• Sonuç bulunamadı

Dinî Unsurlar 1.İbadet 1.İbadet

BÖLÜM 1: ARAP YARIMADASI VE AFRİKA’NIN DOĞU SAHİLLERİ SAHİLLERİ

1.21.15. Dinî Unsurlar 1.İbadet 1.İbadet

Hind ve Çin ahalisi Ebû İshâk’a çok hürmet gösterir, onun kabrine adak adarlar. (s.212)

108

Sa’di Şîrâzî: İranlı meşhur sufî şair. 580 h./1184 m. yılında doğdu, yüz yaşını aştı, 691 h./1292 m. de vefat etti. Türkmenlerden Salguroğulları hanedanı zamanında yaşadı; Farz Atabekleri olarak da bilinen bu hanedan Moğollara boyun eğdiği için memleketlerini harap olmaktan kurtarmış; Sa’di’nin muasırı olan Atabek Ebûbekir dönemimde Şiraz şehri ilmin ve sanatın korunduğu bir vahâ olmuştu. Sa’di, tahsiline Şiraz’da başlamış, sonra Bağdat’a uzanarak Nizâmiye Medresesi’nde devam etmiştir.

144 1.21.15.2.Dinî Karakterler

Ermiş: Basra ilr Ubulle arasında ermiş Sehl b. Abdullah Tüsterî Hazretleri’nin ibadet ettiği mekân bulunmaktadır. (s.188)

Derviş: Hıdır-İlyas’a ait olduğu kabul edilen bir inziva kulübesinde bulunan dervişin hikâyesi anlatılır. (s.189)

Derviş: Serendîb Dağı’nda dervişler acıktıkları için şeyhlerinin sözünü dinlemeyip bir fili kesip yedikleri anlatılmaktadır. (s.209)

1.21.16.Cinsiyet

Kadın: Şiraz’daki kadınların özelliklerinden bahsedilmektedir. (s.200) 1.21.17.Sayılar

Kırk: Ölümden sonraki kırk gün tamamlanana kadar mateme devam edilir. (s.195) 1.21.8.Renkler

Beyaz: İsfahan ahalisinin ten rengi kızıla çalan beyazdır. (s.197) 1.21.9.Madenler

1.21.9.1.Altın

Sultan makamında, sultanın önünde altınla kaplanmış sürahi bulunur. (s.195)

Kıvâmeddîn Tamgacî bulunduğu ilin vergilerini toplamakla görevlidir. Bu işi onbin dinar akçe karşılığında yapıyormuş. Bu rakam, Mağrip ölçüsüyle ikibinbeşyüz dinar altın yapar. (s.204)

Horasanlı Fakih Emir Abdullah, Hind sultanının huzuruna çıkarak ona Harizm Beyi Emir Kutlû Dümûr’dan selam getirmiştir. Bunun üzerine Hind sultanı Emir Abdullah’a hazineye gitmesini ve taşıyabileceği kadar altın almasını söylemiştir. (s.207)

Hind sultanının cömertliği ile ilgili bir hikâyede altın adı geçmektedir. (s.207) 1.21.9.2.Gümüş

145 1.21.9.3.Demir

Yezdühâs’ta bir ribat vardır. Bu binanın demirden yapılmış sağlam bir kapısı bulunuyor. (s.200)

Şiraz’da bir kimsenin oğlu veya hanımı vefat edince evin odalarından biri türbe yapılıp, oraya defnedilir. Odanın sokak tarafına demir parmaklıklı bir kapı yapılır. (s.210) 1.21.10.Ulaşım Araçları

1.21.10.1.Gemi

Geminin ulaşım aracı olarak kullanıldığından bahsedilmektedir. (s.188) 1.21.10.2.Tekne

Teknenin ulaşım aracı olarak kullanıldığından bahsedilmektedir. (s.188) 1.22.Kûfe 1.22.1.Adlar 1.22.1.1.Kişi Adları Hz. İbrahim. (s.214) Hz. Ali. (s.214) İbn Mülcem. (s.214) Nuh Peygamber. (s.214) İdrîs Peygamber. (s.214)

Müslim b. Akîl b. Ebû Tâlib. (s.214) Hz. Hüseyin. (s.215)

Âtike. (s.215) Sükeyne. (s.215)

146 Muhtâr b. Ebû Ubeyd. (s.215)

Muhammed b. Hasan Askerî. (s.216)

Ahmed b. Rümeyse b. Ebû Nümeyy Hılle. (s.216) Şeyh Hasan. (s.216)

Emir Ahmed. (s.216) 1.22.1.2.Yer Adları

Kûfe: Irak diyarının ana şehirlerinden biridir. (s.214)

Bi’r-i Mellâha: Kûfe yakınlarında güzel manzaralı bir şehir. (s.215) Hılle: Fırat’ın doğu kıyısında uzanan bir şehir. (s.215)

Kerbelâ: Her yanı Fırah Nehri ile kuşatılmış küçük bir şehir. (s.216) 1.22.1.3.Coğrafi Yer Adları

Fırat Nehri: Kûfe şehrinin doğusunda yer alır. (s.215) 1.22.1.4.Hayvan Adları

At: Ulaşım aracaı olarak kullanılır. (s.215) Katır: Ulaşım aracaı olarak kullanılır. (s.215) 1.22.2.Halk Edebiyatı

1.22.2.1.Rivayetler

Kûfe şehrindeki Büyük Câmii’nin içindeki mihrabın karşısında kıbleye dönünce sağ tarafta bulunan Hz. İbrahim namazgâhıdır. Buradaki hücrede Hz. İbrahim’in namaz kıldığı rivayet edilir. (s.214)

Hz. İbrahim namazgâhının yanında yüksek bir mihrap vardır. Burası da Hz. Ali’nin mihrabıdır. İbn Mülcem tarafından şehit edildiğinde Hz. Ali’nin orada bulunduğu söylenir. (s.214)

147

Hz. Ali mihrabının arkasında küçük bir secdegâh vardır. Anlatıldığına göre tufan koptuğunda meşhur “tennûr” tam burada kaynamıştır.109 Arkada, secdegâh dışında bir hücrenin Nuh Peygamber’e ait olduğu, tam karşıdaki küçük hücrenin ise İdrîs Peygamber’in ibadet köşesi olduğu söylenir. Mescidin güney duvarına bitişik bir alan vardır. Anlatılanlara göre Nuh Peygamber gemiyi burada inşa etmiştir. Bu meydanın bitiminde Hz. Ali’nin evi ve naaşının yıkandığı oda bulunuyor. Buraya yakın bir hücrenin de Nuh Peygamber’e ait olduğu rivayet ediliyor. (s.214)

1.22.3.İnanışlar

Kûfe halkının inanışlarına göre Muhammed b. Hasan Askerî, Kûfe şehrindeki mescide grip kaybolmuş yine oradan çıkması gerekiyormuş. Halkın beklediği İmam (Mehdi) odur. (s.216)

1.22.4.Müzik Kültürü 1.22.4.1.Müzik Aletleri

Davul, kös, boru ve zurna gibi müzik aletlerinden bahsedilmektedir. (s.215) 1.22.5.Mimari Yapılar

1.22.5.1.Dinî Mimari

Meşhed-i Sâhibüzzemân: Kûfe şehrinin büyük çarşısında yer alan bir mabed. Oraya “ Zamanın Efendisinin Meşhedi” diyorlar. (s.215)

1.22.6.Geleneksel Unsurlar

Halk her sene, Kûfe’deki katil İbn Mülcem’in kabrine odun götürüp yedi gece o mekânın üzerinde ateş yakar. (s.215)

Şehir halkının âdeti gereğince her gün yüz kişi silâhlarını kuşanıp ellerinde kılıçlarla, ikindi namazından sonra emirin huzuruna çıkarlar. Yanlarında at ve katırlar bulunur. Bu

109

Tufan Ve Tennûr: Hz. Nuh’a (a.s), Tufan hadisesi patlak vermeden önce bir gemi yapması doğrultusunda vahiy gelmiş; nihayet tufan vuku bulup ilgili âyette (Hûd Sûresi, 40. âyet) aynen buyrulduğu gibi “Tennûr’un kaynadığı” haber verilmiştir. Tennûr çok eski bir kelimedir, bizdeki karşılığı “tandır”dır. Fîrûzâbâdi, “içinde ekmek pişirilen ocak” ve “su fışkıran yer” manası vermiştir buna.

148

hayvanların önlerinde davul çalıp boru ve zurna öttürerek mabede kadar yürürler. (s.215)

1.22.7.Kutsal Mekânlar

Büyük Câmii: Kûfe şehrinde, kurşunla birbirine kaynaştırılmış yontma taşlardan örülen muazzam sütunlarla desteklenmiş çok güzel bir câmii. (s.215)

Büyük Câmii’nin yakınında yerden hayli yüksekçe yapılmış türbede Müslim b. Akîl b. Ebû Tâlib’in kabri bulunmaktadır. (s.215)

Ebû Tâlib’in kabrinin hemen yanında Hz. Hüseyin’in iki kızı Âtike ve Sükeyne’nin mezarları vardır. (s.215)

Meşhed-i Sâhibüzzemân: Kûfe şehrinin büyük çarşısında yer alan bir mabed. Oraya “ Zamanın Efendisinin Meşhedi” diyorlar. (s.215)

Kerbelâ, Hz. Hüseyin’in şehit edildiği yerdir. Mukaddes mezar da bu şehirdedir. Türbenin hemen yanında bir medrese ve zaviye vardır. (s.216)

Kûfe Mezarlığı’nın batısında bir karaltı vardır. Burası katil İbn Mülcem’in kabridir. (s.215)

Katil İbn Mülcem’in kabrinin yanında Muhtâr b. Ebû Ubeyd’in kabri vardır. (s.215) 1.22.8.Dinî unsurlar

1.22.8.1.Mezhep

Kûfe’de, Şîî ve İsnâ Aşeriyye İmâmiyye (Şîî Oniki İmam) mezhepleri vardır. (s.215) 1.22.9.Sayılar

Yedi: Kûfe’deki Büyük Câmii yedi avludan oluşur. (s.214) Kûfeliler, katil İbn Mülcem’in kabrinde yedi gece ateş yakmışlardır. (s.215)

1.22.10.Madenler 1.22.10.1.Altın

149 1.22.10.2.Gümüş

Kerbelâ’da Hz. Hüseyin’in mezarına altın ve gümüş kandiller asılmıştır. (s.216)

Hz. Hüseyin’in türbesinin kapısında bulunan eşik gümüştendir. Ziyaretçiler tarafından bu eşik hürmetle öpülür. (s.216)

1.22.11.Ulaşım Araçları 1.22.11.1.Gemi

Nûh Peygamber’in gemisinin Kûfe şehrinde inşa edildiğinden bahsedilmektedir. (s.214) 1.22.11.2.Tekne

Teknenin ulaşım aracı olarak kullanıldığından bahsedilmektedir. (s.215) 1.22.11.3.At

Atın ulaşım aracı olarak kullanıldığından bahsedilmektedir. (s.215) 1.22.11.4.Katır

Katırın ulaşım aracı olarak kullanıldığından bahsedilmektedir. (s.215) 1.23. Bağdat

1.23.1.Adlar

1.23.1.1.Kişi Adları

Seyyah İbn Cübeyr Ebu’l-Hüseyin. (s.217) Ebû Temmam Habîb b. Evs. (s.217)

Ebû Muhammed Abdulvahhâb b. Ali b. Nasr Mâlikî Bağdadî. (s.218) Kadı Ebu’l-Hasan Ali b. Nebîh. (s.218)

Mâruf Kerhî. (s.220) Ali b. Ebi Tâlib. (s.220) Ca’fer-i Sâdık. (s.220)

150 Musa Kâzım. (s.220)

Ali b. Musa Rıdâ. (s.220)

Halife Müstansırbillah Ebû Ca’fer b. Zâhir. (s.220) Sirâceddîn Ebû Hafs Ömer Kazvînî. (s.220)

Ebû Muhammed Dârimî. (s.220)

Ebûbekir Muhammed b. Mes’ûd. (s.220)

Abdülevvel b. Şuayb Sencerî Ebu’l-Vakt. (s.220) İmam Ebu’l-Hasan Abdurrahman Davudî. (s.220) Ebû Muhammed Abdullah Serahsî. (s.221) Ebû İmrân İsa Semerkandî. (s.221)

Ebû Muhammed Abdullah b. Abdurrahman Dârimî. (s.221) Mehdî. (s.221) Hâdî. (s.221) Emîn. (s.221) Mu’tasım. (s.221) Vâsık. (s.221) Mütevekkil. (s.221) Muntasır. (s.221) Müstaîn. (s.221) Mu’tezz. (s.221) Muhtedî. (s.221) Mu’temed. (s.221) Mu’tadıd. (s.221)

151 Müktefî. (s.221) Muktedir. (s.221) Kahir. (s.221) Râdî. (s.221) Müstekfî. (s.221) Mutî. (s.221) Tâî. (s.221) Kaim. (s.221) Kadir. (s.221) Müstazhır. (s.221) Müsterşid. (s.221) Râşid. (s.221) Muktefî. (s.221) Müstencid. (s.221) Müstedî. (s.221) Nâsır. (s.221) Zâhir. (s.221) Mustansır. (s.221) Musta’sım. (s.221)

İmam Ebû Hanife Hazretleri. (s.221)

İmam Ebû Abdullah Ahmed b. Hanbel Hazretleri. (s.221) Ebûbekir Şiblî. (s.221)

152 Bişr-i Hafî. (s.221)

Davud-i Tâî. (s.221)

Ebu’l-Kasım Cüneyd Hazretleri. (s.221) Ebû Saîd Bahâdur Han. (s.222)

Muhammed Hudâbende. (s.222) Harubende (Hudâbende). (s.222)

Emir Gıyâseddîn Muhammed b. Hvâce (Hâce) Reşîd. (s.222) Dünya Hatun. (s.223) Togay Hatun. (s.223) Dımaşk Hoca. (s.222) Hacı Mısrî. (s.222) Emir Çoban. (s.223) Mir Hasan. (s.223) Çalû Han. (s.223) Tâlış. (s.223) Sâtîbük. (s.223) Muhammed Uzbek. (s.224) Dümûrtaş. (s.224) Bağdat Hatun. (s.224) Dilşâd. (s.224) Hoca Leylî. (s.225) Dilşâd Hatun. (s.225)

153 İbrahim Şah. (s.225)

Hasan Hvâce (Hoca). (s.225) Emir Togaytimur. (s.225)

Emir Hüseyin b. Gıyâseddîn. (s.225) Melik Dînâr. (s.225)

Muhammed b. Muzaffer. (s.225) Melik Kutbeddîn Temehten. (s.225) Emir Alâeddîn Muhammed. (s.226) 1.23.1.2.Yer Adları

Bağdat: Dâru’s-Selâm (Esenlik ve Barış Yurdu) diye bilinen muazzam bir şehir. (s.217) Basra Kapısı Mahallesi: Bağdat’ın semtlerinden biridir. (s.219)

Sûku’s-Sülesâ (Salı Pazarı): Bağdat’ın en büyük çarşısıdır. (s.220) Tebriz: Irak’ın bir şehri.110 (s.226)

Kazan Çarşısı: Tebriz’de bulunan bir Pazar. (s.227)

Itır Pazarı: Amber ve Misk Çarşısı da denilir. Tebriz’de bulunur. (s.227) 1.21.1.3.Hayvan Adları

At: Bağdat’ta atın binek hayvanı olarak kullanıldığından bahsedilmektedir. (s.223) At: Bağdat’ta atın binek hayvanı olarak kullanıldığından bahsedilmektedir. (s.225-226) Deve: Devenin ulaşım aracı olarak kullanıldığından bahsedilmektedir. (s.227)

110

Tebriz: İlhanlıların başşehri iken son derece güzel, muhteşem bir yer imiş. Hamdullah Mustavfî, şehrin kapılarının adlarını veriyor; Ebu’l-Fidâ, Tebriz’in Azerbaycan bölgesindeki en meşhur şehir olduğunu belirterek halkın bu ismi umumiyetle “Tovrîz” şeklinde telaffuz ettiğini söylüyor. Evvelce Hulâgû hanedanının payitahtı imiş burası; binaların Kaşânî tarzında çinilerle süslü imiş, bazı evleri de kireçle sıvalıymış. Çok güzel medreseleri olan şehrin görülmeye değer bir çukur bostanı varmış. Baştakiler Tatar taifesiyle iyi geçinmişler; şehri, Merâga ve diğer şehirlerin başına gelen belâlardan korumuşlar.

154 1.23.2.Halk Edebiyatı

1.23.2.1.Rivayetler

İmam Ebû Abdullah Ahmed b. Hanbel Hazretleri’nin kabri üzerinde kubbe yoktur. Rivayet edildiğine göre, defalarca kubbe yapıldığını hâlde yıkılmıştır. (s.221)

1.23.2.2.Şiir

Şair ebû Temmam Habîb b. Evs’in Bağdat’ı anlattığı bir şiirine yer verilmiştir. (s.217) Kadı Ebû Muhammed Abdulvahhâb b. Ali b. Nasr Mâlikî Bağdadî’nin Bağdat’ın güzelliklerini anlattığı şiirlerine yer verilmiştir. (s.218)

Kadı Ebu’l-hasan Ali b. Nebîh’in Bağdat şehri ile ilgili bir kasidesi vardır. (s.218) Bağdatlı bazı kadınlar için yazılmış bir şiire yer verilmiştir. (s.219)

1.23.3.Dayanışma, Yardımlaşma ve Eğitim Kurumlararı