• Sonuç bulunamadı

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ASKLEPIEIONLAR

3.2. ATİNA ASKLEPİEİONU

Atina’da Asklepios Kültü’nün ortaya çıkışı salgın hastalıklar nedeniyle olmuştur. Peloponnessos Savaşları, Eski Yunan Coğrafyası sahasında büyük değişime neden olmuştur. Atina Kentinde “demos” adı verilen yurttaş toplulukları, savaş, salgın hastalık ve rejimin değişmesi tehlikesi ile karşı karşıya gelmişlerdir. Bu dönemde din de sabit bir faktör olarak kalamamış ve tarihi olayların, kişilerin çerçevesinde kurumsal bir değişim göstermiştir. Geleneksel çok tanrılı panteonda temel tanrı ve tanrıçalar yerlerini korumalarına rağmen MÖ V.yüzyıl itibarıyle bir takım değişimler yaşanmaya başlamıştır. İnsanlar tanrı panteonundaki büyük tanrılara inansa da yerel şifa kültlerini de değerli görmeye başlamıştır. Bunlardan olan Asklepios’un tanınmasıyla, Attika Bölgesi’nde on yıldan kısa bir sürede şifacı kültler kurulmaya başlanmıştır.453

Atinalıların neden Asklepios’u kendi kentlerine neden getirdikleri konusunda bilgi az bulunmakla beraber MÖ 430’dan 426 yılına kadar süren veba salgının etkisi olabileceği düşünülmektedir.454

Asklepios Kültü ilk olarak Atina’nın “Piraeus-Pire” adlı limanına geldiği düşünülmektedir.455 Thukydides’in aktarımına göre; veba salgınının çıktığı ilk yerdir. (Harita 4.2. )456

452 Melfi, a.g.e., 2010, s. 329.

453 Jessica Lamont, “Asklepios in the Piraeus and the Mechanisms of Cult Appropriation”, Autopsy In

Athens, (Ed. Margaret M. Miles), Oxbow Books, Oxford, 2015, s. 37.

454 Ferris, a.g.e., s. 26.

455 Robin Mitchell- Boyask, Plague and the Athenian Imagination: Drama History and the Cult of

Asklepios, Cambridge University Press, 2008, s. 106.

Atina Asklepieion’unun daha erken bir tarihe dayandırılmasının sebepleri bazı buluntulardır. Bu duruma tanıklık eden buluntular şunlardır:457

1.Tanrı Asklepios ve kızı Hygenia’ya sunulan adaklar

2. 1888 yılında ortaya çıkan “Mounychian Asklepios” adlı heykel. Bu heykel, Atina Müzesinde yer almaktadır. (Şekil 4.10.)

3. Tapınaklara ait, kutsal olarak görülen “lex sacra” adlı yasa metni.

4. Hygenia ve Asklepios adına bir rahip tarafından adanmış bir Helenistik Dönem adağı.

5. Yeni kazılarda ortaya çıkan “bothros” adı verilen çukurların varlığı. Adaklar fazlaca biriktiğinde yenilerine yer açabilmek için bu çukurlara gömülmekteydi. Adaklar, “Zeus Meilichios” ve “Zeus Philios” adlı yerel tanrılara adaklar yapılmaktaydı. Bu tanrılar da yılan figürüyle ilişkili olup zamanla Asklepios bunların yerini almıştır. (Harita 4.3.)

Piraeus Limanından sonra Asklepios Kültünün diğer durağı Atina Kenti olmuştur. Asklepios Kültü, Atina’ya MÖ 420’de getirilmiştir. Bu yılda getirilen Asklepios heykeli, Akropolis’in güney kanadına büyük bir törenle yerleştirilmiştir. 458

Asklepieion’un bulunduğu mevki gösterilen önemi yansıtmaktadır. Atina’da en önemli nokta olan Akropolis’e yerleştirilmiştir. Akropolis, Atina’nın dini dünyasının odak noktası ve yuvasıdır. Atina Festivallerinin düzenlendiği bir toplanma alanı olup Atina’nın kimliğini oluşturan en önemli öğedir. Bu nedenle Asklepios Kültünün bu noktada yerleşmesi külte ne denli önem verildiğinin bir göstergesidir. 459

Asklepios Kültü’nün getirilişi ile ilgili bilgiler, “Telemakhos Rölyefi” üzerinde ayrıntılı bir biçimde ele anlatılmaktadır. Rölyefe adını veren Telemakhos, tapınağın kurulmasında adı geçen bir Atina yurttaşıdır. Mermer yapı, MÖ 400 yılında inşa edilmiştir. Üzerinde dikdörtgen bir plak taşıyan T biçiminde sütuna sahiptir. Sütun kitabelerle doluyken plak üzerinde ise rölyefler yer almaktadır. Bu yapılar

457 Lamont, a.g.e., s. 38.

458 Ferris, a.g.e., s. 27.

459 Roy Van Wijk, Asklepios’ Arrival at Athens, Utrecht Universitesi, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Haziran 2013, s. 38.

Asklepios’un kente varışı, ritüeller, katılımcılar gibi bilgileri kronolojik olarak vermektedir. (Şekil 4.11.)460

Telemakhos Rölyefi üzerinde Tanrı Asklepios görülmekte sağında ise oturan bir kadın ona eşlik etmektedir. Arka solda küçük bir figür bulunmakta ve Asklepios’un dizlerinde bir köpek yatmaktadır. Arka solda bulunan figürün Telemakhos’un kendisi olabileceği düşünülmektedir.461

Tanrı Asklepios’a ait “Epidauria” festivali, Atina Kentine gelişiyle yurttaşlar tarafından Atina’da kutlanmaya başlamıştır. Atina’daki tapınakta “Epidauria” Asklepios festivali, Gizem Kültlerinin 4. veya 5. Gününde kutlanmaktaydı. Telemakhos Rölyefi bilgilerine göre; Asklepios Kültü, Atina’ya “Eleusis

Gizemleri”462 Festivalleri sırasında getirilmiştir. Bu yüzden Eleusis Gizemlerinde yer alan Demeter rahibelerinin Asklepios Heykeline eşlik ettiği düşünülmektedir.463

Rahibeler sayesinde Atina’nın kendi yerleşik kültü olan Eleusis Kültü’nün yardımı alınmış ve Asklepios, Atina’ya tanıştırılmıştır.464

“Graeciae Descriptio” adlı eserinde, yazar Pausanias, Atina Asklepieion hakkında şu şekilde bahsetmiştir:465

1.“…Asklepios Tapınağı, “agalmata-onun ve çocuklarının heykelleri” için görülmeye değer…”

2. “…Asklepios’un Tapınağının ardından Themis’in Tapınağı gelmektedir. Burada Hippolytus’a adanan bir höyük- mezar yer almaktadır.”

3. “…Diitrephes’in heykelinin yanında daha az tanınmış tanrılar bulunmaktadır. Bunlar Asklepios’un kızı “Hygiena” ve “Athena Hygenia”dır.

460 Ferris, a.g.e., s. 27.

461 Wijk, a.g.e., s. 18.

462 Atina’da ölülere “Demeter'in halkı-Demetrioi” adı verilmekteydi. Cicero’nun anlatımına göre, ölünün gömülmesinin ardından mezarın üzerine tahıl taneleri ekilerek, böylelikle toprakla bağ devam ettirilirdi. Cicero, Yasalar Üzerine, (Çev. C.Cengiz Çevik), Türkiye İş Bankası Yayınları, 2016, İstanbul, s. 63.Demeter ölüleri serpilen tahıl taneleri gibi gören bir tanrıdır; bundan dolayı, ölülere yapılan sunularda, gömülenlerden hayatta olanlara gıdalar gelmesi amacıyla ölülere “yukarı iyi varlıklar göndermeler için yalvarılırdı. Eleusis 'in gizemleri bu ölüm görüşü çevresinde yapılmaktadır. Bonnefoy,

a.g.e., s. 155.

463 Wijk, a.g.e, s. 31.

464 Wicckiser, a.g.e., ss. 73-74.

Atina Kentine bu dönemde getirilmesi, Asklepios’un artık sadece şifacı tanrı rolünden çıkmasıyla ilgili görülmemektedir. Asklepios’un “hekimlerin hamisi” konumuna gelmiştir. Ayrıca Eski Yunan toplumu tıbbi alanda ilerlemeler kaydetmeye başlamıştır. Bu esnada halkın sağlığı; savaş, deprem ve veba nedeniyle bozulmuştur. Bu nedenle Atinalılar kültün gelmesi için Peloponnesos Savaşları sırasında imzalanan MÖ 421 yılında Nikias Barışı’nı beklemek zorunda kalmışlardır.466

Asklepios Kültü, bu dönemde savaşan taraflar olan Epidauros ve Atina Kentlerini barıştırmada itici bir güç olmuştur. Epidauros’un ana gelir kaynağı Asklepios Kültü olurken aynı zamanda prestij kazanmıştır. Atina Kentinde düzenin sağlanması konusunda rüya ile tedavi unsurunun ithali önemli rol oynamıştır. İki kent böylece karşılıklı çıkarlar doğrultusunda uzlaşmıştır. Ayrıca kültün özel festivallerinin kutlanması konusunda Epidauros Kentindeki “phouroi” adlı uzmanlara Atina Kentinde danışılmıştır. 467

Kültün Atina Kentine gelişiyle Atinalılar güç kazanırken Epidauros Kenti de yayılması sebebiyle memnun olmuşlardır. Bu önemli iki şehir devleti karşılıklı kazanç sağlayıp fayda görmüştür.468

Atina Kenti açısından bir diğer önemli husus da şu olmuştur: Akropolis’ine Asklepios Kültünün gelişi ile birlikte MÖ V. yüzyılda Atina kentinin emperyal gücü giderek artmıştır. Bu nedenle Akropolisin güney yamacına kültün yerleştirilmesi de kentin gücünü göstermesi bakımından önemlidir. (Harita 4.4.)469

Atina Kenti, Epidauros’un yer aldığı Akha Savaşında rol oynamamıştır. Bunun tam aksine “civitas libera et foederata” tanımlanabilecek “ittifak ortağı” olarak görece özerklik elde etmiştir. Romalılar’ın Delos’ta serbest bir liman oluşturması ve adayı kontrolünün ardından para sirkülasyonu ve ticaret hacmi artmış olup bu durum da Atinan’nın ekonomik bir Rönesans yaşamasını sağlamıştır. Helenistik krallar ve Romalılarla ilişkiler artmış ve gittikçe artan sayıda yetkili Romalı Atinayı ziyaret eder hale gelmiştir. Ancak MÖ 88 yılında Atina Roma’ya karşı VI. Kral Mithridates’in

466 Ferris, a.g.e., s. 27.

467 Roy van Wijk, “Negotiation and Reconciliation: A new interpretation of the Athenian introduction of the Asklepios Cult”, Klio, 98(1), 2016, ss. 126-129.

468 Wijk, a.g.e., 2016, s. 130.

safını tutunca sonuç olarak MÖ 86 yılında Sulla’nın ordularınca yağmalanmıştır. Atina saygı duyulan kültürel bir başkent olması nedeniyle bağışlanmış ve kent zar zor kurtulmuştur. Sonuç olarak acele ile yeni hükümdarın onuruna oyunlar düzenlenmiş ve yeni bir heykel dikilmiştir. 470