• Sonuç bulunamadı

BİRİNCİ BÖLÜM ÖRGÜTSEL İLETİŞİM

B. Algısal/Tutumsal Yaklaşım

Bu alandaki araştırma köken olarak; insan ilişkileri, grup dinamikleri, endüstriyel psikolojinin motivasyonel okulları ve yönetimsel bilime dayanır. Buradaki temel inanç; bir bireyin kurumla ilgili zihinsel ve duygusal algılamalarının kurumdaki bireyin davranışlarını etkileyeceğidir. Temel konular kurumdaki ilişkilerin ve kaynakların algılamalarını içerir (üyeler bilgi kaynakları olarak üstlerinden, kendileriyle eşit düzeydeki iş arkadaşlarından ve astlarından doyum elde edebiliyorlar mı? Bu kaynaklar ne kadar önemli? Kaynaklar güvenilir

mi ve iletişime açıklar mı?) Diğer konular bilginin kurum üyelerince erişilebilirliğine ilişkin algılamaları kapsar (önemli konular hakkında kaynaklardan eksiksiz olarak bilgi kaydedilebildi mi? Bilgi yararlı mı? Kaynaklara gönderilen bilgi hakkında eksiksiz geri bildirim alındı mı?). Son olarak kurumun kendisiyle ilgili algılama konuları vardır (Üyeler karar alma sürecine nasıl katılıyorlar? Hedefler ve amaçlar anlaşıldı mı? İnsanlar çabaları için desteklendi ve ödüllendirildi mi? Sistem, üyelerinden gelen girdilere açık mı?). (Goldhaber vd. 1984: 310).

Çalışmaya adını veren “iletişim doyumu” kavramı da algısal/tutumsal yaklaşımın vurguladığı yapı tarafından ortaya konmaktadır. Farklı iletişim biçim algılamalarına ilişkin bir dizi faktör analitik çalışmalar (Downs ve Hazen, 1977) aracılığıyla geliştirilen bu çok boyutlu yapı; yaratıcıları tarafından, bilgi akışı ve ilişki değişkenleriyle bir birey doyumunun

“toplamı” biçiminde tanımlanmaktadır.

1. İlişkiler: İklim Algılamaları

İlişkiler araştırması; ilişkideki eşlerin (çiftlerin) algılanan nitelikleri üzerine yoğunlaşır. Çalışılan değişkenler arasında açıklık, dürüstlük, güvenilirlik, nüfuz (etkinlik), kavrayış ve yeterlilik algılamaları sayılabilir. Eşit düzeyde ve genel anlamda ilişkilere biraz dikkat çekilse de bu araştırmanın büyük bölümü ast-üst ilişkisine odaklanmıştır (Roberts ve O’Reilly, 1974: 321-326).

Sonuçlar; kurumdaki ilişkilerin kalite algılaması ve iletişim kalite algılamasının üyelerin doyumları üzerinde ve onların kuruma katılımlarında kuvvetli bir etkiye sahip olduğunu ortaya koymuştur. İlişkiler ve iletişim algılamaları kurum ikliminin genel iletişim değerlendirmesinin bir parçasıdır. İletişim ikliminin başlıca öğeleri; iş ilişkilerinde kavrama düzeyi, güven, açıklık ve nüfuzu kapsar. Ayrıca; “inanılırlık” ve “benzerlik” gibi algılanan bazı nitelikler bireylerin diğerleriyle ilişkilerini değerlendirmede rol oynarlar. Genelde;

insanlar birbirlerini (iletişime) açık, cevap vermeye istekli, etkileşimde bulunmaya hevesli, duygulara karşı hassas, iletişimde yetenekli ve güvenilir olarak algıladıklarında iletişim iklimi de uygun (olumlu) olarak algılanır. Genel iklimin pozitif algılaması; üyelerin katılım duygusuyla, onların kurumu etkileyecek yetenekleriyle ve sistemden elde edecekleri toplam doyumla ilişkilidir (Goldhaber vd. 1984: 311).

2. Bilgi: Bilgi Yeterliliği Algılaması

Bu alandaki araştırma iki temel soruya odaklanır. Bunlardan ilki araştırmacılar ve üst yönetim; çalışanların konular hakkında sahip oldukları bilginin ne düzeyde olmasını önemsemektedirler sorusudur. Bu konu çoğu örgütsel iletişim araştırmalarını etkileyen üst-ast uyumunun önemli bir göstergesidir. Bu soruya ilişkin ortak yaklaşım; örgütsel politikayı, süreçleri ya da düzenlemelerle ilgili konuların içerikleri üzerine çalışanları test etmeyi kapsamaktadır. İkinci soru ise çalışanların bakış açısından ulaşılabilir bilginin yeterlilik algılamasını içerir. Bazı kesin bilgi düzeylerini test etmek yerine buradaki konu çalışanların meselelerle ilgili ihtiyaç duydukları kadar bilgiyi elde edip etmediklerini ortaya koymaktır (Goldhaber vd. 1984: 311).

3. Kurum: Doyum Algılamaları

Kurumda diğerleriyle ilişkiler ve bilgi yeterliliğine ilişkin algılamalar sadece insanların örgütsel yaşamla ilgili görüşlerinin bir parçasıdır. Bu algılamalar kurumun daha büyük bir görüşünün içinde gömülüdür. Bir bireyin kurumdaki üyelik ve kimlik duyguları;

sistemin hedefleri, politikaları, uygulamalarıyla birlikte katılım, bağlılık ve doyum tarafından güçlü bir şekilde etkilenir. Önemli sayıda araştırma; doyumla iş ve kurum arasındaki ve yine doyumla iletişim ve örgütsel etkililik arasındaki ilişkiye temas etmiştir (Goldhaber vd. 1984:

312).

IV. ÖRGÜTSEL İLETİŞİM TÜRLERİ

Bütün kurumların başarıya ulaşması için çalışanlar arasındaki etkili iletişim büyük öneme sahiptir (Boone vd. 1997: 19). İster büyük ya da küçük olsun bir kurumun kendi içinde bölümler arasında ya da dış dünyayla yaptığı bilgi paylaşımı kurumu birbirine bağlayan bir yapıştırıcıdır. İster üst düzey bir yönetici olsun ya da alt düzey bir çalışan kurumun bir üyesinde diğerlerinin işlerini yapmak için ihtiyaç duydukları bilgiler olacaktır. Aynı zamanda diğerleri de o kurum üyesi için büyük önem taşıyan bilgilere sahip olacaktır (Bovée ve Thill, 2000: 7).

Beş ya da altı çalışanı olan bir işyerinde bilginin önemli bir kısmı telefon, elektronik posta ya da faksla doğrudan ve resmi olmayan bir biçimde alınıp verilebilir. Yüz binlerce çalışanıyla dünyanın her yanına saçılmış dev bir kurumda ise doğru zamanda, doğru insana,

doğru bilgiyi iletmek gerçek bir uğraştır. Bu uğraşı yerine getirebilmek için kurumlar iç ve dış iletişim kanallarına güvenirler (Bovée ve Thill, 2000: 7).

Kurumlar; örgütsel iletişim açısından hedef kitlelerini temel olarak kurum içindekiler ve dışındakiler olmak üzere ikiye ayırmaktadırlar. Kurum içindekiler kurumun üyeleri ya da çalışanlardan oluşmaktadır. Bu kimseler kurumu hem içeriden hem de dışarıdan gözlemleme olanağına sahip oldukları için kurum açısından önemli bir etkinliğe sahiptirler. Çünkü kurum içi iletişimin muhatabı olan bu gruplarda kurumla ilgili olarak olumlu bir görüş oluştuğunda, bu durum onların yakın çevrelerini dolayısıyla da kurumun dış çevresindeki kitleyi etkileyecektir (Okay, 1999: 177).