• Sonuç bulunamadı

Zimnitsa-Sistova’daki Tuna Ordusunun Tuna’yı Geçiş

SAVAŞIN BAŞLAMASI VE SEYRİ

2.1. RUS SALDIRILARININ BAŞLAMAS

2.1.2. Zimnitsa-Sistova’daki Tuna Ordusunun Tuna’yı Geçiş

Obruçev, Sistova Bölgesi’ndeki Orta Tuna nehrini geçmek için bir saldırı planlanmıştı. Bu karar 22 Haziran’da Turnu Magurelli’deki bir toplantıda başkomutan tarafından açıklandı. Bu karara göre, harekât 26-27 Haziran gecesi Zimnitsa-Sistova’dan başlayacaktı. Harekete geçen ordu, Dragomirov’un komutasındaki tümen ve başka birliklerle güçlerini birleştirdi. Zimnitsa-Sistova yakınlarında köprüler kuruldu ve Tuna ordusunun ana güçlerinin ve diğer birliklerin Tuna’dan geçişi sağlandı. Aynı toplantıda başkomutan Dragomirov’a, ordu merkezindeki bilgilere dayanarak, Türklerin Sistova’da 1.500 kişi ve Varden’de

225 Belyayev, Russko-Turetskaya Voyna 1877-1878 gg, s.138 226 Geysman, Russko-Turetskaya …, s.21

83

topçularla birlikte 2.900 kişilik kuvvetin olduğu söylendi.228 Rus birlikleri

konumlarının gizliliğinin korunması için özellikle nehri geçerken çok dikkatli davrandılar. Geçiş için görevlendirilen birlikler 26 Haziran gecesi konuşlanacakları bölgelerine ulaştılar. Güvenlik açısından çadır kurmalarına izin verilmedi. Birlikler bahçelere, evlere, çalılara gizlenerek gün boyu Zimnitsa’da kaldılar. Türk casuslarının faaliyetlerini önlemek için, tüm birlikler geçiş öncesi bölgeyi kordon altına aldılar. Nehirden su almak ve askerlerin yıkanmaları için sadece küçük gruplar halinde gitmelerine izin verildi. Dragomirov, Volinski alayının subaylarını, onbaşılarını toplayarak nasıl harekâtın nasıl olacağıyla, giriş ve çıkış noktaları hakkında, mobil köprü güzergâhlarıyla konumlanacak bölgeler hakkında detaylı bir şekilde bilgi verdi. Osmanlı birliklerine fark ettirmeden keşif yapmayı başardı. Son olarak, nehri geçme harekâtının gizliliğinin korunması amacıyla, yolların onarımı ve Zimnitsa’daki kanalın üzerine köprü döşeme işi 26-27 Haziran gecesi gerçekleştirildi. 21 - 24 Haziran arasındaki 14. bölümün birlikleri, dubaya benzeyen çukurlarda, zeminde özel olarak açılan çukurlara, nasıl ineceklerini, dubada nasıl davranacaklarını gibi konularda iyi bir eğitimden geçirildiler.229

26 Haziran akşamı, dört Rus birliği nehri geçme görevi için hazırlandı. Geçiş noktasına en yakın yer olan Zimnitsa’da Dragomirov’un tümeni konuşlandı. Bu birlikler, 14. Piyade Tümeni’ne ek olarak, 4. Piyade Tugayı, 23’üncü Don Kazak Alayı, iki dağ topçu bataryası ve 4 duba taburu olmak üzere 17 tabur, 64 top bulunuyordu.230 Bütün bu birlikler Orta Tuna’yı geçecek olan iniş kuvvetini oluşturmaktaydı. Özel kuvvetler; ilk sefer, Volinski alayı 11 tabur birliği ile yüzlerce Plastun (en düşük rütbeli Kazak askerleri), 60 Kazak ve bir dağ bataryası olmak üzere sadece 2500 kişi; İkinci sefer, Volinski alayının 3. taburuna birlikler, Minsk alayının tüfekli birlikleri olmak üzere toplamda yedi sefer yapacaktı.231 Kullanılacak

olan şamandıralar (dubalar) piyadelere dağıldı, bazıları da gemilere yüklendi. Her seferin yaklaşık 2 saat sürmesi planlanmıştı. İlk gidenler diğerlerinin güvenliğini sağlayacaktı. Plana göre, Zimnitsa’da bulunan dubalar Tuna’ya, iniş noktasına götürmek için su kanalına indirilmesi gerekiyordu. Yani Addu adasının çevresinin

228 Geysman, Russko-Turetskaya Voyna …., 1906, s.33 229 Belyayev, Russko-Turetskaya Voyna 1877-1878 gg., . 139 230 Genov, Russko-Turetskaya Voyna …, s.19-20

84

dolaşarak Tekirdere’ye indirilmesi gerekiyordu. Rusların “düşman” hakkında sahip olduğu bilgiler gerçeği uygundu. Sistova ve Varden’de Ahmet Hamdi Paşa’nın komutasında bir atlı batarya ile piyade tugayı vardı. Sistova’da 2 batarya 770 kişi (bir tugay) vardı; Varden’de, 4 batarya birliği ile 3300 kişiyi 5 tugay vardı. Burada toplar Bunar Tepe tepesine konuşlandırıldı. Rusçuk’ta, Sistova’ya yaklaşık 65 km uzaklıkta 21.000’den fazla Türk vardı; Sistova’ya 43 km uzaklıktaki Niğbolu’de yaklaşık 10.000 kişi daha vardı.232 Geçiş noktalarının iyi seçilmiş olması nedeniyle geçiş

noktasındaki Rus birlikleri ilk başta sadece 6 tugay ve 6 batarya birliği ile karşılaşabilirdi. Eğer ilk sefer bu birliklerin direnişini aşmayı başarırsa, 4 saat içinde iniş kuvvetleri Ahmet Paşa Tugayının kuvvetleriyle eşit olacak ve 5 saat içinde üç kat üstün olacaklardı.233

Niğbolu ve Rusçuk’taki Osmanlı yedek güçleri de bir zafer için yeterli olmayacaktı. Hem Obruçev’in hem de Harekât Merkezinin planının, ilerleme konusunda genel olarak başarılı olduğu ve dönemine göre son dere iyi bir plan olduğu kabul edilebilir. Geçmiş deneyimlere dayanılarak yapılan plan eski planlamaların mekanik bir kopyası olmakla birlikte taktiksel anlamda birçok yenilik içeriyordu. Nehri bu şekilde geçme planı, Avrupa orduları tarafından da dikkatlice çalışıldı ve bir klasik olarak kabul edildi.234 Hazırlık aşaması ve planın hayata

geçirilme aşamasındaki başarıda kuşkusuz General Dragomirov çok önemli bir rol oynamıştır. İlk sefer için tombaz (duba) Tuna Nehri’nin kuzey yakasından 27 Haziran günü saat 2:00 da hareket etti. Havanın uygun olması nedeniyle ilk etapta başarılı oldu fakat nehrin ortalarına gelince sıkıntılar ortaya çıktı. Rüzgâr çıkınca dubaları başka yönlere savurdu ve sadece bir duba Tekirdere’ye ulaşabildi. Diğerleri hedeflenen noktanın uzağına ulaştılar. Osmanlı kontrol noktaları, ilk dubaları güney sahilinden sadece birkaç yüz metre ileride buldu ve zayıf bir şekilde ateş açtı. Kıyıya tombazlarla ilk gelenler, Volyn’in askerleri kıyı kayalıklarına tırmanarak küçük bir köprü kurdular. Volinski alayının 1. tabur birliği bu köprünün batı cephesinde, aynı alayın 3. birliği doğusundaydı ve güneyde yüz kadar Plastun adı verilen kazak

232 Geysman, Russko-Turetskaya …, s.34

233 Belyayev, Russko-Turetskaya Voyna 1877-1878 gg, s. 141 234 Belyayev, Russko-Turetskaya Voyna 1877-1878 gg., s. 142

85

askerleri vardı.235 Saat 3: 00 civarında, çıkarma sahili dokuz tabur birliği ve yüz

Plastun ve iki yedek tabur birliği ile ele geçirilmişti bile; çıkarma hattı biraz genişlemişti.236

Türk ileri karakollarının sinyali ile Türk birlikleri Sistova ve Varden’den savaş alanına taşındı. Dört Osmanlı birliği, önceden Sistova’nın doğu eteklerindeki Bunar Tepe’nin zirvesindeki mevkileri işgal etti. Şafak vakti düşman ateşi yoğunlaştı. Tuna’nın kuzeyinden ateş açan Rus topçularının son derece önemli bir görevi vardı, geçişin başarıya ulaşmasını sağlamak ve Türk topçu birliklerine karşı koymak. Nehri geçen birliklere ateş açan ilk Türk bataryası, 14. Topçu Tugayının üç bataryası ve 9. Topçu Tugayının bir bataryası tarafından, ikinci Türk bataryası ise 9. Topçu tugayının iki bataryası tarafından bastırıldı.237 Rus topçularının avantajlı

konumları bu başarıda çok önemli bir rol oynadı. Tuna’yı geçen Rus birlikleri kusursuz davrandı. Hiç kimse dubalardan ateş açmadı, kurtarma dubaları özverili olarak boğulmayı önledi. Özellikle Rus dubası farklıydı. Duba subayı Teğmen Fedorov, ateş altında mermilerle delinmiş bir dubadan sahile çıkarmayı gerçekleştirdi. Bu sırada kendisi yaralandı. İkinci birliğin komutanı Alexander Ivanov, Krylov’da yoğun ateş altında kaldı.238 Birçok kayıp verildi. Şafak vaktiyle

birlikte Tekirdere Çayı’nın batı kıyısındaki köprünün doğu cephesinin elverişsiz konumu fark edilince Osmanlı ordusu buraya yoğunlaştı. Osmanlı piyadelerinin önünü kesmek amacıyla Teğmen Likarev’in komuta ettiği iki dağ topçusu ve 9. Tugayın 5. Topçu bataryasının başarılı savunmaları karşısında Osmanlı askerlerinin büyük bir kısmı geri çekildi, fakat bir kısmı Tekirdere’nin doğusunda Tuna’nın güney kıyılarındaki kayalıklara ulaştı. Kayalıklarda saklanan Türkler, ikinci dubanın (tombaz) güney kıyılarına gelen mermileri yağdırmaya başladı. Türkler, tüm mürettebatla birlikte üç duba (mobil yüzer köprü) batırmayı başardılar. Aynı şekilde diğer dubalara da önemli kayıplar verdirdiler. Yinede ikinci seferle gelen dubaların (mobil yüzer köprülerin) çoğu güney kıyılarına ulaşabildi. Sahile ilk ulaşanların arasında, Teğmen Motornı’nın komutasındaki Minsk alayının 2. Silahlı taburu da vardı. Motornı, sahile ayak basar basmaz 80 askeriyle birlikte inisiyatif alarak,

235 Kostin, Skobelev1843-1882, s. 51

236 Belyayev, Russko-Turetskaya Voyna 1877-1878 gg, s.142 237 Belyayev, Russko-Turetskaya Voyna 1877-1878 gg, s.143 238 Geysman, Russko-Turetskaya …, s.46

86

kayalıklarda bulunan Türk askerlerine süngülerle saldırdı. Yandan bir darbe indirerek, Türk piyadelerini ikiye ayırdılar ve bir kısmını doğuya sürdüler. Kalan Minsk birliklerinin gelmesi ve topçu birlikleriyle başarılı koordinasyonları kısa sürede olumlu sonuç verdi ve köprü üzerindeki üstünlük Ruslar lehine gelişti ve saat 6:00’da Türk piyadeleri buradan sürüldü.239

Sistova’nın doğusundaki mevzisini kaybeden Osmanlı piyadeleri batıya doğru yöneldi. Kısa süre sonra 14. Tümene bağlı 1. ve 2. Tugayın tamamı ve 10.30’da 4. Tugayın mühimmatları “Annette” adlı iki mavna tarafından ulaştırıldı. Nehrin geçilmesi ve savaşın olduğu alanda, Dragomirov’un komutasındaki askerlerden 800 kişi öldü ve yaralandı, 19 duba ve takımlarla birlikte iki dağ topu battı. Türk birliklerinin kayıpları ise bilinmemektedir.240 Aynı gün, 27 Haziran, 9. Piyade

Tümeni’nin dört alayı ile dört batarya, Tuna’nın güney yakasına gönderildi. Gecenin sonunda savaş alanında 28 tabur ve 30 toptan oluşan 25.000’den fazla asker vardı. Bu şekilde sahil şeridi bir nevi emniyete alınmıştı. 29 ve 30 Haziranda 9.ve14. Piyade Tümenlerine ek olarak, 35. Tümen de savaş alanına intikal etti, böylece kâğıt üzerinde cephede 8. Ordunun generali Redetski’nin komutasında 78 topu olan 35 bin asker vardı. Rusçuk’tan Sistova’ya orada bulunan Eşref Paşa’nın tüm tümeni gönderilseydi bile, savaş alanındaki Rus birlikleri ile boy ölçüşemezdi. Alman savaş yazarı Freytag von Loringhoven, Rusların Tuna’da gerçekleştirdikleri harekâtı karalamak maksadıyla bunun Ruslardan çok Osmanlının başarısızlığından kaynaklandığını yazmıştır.241 Freytag von Loringhoven’e göre eğer Osmanlı daha

planlı hareket edebilselerdi Rusları buradan söküp atarlardı. Osmanlı, Tuna’yı geçme harekâtının Sistova’dan gerçekleşeceğini bilselerdi mutlaka önlem alacaklardı. Strecker Paşa (Reşit Paşa), Serdârıekrem Abdülkerim Paşa’nın neden kuvvetlerini 27 Haziran’a kadar Sistova’ya yoğunlaştıramadığını şöyle açıkladı: “Eğer Türkler burada zayıf olsaydı, Rusların Kalaraş ile Jurjevo arasından geçme ihtimalini asla göz ardı etmezlerdi. Bu sayede kalelere üç taraftan bir saldırı başlatmak mümkün olacaktı. Bu yüzden Rusçuk ve Silistre kalelerinin bağlantılarını kesti. Yanılgıya düşen Osmanlı, Rus kuvvetlerinin nehri bir taarruz harekâtıyla geçmesini önlemeye

239 Geysman, Russko-Turetskaya …, s.47 240 Ulunyan , Bolgariskiy Narod ..., s.42 241 Geysman, Russko-Turetskaya …, s.51-52

87

fırsat bulamadı.”242 Nehri geçen Rus kuvvetlerinin yeterli sayıda olmasına rağmen en

büyük eksiklikleri Osmanlı keşif kuvvetlerinin ve düşmanın yerini belirleyecek herhangi hiçbir şeylerinin olmamasıydı. 10 Temmuz 1877 tarihine gelindiğinde 100.000 Rus askeri ve rütbelisi Tuna’nın güney kıyısına geçmişti. Bu geçiş sırasında ölen Rus askerlerinin sayısı bunun yanında çok az kalmıştı. Yani nehri bu şekilde geçme planı Ruslara göre harika bir şekilde işlemişti. Özellikle sahile intikal kuvvetinin başına Dragomirov’un tayin edilmesi bu başarıda etken olmuştur. Daha sonra bununla ilgili olarak “Eski ve Modern Zamanlardaki Çıkarma kuvvetleri üzerine” adlı kitap yazdı. Genel olarak, Tuna’ya çıkarma yapan Rus birlikleri ile ilgili şöyle bir değerlendirme yapılabilir;

1) Savaş konusunda deneyimli ve eğitimli olmayan askerlerin gösterdiği büyük çaba,

2) Harekâtın gizliliğini ve sınırlı zamanı iyi değerlendirmeyle ilgili çok taraflı önlemler,

3) Düşmanı yanlış yönlendirmek için alınan önlemler,

4) Çıkarma yapılacak bölgelerin istihbarat bilgileriyle netleştirilmesi, 5) Çıkarmayı yapmak için karanlıktan istifade etme.243

Bu değerlendirmelerin dışında Rus piyadeleri, çıkarma birlikleri ve topçuların kendi aralarındaki iyi koordinasyonu gibi başka etkenlerde sayılabilir. Rus kaynaklarında bu çıkarma harekâtının Rus ordusunun büyük bir başarısı ve zekâ ürünü bir plan olarak değerlendirildiğini de belirtmek gerekir.

2.2. TUNA’YI GEÇİŞTEN SONRA RUS ORDUSUNUN GÜÇ