• Sonuç bulunamadı

2.2. Osmanlı Egemenliğinde Karadağ ve Egemenlikle Mücadelenin Başlaması

2.2.3. Petroviç Hanedanlığı Dönemi

2.2.3.3. I Peter Dönemi

Yardım arayışları sürerken Vladika Sava ölmüş ve yerine I. Peter Vladika seçilmiştir. Vladika seçildikten hemen sonra I.Peter, Petersburg Başpiskoposu tarafından kutsanmak için Rusya’ya gitmek istemiş, ancak Rusya’nın giriş izni vermemesi üzerine, Karlofça’ya geçerek burada 14 Kasım 1782 tarihinde Sırp Başpiskoposu tarafından kutsanmıştır165. Karlofça’dan Viyana’ya dönen I. Peter,

Avusturya’dan yardım talebinde bulunmuş ancak Avusturya, gümrük vergilerinde küçük düzeltmeler dışında başka bir yardımda bulunamayacağını belirtmiştir166

.

Vladika, Rusya ile ilişkileri düzeltmek ve yardım almak maksadıyla iki kez kapısından döndüğü Rusya’ya tekrar gitmiş167, Rusya’da aradığı desteği bulamayan I.

162 Krasinski, a.g.e. s.32. 163 Jelavich, a.g.e. Cilt I, s.95. 164 Jelavich, a.g.e. Cilt I, s.95. 165

Coquelle, a.g.e. s.237. Krasinski, a.g.e. s.57. Denton, a.g.e. s.249. Stevenson, a.g.e. s.162. Fleming, a.g.e. s.81.

166 Coquelle, a.g.e. s.238. 167 Stevenson, a.g.e. s.162.

Peter, 1786 yılında ülkesine döndüğünde İşkodra Sancakbeyi Kara Mahmut Paşa’nın168

1785 yılında Çetine’ye kadar gelip, burayı tahrip ettiğini ve aşiretleri tekrar haraca bağladığını görmüştür169

.

Aşiretler arasında anlaşmazlıkların olduğu ve toprakları harap olmuş Karadağ, Osmanlı için sorun olmaktan çıkacakken, 1787-1792 Osmanlı-Rus ve Avusturya Savaşları Karadağ’a tekrar toparlanma imkanı sunmuştur. Şöyle ki; Osmanlı devleti tüm dikkatini bu iki ülkeye vermek zorunda kalmış, Avusturya ve Rusya da kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak için Karadağ’ı desteklemişlerdir170

.

Avusturya, ajanlarını, bölgesinde nispeten bağımsız hareket eden İşkodra Beyi Kara Mahmud Paşa’ya ve Karadağ’a göndermiştir171. Karadağ-Avusturya

görüşmelerinin neticesinde, Karadağ Sivil Valisi Radonic tarafından 1788 yılında şu teklif hazırlanmıştır172

:

Her kim Avusturya İmparatorluğu’nun düşmanı olursa, Karadağ’ın da düşmanı olarak sayılacaktır.

Karadağ halkı bağımsız olarak kalacak, mahkemelerini kendisi kuracak, görevlileri kendisi atayacaktır.

Karadağlılar Avusturya İmparatorluğu’na hiçbir zaman vergi ödemeyecektir. Eğer Sırp toprakları Türklere verilirse; Yukarı Zeta, Aşağı Zeta ile Podgoriçe, Spuz ve Zabliak Kaleleri, Boyana Ağzı’na kadar tüm topraklar Karadağlılarda kalacak, ayrıca Piperi, Brda ve Hersek de, Karadağ topraklarına katılacaktır.

Karadağlılar, toprakları içerisinde bağımsız ve özgürce yaşayabilecek ve kardeşleri olan Sırpları diledikleri gibi ülkelerine kabul edebileceklerdir. Karadağlılar kendi paralarını bastırabilecekler ve bunu yaparken de Avusturyalılardan yardım alacaklardır.

168 Kara Mahmut Paşa, Babası’nın ölümü üzerine İşkodra mutasarrıfı olmuştur. 1785 yılında isyan ettiği haberinin gerçek olmadığı ortaya çıkınca yerinde kalmış, ancak başına buyruk hareket etmeye devam etmesi üzerine 1786, 1788, 1789 yıllarında görevden alınmış fakat her seferinde affedilmiştir.1790 tarihinde vezir rütbesi ile Anadolu valisi,1791 de Vidin seraskeri olmuştur. Bu görevdeyken azledilmiş 1795 tarihinde tekrar affedilmiştir. Ekim 1796 tarihinde Karadağ’a düzenlenen seferde şehit olmuştur. Süreyya Mehmed, Sicill-i Osmanî Cilt III, Tarih Vakfı Yurt Yayınlar,ı İstanbul, 1996, s.926

169 Stevenson, a.g.e. s.163. Verloop, a.g.e. s.15. 170

British and Foreign Review, a.g.m. 1840, s.127-129.

171 Anderson, Matthew Smith, Doğu Sorunu 1774-1923, Uluslar arası İlişkiler Üzerine Bir İnceleme, Çev: İdil Eser, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul, 2000, s.45-46.

Vali, Metropolit, Serdarlar, Voyvodalar ve Knezler Avusturya İmparatorluğu temsilcileri ile belirli tarihlerde görüşmeler yapacaktır.

Avusturya Kabinesi, Osmanlı ile savaşa girerse, Karadağlıların kendilerini destekleyebilmesi için barut, kurşun ve silah yollayacaktır.

Eğer Avusturya, Babı Ali ile barış antlaşması yaparsa, Karadağlıların da bu antlaşmaya katılmalarını sağlayacaktır.

Eğer Avusturya farklı bir devletle savaşa girerse, Karadağ’a bir komiser yollayarak ülkenin verebileceği kadar askeri alacaktır. Bu birliklerin ilk askerinden son askerine kadar hepsi Karadağlı olacak, aylıkları ise Avusturya tarafından ödenecek, birlikler kendi adetleri gözetilerek kullanılacaktır.

Karadağ’ı, Avusturya’nın bir toprağı yapacak hususları içeren anlaşma teklifi, savaşta yardıma ihtiyaç duyan Avusturya tarafından kabul edilmiş, ancak savaşın neticelenmesinden sonra hiçbiri uygulanmamıştır.

Kara Mahmud Paşa ise, Avusturya ajanlarının kafalarını keserek, İstanbul’a bağlılığının bir simgesi olarak göndermiş173

ve Avusturya’nın bölgedeki hareketlerini ve Karadağ’da yapmak istediklerini yakından takip etmiştir. Bu kapsamda, Avusturyalıların Karadağlılarla beraber Eşpozi’ye yaptıkları tabya174’ya taarruz ederek,

tahrip etmiştir175. Paşa, Karadağlıları sindirerek ve Avusturya’ya karşı başarılı askeri

harekât icra ederek, 1787-1792 yılındaki savaşlarda çok önemli hizmetlerde bulunmuştur176

.

Rusya, savaş ilanını müteakip, daha önce üç kez kapısından kovduğu Vladika I. Peter başta olmak üzere, Balkanlardaki tüm diğer Slavları ayaklandırmak istemiştir. Bu kapsamda Rus General Zaborowski aşağıda belirtilen Çariçe’nin mesajını Vladika’ya ulaştırmıştır177

:

“…Biliyorsunuz ki Türkler yeniden savaş açtılar; donanmamızın Akdeniz’e gelmesini beklerken, Generalimiz Zaborowski’yi, Hıristiyanların dileklerini yerine

173 Jelavich, a.g.e. s.96.

174 Tabya: Münferit olan veya istihkâmın siperlerinden dışarıya doğru top mahalli yerinde kullanılan bir tabirdir. Pakalın, Mehmet Zeki, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü Cilt III, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul, 1983, s.371.

175 Ahmet Cevdet Paşa, a.g.e. Cilt VI, s.328-329. 176 Kaptan, a.g.e. s.4. Jorga, a.g.e. Cilt V, s.70. 177 Coquelle, a.g.e. s.240.

getirmesi ve onları savaşa hazırlaması için Dalmaçya’ya gönderiyoruz. Çabanızın ve cesaretinizin farkındayız. Zaborowski, sizin birliklerimize katılmanızı sağlayacak; ona güvenin, Osmanlılarla savaşta alınacak önlemler konusunda onunla anlaşın. Emin olabilirsiniz ki, her kim bizimle birlikte savaşırsa, mükemmel bir şekilde ödüllendirilecektir…”.

Çariçe’nin mesajı, aşiret reislerinin katıldığı mecliste coşkuyla karşılanmış, Çariçe’nin göndermiş olduğu değerli hediyeler büyük memnuniyet yaratmıştır178

.

Avrupa’da büyüyen Fransız tehlikesi, Osmanlı Devleti’nin bu kez imdadına yetişmiş ve Avusturya ile 04 Ağustos 1791 yılında Ziştovi anlaşmasının, 09 Ocak 1792 ise de Ruslarla Yaş anlaşmasının imzalanmasına neden olmuştur.

Ziştovi Anlaşmasını birinci maddesinde Karadağ ile ilgili şu hüküm yer almıştır179

:

”…Bundan böyle iki İmparatorluk ve tebaası arasında kesintisiz, karada, denizde, ırmaklarda gerçek ve samimi bir dostluk, mükemmel ve sıkı bir birliktelik, bu savaş boyunca olan tüm düşmanlıkların ve şiddetin unutulması ve bunların genel affı haiz olacaktır. Özellikle, Karadağ, Bosna, Sırp, Eflak, Boğdan ve Moldovya halkları bu af kapsamında ülkelerine geri dönebilecek ve kendi hükümdarına karşı gelmiş olduğundan ya da başka İmparatorluk hanedanına itibar etmiş olduğundan dolayı cezalandırılmayacaktır...”.

Vermiş olduğu destek karşılığında umut ettiği bağımsızlık, özerklik veya toprak kazanımı bir yana, anlaşmada Karadağ’dan, açık olarak Osmanlı Devleti’nin bir toprağı ve tebaası olarak bahsedilmiştir. Ruslar ise sadece maddi yardımda bulunmuştur.

Kara Mahmud Paşa, 1787-1792 yılı savaşlarında, Osmanlı’ya müşkülat çıkaran Karadağ gailesini ortadan kaldırmak maksadıyla, 1796 yılı Temmuz-Ağustos aylarında, Podgoriçe-Eşpozi istikametinden Piperi bölgesine harekâta başlamış, ancak asilerin kalabalık olması nedeniyle Podgoriçe’ya geri dönerek yeterli kuvveti oluşturmuş ve tekrar harekâtına devam etmiştir180. Ancak, gece kalmak için Ordugâh kurduğu yere

178 Coquelle, a.g.e. s.240.

179 Brunswik, a.g.e. s.45-56. NYT, 26 Ocak 1853 tarihli a.g.m. 180 İslam Ansiklopedisi, a.g.e. Cilt VI, s.225.

Karadağlılar baskın yapmış ve başını keserek şehit etmişlerdir181. Mahmud Paşa’nın

kesilen başı uzunca bir süre Çetine’de sergilenmiştir182.

Ne yazık ki, Osmanlı Devleti’ne yapmış olduğu sayısız hizmete rağmen, Paşa’nın ölümünü Mahmud Paşa gailesinin ortadan kalkması olarak nitelendirip, durumdan memnun olan birçok Osmanlı Devlet adamı ve Vakanüvis bulunmaktadır183

. Ancak ileride görülecektir ki, Kara Mahmud’dan sonra, daha organize olmaya başlayan Karadağlılarla başa çıkmak kolay olmayacaktır.

Zafer neticesinde, Brda bölgesi nahiyelerinden Piperi ve Bielopavliç aşiretleri Karadağ’a katılmıştır184. Ancak bu durum, Brda nahiyeleri tarafından Osmanlı ve

Karadağlılara vergi vermeme noktasında sık olarak kullanılmış, hangi taraf vergi toplamak istemiş ise aşiretler karşı tarafa ait olduklarını belirterek vergi vermemeye çalışmışlardır185

.

Zafer ile aşiretler üzerinde hâkimiyeti artan I. Peter, hazırlamış olduğu 16 maddelik ilk yazılı kuralları 1798 yılında aşiret reislerine kabul ettirmiş186, Karadağ’ın

ilk yazılı anayasası olarak kabul edilen bu 16 maddeye, 1803 yılında 17 madde daha eklenmiştir187

.

Anayasal düzenlemenin yanında, idari düzenlemeler de yapılmıştır. Bu kapsamda nahiyeler belirlenmiş, nahiyeler ve buradaki aşiretlerin Voyvoda, Serdar, Knez gibi yöneticilerinin belirlenmesi esasa bağlanmıştır. Vladika Vasilije zamanında kurulan mahkemenin görev alanı ve yetkileri belirlenmiştir188

.

Knezlerin iştiraki ile oluşan ve “sukupstina” olarak adlandırılan meclis çalışmaları periyodik hale getirilmiş, Prejanik adı verilen Vladika’nın özel koruma birliği189

teşkil edilmiştir.

181 Ahmet Cevdet Paşa, a.g.e. s.329-331. Tevfik Ahmet, a.g.e. s.8-10.

182 Vaclik, a.g.e. s.22-23. Coquelle, a.g.e. s.251. Poole, Stanley, Lane, The Story Of Turkey, (Türkiye Tarihi), G. P. Putnam’s Sons, New York, 1893, s.32.

183

Kaptan, a.g.e. s.5.

184 Castellan, a.g.e. s.316-317.

185 BOA, İ. HR Nu: 161, Gömlek Nu:8640, Varak 15.

186 Gesetzbuch Daniel’s I., Montenegro und der Berda, (Daniel’in Anayasası,Karadağ ve Brda)), Verlang Von Friedrich Manz., Viyana,1859,s.5.

187 Ergirili, a.g.e. s.170-173. Rastoder, a.g.e. s.117-119. 188 Jelavich, a.g.e. s.275.

Ayrıca ilk kez düzenli vergi sistemi kurulmaya çalışılmış, ancak aşiret liderlerinin “haracı vereceksek vezire verirdik” şeklindeki şiddetli itirazları nedeniyle sistem çalıştırılamamıştır190

.

Zafer ve sonucunda yapılan çalışmalar Rusya tarafından da ilgiyle izlenmiş, Çar I. Paul aşağıdaki mesajı göndermiştir191

:

“…Haklarınızı Avusturya ve Bab-ı Ali nezdinde korumak için, Viyana ve İstanbul’da bulunan büyükelçilerimize gerekli yazılar yazılmıştır.

Karadağ halkına gösterdiğimiz iyi niyetimizi kanıtlamak için, 01 Ocak 1799 tarihinde başlamak üzere, Hıristiyanlığın faziletini yükseltmek, halkın aydınlanması ve refahının geliştirilmesinde kullanılması için her sene 1000 duka ödenmesine karar verilmiştir…”.

Bu mesaj, Karadağ gibi dış yardıma muhtaç bir yer için, yardımının kurumsallaşması açısından çok önemlidir. Vladika bu sayede Rusya’nın desteğini sürekli olarak alabilecek ve reformlarına devam edebilecek gücü elde bulundurabilecekti. Ancak yardımın gerçek amacı, mesaj’da belirtildiği gibi, Karadağ’ın gelişmesi ve medenileşmesi olmayıp, Avrupa’yı kasıp kavuran Napolyon savaşlarında Rusya’ya vereceği destek karşılığı olmuştur.

I. Peter iktidarını sağlamlaştırmaya ve Karadağ’daki aşiretlerden, basit düzeyde de olsa devlet yaratmaya çalışırken, Fransız ihtilali ve arkasından devam eden Napolyon Savaşları, Karadağ’ı doğrudan etkilemiştir. 1797 yılında Venedik Cumhuriyeti’ni ortadan kaldıran Napoleon Bonoparte, “Campo Formio”192

antlaşması ile Belçika’daki Avusturya-Macaristan topraklarına karşılık Dalmaçya’daki Venedik topraklarını Avusturya-Macaristan’a devretmiştir193.

Zayıf Venedik’in yerine, güçlü Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun geçmesi ve bölgede Venedik’in mirasçısı olarak yer alması, Rusya’da pek hoş

190 Fleming, a.g.e. s.85. 191

Vaclik, a.g.e. s.103. Suavi, a.g.e. s.11.

192Campo Formio Anlaşması, 17 Ekim 1797’de Avusturya ile Napolyon Fransa’sı arasında imzalanmıştır. Armaoğlu, a.g.e. 54.

karşılanmamış ve Karadağ’ı kullanma konusunda, Avusturya-Macaristan ve Rusya rekabeti su üstüne çıkmaya başlamıştır194

.

I. Peter, Rusya ile ilişkilerini sürdürmek ve 1799 yılında kayıt altına alınmış mali yardımların sürekliliğini sağlamak maksadıyla Vukotiç, adlı bir temsilciyi Rusya’ya göndermiştir. Vukotiç, Vladika’nın yerine geçmek için I. Peter hakkında iftiralarda bulunmuş, neticede Rus meclisi, hükümeti ve Rus kilisesinden I. Peter’in görevinden alınarak, süratle Rusya’ya gönderilmesine dair bir karar çıkartmıştır195

.

Kararın uygulanması için Kont Iveliç, Karadağ’a gönderilmiştir. Rusya kilisesinin 16 Ekim 1803 tarihli mektubunun Karadağ’da öğrenilmesi üzerine, aşiret reislerinin desteğini alan I. Peter, Sivil Vali Vuk Radonoviç’e, Rusya’ya mektup yazdırmıştır196

.

Vali mektupta: dini kıyafetlerin kullanılmadığı, çocukların vaftiz edilmediği gibi doğru olmayan iddia ve iftiralara karşı, Vladika’nın, halkın en kötü zamanlarında yanında olup onları tekrar bir araya getirdiğini, son derece dini bütün ve mütevazı bir hayat süren insan olduğunu, ayrıca, Vladika’nın yerine atanmak istenen Vukotiç’i de kesinlikle istemediklerini belirtmiştir.

Karadağ halkının Rusya tebaası olmadığını, Vladika’nın da Rus din işleri meclisi tarafından yargılanmasının söz konusu olamayacağını belirtip, Rusya’ya bağımlılıklarının din ve soy kardeşliğinden gelen, yalnızca manevi bir bağlılıktan ibaret olduğunu, dinlerini Rus din işleri meclisinden değil, şu anda başlarında bulunan Vladika’dan öğrendiklerinin altını çizmektedir. Ortodoks mezhebinin Rusya’da hüküm sürdüğü sürece sevgi ve bağlılıklarının daim olacağını ve Rusların düşmanlarına karşı ataları gibi, savaşacaklarını, fakat hiç kimsenin olmadığı gibi Rusya’nın da boyunduruğu altına girmeyeceklerini söylemektedir. Bununla beraber eğer Vladika’nın iddia edilen suçları gerçeklilik ifade etseydi, kendilerinin onu bir vatandaş olarak yargılayacakları da eklenmektedir197

.

194Yılmazçelik İbrahim ve Özdem Ali Gökçen, Düvel-i Muazzamanın Karadağ üzerinden Osmanlı Devletiyle Mücadeleleri ve Bunun Günümüze Yansımaları, Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, “Berlin Konferansı’ndan Günümüze Büyük Güçler ve Türkiye” konulu, I. Uluslararası Tarih Sempozyumu, İzmir, 12-14 Ekim 2011.

195 Jelavich, a.g.e. s.133. 196 Brunswik, a.g.e. 15-25. 197 Brunswik, a.g.e. s.26-30.

Ayrıca Kont Iveliç’in tutum ve davranışlarından rahatsız olan Vladika, onun hakkında Temmuz 1804 tarihinde bir şikâyet mektubu yazdırmıştır.

Mektupta; Iveliç’in hiçbir nezaket ve diplomatik kurala uymadığı, aşiretleri çeşitli hediyelerle kandırarak Vladika’ya karşı ayaklandırmaya çalıştığı ve Vladika’yı devirerek onu sürgüne göndereceğini açıkça belirttiği anlatılmış, Kont Iveliç’in aslında 1788 yılında Rusya tarafından Karadağ’a gönderilen yardımları dahi kendi ailesi ve serveti için kullandığı belirtilerek, onun Karadağ’da saygınlığının kalmadığı ifade edilmiştir. Mektupta ayrıca, Rusya’dan Karadağ’ı bilen bir temsilcinin gönderilerek gerçek durumun araştırılabileceği veya pasaport verilmesi halinde Karadağ’dan da özel bir heyetin Rusya’ya gelebileceği belirtilmiştir.

Devam eden Napolyon Savaşları ve 1804 Sırp İsyanı, Rusya ve Karadağ’ı tekrar bir araya getirmiş ve gerilen ilişkiler normale dönmüştür.

1802 yılında Kotor Körfezi bölgesinde bulunan Grbalj aşireti, Avusturya- Macaristan yöneticilerinin baskılarından şikâyet ederek Vladika’ya başvurmuşlardır. Adriyatik’e ulaşmayı çok istemesine rağmen, güçlü komşusu ile karşı karşıya gelmek istemeyen Vladika, ustaca bir manevra yaparak bu başvuruyu reddetmiştir198

.

1805 yılında, Avusturya-Macaristan’ın Austerliz’de Fransa’ya yenilmesi üzerine, Avusturya-Macaristan, Kotor körfezi ve Dalmaçya kıyılarını Fransa’ya bırakmak zorunda kalmıştır. I. Peter, kaotik ortamdan istifade ile Fransızlardan önce harekete geçerek, Rusya’nın desteği ile Kotor’u, Şubat 1806 yılında kolayca ele geçirerek Adriyatik’e ulaşmayı başarmıştır199

.

15 Mayıs 1806 tarihinde Ragusa’yı ele geçiren Fransız birliklerine200, Karadağ

ve Ruslardan oluşan birlik taarruz etmiş, ancak Ragusa’nın kenar mahallelerine kadar girip buraları tahrip etmelerine rağmen, harekat başarılı olamamıştır201

.

Fransız takviye kuvvetlerinin bölgeye gelmesi üzerine Rus ve Karadağ birlikleri, 1806 yılı sonuna kadar Kotor bölgesine doğru çekilmişlerdir202

.

198 Vaclik, a.g.e. s.75-77. 199

Trevor, a.g.e. s.16. 200 Ergirili, a.g.e. Varak 6a. 201 Vaclik, a.g.e. s.90. 202 Vaclik, a.g.e. s.91.

Karadağlıların savaş esnasında, naralar atarak, bel ve boyunlarında kesilmiş kafalar asılı şekilde, doğrudan Fransızların üzerine yürümeleri, düzenli ve disiplinli Fransız birliklerinin dahi morallerini bozmuştur. Bunun yanında, yağma için savaş alanını terk edip, yağmaladıkları eşyaları evlerine götürmek istemeleri ise Rus komutanlarını kızdırmıştır203

.

Karadağlıların Kotor körfezine ulaşmaları ve Adriyatik’e bir çıkış elde etmeleri, onlar için bir hülyanın gerçekleşmesi olarak kabul edilmiştir. Bu yüzden, Fransızların İllirya Valisi olarak ilan ettikleri General Marmont’un kendileri ile birlikte hareket etmeleri doğrultusundaki taleplerini sürekli olarak reddetmişler ve Kotor’u bırakmamak için var güçleri ile mücadele etmişlerdir. Bu yüzden, Fransa ile Rusya arasında imzalanan Tilsit anlaşması ile Çar’ın Kotor’un Fransızların egemenliği altında olduğunu tanıması ve Karadağlılara evlerine dönmeleri doğrultusundaki emri, tam bir yıkım olmuştur204

.

Dalmaçya’da ve egemenliği altındaki topraklarda meydana gelen; Napolyon’un İtalya kralı olarak atanması, Ragusa’nın ve Kotor’un Fransızlara devredilmesi, Karadağ birliklerinin Ruslarla beraber harekat icra etmelerine ve Yedi Adalar Cumhuriyeti’ndeki Arnavutların Rus birlikleri için asker olarak kaydedilmesine Osmanlı Devleti hiçbir müdahalede bulunmamış ve güçlü komşularının üstünlüğünü kabul etmek zorunda kalmıştır205

.

Bu arada 1804 yılında başlayan Sırp İsyanı’na Ruslar, uzun yıllardır süren ilişkileri nedeniyle Karadağ’a rakip çıkarmak istemediklerinden dolayı destek vermez iken, özellikle 1806-1812 yılları arasındaki Osmanlı-Rus Savaşı, bu politikasını değiştirmelerine yol açmıştır. Bu bağlamda Kotor’da bulunan Rus birlikleri, Nisan 1807 tarihinde Nikşik’e, Mayıs 1807 tarihinde ise Klobuk Kalesi’ne saldırıda bulunarak, isyanın Hersek taraflarına yayılmasına çalışmışlardır. Ancak Nikşik ve Klobuk kalesine icra edilen harekât başarılı olamamış Fransızların Kotor bölgesine tehdidi nedeniyle, birlikler tekrar Kotor’a dönmüştür206

.

General Marmont, Kotor körfezi bölgesine yerleştikten sonra Vladika ile 1807 yılında Kotor’da bir görüşme gerçekleştirmiştir. Görüşmenin kim tarafından istendiği ve

203

Duham, a.g.e. s.52. 204 Delarue, a.g.e. s.59. 205 Jorga, a.g.e. Cilt V, s.138. 206 Hammer, a.g.e. Cilt IX, s.2517.

görüşme konuları üzerinde tarihçiler arasında iki farklı yaklaşım vardır. Bir yaklaşıma göre;

Karadağ’ı yanında görmek için görüşme talebi Fransız General’den gelmiş ancak görüşme; General’in, Karadağlıları düşmanlarının kafalarını kestikleri için barbar ve vahşi olarak nitelemesi karşısında, Vladika’nın “…biz hiç değilse Fransızlar gibi kendi Kral ve Kraliçemizin kafasını kesmiyoruz…” diyerek cevap vermesi üzerine hoş olmayan bir biçimde bitmiştir207.

Diğer bir görüş ise General Marmont’un anılarına atıfta bulunmaktadır. General Marmont, görüşme ile ilgili şunları yazmıştır208

:

“…Karadağ Piskoposu benden bir görüşme talebinde bulundu. Bu talebi kabul ettim ve Kotor yakınlarında buluştuk. Geçmişten bahsettik ve ona bizimle neden savaştıklarını sordum. Bana verdiği cevapta, Rusya’nın koruması altında ve ihtiyaçları onun yardımları ile karşılanırken, çıkarlarının ona itaat etmelerini gerektirdiğini; fakat bugün şartların değiştiğini ve yeni şartların yeni gereklilikler getirdiğini söyledi. Karadağ halkının iyi bir komşu olacağı ve hiçbir şikâyete mahal vermeyeceği konusunda bana teminat verirken, aynı zamanda benim iyi dileklerimi elde etmek için çabalayacağını belirtti. Kesin yükümlülükler altına girmemesine karşın, konuşmaları bende, ilerde Fransa himayesine girebileceği izlenimi bıraktı. Bu konunun üzerine fazla gitmedim; bu öneri ondan gelmeliydi. Daha sonra, bu teklifi yapacağını düşündüğüm anda, fikrini değiştirdi.

Rus Hükümeti hiç şüphesiz bu ülkeler üzerindeki nüfuzu için büyük bedelleri gözden çıkarmıştı. Kendi adımıza, karşılıklı olmak şartı ile, iyi komşuluk ilişkileri için söz verdim; kendisi de vermiş olduğu garantileri yineledi ve bu nokta üzerinde uzlaşarak ayrıldık. Yaklaşık elli yaşlarında ve son derece etkileyici olan bu Vladika’nın dikkate değer bir zekâsı vardı; tutumu, asalet ve ağırbaşlılık doluydu. Ülkesindeki kesin ve meşru otoritesi, çok büyük bir şey değildi; fakat nüfuzunun sınırları yoktu...”.

Çağrının kimden geldiği ve toplantıda ne olduğu konusunda, farklı yaklaşımlar bulunmasına rağmen Fransa’nın, Dalmaçya’ya yerleşmesi ve yeni fikirleri burada yayması, Karadağ’ı kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak için kazanmaya

207 Coquelle, a.g.e. s.270.

çalışması209, Karadağ’ın da Rusya’nın dışında başka büyük ülkelerle işbirliğine

gidebileceğini anlaması değişmeyen ve gerçek hususlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bölgedeki kabileler arası mücadele ve kargaşalıklar, Fransızların da bu bölgeye gayret sarf etmesine neden olmuştur. Öyle ki, Karadağlılara kızan Napolyon, Karadağ (Monte Negro)’ı yerle bir edip kan gölüne çevireceğini ima ederek, ismini Monte Rosso (Dağ Gülü)’ya çevireceğini ifade etmiştir210

.

1806-1812 Osmanlı-Rus Savaşı süresince, fırsattan istifade ile aşiretler vergilerini vermeyerek bölgede karışıklık çıkarmışlardır. Bu bağlamda Nikşik halkı ile civarındaki Taşlıca kazasına bağlı Drobniak nahiyesi halkı, Rusya’nın tahrikine kapılarak isyan etmiş ve Karadağ’a bağlılıklarını bildirmiştir. Bosna eyaletine bağlı Kilis Sancağının valisi Süleyman Paşa, isyanının önderlerini esir alarak isyanı süratle bastırmıştır211

.

1810 yılından itibaren bozulmaya başlayan Rusya-Fransa ilişkileri, Vladika I. Peter’e, Kotor bölgesini tekrar ele geçirme şansını vermiştir. 1813 yılında, bölgede donanması ile harekat düzenleyen İngiliz Amirali William Hoste212

ile irtibata geçen Vladika, donanma desteği ile Kotor bölgesini ele geçirmiş ve döneminde ikinci kez denize çıkış sağlayabilecek bir limana sahip olmuştur213

.

Napolyon Savaşları sonucu Adriyatik ve Dalmaçya kıyılarına tekrar hakim olan Avusturya-Macaristan, Kotor’un Karadağ’da olmasının, aynı zamanda Rusya için