• Sonuç bulunamadı

Yolcuların Namazı ve Bu Namazın Kısaltılması ile Ġlgili Hadisler

I. BÖLÜM

6. Yolcuların Namazı ve Bu Namazın Kısaltılması ile Ġlgili Hadisler

Abdullah b. Mesleme b. Ka‟neb – Ġsa b. Hafs b. Âsım b. Ömer b. El-Hattâb – babası (Hafs b. Âsım) Ģöyle diyor:

Mekke yolunda Ġbn Ömer‟le beraber bulundum. Öğle namazını bize iki rekât kıldırdı. Sonra döndü, biz de onunla beraber döndük. Yerine gelip oturdu, biz de onunla beraber oturduk. Bir aralık namaz kıldığı yere bir göz atarak bazı kimselerin ayakta

75

olduklarını gördü “Bunlar ne yapıyor?” diye sordu. “Tesbihde bulunuyorlar dedim.” Ġbn Ömer: “Ben tesbih yapacak olsam namazımı tamamlardım” dedi.53

Hadisin devamında Ġbn Ömer, Rasûlullah ile birlikte seferde bulunduğunu, Rasûlullah‟ın iki rekâttan fazla namaz kılmadığını, Ebû Bekir, Ömer ve Osman‟la birlikte bulunduğunda da iki rekâttan fazla kılmadıklarını gördüğünü söylemektedir.

Rivayette yer alan “tesbihde bulunuyorlar” kelimesinin manası revâtip denilen nafileler yani vakit namazlarının sünnetleridir. Abdullah b. Ömer‟in “tesbih yapacak olsam mutlaka namazımı tamamlardım” sözü ise “nafile kılacak olsam farz namazı dört rekât olarak kılardım, bu benim için daha makbul olurdu” manasındadır.54

Merfû olarak rivayet edilen hadisin senedi muttasıl, ravileri sikadır. Hadis sahihtir.

Yahya b. Yahya – Mâlik – Nâfi anlatıyor: Ġbn Ömer soğuk ve rüzgârlı bir gecede namaz için ezan okuyup “dikkat edin namazlarınızı, bulunduğunuz yerde kılın” demiĢtir.55

Hadisin devamında Ġbn Ömer “Rasûlullah‟ın gece soğuk ve yağmurlu olduğunda, insanların namazı meskenlerinde kılmaları için müezzine emrettiğini” söylemektedir.

Hadisin benzer rivayetleri, Muhammed b. Abdillâh b. Nümeyr – Abdullah b. Nümeyr – Ubeydullah – Nâfi‟ – Ġbn Ömer56

ve Ebû Bekir b. Ebî ġeybe – Ebu Üsâme – Ubeydullah – Nâfi‟ – Ġbni Ömer57 tarikiyle Vukûf‟ta yer almaktadır. Her üç hadiste merfû olup ravileri sikadır, senedleri muttasıl ve sahihtir.

Hadis soğuk, yağmur ve rüzgârın cemaate gitmemek için özür sayıldığına delil olarak kabul edilmiĢtir.58

53

Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 8 (689). Ebû Dâvud, Salât, 276; Ġbn Mâce, Ġkâmeti‟s-Salât, 75.

54 Kadı Iyâz, a.g.e., III, 12.

55 Müslim, Salâtu‟l- Musâfirîn ve Kasruhâ, 22 (697). Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 10, 103; Buhârî,

Kitâbu‟l-cemâa ve‟l- Ġmâme, 12; Ebû Dâvud, Salât, 214; Nesâî, Kitâbu‟l-Ezân, 17; Dârimî, Salât, 55.

56 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 23 (697). 57 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 24 (697). 58 Kadı Iyâz, a.g.e., III, 22.

76

Ali b. Hucr Es-Sa‟dî – Ġsmail – Abdülhamid (b. Dinar) – Abdullah b. Hâris anlatıyor: Abdullah b. Abbas yağmurlu günde müezzinine, “Allah‟tan baĢka ilah olmadığına Ģehâdet ederim. Muhammed‟in Allah‟ın Rasûlü olduğuna Ģehâdet ederim” dediği vakit “hayye ale‟s-salâh”, dememesini “namazı evlerinizde kılın” demesini istedi.59

Hadisin devamında, insanların bundan hoĢnut olmadığını gören Ġbn Abbas “Siz, buna ĢaĢırıyor musunuz? Bunu benden daha hayırlı bir zât yapmıĢtır. ġüphesiz ki cuma namazı farzdır. Fakat ben, size zorluk çıkarıp da çamurda ve kaygan yerde yürümenizi istemedim” demiĢtir. Cemaatin hoĢlanmadıkları söz, Ġbn Abbas‟ın, müezzine “Hayye ale‟s-Salâh” yerine “namazlarınızı evlerinizde kılın” demesini emretmesidir. Bazı rivayetlerde cemaatin bu sözden hoĢlanmayarak birbirlerine bakıĢtıkları kaydedilmiĢtir. Ġbn Abbas‟a göre yağmur, Cuma namazını terk etmek için bir özür sayılır. Âlimlerin bir kısmı bunu özür kabul etmese de, ġafiî mezhebi Ġbn Abbas gibi yağmur zamanında Cuma namazının sakıt olacağını düĢünmektedir.60

Mevkuf olarak rivayet edilen hadisin senedi muttasıl, ravileri sikadır. Hadis sahihtir.

Yahya b. Yahya – Mâlik – Ebû Bekir b. Ömer b. Abdurrahmân b. Abdullah b. Ömer b. Hattâb – Saîd b. Yesâr anlatıyor: Ġbn Ömer‟le beraber Mekke yolunda yürüyordum.61

59 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 26 (699). Buhârî, Ezân, 10; Cum‟a, 12; Cemâa ve‟l-Ġmâme,

13; Ebû Dâvud, Salât, 214.

60 Nevevî, a.g.e., V, 207-208.

61 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 36 (700). Malik b. Enes, Muvatta‟, Salâtu‟l-Leyl, 3 (269);

77

Hadisin devamında Said b. Yesar, sabah olacağından endiĢe ettiği için, devesinden inip vitrini kıldığını, Ġbn Ömer nerede kaldığını sorunca da vitir namazını kıldığını söylemiĢ, bunun üzerine Abdullah b. Ömer Rasûlullah‟ın en güzel örnek olduğunu hatırlatarak “Muhakkak ki Rasûlullah vitrini deve üzerinde kılardı” demiĢtir.

Merfû olarak rivayet edilen hadisin senedi muttasıl, ravileri sikadır. Hadis sahihtir.

)

(

Muhammed b. Hatim – Affân b. Müslim – Hemmâm(b. Yahya) – Enes b. Sîrîn anlatıyor:

Enes b. Malik, ġam‟a gittiğinde (buradan geri dönerken) kendisiyle Aynu‟t- Temr‟de karĢılaĢtık. Kendisini, bir eĢeğin üzerinde yüzü Ģu yöne dönük olarak namaz kılarken gördüm. (Hadisin ravilerinden Hemmâm, kıblenin solunu göstermiĢtir.)62

Hadisin devamında Enes b. Sîrîn, ona kıbleden baĢka tarafa doğru namaz kıldığını söyleyince; Enes b. Malik, “Rasûlullah‟ın böyle yaptığını görmemiĢ olsaydım, ben de yapmazdım” demiĢtir.

Merfû olarak rivayet edilen hadisin senedi muttasıl, Muhammed b. Hatim dıĢındaki ravileri sikadır. Muhammed b. Hâtim b. Meymun el-Bağdâdî‟yi (v. 235) Dârekutnî ve Ġbn Adiy “sika” kabul etse de Zehebî, Yahya b. Main‟in onu “leyyin” olarak değerlendirdiğini söylemektedir. Ġbn Hacer de “saduk” ancak çoğu kere vehimle rivayet ettiğini kabul etmektedir. 63

Muhammed b. Hatim nedeniyle hadis hasendir.

Muhammed b. Müsennâ – Yahya – Ubeydullah – Nâfi anlatıyor:

62 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 41 (702). Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 204; Buhârî, Ebvâbu

Taksîri‟s-Salât, 10.

78

Ġbn Ömer acele yola çıktığında, Ģafak kaybolduktan sonra akĢam ile yatsıyı beraberce kılardı.64

Ġbn Ömer hadisin devamında “Rasûlullah‟ın da yola aceleyle çıktığı zaman akĢam ile yatsıyı birlikte kıldığını” söylemiĢtir.

Bu hadis, seferde akĢamla yatsının cem edilerek ikisinin bir arada kılınabileceğine delil olarak kabul edilmiĢtir. ġafiî mezhebi akĢam namazını yatsı zamanına bırakarak her ikisini yatsı vaktinde birlikte kılmayı bu hadisle caiz görmektedir. Hanefilere göre buradaki cemden maksat, akĢam namazını vaktinin sonunda, yatsıyı da vaktinin evvelinde kılmak suretiyle hâsıl olan zahiri ve suri cem‟dir.65

Merfû olarak rivayet edilen hadisin ravileri sikadır, senedi muttasıl ve sahihtir.

Ebu‟r-Rebî‟ Ez-Zehrânî – Hammâd (b. Zeyd) – Zübeyr b. Hırrît – Abdullah b. ġakik Ģöyle diyor: Bir gün Ġbn Abbâs, ikindiden sonra bize hutbe îrâd etti. Hutbe güneĢ batıp, yıldızlar görününceye kadar devam etti. Ġnsanlar “namaz, namaz” demeye baĢladılar.66

Hadisin devamında Beni Temim kabilesinden bir adamın da namaza çağrısı üzerine Ġbn Abbas, sünneti kendisinin daha iyi bildiğini söylemiĢ ve “Rasûlullah‟ın öğle ile ikindiyi, akĢamla yatsıyı cem ederek kıldığını gördüğünü anlatmıĢtır.

Ġbn Abbas Hz. Peygamber‟in Medine‟de hiçbir korku ve sefer olmadan öğleyle ikindiyi, akĢamla yatsıyı beraber kıldığını anlatmaktadır. Ġbn Abbas‟a Hz. Peygamber‟in neden böyle yaptığı sorulduğunda ümmetine zorluk olmaması için böyle yaptığını söylemiĢtir.

Hanefiler Arafat ile Müzdelife‟den baĢka bütün cemleri, cem-i sûrî (birinci namazı vaktinin sonunda, ikinci namazı da vakti girer girmez edâ etmek) saymıĢtır. Bu

64 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 43 (703). Malik b. Enes, Muvatta‟, Kitâbu Kasri‟s-Salâti fi‟s-

Sefer, 1; Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 4, 54, 63, 80, 106, 148; Buhârî, Ebvâbu Taksîri‟s-Salât, 6, 13,

14; Tirmîzî, Ebvâbu‟s-Sefer, 394; Nesâî, Kitâbu‟l-Mevâkît, 45, 46.

65 Nevevî, a.g.e., V, 212-214.

79

suretle her iki namaz kendi vaktinde kılınmakla beraber zahire göre iki namaz, bir arada kılınmıĢ kabul edilmektedir.67

Merfû olarak rivayet edilen hadisin senedi muttasıl, ravileri sikadır. Hadis sahihtir.

Muhamed b. Müsennâ – Muhammed b. Cafer – ġu‟be – Büdeyl – Abdullah b. ġakîk Ģöyle diyor: Ġran‟da hasta olmuĢtum. Bu yüzden namazı oturarak kılıyordum.68

Hadisin devamında Abdullah b. ġakik, bu durumu Hz. AiĢe‟ye sormuĢ. AiĢe de “Rasûlullah‟ın geceleyin ayakta uzun uzun namaz kıldığını, namazı ayakta kıldığında ayakta rükû ettiğini, oturarak kıldığında da rükûyu oturarak yaptığını söylemiĢtir.

Merfû olan hadisin senedi muttasıl, ravileri sikadır. Hadis sahihtir.

Muhammed b. Müsennâ El-Anezî – Muhammed b. Ebî Adîy – Saîd – Katâde – Zürâre b. Evfa anlatıyor:

Sa‟d b. HiĢâm b. Âmir, Allah yolunda gazaya çıkmak isteğiyle Medine‟ye geldi. Medine‟deki kendisine ait olan emlâkını satıp parasıyla silah ve at alıp ölene kadar Bizanslılarla savaĢmak istedi. Medine‟ye geldiğinde Medine halkından bir kısım kimselerle görüĢtü. Onlar, kendisini böyle yapmaktan alıkoydular… O da boĢamıĢ olduğu hanımına tekrar döndü ve hanımına döndüğüne onları Ģahit tuttu.

Hadisin devamında Medine halkından bazı kiĢiler Sa‟d b. HiĢam‟a, Hz. Peygamber zamanında altı kiĢilik bir grubun böyle yapmak istediğinde Hz. Peygamberi‟in yasağıyla karĢılaĢtıklarını anlatmıĢtır.

67

Nevevî, a.g.e., V, 215.

68 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 108 (730), 105, 106, 109, 110. Ahmed b. Hanbel, Müsned, VI,

98, 100, 113, 166, 204, 227, 236, 241, 265; Tirmîzî, Ebvâbu‟s-Salât, 275; Ebû Dâvud, Salât, 179; Ġbn Mâce, Ġkâmeti‟s-Salât, 140; Nesâî, Kitâbu Kıyâmi‟l-Leyl, 18.

80

BoĢandığı eĢine tekrar dönen Sad daha sonra Ġbn Abbas‟ın yanına gitmiĢ ve Rasûlullah‟ın vitir namazını sormuĢtur. Ġbn Abbas, bunu en iyi bilenin AiĢe olduğunu söyleyerek ondan öğrenmesini isteyince Sa‟d, AiĢe‟nin yanına gitmiĢ vitir namazından önce ona Rasûlullah‟ın ahlakını sormuĢtur. Hz. AiĢe‟den “Allah‟ın Peygamberi‟nin ahlakı Kur‟an‟dı” cevabını alan Sa‟d, bu defa Rasûlullah‟ın gece namazını sormuĢ; bunun üzerine Hz. AiĢe, “Allah‟ın Müzzemmil Sûresi‟nin baĢında gece namazını farz kıldığını, Allah‟ın Peygamberi ve ashabının bir yıl gece namazı kıldığını daha sonra ise kendileri için gece namazının nafileye dönüĢtüğünü” söylemiĢtir. Sa‟d en son Rasûlullah‟ın vitir namazını sormuĢ, Hz. AiĢe de bu namazı nasıl kıldığını ve kaç rekât olduğunu anlatmıĢtır.69

Merfu olan hadisin senedi muttasıl, ravileri sikadır. Hadis sahihtir.

Muhammed b. Mihrân Er-Râzî – Velid b. Müslim – Evzâî – Abde – Zirr anlatıyor:

Übeyy b. Ka‟b‟ı dinledim, kendisine “Abdullah b. Mesud, kim bir seneyi ihya ederse o kiĢinin kadir gecesine isabet edeceğini söylüyor” demiĢlerdi. Bunun üzerine Übeyy “Kendisinden baĢka ilâh olmayan Allah‟a yemin olsun ki, kadir gecesi Ramazan ayındadır” dedi. Ayrıca inĢallah demeden kesin bir Ģekilde yemin ederek Ģöyle devam etti: “Allah‟a yemin olsun ki, onun hangi gecede olduğunu da kesinlikle biliyorum.70

Hadisin devamında Übeyy b. Ka‟b kadir gecesi için “Rasûlullah‟ın, bize ihya etmemizi emrettiği gecedir, o ramazanın yirmi yedinci sabahının gecesidir. O gecenin iĢareti, sabahında güneĢin ıĢıksız bembeyaz olarak doğmasıdır” demektedir.

Merfû olarak rivayet edilen hadisin ravileri sikadır, senedi muttasıl ve sahihtir. Müslim‟de yer alan, ancak Vukuf‟ta yer almayan benzer rivayette Übeyy b. Ka‟b, “Ġbn Mesud‟un sözünden maksadın; insanların buna güvenerek tembelleĢmelerini

69 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 139 (746). Ahmed b. Hanbel, Müsned, VI, 94, 109, 258,

Tirmîzî, Ebvâbu‟s-Salât, 328; Nesâî, Kitâbu‟l-Vitr, 79; Kitâbu Kıyâmi‟l-Leyl, 2, 3.

70 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 179 (762), Sıyâm 220 (762). Ahmed b. Hanbel, Müsned, V,

81

istememesi olduğunu, kadir gecesinin ramazanın yirmi yedinci gecesi olduğunu pekâlâ bildiğini” söyler.71

.

Osman b. Ebî ġeybe – Cerîr – A‟meĢ – Ġbrahim – Alkame – Abdullah (b. Mesud) anlatıyor:

Hıms‟dayken halkdan biri “bize Kur‟ân oku” dedi. Ben de onlara Yûsuf sûresini okudum. Onlardan biri (itiraz ederek) “Vallahi bu sûre böyle indirilmemiĢtir” dedi... O Ģahısla konuĢurken birden bire ondan Ģarap kokusu geldiğini hissettim “Sen hem Ģarap içiyor, hem de Allah‟ın kitabını mı yalanlıyorsun? Sana hadd vurmadıkça, buradan ayrılamazsın” dedim ve kendisine hadd vurdum.72

Hadisin merfû kısmında, Ġbn Mesud “bu sureyi Rasûlullah‟a okuduğunda Rasulullah‟ın “güzel okudun” dediğini söylemiĢtir.

Merfû olan hadisin senedi muttasıl, ravileri sikadır. Hadis sahihtir.

Züheyr b. Harb – Yakub b. Ġbrahim – babası (Ġbrahim b. Sa‟d) – Ġbni ġihâb – Âmir b.Vâsile anlatıyor: Nâfi b. Abdülharis Usfân‟da Ömer ile buluĢtu. Ömer kendisini Mekke‟ye vali tayin etmiĢti. Ömer ona “Mekke‟de yerine kimi vekil bıraktın?” dedi. O da: “Ġbn Ebzâ‟yı” dedi. “Ġbn Ebzâ kim?” dedi. “Bizim azatlılarımızdan biridir” dedi.

71 Müslim, Sıyam, 220 (762).

72 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 249 (801). Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 424; Nesâî,

82

(Ömer) “Mekkelilerin üzerine azat edilmiĢ bir kimseyi yerine vekil bıraktın ha” deyince, Nafi “O, Allah‟ın kitabını okuyabilmekte ve tüm farzları bilmektedir” dedi.73

Hadisin devamında Ömer, Hz. Peygamber‟in “Ģüphesiz ki Allah, bu Kitapla nice toplulukları yükseltir nicelerini de alçaltır” buyurduğunu söylemektedir.

“Allah, bu kitapla bazı kavimleri yükseltir bazılarını da alçaltır” ifadesi ile Hz. Ömer, o memurun Kur‟an-ı Kerim sayesinde yükselenlerden olduğuna iĢaret etmiĢtir.

Merfû olarak rivayet edilen hadisin ravileri sikadır, senedi muttasıl sahihtir.

)

(

Ebu Bekir b. Ebi ġeybe – Ġbn Nümeyr (birlikte) – Veki – A‟meĢ – Ebu Vâil anlatıyor:

Nehik b. Sinan denilen bir kiĢi Abdullah b. Mesud‟a geldi ve “Ey Ebû Abdurrahman, Ģu harfi nasıl okursun “elif ile mi yoksa yâ” ile mi? “Min mâin gayri âsin” mi yoksa “min mâin gayri yâsin” mi?74

dedi. Abdullah b. Mesud da “Kur‟an‟ın tamamını inceledin, bir bu mu kaldı?” dedi. Nehik b. Sinan “Ben, bir rekâtta mufassal bir sure okurum” dedi. Abdullah b. Mesud “ġiir okur gibi acele acele mi? Gerçek Ģu ki bir takım kimseler Kur‟an‟ı okurlar da okudukları, köprücük kemiklerinden ileriye geçmez. Ancak okunan, kalbe ulaĢır ve kalpte yerleĢirse faydası olur. Namazın en faziletli kısmı rükû ve secdeleridir.75

Hadisin devamında Abdullah b. Mesud, Rasûlullah‟ın bir rekâtta iki sureyi birleĢtirerek okuduğunu çok iyi bildiğini söylemiĢtir.

73 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 269 (817). 74

Muhammed, 47/15.

75 Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 275 (822). Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 412, 417, 418, 427,

436; Buhârî, Fezâilu‟l-Kur‟ân, 6; Sıfatu‟s-Salât, 24; Ebû Dâvud, Salât, 326; Tirmizî, Ebvâbu‟s-Sefer, 422; Nesâî, Sıfatu‟s-Salât, 22, 75.

83

Müslim‟de, ġeybân b. Ferrûh – Mehdi b. Meymûn – Vâsıl El-Ahdeb – Ebû Vâil tarikiyle gelen benzer rivayette; Ebu Vail ve arkadaĢları sabah namazını kılıp erken vakitte Ġbn Mesud‟un evine gitmiĢ, nafile namazlarını kılan Ġbn Mesud‟a, orada bulunanlardan biri, dün akĢam bütün mufassal sûreleri okuduğunu söyleyince, Abdullah “ġiir okur gibi mi? Muhakkak ki biz birbirine yakın sûreleri iĢittik. Hem ben, Rasûlullah‟ın okuduğu birbirine yakın sûreleri çok iyi bilirim. Mufassal surelerden on sekiz, hâ-mîm‟lerden de iki sure okurdu” demiĢtir.76

Merfû olarak rivayet edilen her iki hadisin senedi de muttasıldır.

ġeyban b. Ferruh dıĢındaki ravileri sikadır. Onun hakkında Ġbn Hacer “saduk ve vehm sahibi” demiĢtir.77 Ġsnad zincirindeki saduk ravi nedeniyle hadis hasendir.

Ahmed b. Hanbel‟in Müsned‟inde hadis, Nehik b. Sinan‟ın kendi anlatımıyla rivayet edilmektedir.

Bilindiği üzere mufassal, Kur‟an-ı Kerim‟deki kısa sureler manasına gelmektedir. Mufassal sureleri, bazıları Muhammed suresi ile bazıları Hucurat suresi ile bazıları Kaf suresi ile baĢladığını düĢünmektedir.78

Kuteybe b. Saîd – Cerîr – Muğîre – Ġbrahim anlatıyor: Alkame ġam‟a geldi ve bir mescide girip orada namaz kıldı. Sonra bir halkaya gitti ve oraya oturdu. Derken bir adam geldi. Bu adama karĢı cemaatin çekingen davranıĢlarını ve hallerini farkettim. O zat gelip yanı baĢıma oturdu.79

Hadisin devamında o kiĢi “Abdullah‟ın okuduğu Ģekilde Kur‟an ezberinde midir?” diye Ġbrahim‟e sorar ve bir önceki hadisi80 rivayet eder.

Maktu olarak rivayet edilen hadisin senedi muttasıl, ravileri sikadır. Hadis sahihtir.

76

Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 278 (822). Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 421, 462; Buhârî,

Fezâilu‟l-Kur‟ân, 28; Nesâî, Sıfatu‟s-Salât, 22, 75.

77 Mizzî, a.g.e., XII, 598-600; Zehebî, el-KâĢif, I, 491; Ġbn Hacer, Takrîbu‟t-Tehzîb, I, 269. 78 Nevevî, a.g.e., VI, 107.

79

Müslim, Salâtu‟l-Musâfirîn ve Kasruhâ, 283 (824).

84

Alkame tarikiyle gelen bir önceki rivayette; ġam‟a gelen Ebu‟d-Derdâ‟nın Abdullah‟ın kırâati üzere okuyan kimse var mı? diye sorması üzerine, Alkame‟nin Leyl Sûresi‟nin 1-3 ayetlerini Ġbn Mesud‟un kıraatiyle okuduğu, bunun üzerine Ebu‟d Derda‟nın Rasûlullah‟ın da bu Ģekilde okuduğunu, söylediği anlatılmaktadır.

:

Ebû Bekir b. Ebî ġeybe ve Ebû Küreyb (birlikte) – Muhammed b. Fudayl – Muhtar b. Fülfül Ģöyle diyor:

Enes b. Mâlik‟e ikindiden sonra nafile namaz kılmanın hükmünü sordum. Enes “Ömer ikindiden sonra namaz kılanlara engel olurdu” dedi.81

Enes hadisin devamında, Rasulullah‟ın zamanında akĢam namazından önce iki rekât nafile namaz kıldıklarını, Rasulullah‟ın kendilerini, bu iki rekâtı kılarken gördüğünü ama bunu ne emrettiğini ne de yasakladığını söylemektedir.

Merfû olarak rivayet edilen hadisin ravileri sikadır, senedi muttasıl ve sahihtir.