• Sonuç bulunamadı

Aksi ile Kanıt Yöntemi (Argumentum a Contrario) ile Kıyas Yönteminin

1. Genel Olarak Aksi ile Kanıt Yöntemi

Aksi ile kanıt yöntemine göre bir hukuk kuralının, belirli bir olaya belirli sonuç bağlaması durumunda, düzenlenen durumun dışında kalan tüm diğer olaylar, aksi

703 Aslında burada elde edilecek hükmün yine karşılaştırılan ögeler arasında büyüklük küçüklük içeren evleviyetle elde edildiği de söylenebilir. Şöyle ki olay ile alakalı kira sözleşmesinin fesih nedeni olarak sayılan eylemlerin “kira verenin yaralanması” eylemine göre daha hafif eylemler içermesi, kira verenin yaralanması ile hayli hayli sözleşmenin feshedilmesini göstermektedir. Sözer, s. 213.

704 Sözer, s. 211.

705 Sözer, s. 209; Alexander/Sherwin, Demystifying, s. 67-76; Hage, s. 114; Koszowski,

Statutory, s. 7.

hukuki sonuçlara tabi olur.707 Aksi ile kanıt yöntemi genellikle uygulanacak olan

normda “yalnızca”, “sadece” gibi kelimelerin geçmesi durumunda gündeme gelmektedir. Böyle durumlarda kıyas yönteminin kullanımı ise engellenmiş olmaktadır.708 Yani evleviyet yöntemi, yukarıdaki başlıkta açıklandığı üzere kıyas

yönteminin uygulanmasına müsaade ederken, aksi ile kanıt yöntemi kıyası engellemektedir.

Kıyas yönteminde olduğu gibi aksi ile kanıt yönteminde de kanunun ratio

legis’inin doğru tespit edilmesi önemli bir husustur. Nitekim ratio legis’in

belirlenmesi ile kıyas mı aksi ile kanıt mı uygulanacağı belli olmaktadır.709Ancak

kanunun ratio legis’i kimi zaman o kadar kolay bulunmamaktadır. Böyle tartışmalı durumlarda toplumsal değer yargılarının ratio legis’i belirlemede önemli bir etken olduğu görülmektedir. Örneğin eski Medeni Kanunda m. 148’te yer alan hükümde “ana-baba ve çocuklar arasında, boşanma veya ayrılık vukuunda, şahsi

münasebetlere ilişkin gereken tedbirlerin alınacağı” düzenlenmiştir. Ancak yasada

sadece anne ve baba belirtilmiş olup, amca, dayı, hala, teyze, büyükanne veya büyükbabadan söz edilmemiştir. Sonuç olarak kanunda yer alan hüküm, uygulamada büyükanne ve büyükbabanın da çocuklar ile görüşme ve şahsi münasebet talep hakkı olduğu şeklinde yorumlanmıştır. Ancak bu kanunun iktibas edildiği İsviçre’de ise hükmün bilerek sınırlandırıcı şeklinde düzenlendiği ve diğer yakınların böyle bir hakka sahip olamayacağı şekilde yorumlanmıştır.710 Yani söz konusu düzenlemede

yasa koyucunun kasıtlı bir şekilde sustuğu iddia edilmiştir.711 Dolayısıyla kanunun

ratio legis’inin tespiti yaşanılan toplumun değer yargılarına göre farklı farklı

şekillenmektedir ki Yargıtay’ın verdiği kararda Türk toplumunun özelliklerinin, sosyal yapısının ve örf ve adetlerin gerektirdiği ölçülerin dikkate alınarak hüküm verildiği ifade edilmiştir.712

707 Sözer, s. 64.

708 Horovitz, Law and Logic, s. 97; Sözer, s. 64; Ancak Edis’e göre aksi ile kanıt yöntemi, kıyas yöntemini engellese de, kanunun sınırlandırıcı saydığı ve aksi ile kanıt yönteminin uygulanmasına elverişli bir kuralda, kanun boşluğunun olması mümkündür. Edis, s. 124. 709 Hatemi, s. 98.

710 Hatemi, s. 101-102; Edis, 128; Oğuzman/Barlas, s. 101; Akipek/Akıntürk, s. 128.

711 Edis, aksi ile kanıt yöntemini yasa koyucunun ilgili maddede kasıtlı bir şekilde susup susmadığına göre belirlendiğini dile getirmiştir. Edis, 124.

Aksi ile kanıt yönteminin uygulaması genelde fiillere ve faillere yönelik olarak iki farklı şekilde görülmektedir. Bu yöntemin hem fiile yönelik uygulamasında olsun hem de faile yönelik uygulamasında olsun iki sonucu vardır. Birincisi olumludur (affirmative). Yani normun, “sadece” kelimesi ile nerelerde uygulanabileceğini göstermektedir. İkincisi ise olumsuzdur. Bu ise normda izin verilen durumlar haricinde kalan yerlerde uygulanmamasını ifade eder.713

Ancak aksi ile kanıt yönteminin yukarıda bahsedilen işleyişi, çok da tatmin edici değildir. Genel olarak “yalnızca” kelimesi birçok kullanıma sahiptir. Uygulamada yalnızca eylem ve özneler için değil, özellik, zaman, mekan, sayı ve ilişki gibi şeylerde de uygulanmaktadır.714

“Yalnızca P’ler Q’dur.” formu genellikle “bütün x’ler için, x, P değilse o halde x, Q değildir.” şeklinde kullanılmaktadır. Ancak bu tür durumlarda “Yalnızca P’ler, Q’dur” kalıbı “P’ler, Q’dur” sonucunu doğurmamaktadır.715 Bu durum formel

mantıkta bu şekilde olmakla birlikte aslında hukuk metinlerinde böyle bir ihmal sorun oluşturmamaktadır. Zira hukuk metninde sadece, yalnızca gibi kelimeler geçmese dahi bazı durumlarda sezgisel olarak bahsedilen olaylara hasredilmiş bir durum olduğu anlaşılabilmektedir.716 Örneğin “işçiler grev hakkına sahiptir”

şeklindeki bir hükümde aslında sadece işçilerin grev yapma hakkına sahip olduğu sezgisel olarak anlaşılmaktadır.717

2. Aksi ile Kanıt Yöntemi ile Kıyas Yöntemi Arasındaki Farklılıklar

Aksi ile kanıt yöntemi ile kıyas yönteminin farkını718 kısaca şu şekilde

açıklamak mümkündür: Eldeki olay ile kıyas edilmesi için belirlenen kuralın kapsadığı olay arasında hukuki açıdan önemli bir benzerlik bulunması durumunda kıyas yöntemine, böyle bir benzerliğin bulunmaması durumunda ise aksi ile kanıt yöntemine başvurulmaktadır. Dolayısıyla benzer koşullar benzer sonuçlara neden

713 Horovitz, Law and Logic, s. 98. 714 Horovitz, Law and Logic, s. 98. 715 Horovitz, Law and Logic, s. 98. 716 Horovitz, Law and Logic, s. 98. 717 Gözler, Hukuka Giriş, s. 331.

olmakta iken, farklı koşullar da farklı sonuçları doğurmaktadır. Bu sebeple aksi ile kanıt yöntemine “karşıt kıyas (disanalogy)” da denilmektedir.719

Aksi ile kanıt yöntemi ile kıyas yönteminin farkını açıklamak için aşağıdaki önerme kalıpları incelenecektir. Aksi ile kanıt yöntemi için oluşturulan önerme kalıbı şu şekilde oluşmaktadır:

Birinci Önerme: M, P olmalıdır.

İkinci Önerme: C, M’ye dahil olan bir olay değildir. Sonuç: O halde “C, P olmalı” değildir.

Bu sonuca birinci öncülün “Sadece M, P olmalıdır” şeklinde yapılmadıkça tümdengelim yöntemi ile varılmaz. 720 Zira C, M’ye dahil olmasa dahi P olma

ihtimali vardır. Fakat “Sadece M, P olmalıdır” şeklinde bir önerme olması halinde sonuca tümdengelimsel şekilde varılabilir.

Kıyas yöntemi için oluşturulan önerme kalıpları şu şekildedir: Birinci Önerme: M, P olmalıdır.

İkinci Önerme: C, M’ye dahil olan bir olay değildir. Üçüncü Önerme: C, M’ye özünde benzemektedir. Sonuç: C, P olmalıdır.

Burada kıyas yöntemi kullanılarak C’nin P olması gerektiği sonucu çıkmaktadır. Ancak aksi ile kanıt kullanıldığında ise tam tersi bir sonuç çıkmaktadır. Bu sebeple kıyas ve aksi ile kanıt yöntemlerinin kullanımları doktrin tarafından sınırlandırılmıştır. 721

Bu sınırlamalar kimi zaman dilbilimsel yollarla söz konusu olmaktadır. Örneğin Danimarka, İsveç ve Finlandiya’da yer alan sözleşme kanununda şu hüküm yer almaktadır:722

719 Sözer, s. 217.

720 Peczenik, Continental, s. 333. 721 Peczenik, Continental, s. 333. 722 Peczenik, Continental, s. 333.

“Bir kimse, niyetlendiği şeyin dışında yanlış yazım ya da diğer hatalara bağlı

bir vaatte bulunduğunda, karşı taraf, bu hatayı biliyor ya da bilmesi gerekiyorsa, vaatte bulunan kimse vaadin içeriği ile bağlı değildir.”723

Yasama tarihinin (legislative history) açıkça belirttiği gibi bu hüküm, aksi ile kanıt yöntemi ile gerekçelendirilmektedir. Yani karşı taraf hatayı bilmiyor ya da bilmesi gerekmiyor ise vaat eden kişinin, verilen vaatle bağlı olunduğu anlamına gelmektedir. Ancak “karşı taraf, bu hatayı biliyor ya da bilmesi gerekiyorsa” ibaresinin iki ayrı anlama gelebileceği akla gelmektedir. Birinci ihtimalde “sadece ve sadece vaat edilen kişi biliyorsa” anlamına gelmektedir. İkincisinde ise “örneğin vaat edilen kişi biliyorsa” anlamına gelmektedir.724 Ancak ikinci yorum, hükmün bağlamı

açısından “ise” kelimesinin kullanımı göz önüne alındığında dilbilimsel (linguistic) kuralların ihlal edilmesine neden olmaktadır. Dolayısıyla sadece ilk ihtimale göre hüküm yorumlanmalıdır. Bu sebeple aksi ile kanıt yöntemi tümdengelimsel bir karakter arz etmektedir ve kıyas yöntemi dışlanmaktadır.725

Bu karşılaştırmada söylenebilecek diğer bir husus ise şudur: Uygulamada kavramlar içtihadı ekolüne bağlı hukukçular, hukuk normlarının soyut içeriğinden hareket ettikleri için726, genellikle aksi ile kanıt yöntemi ile sonuç çıkarmaya meyilli

iken727, menfaat (değerlendirme) içtihadı ekolüne bağlı hukukçular, her hukuk

uyuşmazlığının altından bir menfaat çatışması olduğunu iddia ettikleri için728,

genellikle kıyas yöntemine yatkındırlar.729

C. Genişletici Yorum ile Kıyas Yönteminin Karşılaştırılması