• Sonuç bulunamadı

3.2. II Daniel (Danilo) Dönemi

3.2.8. Sınır Protokolü Sonrasında Alınan Tedbirler

Sınır Protokolüne rağmen, Karadağlıların Hersek sınırında meydana getirdikleri olaylar nihayetlenmemiştir. Alınan tedbirlerin yetersizliği nedeniyle Ferik Selim Paşa da yaklaşık 5 ay gibi bir sürede, görevden alınarak yerine Derviş Paşa atanmıştır.

Derviş Paşa, 30 Kasım 1858 tarihinde Raguza’da Salim Paşa ile devir teslim yaptıktan sonra, önce Trebine hareket etmiş buradan da 01 Ocak 1859 tarihinde Mostar’a yola çıkmıştır284. Derviş Paşa’nın bölgeyi bilmesi bir avantaj olmakla birlikte,

alınacak tedbirlerin, Hersek sınırlarına inhisar etmesi, kısaca eski stratejinin devam edecek olması, onun da elini kolunu bağlamıştır.

Kış ayı, eşkıyanın faaliyette bulunmaması nedeniyle nispeten hareketsiz geçmiş ancak bahar ile birlikte durum tamamen değişmiştir. Benan nahiyesinde Kosirve manastırında toplanan asiler;

Harap olan kilise ve manastırların tamir edilmesi, Kilise ve manastırlarına çan takılması,

279 BOA İ. HR, Dosya Nu:161, Gömlek Nu:8640. 280 Suavi, a.g.e. s.29.

281

BOA İ. HR, Dosya Nu:161, Gömlek Nu:8640.

282 Sturina Protokolün imzalanmasını müteakip boşaltılmıştır. FO 421/11, Nu:522. 283 FO 421/11, Nu:489. FO 881/868 Nu:15.

Her bir nahiye yöneticisinin, kendilerince seçilmesi ve Slav ırkından olmayanların yönetici olmaması,

Osmanlı Devleti’nin, yalnızca seçilen bu kişileri muhatap olarak kabul etmesi,

Yazışmalarının kendi dillerinde yapılması ve seçilen bu kişilere Rum Patrikhanesince despot unvanı verilmesini içeren taleplerini önce mektupla, daha sonra da Avrupalı temsilcilerin nezaretinde Derviş Paşa’ya sunmuşlardır285

.

Özellikle nahiye yöneticilerinin seçilmesi konusu başta olmak üzere bağımsızlığı kadar gidebilecek hususları içeren isteklerinin kabul edilmesi mümkün görülmemekle birlikte, sadece isyan halindeki nahiyeler değil tüm Osmanlı Devleti halkı için geçerli olabilecek bir talimat hazırlanması Bab-ı Ali’ye teklif edilmiştir286

.

Klobuk Kalesi’nin tek ikmal yolunun eşkıya tarafından kesilmesi ile erzak sıkıntısı baş göstermiş, Mirliva Mehmet Paşa’nın emir komutasında Dersaadet’ten 1. Şişhane Taburu ile 4. Nizamiye Piyade Alayı 2. Taburundan oluşan kuvvet, Trebine’den hareket etmiştir.

22 Mayıs 1859 tarihine kadar Trebine ile Klobuk arasında eşkıya ile muharebeler sürmüş ve yolu emniyet altına alabilecek noktalar ele geçirilmiştir. Eşkıyanın kritik noktaları tekrar ele geçirebilmek için taarruz edeceği anlaşıldığından, bunların üzerine Bileke’de bulunan birliklerden oluşturulan kuvvet, Hassa Ordusu Erkânından Mirliva Mahmud Paşa kumandasıyla sevk edilmiştir.

02 Haziran 1859 günü Mirliva Mehmed Paşa, Mahmud Paşa’nın takviye gücünün etkisiyle eşkıyayı defetmiş ve Klobuk’a erzak ulaştırmıştır. Harekât süresince 5 asker şehit olurken, 11 asker yaralanmış, eşkıyanın ise 40 kişi zayiatı olmuştur287

. 09 Mayıs 1859 tarihinde 400 kişilik bir eşkıya grubu, Koniçe’ye saldırmış, saldırı neticesinde birlik komutanı Hamid Ağa ve bir asker şehit olmuş ancak halkın desteği ile eşkıya defedilmiştir288

.

Gaçka’nın muhafazasında bulunan Mirliva Ahmed Paşa, 08 Haziran 1859 tarihinde Zalum Boğazı bölgesinde bulunan eşkıya için harekat düzenlemiştir. Ahmed Paşa, 400 kişilik bir eşkıya grubunun, Gaçka tarafında bir bölgeye baskın yapacağını

285

BOA I. MMS, Dosya Nu:15, Gömlek Nu:613/02, 613/03. 286 BOA I. MMS, Dosya Nu:15, Gömlek Nu:613/05, 287 Ergirili, a.g.e. Varak22a, 22b, 23a.

öğrenmesi üzerine, emrindeki kuvvetlerle eşkıyanın toplanma yeri olan Bizeriç ve Mamura’ya giderek eşkıya ile muharebeye tutuşmuş ve bunları dağıtmıştır289

.

Benan ve Zupçe nahiyeleri itaat edeceklerini beyan etmişler, itaat edeceklerine dair senet dahi imzalamışlardır290

:

“…Uzun bir süredir kışkırtmalara aldanarak göstermiş olduğumuz itaatsizlik ile beraber gittiğimiz yolun sonunun olmadığını, Şefik Bey tarafından bize gönderilen bildiri anlamış bulunmaktayız. Göstermiş olduğumuz bunca isyan ve eziyet rağmen, bize karşı takınılan tavır karşısında şükranlarımızı sunarız.

Bundan sonra iktidara boyun eğeceğimize, sadakatten ayrılmayacağımıza ve bir daha isyan hareketinde bulunursak ve devlet tarafından üzerimize asker sevk olunursa, bunu kendi suçumuz bilerek hiçbir surette karşı durmayacağımıza,

Her türlü vergiyi zamanında ödeyeceğimize,

İstanbul’dan gelecek olan her emre itaat edeceğimize,

Nahiyemiz sınırında uygun bulunan yerlere yapılacak olan kalelere para ve kereste vesaire destekte bulunacağımıza,

Nahiyenin muhafazasına ittifak ederek gayret ve itina edeceğimize,

İçimizden birinin devlete karşı uygunsuz bir hareketi olursa, bir dakika bile beklemeden yaptığı hareketi hükümete bildirip, bu kişiyi teslim edeceğimize, Devlet tarafından müsaade buyrulur ise gerekirse bu kişilerin infazını bizzat kendimiz yapacağımıza,

Devlete karşı her hareketimizde itaati elden bırakmayacağımıza dair söz veririz…”.

Bunun karşılığında ise asi nahiyelere şu bildiri yayınlanmıştır291

:

“…Trebine Kazasında bulunan Zupçe (Zupzi), Kurşuviç, Draçeviç ve Sturina nahiyeleri, papası, kocabaşı ve ileri gelenlerine tebliğ olunur ki; Hersek’e Şefik Bey tayin edildi. Tarafınızdan gösterilen hürmet ve itaat kabul olunmuştur.

Şimdiye kadar yapmış olduğunuz itaatsizlik affolunarak bundan sonra devlet nezdinde ki durumunuz Müslüman tebaadan farklı olmayacaktır.

Bundan böyle isyan sebepleriniz araştırılacak, muhafazanız ve eksikleriniz günden güne tamamlanacaktır.

289 Ergirili, a.g.e. Varak24a, 24b, 25a. 290

Ergirili, a.g.e. Varak30a,30b 291 Ergirili, a.g.e. Varak31a, 31b

İçinizden bir şahıs eşkıya tarafından zulüm görürse ve yahut katledilirse bu eşkıyanın icabına hükümetimiz tarafından bakılacaktır.

Halkınız bize sadık kaldığı müddetçe kilise ve ibadethanelerinizin gerekli tamir ve bakımı yapılacaktır.

Halkı sadece Hıristiyanlardan oluşan köylerdeki kiliselerde çan çalınmasına da izin verilecektir.

Payınıza düşen vergileri düzenli bir şekilde vaktinde ödemekle mükellef bulunmaktasınız. Ayrıca ordu için gerekebilecek yardımlarda payınıza düşeni vermek durumundasınız.

Çiftlik sahiplerinin durumu da devletimizce düzenlenecektir.

Verdiğiniz söze dayanarak her halde bundan sonra itaat altında kalacağınız düşünülmektedir. Nahiyeniz hudutta münasip bir yerde olup buraya yapılacak kale için gerekli olan malzemenin, inşaatta çalışmak üzere gereken işçinin temini sizin tarafınızdan yapılacaktır.

Ve yukarıda belirtilen mükellef olduğunuz vergiyi zamanında ödemeye itina ve özen göstermeniz gerekmektedir. Sadakatinizde kararlı olduğunuz sürece devletin merhametine ve himayesine muvaffak olacaksınız.

İçinizde verdiği sözü tutmayacak ve ihanet edecek kişiler olacaktır. Bu kişilerin yakalanması ve icaplarına bakılması için bize ihbarda bulunun. Eğer ki bu asi kişiler sizin elinize geçerse hükümete teslim edin…”.

Ancak senet kâğıtta kalmış, ahali şekavetlerine devam etmiş ve bölge 1859 yılı boyunca kaynamaya devam etmiştir.

3.2.9. Yönetim Alanındaki Gelişmeler

Danilo’nun hükümranlığı süresince Karadağ’ın hükmet kurumlarının gelişimi devam etmiştir. 23 Nisan 1855’te, 95 maddeden oluşan ve “Danilo Yasaları” olarak da bilinen Karadağ’ın anayasası yayımlanmıştır292. Birkaç bin adet basılan Anayasa, her

köyün rahibine dağıtılmış, okuma yazma bilenlerin ve rahiplerin halka anayasayı anlatması istenmiştir293

.

292 Vaclik, a.g.e. s.65. 293 Ubicini, a.g. e. s.173-174.

1853 tarihinde askerliğe elverişli herkesin kaydını yaptırmış294

ve Ordu’yu yeniden organize ederek “Zanezavisimost Crnegorc” (Karadağ’ın bağımsızlığı için) yazılı Danilo Nişanı’nı oluşturmuştur295

.

Gelirleri arttırmak için Osmanlı sınırından gelen mallara ve herkesin gelir durumuna göre yeni vergi koymuştur. Aslında I. Peter döneminden itibaren vergi konulmuş ancak uygulaması sınırlı kalmıştı. Danilo, vergiyi yaygınlaştırarak ve toplanması için şiddetli yaptırımları uygulayarak aşiretlerin vergilerini ödemelerini sağlamıştır296

.

Anayasa’ya göre Türk bölgelerine baskın ve yağma yasak olmasına rağmen, uygulanmasında esneklik gösterilmiş, bu dönemde de aşiretlerin önemli geçim kaynağı olmuştur297.

Devletleşme adına da önemli bir değişiklik yabancı diplomasi personeli tarafından sıkça eleştirilen ve kesik Türk başlarının sergilendiği Tabja Kulesini ortadan kaldırmak olmuştur298

.

Danilo, kurmaya çalıştığı merkezi yönetimin baskısı nedeniyle, kabileler tarafından 1860 yılında Kotor’da düzenlenen suikast ile öldürülmüştür.

II. Peter ve Danilo döneminde Karadağ’ın Osmanlı Devleti’ne bağlılığı iyice azalmış, sınırları genişletmek, uluslararası alanda Osmanlı Devleti’ni güç durumda bırakmak maksadıyla, birçok kez Osmanlı Devleti ile savaşmıştır. Savaşların sonucunda, Osmanlı Devleti kendine bağlı bir toplulukla antlaşma imzalamak zorunda kalmış, Karadağ’ın sınırları belirlenmiş ve Karadağ uluslararası alanda bağımsız devlet olarak muamele görmeye başlamıştır.

Uluslararası alandaki artan etkinliğe paralel olarak, Karadağ, 1855 yılında İşkodra’da politik, ekonomik ve hukuki işlemleri takip etmek ve düzenlemek için konsolosluk açmıştır299. Konsolosluk, Karadağ ile ilgili birçok anlaşmalar yapmış, silah

ticaretini yönetmiş, sınır düzenlemeleri ile ilgili görüşmeleri yürütmüştür. İşkodra, diğer ülkelerin konsoloslukları ile beraber, Balkanların güneybatı bölümündeki uluslararası ilişkilerin düzenlendiği adeta “Küçük İstanbul” olarak adlandırılabilecek bir merkez 294 Rastoder, a.g.e. s.120. 295 Vaclilk, a.g.e. s.66. 296 Roberts, a.g.e. s.222. 297 Palairet, a.g.e. s.171. 298 Ubicini, a.g.e. s.139.

299 Bu ilk diplomatik görev içinde Karadağlı Pero Pejovic bulunmaktaydı. Bunu Çek vatandaşı John Vaclik takip etmiştir. John Vaclik daha sonra Karadağ prensinin özel sekreteri olmuştur. Radosavovic, a.g.e. s.31.

haline dönüşmüştür300. Karadağ’ın İşkodra’daki konsolosluğu, aynı zamanda Karadağlı

azınlıkların haklarıyla da ilgilenmiş, sorunlarını İşkodra meclisine ve İşkodra Valisine kadar taşımıştır. Resmi olarak tanındığı tarihe kadar, İşkodra’daki Karadağ diplomatik temsilciliği, gayri resmi olarak Karadağ’ın Osmanlı Devleti ile ilgili tüm işlemlerini yürütmüştür(301)

.

Bu dönem içinde Osmanlı Devleti, Karadağ’daki hâkimiyetinin muhafazası için kuvvet kullanımının yanında birçok idari tedbir almaya çalışmıştır. Şöyle ki; Karadağ’da meydana gelen olayların, iç sorun olduğunu ifade ederek yabancı ülkelerin müdahalesinin önüne geçmeye çalışmış, bu amaçla Fuad Paşa tarafından hazırlanan “lahiya” bahse konu ülke temsilciliklerine gönderilmiştir302. Yine Paris Kongresi’nde

diplomasinin tüm imkânlarını kullanarak statükonun değişmesini önlemiş ve Karadağ’ın Osmanlı toprağı olduğunu kayıt altına aldırmıştır. Ayrıca, Danilo’ya egemenliği tanıması karşılığında, paşa unvanı ile yüklü maaş verilmesi teklif edilmiştir303

.Ancak tüm girişimler başarısız olmuş Karadağ’ın Osmanlı Devleti’ne bağlılığı kâğıt üzerinde kalmaya devam etmiştir.

II. Peter ve Danilo dönemini, Karadağ’ın devletleşme sürecini tamamladığı bir dönem olarak adlandırmak yerinde olacaktır. Artık bu dönemden sonra Osmanlı Devleti’nin karşısında, devlet organizasyonu altında birleşen Karadağ çıkmaya başlayacaktır. Yani yara kangren olmaya başlamıştır. Bu aşamadan sonra Osmanlı Devlet adamlarının, kangren olmuş uzvun kesilip atılması veya hastalığın tüm vücuda yayılmasını riske ederek, tedaviye devam edilmesi hakkında karar vermeleri gerekecektir.

300İşkodra’nın artan önemine binaen ülkeler en önemli diplomatik şahsiyetlerden oluşan temsilcilikler teşkil etmiştir. Karadağ’ın İşkodra’daki temsilcisi, aynı zamanda Karadağ’ın diğer ülkeler ile işbirliğini düzenleyen bir merkez olarak görev yapmıştır. Radosavovic, a.g.e. s.33. FO 421/11 Nu.87. 301 Radosavovic, a.g.e. s.25-34.

302 Fuad Paşa, a.g.e. 303

4. BAĞIMSIZLIK ÖNCESİ DÖNEM (1860-1878)