arenada tanıtma gibi çalışmaları olan ajanslardır. Genel kalkınma ajansları ana hedefleri sektörler arası gelişme projelerinin oluşturulması, desteklenmesi ve yönetilmesi olan ajanslardır.

Sektörel kalkınma ajansları ise; bir sektörü veya bir bölgenin belirli bir faaliyetini ya da belirli bir yerin belirli projelerini desteklemek amacıyla kurulan ajanslardır. Dış yatırım için kurulan ajanslar da, bölgeye dış yatırımların gelmesi için tanıtım, lobi vb.

faaliyetler yapan ajanslardır. Bir kalkınma ajansı yukarıdaki faaliyetlerin birkaçını ya da tümünü yürüten bir kurum da olabilir. Kalkınma ajanslarının gelir kaynakları da, diğer özellikleri gibi hizmet ettikleri alanın büyüklüğüne, yasal yapılarına ve sundukları hizmetin kapsamına göre birbirlerinden çok farklı olabilmektedir. Bu kaynakları beş ana grupta toplamak mümkündür:

a) Devlet yardım ve destekleri,

b) Merkezi ya da yerel/bölgesel yönetimler tarafından aktarılan fonlar,

c) Merkezi ya da yerel/bölgesel yönetimler tarafından sağlanan dolaylı destekler (çalışma yerleri, iletişim olanakları, personel vb.),

d) Hizmetlerden ve faaliyetlerden sağlanan gelirler: Küçük ve orta ölçekli işletmelerin sermayelerine katılma ve danışmanlık vb. gibi destek hizmetleri karşılığında alınan ücretler, gayrimenkul yatırım ve yönetimi, yerel ve bölgesel yönetimlere verilen

169 K. Pektekin, “Türkiye ve Avrupa Birliği’nde Kalkınma Ajansları”, Memleket Mevzuat, Sayı 10-11, Nisan-Mayıs 2006, s.23.

danışmanlık hizmetleri, eğitim gelirleri, seminer organizasyonları, fon desteği alınarak yapılan faaliyetler ve hükümet programları gelirleri, girişim sermayesi fon yönetimi ücretleri, yabancı yatırımcılara ve şirketlere verilen hizmetler, yeni sanayi alanları ve sanayi parkları yönetimi,

e) Uluslararası fonlar ve projelerden sağlanan kredi ve yardımlar. 170

1950- 60’lı yıllardan bu yana Batı Avrupa’da, 1980-90’lı yıllardan bu yana ise Orta ve Doğu Avrupa’da Bölge Kalkınma Ajansları belli bir coğrafi bölgeyi geliştirmek ve teşvik etmek için kurulmuştur. Yapısal fonların bölgelere aktarılmasında AB politikaları çerçevesinde kurulmaları zorunlu hale getirilen bu Bölge Kalkınma Ajanslarının AB’deki sayıları hızla artmış, bu ajansları ortak bir platformda buluşturmak için bir birlik oluşturulması gereği ortaya çıkmıştır. Bu birlik Avrupa Bölgesel Kalkınma Ajansları (European Association of Development Agencies - EURADA) olarak tanımlanmıştır. EURADA, 1991 yılında Avrupa Birliği üyesi olan ülkelerdeki ve Orta ve Doğu Avrupa ülkelerindeki 150 kalkınma ajansının birleşmesİYLE kurulmuştur.

Hiçbir kâr amacı gütmeyen ve Belçika Hükümeti kanunlarına göre yapılanan EURADA’ya üye Bölge Kalkınma Ajansları’nın sahip olması gerekli temel özellikleri 5 ana grupta toplamak mümkündür: bölgelerin içsel potansiyellerini değerlendirerek bölge içi kalkınmayı sağlamak; bölgenin kalkınması ve bölge içi gelirin artması için gerekli girişimleri desteklemek; sektörel bilgi toplayarak, bölgedeki işletmelere danışmanlık hizmeti vermek; girişimcilere, yöneticilere ve işgücüne mesleki eğitimler vermek, kalifiye işgücü sağlamak, bir başka deyişle eğitim hizmetleri sunmak; Avrupa Birliği’ndeki Bölge Kalkınma Ajansları ile dünyadaki Bölge Kalkınma Ajansları arasında ortak projeler yürüterek, AB adına danışmanlık hizmeti vermek. 171

Bölge Kalkınma Ajansları, hedef ve strateji olarak yörenin zenginliğini artırıcı girişimlere destek verirler. Bu destekler finansman danışmanlığı veya hizmetleri ile finansman dışı hizmetler olarak ikiye ayrılır. Finans dışı hizmetler ise üç grupta

170 A. G. Demirci, “Farklı Ülkelerde Bölge Kalkınma Ajansları”, Bölge Kalkınma Ajansları Nedir, NeDeğildir?, Der. M. Turan, YAYED-Paragraf Yayınevi, Ankara: 2005, s.185.

toplanır. Bunlar, var olan girişimlere verilen hizmetler, KOBİ’lere kuruluş aşamasında verilen hizmetler ve potansiyel girişimcilere verilen hizmetlerdir. 172

1990’lı yıllara gelindiğinde artık Avrupa’da bir bölgenin kalkınmasının sorumluluğunu tek bir otoriteye, merkezi hükümete veya Bölge Kalkınma Ajansına bırakmak yerine bu sorumluluğu birden fazla otoriteye paylaştırmanın daha doğru bir kalkınma politikası olacağı görülmüştür. Yerel, bölgesel, ulusal ve Avrupa ölçeğindeki kurumların kalkınmada ortak bir işbirliği içinde çalışmaları halinde bölgesel bir gelişim sağlanabilecektir. Zaten yapısal fonlarda yapılan değişiklikler de bu birlikteliği zorunlu kılmıştır. 173

Kalkınma Ajansları AB tarafından büyük ölçüde desteklenen kurumlardır. Ayrıca, birçok ülkede kalkınma ajanslarının kurulmasını pilot projelerle desteklemiştir.

Özellikle Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinde 1990’lı yıllarda kurulan ajansların çoğu AB finansmanı ve desteği ile kurulmuştur.

Bu bağlamda, kalkınma ajanslarının AB ile ilişkilerinin, AB politikalarıyla uyumlu projelerin gerçekleştirilmesi ve bu amaçla yapısal fonların aktarılması üzerinden kurulduğu görülmektedir. Birliğin bölge politikalarına uyumlu bir şekilde işletmelere destek, araştırma ve teknoloji geliştirme, eğitim, staj, üye olmayan ülkelerle işbirliği ve yardımlaşma gibi alanlarda çalışan kalkınma ajansları, Avrupa Komisyonu tarafından proje temelinde seçilerek desteklenmektedir. Diğer ülkelerle işbirliği, son yıllarda Batı Avrupa’da kurulu kalkınma ajanslarının, Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinde danışmanlık ve teknik yardım faaliyetlerinin yaygınlaşması şeklini almıştır. AB yapısal fonlarının sağladığı destekler, son yıllarda kalkınma ajanslarının en önemli finans kaynağı olmuştur. Bu bağlamda 1988 yılından bu yana kalkınma ajansları AB inisiyatiflerine katılmış, hatta bazıları Brüksel’de temsilcilik oluşturmuştur.

172 Kayasu, op.cit., s. 22.

173 Ibid., s.23.