• Sonuç bulunamadı

BİRİNCİ BÖLÜM: ARAŞTIRMAYA İLİŞKİN AÇIKLAMALAR

1.7. Araştırmanın Evreni ve Örneklemi

1.7.2. Nitel Araştırma Bağlamında Evren ve Örneklem Seçimi

Araştırma örneklemi seçerken araştırmacının kullanabileceği bazı yöntemler vardır. Araştırma örnekleminin seçimi “nitel yaklaşımda” bir ölçüde farklıdır. Her şeyden önce nitel araştırmada örneklemin geniş olması çoğu zaman mümkün değildir. Nitel araştırmada örneklem seçimi araştırma probleminin özelliği ve araştırmacının sahip olduğu kaynaklarla yakından ilgilidir. Bazen bir birey tek başına bir araştırmanın örneklemini oluşturabilir. Bu nedenle nitel araştırmalarda geçerli olabilecek ve her araştırmaya uyabilen örneklem belirleme yöntemleri sunmak mümkün değildir (Yıldırım; Şimşek, 2005:87).

Nitel araştırmaların birincil kaygısı, nicel araştırmalarda olduğu gibi belirli bir evrene sağlam genellemeler yapmak değil, bir evrende olması olası çeşitlilik, zenginlik, farklılık ve aykırılıkları çalışmalarına dahil ederek bütüncül bir resim elde etmektir (Goetz; LeCompte, 1984). Nitel araştırma, çalışılan konuyu derinlemesine ve tüm olası ayrıntıları ile incelemeyi amaç edinmektedir.

Nitel araştırmalar, araştırma evrenini, sosyal gerçekliği genellemelere varmak amacı ile incelemediğinden araştırmacı, temsil edici bir örneklemden çok, veri derleyebileceği örneklerle çalışır. Araştırma probleminin temel önemdeki öğeleri hakkında fikir sahibi olan, deneyimleri olan, yaşantılarından bu öğeler hakkında bilgi oluşturabileceği kişileri örneklemine dahil etmek amacındadır (Kümbetoğlu, 2005:96). Ancak, yine de nitel araştırmada yaygın olarak kullanılan bazı örneklem belirleme yöntemleri mevcuttur.

Amaçlı örnekleme yöntemleri, tam anlamıyla nitel araştırma geleneği içinde ortaya çıkmıştır. Buradaki örneklem, araştırmacının teorik yaklaşımına paralel olarak belirli bir yanlılığa dayanır. Bu durum, niteliksel araştırma örneklemini araştırma amacına dayanan ve belirli bir kriter veya özelliğe bağlı olarak seçilen birey ve gruplardan oluşan (Black, 2002:61) bir yapıya kavuşturur. Patton’a (1987) göre, olasılık

temelli örnekleme temsiliyeti sağlama yoluyla evrene geçerli genellemeler yapma konusunda önemli yararlar sağlarken, amaçlı örnekleme zengin bilgiye sahip olduğu düşünülen durumların derinlemesine çalışılmasına olanak vermektedir. Bu anlamda, amaçlı örnekleme yöntemleri pek çok durumda, olgu ve olayların keşfedilmesinde ve açıklanmasında yararlı olur.

Başlıca örnekleme yöntemleri şu şekilde sıralanabilir: aşırı veya aykırı durum örneklemesi, maksimum çeşitlilik örneklemesi, benzeşik örnekleme, tipik durum örneklemesi, kritik durum örneklemesi, kartopu veya zincir örnekleme, doğrulayıcı veya yanlışlayıcı örnekleme, kolay ulaşılabilir durum örneklemesi ve teorik örnekleme (Patton, 1987).

Nitel araştırma doğası gereği esnektir ve bu esneklik araştırma sürecinin her aşaması için geçerlidir. Araştırmada birden fazla örnekleme yöntemi aynı anda kullanılabilir. Bu araştırmanın nitel örnekleme seçiminde “maksimum çeşitlilik örneklemesi” ve “teorik örnekleme” yöntemlerinin birlikte kullanılması yolu tercih edilmiştir. “Maksimum çeşitlilik örneklemsi”ndeki amaç, bir örneklem oluşturmak ve bu örneklemde çalışılan probleme taraf olabilecek bireylerin çeşitliliğini maksimum derecede yansıtmaktır (Yıldırım; Şimşek, 2005:108). Patton’a (1987) göre, maksimum çeşitlilik gösteren küçük bir örneklem oluşturmanın en azından iki yararı vardır: (1) örnekleme dahil her durumun kendine özgü boyutlarının ayrıntılı bir biçimde tanımlanması ve (2) büyük ölçüde farklı özellik gösteren durumlar arasında ortaya çıkabilecek ortak temalar ve bunların değerinin ortaya çıkarılması. “Teorik örnekleme”de ise, görüşülecek kişilerin seçimi araştırmanın gelişimi ile ortaya çıkmakta, araştırma sürecinin içinde nihai halini almaktadır. Örneklem araştırmacının teorik çıkarsamaları ile belirlenir ve araştırmanın başlangıç aşamasında oluşturulmaz. Örneklemin ne kadar büyük olacağının seçiminin araştırmanın başında ortaya çıkması ne istenir ne de mümkündür (Kümbetoğlu, 2005:99).

Örneklem konusundaki önemli problemlerden biri de nasıl seçileceğinin yanı sıra, örneklem büyüklüğüdür. Örneklem büyüklüğü, istatistiki çıkarsamalara dayanan niceliksel araştırmalar için önemli bir öğedir. Çünkü, örneklem büyüdükçe istatistiki hesaplamalar daha net ve kesin olacaktır (Black, 2002:53). Niteliksel araştırmalarda ise,

incelenen grubun homojen bir yapıda oluşu küçük bir örneklemi yeterli kılar. Eğer grup heterojense örneklemin büyüklüğü arttırılabilir (Sarantakos, 1993). Görüşülenlerin yine amaca bağlı olarak ve belirli sosyal özelliklere göre homojen veya heterojen olması mümkündür (Kümbetoğlu, 2005:97).

“Teorik örnekleme”de, araştırma süreci içinde teorik bir doyum noktasına ulaşılana kadar, örneklemi oluşturacak birim ya da bireylerin seçimi devam eder. Araştırmacı, analizlerine yeni bir veri ilave etmeyen, yeni bir katkı sunmayan görüşmelere kadar örneklemini belirlemeye devam eder. Ancak bu noktada örneklem büyüklüğü yeterli bulunur (Denscombe, 1988:216).

Bu yönde, niteliksel çalışma bağlamında, İzmir ve Konya kentlerinde araştırmanın gerekli kıldığı aşamalarda İzmir kentinde 38 ve Konya kentinde 22 olmak üzere toplam 60 kişiyle derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Derinlemesine görüşme yapılan kişilerin seçimi, “maksimum çeşitlilik örneklemesi” ve “teorik örnekleme” yöntemlerine göre gerçekleştirilmiştir.

Buna göre, araştırma konusu ve probleminin temel eksenleri çerçevesinde farklı kimlik eksenlerinde yer aldığı düşünülen ve yaşantılarından araştırma sorunsalları hakkında bilgi oluşturabilecek kişilerle görüşmeler gerçekleştirildi. Görüşmeler iki aşamalı olarak gerçekleştirilmiştir. İlk aşamada sistematik olmayan derinlemesine görüşmeler yapılmış, daha sonra sistematik derinlemesine kişi görüşmeleri gerçekleştirilmiştir. “Teorik örnekleme” bağlamında, söz konusu bu işlemlere başlamadan önce görüşme yapılacak kişilerin sayısı belirlenmedi. Başka bir deyişle, örneklem araştırmacının teorik çıkarsamaları ile belirlenmiş ve araştırmanın başlangıç aşamasında oluşturulmamıştır. Süreç içinde teorik bir doyum noktasına ulaşılana kadar, yani analize yeni bir veri ilave etmeyen veya yeni bir katkı sunmayan görüşmeler ortaya çıkıncaya kadar örneklem belirlenmeye (görüşme yapılacak kişilerin seçilmesi) devam etmiştir. Dolayısıyla, zengin veri sağlayacağı düşünülen toplam 60 farklı kişiyle ayrı ayrı çeşitli aşamalarda gerçekleştirilen derinlemesine görüşmelerin ardından yeni elde edilmeye başlanan verilerin kendini tekrarlamaya başladığı noktada yani artık teorik bir doyum noktasına ulaşıldığına kanaat getirildiğinde nitel veri toplama süreci sonlandırılmıştır.

Benzer Belgeler