• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 1: DÜNYADA VE TÜRK•YE’DE S•GORTACILIK VE S•GORTA

1.1. Sigorta ve Risk

Sigorta do•u•u itibariyle, insano•lunun edinmi• oldu•u varl•klar• koruma güdüsüyle ortaya ç•km•• bir kavramd•r. "nsano•lunun hayatta kalabilmesi için çe•itli ihtiyaçlar• bulunmaktad•r. Kelime anlam• olarak ihtiyaç; gereksinim, eksikli•i duyulan •ey olarak tan•mlanm••t•r (TDK, b.t.). "htiyaçlar ki•inin içinde bulundu•u sosyal ve ekonomik duruma göre de•i•se de giderilmedi•i sürece ki•inin üzerindeki etkisi art•• göstermektedir (Tokat ve •erbetçi, 2001: 3).

"nsan ihtiyaçlar• birincil ve ikincil ihtiyaçlar olmak üzere ikiye ayr•l•r. Hayatta kalabilmek için gerekli olan hava, su, beslenme gibi fiziksel ihtiyaçlar birincil ihtiyaç; birincil ihtiyaçlarla ikame edilemeyen ama olmazsa olmaz olan sosyalle•me, bar•nma, sayg•nl•k görme vb. ihtiyaçlar• ise ikincil ihtiyaçlard•r. Amerikal• Akademisyen Abraham Maslow temel olarak iki basamakl• olan bu ay•r•m üzerine be• basamakl• ihtiyaçlar hiyerar•isini geli•tirmi•tir (Tokat ve •erbetçi, 2001: 5). Maslow’a göre insanlar daha yüksek seviyelere ç•kabilmek için öncelikle alt seviyelerdeki ihtiyaçlar•n• gidermelidir. Dolay•s•yla insanlar•n ancak fizyolojik ve güvenlik gereksinimleri tam

8

anlam•yla kar••land••• zaman üst düzey ihtiyaçlar• önem arz eder hale gelmektedir. Maslow’un be• basamaktan olu•an hiyerar•isi ise •u •ekildedir (!im•ek, Akgemici ve Çelik, 2011:186):

1. Temel Fizyolojik "htiyaçlar 2. Güvenlik "htiyaçlar•

3. Sosyal "htiyaçlar

4. "tibar ve Sayg•nl•k Görme "htiyac• 5. Kendini Gerçekle•tirme "htiyac•

Söz konusu ihtiyaçlar hiyerar•iye göre bireyler ilk olarak hayatta kalmak için gerek duyduklar• ihtiyaçlar•n• gidermeye çal••makta, daha sonra kendilerini güvende hissetme ihtiyac• duymaktad•rlar. "lk basamak birincil ihtiyaçlar• ifade etmekte; ikinci, üçüncü, dördüncü ve be•inci basamaklar ise ikincil ihtiyaçlar• ifade etmektedir. Birincil ihtiyaçlar• giderilip ikinci basamak olan güvenlik ihtiyac•n• gideren birey ard•ndan sosyal ihtiyaçlar•n• gidererek daha üst basamaklara ula•maya çal•••r. Bireylerin amac• olabildi•ince en üst basama•a ç•kabilmektedir. "kinci basamakta bulunan güvenlik ihtiyac•, ki•inin kendisini güvende hissetme ihtiyac•ndan gelmektedir. Güvenlik ve güvende olma hissiyat• sadece bireylerin hayatlar•n• de•il ayn• zamanda mallar• için de güvende hissetmeye dayanmaktad•r. Sigorta kavram• da bireyin kendi hayat•yla birlikte mallar•n• da koruma ihtiyac•ndan ortaya ç•km••t•r.

Sigorta kelimesinin kökeni Latince “Sicurta”’ kelimesinden gelmektedir. Sicurta, Latin dilinde “güvence” anlam•na gelmektedir (Güvel ve Güvel, 2002: 23). Sigorta kavram•ndan bahsedebilmek için öncelikli olarak risk ve riziko kavramlar•na de•inmek uygun olacakt•r. Literatürde risk ile ilgili olarak yap•lm•• çe•itli tan•mlar bulunmaktad•r. TDK sözlü•üne göre risk, zarara u•rama tehlikesi, riziko olarak tan•mlanm••t•r (TDK, b.t). Ba•ka bir tan•mda ise risk, gerçekle•mesi ihtimal dahilinde olan veya hayat•n son bulmas• gibi olmas• kesin gözle bak•lan ancak ne zaman olaca•• bilinmeyen ve olmas• ki•ilerin elinde olmayan olaylard•r (Benligiray, 2009: 99). Ayr•ca risk, gerçekle•mesi arzu edilmeyen bir durumun ortaya ç•kma olas•l•••na denmektedir (Dumano•lu ve Gediko•lu, 2004: 5). Di•er bir tan•ma göre risk, gerçekle•mesi istenmeyen, zaman• belli olmayan, olumsuz belirsizlikler risk olarak adland•r•l•r (Karaman, 2011: 16-17). Risk gerçekle•ti•inde zarara u•ratan, tehlike arz eden bir durumdur (Uralcan, 2011: 8).

9

K•sacas• riski istenmeyen ve olmas• halinde zarar ortaya ç•karan durum olarak ifade etmek mümkündür (Kahya, 2011: 15).

Yukar•da yer verilen tan•mlardan riskin belirsizlik içeren bir kavram oldu•u sonucu ç•kar•labilir. Yine tan•mlardan anla"•laca!• üzere risk, bir olay•n olumsuz "ekilde sonuçlanma olas•l•!•d•r. O halde bir olay olumlu sonuçlanabilece!i gibi olumsuz da sonuçlanabilir. E!er sonuçta tek bir sonuç ortaya ç•kacaksa bu durumda riskten söz edilemez (Dumano!lu ve Gediko!lu, 2004: 5). •"te bireyler de herhangi bir faaliyetlerinin olumsuz sonuçlanma olas•l•!•na kar"• kendilerini sigortalat•rlar (Karaman, 2011: 16-17). Risk sadece ki"ileri de!il i"letmeleri de tehdit eden bir olgudur. Zira "irketlerin gelecek ile ilgili yapm•" olduklar• planlar•n gerçekle"memesi yani ba"ar•s•zl•k ihtimali bulunmaktad•r. Bu ba"ar•s•zl•k ihtimali ise yine risk olarak tan•mlanmaktad•r (Pekiner, 1981: 3).

Risk ortaya ç•k•" nedenleri aç•s•ndan üçe ayr•lmaktad•r (Pekiner, 1981: 3):

1. Sosyal Risk Kaynaklar•: H•rs•zl•k, kundakç•l•k, kazalar vb.

2. Fiziksel Risk Kaynaklar•: Yang•n, do!al olaylar vb.

3. Ekonomik Risk Kaynaklar•: Sermaye faaliyetleri sonras•nda ortaya ç•kan olaylar

vb.

Yani riskler do!al olaylar sonucunda ortaya ç•kabildi!i gibi, devlet faaliyetleri veya üçüncü ki"iler sebebiyle de ç•kabilmektedir.

•ki tip risk bulunmaktad•r. Bunlardan birincisi saf risk di!eri ise spekülatif risktir. Sigorta aç•s•ndan riskin sigortalanabilmesi için saf risk olmas• gerekmektedir. Saf risk, istenmeyen durumun olmas• durumunda zarar•n meydana geldi!i ya da olmamas• halinde zarar•n ortaya ç•kmad•!• risklerdir. Dolay•s•yla saf riskte kazanç elde edilmesi söz konusu de!ildir. Spekülatif riskte ise bireyin veya kurumun kaybetme riski olabilece!i gibi kazanma "ans• da bulunmaktad•r. Bu nedenle spekülatif riskler sigortalanamaz (Duygulu, 2012: 7).

Riziko, riskin ortaya ç•kmas• durumunda kay•pla kar"•la"acak "ah•s, nesne ya da de!erdir. Halk dilinde kaza olarak ifade edilen durumlar ve do!al afetler sigorta aç•s•ndan rizikodur (Kahya, 2011: 15-16). •ah•slar•n koruma güdüsüyle sigortalatt•klar•

10

•ey ise yine risk de•il rizikodur. Ki•iler ne kadar önlem al!p tedbirli davransa da zararlar!n ortaya ç!kma ve kay!plar!n ya•anma riski her zaman olas!l!k dahilindedir. "•te bireylerin veya kurumlar!n riziko beklentisi sigorta kavram!n!n do•mas!na neden olmu•tur.

Dar anlam•yla sigorta, meydana gelmesi muhtemel riskler sonucunda olu•acak hasarlara kar•! önceden tedbir al!nmas! olarak tan!mlanabilir (Yücesoy, 1966: 2). Geni• anlamda ise sigorta; ayn! riske maruz kalabilecek ki•ilerin tek ba•!na kar•!layamayacaklar! zararlar!, ortak bir •ekilde kar•!lama hedefiyle riskin yönetimini ve sorumlulu•unu ta•!yan •ah!s veya •irketler taraf!ndan bir araya getirilmesi olarak tan!mlanabilir (Benligiray, 2009: 99). Özet olarak sigorta, günlük hayatta meydana gelecek olaylara kar•! belirli bir tutar kar•!l!•!nda kendini güvence alt!na almakt!r (Yolcu, 2009: 6). Bireylerin ya da •irketlerin gelecekte ortaya ç!kabilecek risklere kar•! kendisini ve mallar!n! koruma amac!yla sigorta yapt!rmak istemeleri sigortac!l!k kavram!n!n ortaya ç!kmas!na neden olmu•tur. Ki•iler kendilerini güvende hissetme güdüsüyle hareket ederler. Kendini, mal!n!, birikimlerini kal!c! olarak tutma güdüsü •ah!slarda mevcuttur. Amaç riskleri ortadan kald!rmak de•il ortaya ç!kmas! halinde zarar! minimize etme ya da tamamen farkl! bir ki•iye aktarmakt!r. Bu riski üstlenen ki•i ya da kurulu•lar ise sigortac! olarak adland!r!lmaktad!r (Karaman, 2011: 8-18).

Sigortac!l!kta risk ise ilerde ortaya ç!kmas! halinde ki•ilerde ya da mal varl!klar!nda azalmaya ya da kayba sebebiyet veren •ah!slar!n iradesi ve kontrolü d!•!nda gerçekle•ebilen beklenmedik olay, eylem ve olumsuz unsurlard!r (Kahya, 2011: 16). Risklerin ortadan kald!r!lmas! mümkün olmad!•! için bu risklerle kar•! kar•!ya olan ki•iler, bu riskin ortaya ç!karaca•! zararlar!n alt!ndan tek ba•!na kalkamayacaklar!n! dü•ündüklerinden ayn! riske maruz ki•ilerin zarar! ortak bir havuza koyduklar! primlerden kar•!lamay! dü•ünmeleri sigortan!n temel mant!•!d!r (Akta•, 2011: 167). bir riskin sigortalanabilmesi için belirli unsurlar!n bir arada olmas! gerekir. Bu unsurlar!n her biri a•a•!da detayl! •ekilde aç!klanm!•t!r (Sa•lam, 1996: 6):

- Hasar tesadüfi olarak meydana gelmeli: Riskin sigortaya konu olabilmesi için risk sonucunda olu•an hasar!n tesadüfi olarak ortaya ç!kmas! gerekmektedir(Kahya, 2011: 22). •ekil 1’de hasar!n gerçekle•me sebebine göre hangi durumlarda sigortaya konu edilip edilmeyece•i gösterilmi•tir.

11

Do•al Olaylar Basit Tesadüf Basit !hmal A••r !hmal Kas•tl• Olaylar

Sigorta Alan• Sigortas• Mümkün Sigorta D•••

•ekil 1: Hasar•n Gerçekle•me Sebebine Göre Sigortaya Konu Olmas•

Kaynak: Kamuran Pekiner. (1981).Sigorta ••letmecili•i. 3. Bask•. •stanbul: Formül Matbaas•. Sayfa 18.

$ekil 1 incelendi•inde, •eklin ba••ndan sonuna do•ru ilerledikçe hasar•n tesadüfi olarak meydana gelme özelli•inin azald••• görülmektedir. Deprem, sel gibi ki•i iradesi d•••nda gerçekle•en do•al olaylar ile tüm tedbirlerin al•nmas•na ra•men her halükarda gerçekle•en (•ah•s arabay• dikkatle sürerken bir ba•kas•n•n gelip araca çarpmas• gibi) olaylar tesadüfi alan•n içinde olup sigortalanmas•nda sak•nca bulunmamaktad•r. Basit ve a••r ihmal durumunda ise ki•ilerin gerekli tedbirleri alma konusunda ihmali söz konusu oldu•undan tesadüfi olaydan söz etmek mümkün olmayacakt•r. Bununla birlikte sözle•menin içeri•ine göre basit ve a••r ihmallerin de sigortalanmas• mümkün olabilmektedir. Kas•tl• yap•lm•• olaylarda ise sigortalanma söz konusu olmamaktad•r. Zira kas•t durumunda ki•inin hasar• bilinçli •ekilde olu•turmas• söz konusu oldu•undan tesadüfi olaydan söz edilmesi mümkün de•ildir (Pekiner, 1981: 18-19). Kas•t söz konusu olursa tazminat ödeme zorunlulu•u ortadan kalkar (Kahya, 2011: 22).

- Çok say•da benzer riski ta••yan ki•i bir araya getirilmeli ( Büyük say•lar kanunun

uygulanmas• için) : Bu unsur ayn• risk grubunda olan benzer ve çok say•da ki•inin

bir araya getirilmesi gereklili•i ile ilgilidir. Büyük say•lar yasas• ve olas•l•klarla geçmi•te ya•anan tecrübeleri gelece•e kar•• hesap yapmakta kullan•labilir. Zira ne kadar çok kat•l•mc• olursa olu•acak riskin dolay•s•yla olu•acak maddi zararlar•n ki•ilere etkisi o derece hafif olacakt•r (Kahya, 2011: 23). Sigorta •irketleri tek tek sigortal•lar•n u•rayacaklar• zararlar• hesaplamak yerine, ayn• özelliklere sahip belli say•da sigortay• büyük say•lar kanunu ile tahmin ederek faaliyetlerini yürütmektedirler (Pekiner, 1981: 16).

TESADÜF• ALAN

Do•a sit Tesa Basit •h •hmal Olayla