2. SOSYAL YAPI FARKLILAŞMALARI VE DEĞER DEĞİŞMELERİNİN KURUMSAL TAHLİLİ
2.3. Aile ve Değerler
2.3.2. Aile İçi Kararlarda ve Rollerdeki Değişmeler
Türk aile yapısında, geleneksel ailenin bir özelliği olarak aile içi kararların, baba otoritesi tarafından verildiği belirtilmektedir.428 Ancak bu kadının tamamıyla sosyal hayat
sahası içerisinde olmadığı anlamına gelmez. Eski Türk toplumlarında ve özellikle göçebelik dönemlerinde kadın, erkeğin üstlendiği çoğu rolü üstlenmiş ve toplum hayatına aktif olarak katılmıştır. Kadının sosyal hayat içerisinde yer aldığı, hatta erkek gibi ata binip, ok atıp ve kılıç kullandığı ifade edilmektedir.429 Bu döneme ait destanlara ve hikâyelere baktığımızda430 Türk kadını eski Türk toplumlarında çağdaşı toplumlarda olduğu gibi kötü kabul edilerek ikinci plana atılmamış, erkeklerle birlikte sosyal, siyasî ve kültürel hayatın merkezinde yer almış ve ona yüksek bir değer verilmiştir.
Aynı zamanda Türk kadını aile içi kararlarda söz hakkına sahip olmuş ve ailenin somut paylaşım unsurları olan çocuklar ve miras üzerinde hak sahibi sayılmıştır.431 Bu doğrultuda Eröz, Fransız etnolog Grenard’a dayanarak, tarihî süreçte Türk kadınının kocasının yanında sadece ev içerisinde değil, aynı zamanda tarlada ve pazarda hayat arkadaşı ve yardımcısı olduğunu, kadının iktisadî ve hukukî özgürlüklerinin de bulunduğunu
428 Saran, Nephan; A.g.e., sh. 34
429 Doğramacı, Emel; Türkiyede Kadının Dünü ve Bugünü, Ankara-1992, sh.3
430 Donuk, Abdulkadir; “Çeşitli Topluluklarda ve Eski Türklerde Aile”, Aile Yazıları Temel Kavramlar Yapı ve Tarihi Süreç I, Ankara-1991, sh.299
431 Ögel, Bahaeddin; Türk Kültürün Gelişme Çağları, İstanbul-1988, sh.247, Kafesoğlu, İbrahim; Türk Milli Kültürü, İstanbu-1991, sh.217
belirtmektedir. Burada kadının ve kocasının aile içerisinde farklı mallara sahip olabileceği, boşanma halinde kadının sadece baba evinden getirdiği malları değil, evlilik esnasında kazanılan malları da isteyebileceği ifade edilmektedir. Yine eşler arasında karşılıklı şefkat, sevgi ve saygı bulunmakla birlikte, manevi bağlar ve dayanışma Türk ailesi içerisinde oldukça önemli bir yere sahiptir.432
Değerlerin oluşmasında ailede verilen ve geleneksel yapının cinsiyet rollerine biçtiği önceliklerin önemi büyüktür. Geleneksel yapıya göre belirlenen değerler, kadın ve erkeğin farklı değerlere sahip olmasına sebep olur. Türkiye’de erkeklerin daha üstün ve baskın, kadınların daha alt seviyede yer aldığı ancak eğitim seviyesinin artmasıyla gelir seviyesinin yükselmesi bayanların daha fazla bağımsız-özgür ve eşit bir duruma gelmesine etki ettiği belirtilmektedir.433
Araştırmamıza katılanlar içerisinde de kendisini geleneksel veya modern olarak tanımlayanlar ile ailede kararların verilmesi hususunda farklılıklar bulunmaktadır. Sonuçlardan da görüldüğü üzere, kendisini modern olarak tanımlayanların ailelerinde, daha çok ailenin tüm bireyleri kararları ortak olarak almakta iken, kendisini geleneksel olarak tanımlayanların ailelerinde ise daha çok kararlar baba tarafından verilmektedir. Modernlerin %34,5’i aile üyelerinin ortak bir şekilde, %29,1’i anne ve babanın ortak, %18,2’si sadece babanın, %7,3’ü sadece annenin aile içerisinde kararları verdiğini ifede ederken, %7,3’ü herkesin serbest olduğunu ve %3,6’sı da ortak kararlarının olmadığını ifede etmektedirler. Geleneksellerin ise %39,5’i sadece babanın, %38,4’ü anne ve babanın ortak, %14,5’i ailenin tüm bireylerinin ortak bir şekilde, %3,8’i sadece annenin ailede kararleri verdiğini belirtmektedir. Aynı zamanda geleneksellerin %2,8’i herkesin serbest olduğunu, %1,2’si de aile içerisinde ortak kararlarının olmadığını belirtmektedir.
432 Eröz, Mehmet-Güler, Ali; Türk Ailesi, Ankara-1999, sh.4-5 Nirun, Nihat; Aile ve Kültür, Ankara-1994, sh.23
433 Aygün Z.K- İmamoğlu E.O: “Value Domains Of Turkhish Adults And University Students”, The Journal Of Social Psychology, 2002, sh.336
Tablo 35: Geleneksellik ve Modernlik Açısından Ailede Kararların Verilmesi 10 4 16 19 4 2 55 18,2% 7,3% 29,1% 34,5% 7,3% 3,6% 100,0% 4,0% 11,4% 5,3% 10,7% 14,8% 14,3% 6,8% 1,2% ,5% 2,0% 2,4% ,5% ,2% 6,8% 136 13 132 50 9 4 344 39,5% 3,8% 38,4% 14,5% 2,6% 1,2% 100,0% 54,4% 37,1% 44,0% 28,1% 33,3% 28,6% 42,8% 16,9% 1,6% 16,4% 6,2% 1,1% ,5% 42,8% 88 14 144 97 11 8 362 24,3% 3,9% 39,8% 26,8% 3,0% 2,2% 100,0% 35,2% 40,0% 48,0% 54,5% 40,7% 57,1% 45,0% 10,9% 1,7% 17,9% 12,1% 1,4% 1,0% 45,0% 16 4 8 12 3 0 43 37,2% 9,3% 18,6% 27,9% 7,0% ,0% 100,0% 6,4% 11,4% 2,7% 6,7% 11,1% ,0% 5,3% 2,0% ,5% 1,0% 1,5% ,4% ,0% 5,3% 250 35 300 178 27 14 804 31,1% 4,4% 37,3% 22,1% 3,4% 1,7% 100,0% 100,0% 100,0% 100,0% 100,0% 100,0% 100,0% 100,0% 31,1% 4,4% 37,3% 22,1% 3,4% 1,7% 100,0% Modern Geleneklerine bağlı
Biraz modern biraz geleneklerine bağlı Fikrim yok Kendinizi hangisine daha uygun hissediyorsunuz? Toplam Baba Anne Anne-baba ortak Ailenin tüm bireyleri ortak Herkes serbesttir Ortak kararımız olmaz Ailenizde genellikle kararları kim verir?
Toplam
X²=51.245, df; 15, P<0,01
Geleneksel toplumda normların ortaya koyduğu cinsiyet rollerindeki farklılık ve belirlilik modern toplum içerside rollerdeki bir yakınlaşmaya dönüşmüştür. Modern toplumda kadın, erkeğin pek çok rolünü üstlenirken, erkek de kadının yaptığı bazı işleri yapması söz konusu olmuştur. Bu yönüyle modernleşme doğrudan bireyin çalışma şartlarında, belirli mesleki norm ve davranışlarda köklü değişmelere yol açmasıyla, aile yapısını değiştirmekte ve etkilemektedir. Diğer yandan bireyin sahip olduğu mesleki kültürünün ve şartlarının etkisi, aile içi ilişkilere de yansımasıyla birlikte, ailede farklı bir şekillenmeye yol açmıştır. Modernleşme ile kadının iş hayatına katılımındaki normlar yumuşamış ve kadın, iş hayatına girmiştir.434 Yine bu süreçte kadın kocasına karşı, şahsi bağımsızlığına daha çok değer veren
bir kimliğe bürünmüştür.435 Aile üyelerinin ve kadının çalışıp para kazanmaları ve çoğu kez babadan daha yüksek ücret almaları, aile içi değerler ve aile üyelerinin statü ve rollerine dair anlayışların değişmesine sebep olmuştur. Bu durum toplumumuz içerisinde ailede babanın geleneksel aile liderliği ve rolünü zayıflatmıştır. Her ne kadar baba, şekli olarak ailenin başında bulunuyorsa da, ailenin geleceği hakkındaki kararlarda artık geleneksel toplum yapımızdaki kadar belirleyici olmamaktadır.
434 Erkal, Mustafa E.: Sosyoloji, sh.104-107
435 Topçu, Sedat; “Geçiş Dmöneminde Türk Ailesi: Evlilik ve Aile Üzerine Sosyo-Psikolojik Bir İnceleme”, Türk Yurdu, C.10, Ankara-1990, sh.14
Araştırmamızdaki genel sonuçlar itibariyle de aile içi kararlarda baba otoritesinden bir kayışın olduğu görülmektedir. Bununla birlikte anne ve babanın ortak olarak karar verdiği aile yapısına doğru bir dönüşüm söz konusudur. Aile içerisinde baba otoritesinin hakim olduğu ve kararları sadece babanın verdiği aileler %31,1 oranındayken, anne ve babanın birlikte karar verdiği aileler %37,3 oranında bulunmaktadır. Diğer taraftan çocukların da katıldığı ve tüm aile bireylerinin ortak olarak karar verdiği aileler %22,1 iken, sadece annenin karar verdiği aileler %4,4, herkesin serbest olduğu aileler %3,4, ortak kararımız olmaz diyenler ise %1,7 oranındadırlar.
Grafik 27: Ailede Kararların Verilmesi
%37,3 %31,1 %22,1 %4,4 %3,4 %1,7 Anne-Baba ortak Baba Ailenin tüm bireyleri ortak Anne Herkes serbettir Ortak kararımız olmaz
Kadınların çalışma hayatı içerisine girmesi hem kendisine, hem de aileye büyük bir yük getirmiştir. Bu yük kadının üzerine düşen sorumluluğun artması karşısında, rollerdeki değişmelerin tam olarak algılanıp yaşanamamasından da kaynaklanmaktadır. Kadının iş hayatına işçi olarak girmesi, gelişen süreç dahilinde kendisi için ücretinin artması dışında pozisyonunda pek de farklılık olmadığı belirtilmektedir. Zaten kamusal alanda kadınlara uygun olarak görülen iş türü, içeriği ve statüsü açısından ev içi rollerinin bir uzantısıdır.436 Geleneksel rollerin henüz tam olarak değişmediği ve kadının aile içi ilişkilerde geleneksel rollerin yükümlülüğü taşıdığı bir ortamda kadınların çalışması, ev içi sorumluluklarına ek bir yükü de beraberinde getirmiştir. Bu sürece yeteri kadar destek çıkmayan ve değişimi gerçekleştiremeyen eşler arasında çoğu zaman çatışmalar ve huzursuzluklar yaşanabildiği gözlenmektedir.
Türkiye genelinde Dünya Değerler Araştırması kapsamında 1991 yılında yapılan Türkiye Değerler Araştırması sonuçlarına göre örneklemin %85’i kadınların çalıştığı taktirde
çocukların zarar göreceğini düşünmektedirler.437 Bu oran o günkü şartlar ve dönem itibariyle kadının çalışmasına, toplumun pek de olumlu bakmadığı yönünde olduğunu ifade etmektedir.
Araştırma yaptığımız örneklem içerisinde ise kadının, çalıştığı takdirde aile içerisindeki düzenin ve sağlıklı yapının bozulacağına yönelik önemli bir kanaat bulunmakla birlikte, toplum içerisinde kadının çalışmasına yönelik tutum, 1991 yılına göre gittikçe olumlu bir kanaate dönüşmektedir. Geçen süre içerisinde kadının çalışması halinde ailedeki yapının olumsuz etkileneceğine dair görüş değişmiş, kadının çalışmasına yönelik olumlu bir bakış açısı yerleşmiştir. Araştırmamız sonuçlarına göre, çalışan kadının çocuklarına yönelik çalışmayan bir kadın kadar sıcak ve güvenli ilişkiler kuramayacağını, sevgi ve şefkat gösteremeyeceğini düşünenler genel olarak %41,9 oranındadır. Bu oran cinsiyete göre farklılaşmaktadır. Zira erkekler (%51,1) bayanlara göre (%31,4) daha fazla bir düzeyde, kadının çalışması halinde çocukları ile sıcak ve güvenli ilişkiler kuramayacağını düşünmektedirler. Bayanlar ise erkeklere nazaran kadınların çalışması halinde ev içi ilişkilerde ve özellikle de çocuklarla olan ilişkilerde bir olumsuzluğun yaşanmayacağını düşünmektedirler. Bu noktada bayanlar erkelere göre kadının çalışmasına daha sıcak bakmaktadırlar.
Tablo 36: Cinsiyelere Göre Kadınların Çalışmasına Yönelik Değerlendirme
124 107 25 82 35 373 33,2% 28,7% 6,7% 22,0% 9,4% 100,0% 62,0% 50,7% 44,6% 38,7% 28,0% 46,4% 15,4% 13,3% 3,1% 10,2% 4,4% 46,4% 76 104 31 130 90 431 17,6% 24,1% 7,2% 30,2% 20,9% 100,0% 38,0% 49,3% 55,4% 61,3% 72,0% 53,6% 9,5% 12,9% 3,9% 16,2% 11,2% 53,6% 200 211 56 212 125 804 24,9% 26,2% 7,0% 26,4% 15,5% 100,0% 100,0% 100,0% 100,0% 100,0% 100,0% 100,0% 24,9% 26,2% 7,0% 26,4% 15,5% 100,0% Bayan Erkek Cinsiyetiniz? Toplam Kesinlikle
katılıyorum Katılıyorum Kararsızım Katılmıyorum
Kesinlikle katılmıyorum Çalışan anne de çalışmayan anne kadar çocuklarıyla sıcak ve güvenli
ilişkiler kurabilir
Toplam
X²= 43.315, df: 4, P<0,01